02/02/2023
""ÖYLE GÜZEL YAKIŞIYORSUN Kİ HAYALLERİME
SANKİ SENİ SEVMEKTEN BAŞKA ŞANSIM YOKMUŞ GİBİ ...""❤️❤️❤️
Havin'e yaklaşarakta aralarında olan mesafeyi kapatmıştı.
"" Tek bir şartla ."" Dedi Cesur.
"" O şartı yerine getirmen karşılığında saklanırım ."" Dedi Havin'e şart koşarak .
Havin'de sitem dolu bakışlarla Cesur'a bakmıştı.
"" Sormaya korkuyorum ama neymiş o şart ???"" Dedi Havin .
Cesur'da biraz daha Havin'e yaklaşmış ve aralarında olan mesafeyi yok etme noktasına getirmişti.
"" Benim için gecelik giyeceksin ."" Dedi Cesur .
"" Hemde sensiz geçirdiğim üç gece boyunca ."" Dedi Havin'in kulağına fısıldayarak .
Havin'de aralarında olan mesafeyi açıp Cesur'a bakmıştı.
Şimdi ise önünde iki seçenek vardı.
Ya Cesur'un şartını kabul ederek üç gece boyunca gecelik giyecekti.
Yâda şartını kabul etmeyip babasının onları basmasına göz yumacaktı .
Havin saatte baktığında da babasının gelmesine saniyeler kala olduğunu görmüştü.
Bu yüzden de başını olumlu yönde sallamak zorunda kalmıştı.
"" Sadece üç gece ."" Dedi Havin.
"" Daha fazlası değil ."" Dedi dişlerini sıkarak.
Cesur'da gülümseyerek başını olumlu yönde sallamıştı.
Havin'de hızla Cesur'un kolundan tutup onu banyoya götürmüştü.
Cesur'u içeri sokup kapıyı yüzüne kapatmıştı .
Koşarak yatağın önüne gelmiş yerde olan Kesto'yu yatağa koymuştu.
Yatağa uzanarakta örtüyü ayaklarını açık bırakacak şekilde örtmüştü.
Cenin pozisyonunu alıp Kesto'ya sarılarak gözlerini kapatmıştı.
Botan Ağa'da herşeyden habersiz bir şekilde Havin'in odasına gelmişti.
Örtünün dışında olan Havin'in ayaklarını yavaşça örtünün içine koymuştu .
Havin'in uyuduğunu sanarakta yatağına oturmuştu.
Yüzünde oluşan tebessümle Havin'in saçlarını okşamıştı .
Yıllardır her gece olduğu gibi ...
"" Güzel kızım benim ."" Dedi Botan Ağa.
"" Melek gibi uyuyor ."" Dedi kısık bir sesle.
Aradan birkaç dakikanın geçmesiyle de Botan Ağa geldiği gibi sessizce odadan çıkmıştı .
Cesur'da duyduğu kapı sesiyle banyodan çıkmıştı.
Havin'de rahat bir nefes alıp vererek gözlerini açıp yataktan doğrulmuştu.
Cesur'la göz göze gelmesiyle de Cesur konuşmaya başlamıştı.
"" Karıcım sen senarist olsana ."" Dedi Cesur.
"" O potansiyel var sende ."" Dedi göz kırparak.
Havin'de yüzüne sahte bir tebessüm yerleştirip konuşmaya başlamıştı.
"" Sende oyuncum olursun ."" Dedi Havin.
"" Malûm bayağı bir yeteneklisin bu konularda ."" Dedi imalı bir sesle.
Cesur'da gözlerini kısarak karşısında olan Havin'e bakıyordu.
Havin'e doğru adımlar atıp Havin'i yataktan kaldırmıştı .
Havin'i bir güzel süzerek kuruyan dudaklarını ıslatmıştı.
"" Şort takımı çok yakışmış ."" Dedi Cesur.
"" Ama geceliklerin sana dahada çok yakışacak ."" Dedi Havin'in kulağına fısıldayarak.
Havin'de aralarında olan mesafeyi açıp boynunu kaşımak istemişti.
Ama sadece istemişti...
Çünkü Cesur'un buna izin vereceği pek söylenemezdi.
Cesur aralarında olan mesafeyi açtırmadığı gibi de başını Havin'in boynuna gömmüştü.
Havin'in gözleri irice açılırken de yavaşça Cesur'u kendinden uzaklaştırmaya çalışmıştı.
"" Ne yapıyorsun ya ."" Dedi Havin.
"" Bırak beni ."" Dedi boynunu kapatmaya çalışarak.
Cesur'da, Havin'in boynunu öperek konuşmaya başlamıştı.
"" Unuttun galiba ."" Dedi Cesur.
"" Kına gecemizde her boynunu kaşıyışında boynunu öpeceğim demiştim ."" Dedi kısık bir sesle.
Havin'de aldığı cevapla sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Kına gecelerinden Cesur bir daha boynunu öpmesin diye boynunu kaşımıyacağına dair söz vermişti.
Ama kaşımamıştı ki ...
Sadece kaşımak istemişti...
"" Kaşımadım ki ."" Dedi Havin.
"" Kaşımak istedim."" Dedi sitem ederek.
"" İkisi farklı şeyler ."" Dedi açıklama yaparak .
Cesur ise Havin'in boynunu öpmeye devam etmişti.
"" Hâ kaşıdın hâ kaşımak istedin ."" Dedi Cesur.
"" Benim için ikisi aynı ."" Dedi ciddi bir sesle.
Havin'de , Cesur'dan aldığı cevapla sabır çekmişti.
"" Sömürdün boynumu sömürdün !!!"" Dedi Havin.
"" Dudaklarını çektiğinde derim dudaklarına yapışmış olacak !!!"" Dedi sitem ederek.
Cesur'da gülerek başını Havin'in boynundan çekmişti.
Aralarında olan mesafeyi açmadan da Havin'in gözlerinin içine bakmıştı.
