düşündü hep düşündü küçüklüğünden beri ilgisi oldugu gitarın almayı, ailesinin almadığini kendisi almak istiyordu bir yıl boyunca durmaksızın para biriktirdi.
Üstüne rahat birseyler giydikten sonra yola çıktı. İnsanlar sokağa akın etmiş, ilkbaharın sevincini yaşıyordu. Kiraz çiçeklerinden düşen pembe yapraklar ise japonya sokaklarına renk veren şeylerden biriydi. Güneş olmasina rağmen küçük küçük esen rüzgarlar İsaginin tebessümune yol açıyordu.
Her zaman ki geldiği müzik aletleri satan dükkana ulaştı. İçeri girdiğinde zil sesi dükkanın içinde yankılandı. Seviyordu bu dükkanı o kadar hoş bir goruntüsü varki bir duvarda asılı renk renk ve farklı şekilde gitarlar, önlerinede ayni şekilde dizilmis gitarlar vardı. Bir yanda ise betaristlerin kullandığı davullar(?) vardı. Daha o kadar çok şey vardıki anlatmakla bitmez geniş bir dükkan.
İsagi kasaya yöneltti bakışlarını ama buraya bakan kişi değildi. Kasaya doğru yürüdü, dükkanda sadece o vardı ve o da sandelyeye yatar bir pozisyonda oturmuş telefon oynuyordu kulağindada kulaklık vardı. İsagi dikkatti buraya çekilmesi için yapmacıktan öksürdü. Sarı uçlara doğru mavi saçlı genç duymamıştı bile. İsagi göz devirdi, seslendi ama hala ona bakmayinca sinir oldu ve yanına gitti.
Kulaklığın tekini çıkarttıktan sonra nihayet ona bakabilmişti. "ne istiyosun" diye kaba ses tonuyla söylemişti İsagi onun Almana benzediğini düşündü. "ihtiyar nerde?" o da onun gibi ses çıkartmıştı. Karşısindaki oğlanın tek kaşi kalkmıştı "amcamdanmı bahsediyosun daha 30larında o" İsagi her neyse dermişcesine elini salladı. "ne istemiştin ben yardımcı olayım" sandalyeye doğru oturmuş ve öylece İsagiye bakiyordu.
"bu arada ben Kaiser" elini uzattı. İsagide elini tuttu "bende İsagi Yoichi" bir süre daha ellerini bitişik kaldığında ikiside gelen sese döndü.
"tanıştınız ha?" kendi kendine güldükten sonra hala birlesik olan elleri işaret edince ikiside ayni anda hızlıca ellerini çektiler. Bu daha çok kahkaha atmalarına sebep olurken İsagiye gel işareti yaptı. İsagide peşinden gitti.
"hangi renk istiyodun?" "mavi veya lacivert" beyaz saçlı gözleri çekik olan adam duvardaki lacivert ve siyah renkleri bulundular bir gitarı aldı. Kasaya geri döndüler. "istersen bir süre daha burda dur ve Kaiser seni çalıştırsın mağlum kurs fiyatlari arttı" Kaiser ne dermişcesine amcasına baktı. Kesinlikle bunu kabul edemezdi.
"ben istemiyorum, benim fikrimi soran yok" Noa tam birşey diyecekken İsagi parayı uzattı ve biraz eğildi. "teşekkürler ama ben kendim çalışabilirim size rahatsizlık vermek istemem"
...yeni kurgu sjcjejcjsjf Kaisagi yazmadan duramıyorum...