"" Gördüğün üzere boynun ve derisi yerinde ."" Dedi Cesur.
"" Dudaklarımda değil ."" Dedi göz kırparak.
Havin'de dişlerini sıkarak Cesur'a bakıyordu.
Cesur'un elini dudaklarına götürmek istemesiyle de Havin eline vurup aralarında olan mesafeyi açmıştı.
"" Zaten bir nefeslik canım var .""Dedi Havin.
"" Boynumda yaptıklarını dudaklarımda yapmayı aklından bile geçirme ."" Dedi ciddi bir sesle.
Cesur'da gözlerini kısarak Havin'e biraz daha yaklaşmıştı.
"" O kadar da değil ."" Dedi Cesur.
"" Ama şu astımın tamamiyle geçsin boynun dudaklarının yanında hiçbirşey kalacak ."" Dedi dudaklarını ıslatarak.
Havin öylece olduğu yerde dururken de Cesur , Havin'in dudaklarına derin bir öpücük kondurmuştu.
Yüzünde oluşan tebessümle de aralarında olan mesafeyi açmıştı.
"" Geç oldu git artık sen ."" Dedi Havin.
"" Sabah ezanından sonra asla çıkamazsın konaktan"" Dedi açıklama yaparak.
Cesur'da acı bir iç çekip başını olumlu yönde sallamıştı.
"" Her ne kadar gece bitmek üzere olsada da iyi geceler ."" Dedi Cesur.
Havin'de gülümseyerek karşısında olan Cesur'a bakıyordu.
"" İyi geceler ."" Dedi Havin.
Cesur'da geldiği gibi sesiz bir şekilde Ömerli konağından çıkmıştı.
&&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında yeni bir gün daha doğmuştu.
Evin Bozoğlu ve Annesi Dicle Hanımağa'da Ömerli konağındaydı.
Delal Hanımağa ve Dicle Hanımağa'da kızlarını uzaktan izliyordu.
"" Delal ."" Dedi Dicle Hanımağa .
"" Senin oğlanın yaşı geldi de geçiyor."" Dedi Jehat'tan bahsederek.
"" Evlenmeyi düşünmüyor mu hâlâ ???"" Dedi tebessüm ederek .
Delal Hanımağa'da derin bir iç çekip konuşmaya başlamıştı.
"" Şimdiye kadar bir sürü kız gösterdim."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Hepsi de bir içim suydu ama beğenmiyor."" Dedi açıklama yaparak.
Dicle Hanımağa'da aldığı cevapla Roza'ya bakmıştı.
"" Şerwan Ağa'nın kızı da çok güzel ."" Dedi Dicle Hanımağa.
"" Jehat'la araları da iyi ."" Dedi imalı bir sesle.
"" Jehat'ta ses etmez ister onu ."" Dedi akıl vererek .
Delal Hanımağa ise şimdiye kadar hiç Roza ve Jehat'ı hayal etmemişti .
Olabilir miydiler ki ???
Sonrasında da Delal Hanımağa hızla vazgeçmişti.
Çünkü onların birbirine abi kardeş gözüyle baktığını sanıyordu.
Roza'nın içinde olan duygulardan bir haber.
"" Olmaz öyle şey ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Abi kardeş onlar. "" Dedi fikrini söyleyerek.
Dicle Hanımağa'da sabır çekerek konuşmaya devam etmişti.
"" Abi , kardeş değil kuzenler ."" Dedi Dicle Hanımağa .
"" Ayrıca kendine yeğeninden iyi gelin mi bulacaksın ???"" Dedi fikrini söyleyerek.
Delal Hanımağa'da bu gözlerle bir kez daha Roza'ya bakmıştı.
"" Olur mu ki ???"" Dedi Delal Hanımağa.
Dicle Hanımağa'da başını olumlu yönde sallamıştı.
"" Olur tabi."" Dedi Dicle Hanımağa.
"" Hatta bende Evin'i yeğenime vereceğim ."" Dedi Amed'den bahsederek.
Delal Hanımağa'da gülerek Dicle Hanımağa'ya bakmıştı.
"" Serhad'a mı vereceksin ???"" Dedi Delal Hanımağa.
Evin'le huyu suyu birbirine daha yakın diye .
Dicle Hanımağa'da gülerek konuşmaya devam etmişti.
"" Serhad'a değil Amed'e vereceğim ."" Dedi Dicle Hanımağa.
"" İnşallah okul bitene kadar Evin'in yâda Amed'in gönlü birbirine kayar."" Dedi iç çekerek.
Amed'in, Evin'e olan duygularından bir haber...
&&&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında gece hüküm sürmeye başlamıştı.
Cesur ve Amed'de tüm günü birlikte geçirmişti .
İki genç adamda sevdiklerinden günlerdir uzaktı .
Cesur'un durumu ise Amed'e göre daha iyiydi.
Çünkü Havin'i arıyor sesini duyup konuşuyordu.
Ama Amed bu konuda Cesur kadar şanlı değildi .
Okullar olmadığı için Evin'i görmüyor ve yanına gidemiyordu.
Mezopotamya'sız kalmıştı...
Cesur'da gözlerini kısarak karşısında olan Amed'e bakmıştı.
"" Amed'im ."" Dedi Cesur.
"" Evin senin neyin ???"" Dedi göz kırparak.
Amed'de ona sorulan bu soruyla acı bir iç çekmişti.
"" Mezopotamya'm benim herşeyim ."" Dedi Amed.
Cesur'da aldığı cevapla ufak bir kahkaha atmıştı.
Çünkü bahsettiği Evin'in , Amed'in herşeyi olması değildi .
Öğrencisi olmasıydı...
"" Yanlış cevap Amed'im ."" Dedi Cesur.
"" Evin senin herşeyin değil öğrencin ."" Dedi imalı bir sesle.
"" Sen onun kocası değil Hocası'sın ."" Dedi sahte bir tebessümle.
Amed'de bu sözlerle sinirden gülmeye başlamıştı.
"" Ben Mezopotamya'nın okumasını sağladım."" Dedi Amed.
"" Benim sayemde hayallerini gerçekleştiriyor ."" Dedi göz kırparak .
Cesur'da gözlerini kısarak konuşmaya devam etmişti.
"" Sen Evin'in hayallerini kocası olarakta gerçekleştirebilirdin ."" Dedi Cesur.
"" Ama sen ona koca olmayı değil Hoca olmayı seçtin ."" Dedi sahte bir tebessümle.
"" Şimdi de Mezopotamya'sız kaldım diye kudur ."" Dedi göz kırparak.
Amed'de dişlerini sıkarak Cesur'a bakıyordu.
Amed sadece sevmişti...
Çok sevmişti...
Bir Mezopotamya'sı olmuş ve hayallerini gerçekleştirmek istemişti.
Çıkarları olmadan Evin'e şart koşul koşmadan.
Önce kocası olabilecekken Hocası olmayı seçmişti.
Yıllardır olduğu gibi de bu gecede duygularını bastırıyordu.
"" Hadi ben Mezopotamya'nın kocası olmadım diye yanım da değil ."" Dedi Amed.
"" Peki ya senin karın nerde ???"" Dedi göz kırparak .
"" Ömerli konağında mı ???"" Dedi imalı bir sesle.
Cesur'da omuzlarını dikleştirerek konuşmaya devam etmişti.
"" Karım âdet üzerine yanımda değil ."" Dedi Cesur.
"" İki gün sonra hak ettiği yerde olacak ."" Dedi göz kırparak.
"" Peki ya Evin???"" Dedi imalı bir sesle .
"" Yıllardır olduğu gibi senden uzakta ."" Dedi sahte bir tebessümle.
&&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında daha yeni bir gün daha doğmuştu .
Roza ise tek başına Ömerli konağının ahırındaydı.
Ahırda olan atla ilgilendiği sırada da yanına Jehat gelmişti.
"" Roza ."" Dedi Jehat.
"" Hâlâ ata binmekten korkuyor musun ???"" Dedi merak ederek .
Roza'da yüzünde oluşan acı bir tebessümle Jehat'ta bakmıştı .
Jehat'ı onaylamak içinde başını olumlu yönde sallamıştı .
"" Korkuyorum ."" Dedi Roza.
Jehat'ta aldığı cevapla sıkıntılı bir nefes alıp vermişti.
Çünkü Roza yıllar önce Cesur'un atı Mercan'a binmek istemişti.
Ama sadece istemişti ...
Mercan'ın buna izin vermediği gibi şaha kalkarak Roza'yı üstünden atmıştı.
Roza'da o olaydan sonra bir daha hiç ata binmemişti .
"" Tüm atlar Cesur'un atı gibi değil ."" Dedi Jehat.
"" Benim atım gibi sakin ve sevecen atlarda var ."" Dedi gülümseyerek.
"" Bence bu gün atımla bu korkunun üstüne gidebilirsin ."" Dedi bir umud.
Roza'da bu sözlerle öylece Jehat'ta bakmıştı.
Ata binmekten hâlâ bile çok korkuyordu .
Ama sevdiği adam ilk kez ondan birşey istemişti.
Ata bin demişti ...
Üstelik benim atıma bin demişti...
"" Korkumun üstüne gitmek istiyorum ."" Dedi Roza.
"" Ama ya yine yıllar önce olduğu gibi düşersem ???"" Dedi yutkunarak.
Jehat'ta yüzünde oluşan tebessümle konuşmaya devam etmişti.
"" Attan düşmeyeceksin ."" Dedi Jehat.
"" Buna asla izin vermem ."" Dedi ciddi bir sesle.
Roza'da, Jehat'ı onaylamak için başını olumlu yönde sallamıştı.
Jehat'ta atını alarak Roza'yla birlikte boş bir araziye gitmişti.
Roza'ya yardımcı olup ata binmesini sağlamıştı.
Atın kişnemesiyle de Roza geçmişte olan olayı hatırlayıp korkmaya başlamıştı.
"" Yapamayacağım ."" Dedi Roza.
"" İnmek istiyorum."" Dedi yutkunarak.
Jehat'ta, Roza'nın korktuğunu fark edince Roza'yı rahatlatmaya çalışmıştı .
"" Roza atım sadece kişnedi."" Dedi Jehat.
"" Korkulacak birşey yok ."" Dedi gülümseyerek .
Roza'da dolan gözlerle konuşmaya devam etmişti .
"" Korkuyorum ."" Dedi Roza.
"" Ne olur indir beni ."" Dedi sesi titreyerek.
Jehat'ta sıkıntılı bir nefes alıp vererek Roza'ya bakmıştı.
Roza'nın korkusu gözlerinden çok net anlaşıyordu .
Ama Jehat bu gün Roza'nın korkusunun üstüne gitmesini istiyordu.
Bu yüzden de Roza'nın attan inmesine fırsat vermeden kendisi de ata binmişti.
Atın dizginlerini önce Roza'ya tuturup sonrasında da kendisi tutmuştu.
"" Bak ben yanındayım ."" Dedi Jehat
"" Korkulacak birşey yok ."" Dedi atı hareket ettirerek.
Roza ise o anlar sadece tek birşeye odaklanmıştı .
Ellerinin üstünde olan Jehat'ın ellerine ...
Ömrü boyunca ilk kez Jehat'a bu kadar yakındı.
Roza'da o anlar korkmak yerine o anların keyfini çıkarmaya başlamıştı.
Sevdiği adam bu gün çok büyük bir korkusunu yenmesini sağlamıştı.
Üstelik onunla birlikte atın üzerindeydi .
Jehat'ta, Roza'dan ses çıkmayınca atı biraz daha hızlandırmıştı.
Aradan yarım saatin geçmesiyle de Jehat atı durdurmuştu.
Attan inerekte Roza'nın inmesi için elini ona uzatmıştı.
"" İyi iş çıkardın ."" Dedi Jehat.
Roza'da gülümseyerek Jehat'a ve ona uzattığı eline bakmıştı.
"" Sayende."" Dedi Roza.
"" Yoksa ben ata binmeyi göze alamazdım ."" Dedi Jehat'ın elini tutup attan inerek .
Roza'nın attan inmesiyle de nefesleri ilk kez birbirine çarpmaya başlamıştı.
Atın kişnemesiyle de Roza korkmuş ve Jehat'a biraz daha yaklaşmıştı.
Jehat'ın ayağı ise yerde olan poşete takılmış ve dengesini kaybettiği için yere düşmüştü.
Roza'da , Jehat'ı tutmak isterken de onunla birlikte düşmüştü.
Düşmenin etkisiyle de hiç olmayacak bir şey olmuştu.
Dudakları ilk kez birbirine temas etmişti.
Jehat ve Roza'nın gözleri de irice açılmıştı .
Kalp atışları aynı an'da hızlanırkende Roza her ne kadar istemese de dudaklarını Jehat'ın dudaklarından çekmişti.
"" Ben özür dilerim ."" Dedi Roza.
"" Hepsi at kişnediği için oldu ."" Dedi yutkunarak.
Jehat'ta, Roza'yı onaylamak için başını olumlu yönde sallamıştı.
Roza'da hızla Jehat'ın üstünden kalkmıştı .
"" Fark ettim ."" Dedi Jehat.
"" Üstüne konuşulacak bir konu bile değil."" Dedi yutkunarak.
&&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında saat gece yarısına doğru gelmek üzereydi.
Delal Hanımağa'da yeğeni Roza'ya bakıyordu.
Dünden beri Dicle Hanımağa'nın söyledikleri kafasında yer etmişti.
Roza huyuyla suyuyla Jehat'a yakışacak eş adayıydı .
Delal Hanımağa'da bu yüzden Roza'nın ağzını aramak istiyordu.
Roza'nın gönlünde biri varmı yok mu diye .
Roza'nın yıllardır Jehat'ı sevdiğinden bir haber.
Herkesin odaya çekilmesiyle de Delal Hanımağa, Roza'yla birlikte odasına gelmişti.
"" Roza ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Gönlünde biri var mı ???"" Dedi gülümseyerek.
Roza ise hiç beklemediği bu soruyla sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Şimdi Hala'sına ne cevap verecekti ki ???
"" Hala ."" Dedi Roza.
"" Bu da nerden çıktı ???"" Dedi çekinerek.
Delal Hanımağa'da odada olan yatağa oturtmuştu.
Roza'yı da oturtarak konuşmaya devam etmişti.
"" Gençsin , güzelsin ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Evlilik yaşında geldi ."" Dedi Roza'nın ağzını yoklayarak .
"" Gönlünde biri olması çok normal ."" Dedi alacağı cevaptan korkarak.
Roza'da çekinerek Delal Hanımağa'ya bakmıştı.
"" Yok ."" Dedi Roza.
Oysa gönlünde biri vardı...
Jehat Ömerli...
Ama yanlış anlaşılmamak içinde yok demişti.
Delal Hanımağa'da aldığı cevapla içten bir tebessüm etmişti.
Yeğenini kalbi boştu ve oğlu Jehat o boşluğu dolduracaktı .
Jehat'ın çoktan o kalbi doldurduğundan bir haber.
"" O kalbin yakın zamanda dolacak ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Hemde hiç ummadığın biri dolduracak ."" Dedi Roza'nın yüzünü okşayarak.
"" Temiz kalbin en az senin kalbin kadar temiz bir kalple buluşacak ."" Dedi hevesle .
&&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında yeni bir gün daha doğmuştu.
Bu gün ise Havin'e yapılan Seroji âdetinin son günüydü .
Havin bu gün Ömerli konağından bir kez daha gidecekti.
Bu yüzden de içinde derin bir hüzün vardı.
Bir de umud...
Çünkü bu gün yıllar sonra iki Aile'yi bir araya getirmek istiyordu.
Dün dayısı Ciwan Ağa'ya bu konu hakkında konuşmuştu.
Ciwan Ağa'da benden yana bir sıkıntı yok demişti.
Senin için yıllar sonra o sofraya gelip otururum demişti.
Havin'in ise bu akşam için ikna etmesi gereken tek bir insan kalıyordu.
Cesur Asrındağ...
Havin'de bir umud Cesur kalsın diye ona emri vaki yapacaktı.
Bu yüzden de sabahın erken saatlerinde uyanmıştı.
Konağın mutfağına girmiş çeşit çeşit yemekler ve tatlılar yapmıştı.
En çokta Cesur'un sevdiği yemekleri yapmıştı.
Botan Ağa'da herşeyden habersiz bir şekilde gözlerini açmıştı.
Burununa gelen yemek kokularıyla da yatağın diğer tarafına bakmıştı.
Mutfakta olan Delal Hanımağa'da değildi .
Botan Ağa'da yataktan doğrulup Havin'in odasına gitmişti.
Havin'i odasında görmeyince de sıkıntılı bir nefes alıp vermişti.
Havin odada yoktu ...
Bu durum ise Botan Ağa için bir ilkti .
Botan Ağa'da adımlarını mutfağa doğru yönlendirmişti.
Havin'i mutfakta görmesiyle de derin bir iç çekmişti.
Havin ona arkası dönük bir şekilde yemek yapıyordu.
Mutfak masasında da çeşit çeşit yemekler ve tatlılar vardı.
Botan Ağa'da, Havin'e su doldurup tezgahın üstüne koymuştu.
Havin'de gördüğü bir bardak suyla arkasını dönmüştü.
Botan Ağa'yı görünce de yüzünde içten bir tebessüm oluşmuştu.
"" Günaydın Ağa'm ."" Dedi Havin.
Botan Ağa'da, Havin'in burnunun sıkarak konuşmaya başlamıştı .
"" Botan için günaymadı kızım ."" Dedi Botan Ağa.
"" Kızım bu sabah odasında değil mutfaktaydı ."" Dedi imalı bir sesle.
Havin'de gülerek Botan Ağa'nın yanaklarından öpmüştü.
Botan Ağa'da geçmişte olduğu gibi birkez daha Havin'e suyunu içirmişti.
"" Ağa'm ."" Dedi Havin.
"" Ben bu gece birşey yapmak istiyorum ."" Dedi bir umud .
"" Ama seninde rızan varsa ."" Dedi çekinerek .
Botan Ağa'da , Havin'in hâl ve hareketlerinden rahat olmadığını biliyordu .
"" Ne yapmak istiyorsun ???"" Dedi Botan Ağa.
Havin'de boğazını temizleyerek konuşmaya devam etmişti.
"" İki Aile'yi bir araya getirmeyi istiyorum ."" Dedi Havin.
"" Tıpkı ben doğmadan önce olduğu gibi ."" Dedi dolan gözlerle.
"" Bu gece yine bir arada olun ."" Dedi acı bir tebessümle.
Havin'in bu sözleriyle de Botan Ağa'nın boğazına koca bir yumru dokunmuştu.
Gözleri dolarken de acı bir tebessüm etmişti.
Havin'i onaylamak için başını olumlu yönde sallamıştı.
&&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında hava daha yeni yeni kararmaya başlamıştı.
Asrındağ Ailesi ise Havin'i konaklarına götürmek için Ömerli konağındaydı .
Cesur'da yüzünde oluşan tebessümle karşısında olan Havin'e bakıyordu.
Üç günlük hasret bu gün son bulmuştu...
Havin onunla birlikte Asrındağ konağına gelecekti.
Havin'in sıcak nefesi birkez daha boynuna temas edecekti.
Havin ise Cesur'la konuşmak için odasına gitmişti.
Cesur'un odaya gelmesi içinde Cesur'a mesaj atmıştı.
Cesur'da telefonuna düşen mesaj bildirimiyle gülümsemişti.
Çawresamın ...{{ kara gözlüm }}
Havin odasına gelmesini istiyordu.
Cesur'da göze batmamak için birkaç dakika sonra oturduğu yerden kalkmıştı.
Havin'in odasına gidip odanın kapısını açmıştı.
Havin'i karşısında görmesiyle de hızlı adımlarla Havin'e doğru yaklaşmıştı.
Havin'in yüzünü iki avucunun arasına alıp dudaklarına yapıştı .
Havin'de ,Cesur'un suyuna gitmek için hızla Cesur'a karşılığını vermişti .
Çünkü bu gece iki Aile'yi tek bir sofrada görmek istiyordu .
Birkaç saniye içinde de Havin nefes almakta zorlanmaya başlamıştı.
Cesur'da dudaklarını Havin'in dudaklardan çekmek zorunda kalmıştı.
Aralarında olan mesafeyi açmadan da Havin'in yüzünü okşamıştı.
Nefesleri birbirine çarparken de Havin konuşmaya başlamıştı.
"" Ben çok acıktım ."" Dedi Havin.
"" Akşam yemeğine kalalım mı ???"" Dedi Cesur'a emri vaki yaparak.
"" Hem havada kararmak üzere ."" Dedi bir umud.
Cesur'da bu soruyla derin bir nefes alıp vermişti.
Havin'e nasıl bir cevap vereceğini bilmiyordu ki .
Eğer hayır derse Havin'in canını acıtıcaktı .
Ama kendini evet demek içinde hazır hissetmiyordu.
"" Havin ."" Dedi Cesur.
Havin'de, Cesur'a bakarak konuşmaya devam etmişti.
"" Mutfakta çok güzel kuru dolmalar var ."" Dedi Havin.
"" Ana'm çok güzel yapar ."" Dedi kuru dolmaları kendi yaptığı hâlde .
"" Eğer sevmiyorsan çeşit çeşit bir sürü yemekte var ."" Dedi Cesur'un kuru dolma sevdiğini bildiği hâlde.
"" Elbet karnını doyuracak bir yemek bulursun ."" Dedi içten bir tebessümle.
Cesur'da karşısında olan karısına bakıyordu.
Havin'in niyeti akşama kalıp karnını doyurmak değildi.
İki Aile'yi bir araya getirmekti ...
Cesur'un sessizliğiyle de Havin'in umudu tükenmeye başlamıştı .
Gözleri dolarken de Cesur'un gözlerinin içine bakmıştı.
"" Bana söz verdin ."" Dedi Havin.
"" Hayatı birbirimize karşı zorlaştırmayacağız dedin ."" Dedi Cesur'a verdikleri sözü hatırlatarak.
"" Ben sözümü tuttuğum hâlde sen sözünü tutmuyorsun."" Dedi sesi titreyerek .
"" Bana hayatı zorlaştırıyorsun ."" Dedi acı bir tebessümle .
Cesur'da acı bir tebessümle Havin'in yüzünü okşamaya başlamıştı.
"" Ben sana asla hayatı zorlaştırmam ."" Dedi Cesur.
"" Sadece sen benim konuşmama izin vermedin ."" Dedi alnını Havin'in alnına dayıyarak.
Havin'de içinde olan mutlulukla Cesur'a sarılmıştı .
"" Kalacaksınız değil mi ???"'' Dedi Havin.
"" Bu akşam hep beraber yemek yiyeceğiz ???"" Dedi hevesle.
Cesur'da gülerek başını olumlu yönde sallamıştı.
"" İki Aile yıllar sonra bir sofrada toplanacak ."" Dedi Cesur .
"" Bunu da sadece sana borçluyuz."" Dedi Havin'in sırtını okşayarak .
&&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında gece hüküm sürmeye başlamıştı.
Bu akşam ise iki Aile yıllar sonra ilk kez aynı sofrada oturmuştu .
Ömerli ve Asrındağ Ailesi...
Tıpkı geçmişte olduğu gibi herkes yine aynı sofradaydı.
Havin ise parlayan gözlerle etrafına bakıyordu.
Ömrü boyunca ilk kez iki Aile'yi tek bir sofrada görmüştü.
Cesur'un ve Ciwan Ağa'nın sofrada rahat olması içinde elinden geleni yapmaya çalışıyordu .
Botan Ağa'da yüzünde oluşan acı bir tebessümle tıpkı kızı Havin gibi sofrada oturan insanlara bakıyordu .
Yıllar önce sofrasına oturan herkes yine vardı.
Kimisi büyümüştü...
Kimisi de yaşlanmıştı ...
Dile kolay bu geceki misafirleri tam tamına 18 yıl sonra bir araya gelmişti.
Bir Havin'in ölümüyle ayrılan iki Aile'yi adı bile aynı olan başka bir Havin bir araya getirmişti.
Bu sofrada olan herkeste bu yüzden Havin'e minnettardı.
Botan Ağa ve Cesur'un göz göze gelmesiyle de Cesur hızla gözlerini dayısında kaçırmıştı.
Botan Ağa'nın boğazına da koca bir yumru oturmuştu.
Aklına da yıllar önceki suikast gecesi gelmişti.
Kardeşinin bir avuç toprak olduğu gece .
Kızının işlemediği günahına kurban olduğu gece .
Oysa Botan Ağa o geceye ait sadece tek bir şey hatırlıyordu.
O da göğsüne yediği kurşundu ...
Daha fazlası değil ...
Günler sonra gözlerini açtığında dünyanın en büyük acısını yaşamıştı.
Kız kardeşi Havin ölmüştü ...
Yeğeni Cesur ise yoğum bakımda can çekişmeye devam etmişti .
Havin'de öylece karşısında olan babasına bakmıştı.
Botan Ağa'ya göz göze gelmesiyle de baba kız birbirine tebessüm etmişti.
Herkes yemek yemeğe başlarken de Havin'in gözleri bu sefer Cesur'un tabağına gitmişti.
Bomboş bir tabak...
"" Ömer ."" Dedi Havin.
"" Sofrada onca yemek var ."" Dedi kısık bir sesle.
"" Hiç birini sevmiyor musun ???"" Dedi yutkunarak.
Oysa Havin özellikle bu yemekleri yapmıştı.
Sırf Cesur seviyor diye ...
Cesur'da gülümseyerek Havin'in gözlerinin içine bakmıştı.
"" Seviyorum ."" Dedi Cesur.
"" Sadece kararsız kaldım ."" Dedi açıklama yaparak.
Havin'de aldığı cevapla Cesur'un tabağına yemekler koymuştu.
Cesur'un boşta kalan elini de kimseye belli ettirmeden yavaşça masanın altına koymuş ve elinden sıkı sıkı tutmuştu.
Havin'in elini tutması da Cesur'un beklediği bir durum değildi.
Cesur'un gözlerini kısarak Havin'e bakmasıyla da Havin hiçbirşey olmamış gibi yemek yemeğe başlamıştı.
"" Ellerine sağlık Delal ."" Dedi Şerwan Ağa .
"" Herşey çok güzel olmuş."" Dedi gülümseyerek.
Delal Hanımağa'da hevesle konuşmaya başlamıştı.
"" Afiyet olsun ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Ama bu akşam yemekleri ben yapmadım ."" Dedi gülümseyerek.
"" Havin yaptı ."" Dedi Havin'e bakarak .
Cesur ise Halası'nın bu sözlerle gülmemek için kendini zor tutmuştu.
Havin yemek yapmayı bilmiyordu ki .
Havin'in yemek yapabildiğinden bir haber.
"" Havin yemek yapmayı bilmiyor ki ."" Dedi Cesur.
"" Onca şeyi nasıl yapsın ???"" Dedi alaylı bir sesle.
Cesur'un bu sözleriyle de herkes gülmeye başlamıştı.
"" Oğlum ."" Dedi Ciwan Ağa.
"" Sen Havin'in kimin kızı olduğunu unuttun galiba ???"" Dedi göz kırparak.
Havin sessizliğini korurken de Cesur Havin'e bakmıştı.
Elini hafiften sıkarakta konuşmaya başlamıştı.
"" Havin."" Dedi Cesur.
"" Yemek yapmayı bildiğini bilmiyordum ."" Dedi imalı bir sesle.
Havin'de sofrada olan sudan içip boğazını ıslatmıştı.
"" Bu akşam öğrenmiş oldun ."" Dedi Havin.
"" Zaten önemli bir detay değil bence ."" Dedi sahte bir tebessümle.
Cesur gözlerini kısarkende Havin yemeğini yemeye devam etmişti.
&&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında gece hüküm sürmeye kaldığı yerden devam ediyordu.
Havin ve Roza ise erkekler için menengiç kahvesi hazırlıyordu.
Daha doğrusu Havin kahveleri hazırlıyor Roza'da kahve fincanlarını tepsiye yerleştiriyordu .
Cesur'un hesap sormak için mutfağa gelmesiyle de Roza'yla göz göze gelmişti.
Roza'ya susması için sus işareti yapıp mutfakta çıkmasını istemişti.
Roza'da , Cesur'a onaylamak için başını olumlu yönde sallamıştı .
"" Havin ."" Dedi Roza.
"" Dışarısı esiyor ben kapıyı kapatıyorum ."" Dedi Cesur'a göz kırparak.
Cesur'da yüzünde oluşan tebessümle Roza'ya bakmıştı.
"" İyi tamam kapat ."" Dedi Havin.
Cesur'un mutfakta olduğundan ve Roza'nın çıkacağından bir haber.
Roza'nın kapıyı kapatıp mutfakta çıkmasıyla da Cesur yavaşça Havin'e doğru yaklaşmıştı.
Havin ise herşeyden habersiz bir şekilde kahve yapmaya devam etmişti.
Burnuna gelen parfüm kokusuyla sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Bu kokunun sahibi Roza değildi ki .
Cesur Asrındağ'dı..
Boynunda hissettiği nefesle de Havin yanılmadığını anlamıştı .
Cesur ona bir nefes kadar yakındı ve o nefes boynuna çarpıyordu.
Cezve de olan kahve taşıcağı sırada da karı koca aynı an'da ocağın altını kapatmak istemişti.
Elleri buluşurken de Cesur hafif bir baskıyla Havin'in elini hareket ettirip ocağın altını kapatmıştı.
Havin'i kendine çevirerekte gözlerinin içine bakmıştı.
Havin'in önde olan saçlarını eliyle arkaya doğru atmıştı.
Havin'in yüz hatları belirginleşirken de Cesur iki elini tezgaha koymuştu .
Nefesleri birbirine çarparken de konuşmaya başlamıştı.
"" Havin'im ."" Dedi Cesur.
"" Yemek yapmayı biliyormuşsun ."" Dedi imalı bir sesle.
Havin'de bu sözlerle sesli bir şekilde yutkunmuştu.
İçinde olduğu durum yüzünden de ne geriye doğru gidebiliyordu ne de ileriye doğru gidebiliyordu .
Cesur'da bunu bildiği için biraz daha Havin'e yaklaşmıştı.
Dudakları konuştukları an birbirine temas edecek gibiydi .
Havin'de aralarında olan mesafeyi açmak için yavaşça başını geriye doğru götürmüştü.
"" Evet biliyorum ."" Dedi Havin.
Cesur'da gözlerini kısarak Havin'in gözlerinin içine bakmıştı.
Havin'e biraz daha yaklaşarakta konuşmaya devam etmişti.
Nefesleri birbirine çarparken de dudakları eskisinden daha yakındı.
Cesur konuştuğu an dudakları birbirine temas edecekti.
"" Peki ya ben bunu neden şimdi öğrendim ???"" Dedi Cesur.
Havin'de birleşen dudaklarıyla tezgahtan güç almak için ellerini kullanmıştı.
Boğazını temizleyerekte konuşmaya devam etmişti.
"" Sormadın ki ."" Dedi Havin.
Havin'in bu halleri ise Cesur'un çok hoşuna gitmişti.
"" Söylemedin ki ."" Dedi Cesur.
"" Bende yemek yapmayı bilmiyorsun sandım ."" Dedi dudaklarını birbirine değerken .
Havin'de sitem dolu bakışlarla Cesur'un gözlerinin içine bakmıştı.
"" Unuttuysan hatırlatırım sen beni kaçırdın ."" Dedi Havin.
"" Beni kaçıran adama hizmet mi edecektim ???"" Dedi sitem ederek.
Cesur'da gülerek konuşmaya devam etmişti.
"" O zamanlar için haklısın."" Dedi Cesur.
"" Ama aynı şeyi balayımızda da yaptın ."" Dedi imalı bir sesle.
Havin'de omuzlarını dikleştirerek Cesur'a alaylı bir bakış atmıştı.
"" Yardım etmek istedim ."" Dedi Havin.
"" Ama yardım etmeni istemiyorum dedin ."" Dedi imalı bir sesle.
Cesur'da, Havin'in bu sözlerle gülmeye başlamıştı.
"" Yemek yapmayı bilmediğini sanıyordum ."" Dedi Cesur.
"" Bir yerlerini kesip kanatmandan korktum ."" Dedi açıklama yaparak.
Havin'de yüzünde oluşan tebessümle Cesur'un gözlerinin içine bakmıştı.
Cesur'un da gözlerinin içine bakmasıyla kalp atışlarının hızlandığını hissetmişti.
Cesur'un kömür karası gözleri Havin'in büyülüyordu .
Tıpkı Havin'in kömür karası gözlerinin Cesur'u büyülediği gibi .
Cesur iki çift gözle bir kez daha çocukluğuna gitmişti.
Acısının, gözyaşının ve çaresizliğin olmadığı zamanlara...
Cesur'da çocuğunu gördüğü gözlerinin sahibi karısının dudaklarıyla kendi dudaklarını birleştirmek istemişti.
Ama sadece istemişti ....
Çünkü duydukları mutfak kapısının sesiyle Havin hızla Cesur'u itmişti.
Mutfağa giren ise Havin'in Annesi Delal Hanımağa'ydı .
Cesur'un arkasına dönmesiyle de Halası'yla göz göze gelmesi bir olmuştu.
Delal Hanımağa'da sessiz bir şekilde onlara bakıyordu.
Artık aklında olan tüm soru işaretleri gitmişti.
Havin ve Cesur gerçek bir karı kocaydı.
En önemlisi ise Cesur , Havin'in kalbine taht kurmuştu.
Delal Hanımağa bunu Havin'in utancından al al olmuş yanaklarından anlaya biliyordu.
Havin sessizliğini korurken de Cesur konuşmaya başlamıştı.
"" Hala ."" Dedi Cesur.
"" Sen Havin'in yemek yapmayı bildiğinden emin misin ???"" Dedi sahte bir tebessümle.
"" Malûm yarım saat geçti ortada kahveler yok ."" Dedi göz kırparak.
Delal Hanımağa'da bu sözlerle gülmeye başlamıştı.
"" Havin'in eli çok hızlıdır."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Belki birileri ona el ayak olmuştur ."" Dedi göz kırparak.
Cesur'da, Hala'sının bu imasıyla sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Havin'de, Cesur'un bu haliyle gülmeye başlamıştı.
"" Kahveleri yapayım ben ."" Dedi Havin.
Ocağın altını açıp kahveleri yapmaya devam ederek .
&&&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler gece yarısını çoktan geçmişti.
Asrındağ Ailesi ise Mardin topraklarından daha yeni konaklarına dönmüştü .
Bu da demek olurdu ki Havin bu gece ilk kez Cesur için gecelik giyecekti.
Cesur'da bu geceyi başlatmak için Havin'i giyinme odasına götürmüştü .
Büyük bir hevesle de Havin'in geceliklerine bakmak istemişti.
Ama sadece istemişti...
Çünkü Havin hızla önüne geçip geceliklere bakmaya başlamıştı.
Bakması gibi de hızla Havin'i ter basmıştı .
Bu gece ömrü boyunca ilk kez bir gecelik giyecekti .
Cesur için...
Ama karşısında olan tüm gecelikler her ne kadar uzun olsada haddinden fazla dokolteli geceliklerdi .
Havin ise o geceliklerle nasıl Cesur'un karşısına çıkacağını bilmiyordu.
Bu yüzden de olabildiğince sade bir gecelik seçmek istiyordu.
Bunun mümkün olduğu da pek söylenemezdi.
Havin öylece geceliklere bakarken de Cesur yavaşça Havin'e yaklaşmıştı.
İçlerinden beyaz bir geceliği seçip Havin'in üstüne tutmuştu.
Kuruyan dudaklarını ıslatarakta Havin'e ve geceliğe bakmıştı .
"" Bu gece bunu giy ."" Dedi Cesur.
"" İçinde çok güzel olursun ."" Dedi yutkunarak .
Havin'de sıkıntılı bir nefes alıp vererek Cesur'a bakmıştı.
"" Gecelik giyeceksin dedin ."" Dedi Havin.
"" İstediğim geceliği giyeceksin değil ."" Dedi üç gece öncesinden bahsederek.
Cesur'da , Havin'e alaylı bir bakış atıp konuşmaya başlamıştı.
"" Havin sen beni yanlış anladın ."" Dedi Cesur.
"" Bu gecelik aralarında olan en sadesi ."" Dedi imalı bir sesle.
Oysa Cesur üç gün önce konağa gelir gelmez Havin'in geceliklerine bakmıştı.
Gözüne ilk çarpan gecelikte Havin'in üstünde tuttuğu gecelik olmuştu.
Havin'siz geçirdiği günlerde o geceliğin içinde hayal etmişti.
Havin'de sesli bir şekilde yutkunmuş ve geceliğe bakmıştı.
Cesur'un elinde olan gecelik bile Havin için haddinden fazla açıktı.
Ama diğer geceliklerin yanında en sadesi Cesur'un elinde olan duruyordu.
Gözünden kaçan derin bacak yırtmacından bir haber.
"" Tamam geceliği giyeceğim ."" Dedi Havin.
"" Ama bunun için önce çıkman gerekiyor ."" Dedi açıklama yaparak.
Cesur'da, Havin'in bu sözlerle gür bir kahkaha atmıştı.
Havin'e alaylı bir bakış atarakta üstünde olan gömleğin iliklerini açmıştı.
Havin'de sitem dolu bakışlarla Cesur'a bakmıştı.
Cesur'un gömleğini çıkarmasıyla da Havin hızla sırtını Cesur'a dönmüştü .
Evlendikleri geceden beri olduğu gibi ...
Cesur'da pantolon'unu çıkarıp yerine rahat bir eşortman giymişti.
Havin'in boynundan öperekte konuşmaya başlamıştı.
"" Çok bekletme beni ."" Dedi Cesur.
"" Seni o geceliğin içinde görmek için sabırsızlanıyorum ."" Dedi Havin'in kulağına fısıldayarak.
Havin sessizliğini korurken de Cesur giyinme odasından çıkmıştı.
Cesur'un gitmesiyle de Havin'de derin bir nefes alıp vermişti .
Elinde olan geceliğe bakıp üstünde olan elbiseyi çıkarmıştı.
Yerine beyaz geceliği giyip aynanın karşısına geçmişti.
Aynada gördüğü manzarayla da neye uğradığını şaşırmıştı .
Beyaz gecelik haddinden fazla açık ve dekolteliydi .
Derin sırt, bacak ve göğüs dekoltesi vardı .
Havin ise bu gecelikle nasıl Cesur'un karşısına çıkacağını bilmiyordu.
Her yeri açıktaydı ve beyaz gecelik vücut hatlarını belli ediyordu.
"" Allah'ım bu ne ???"" Dedi Havin.
"" Bu gecelik değil ki başka bir şey ."" Dedi aynada olan yansımasına bakarak.
"" Gecelikler insanların her yeri kapatır bu benim her yerimi açmış ."" Dedi sitem ederek .
Aradan birkaç dakikanın geçmesiyle de Cesur herşeyden habersiz bir şekilde Havin'e seslenmeye başlamıştı.
"" Havin yanıma gelmen için bir dakikan kaldı ."" Dedi Cesur.
"" Yoksa ben senin yanına gelirim ve gözlerimin önünde giyinirsin ."" Dedi ciddi bir sesle.
Havin'de kulağına gelen Cesur'un sesiyle sabır çekmişti.
Böyle Cesur'un yanına nasıl çıkacaktı ki ???
Havin bir umud üstünde olan geceliğe bakmıştı.
Sırtı ve bacak dekoltesini kapatması imkansızdı.
Ama saçları sayesinde göğüs dekoltesi rahatlıkla kapatabilirdi .
Havin'de arkada olan saçlarını eliyle öne doğru getirmişti .
Gecelik artık ilk'i kadar iddealı ve açık durmuyordu.
Bu durumda Havin'in işine gelmiş ve giyinme odasından çıkmıştı.
Çıkması gibi de bedeninin bir başka bedene çarpması bir olmuştu.
Cesur'un bedenine...
"" Havin iyi misin ???"" Dedi Cesur.
"" Bir yerin acıdı mı ???"" Dedi mahçup bir sesle.
Havin ise Cesur'a cevap vermeden başını olumsuz yönde sallamıştı.
Cesur'un da gözleri Havin'in üstünde olan geceliğe gitmişti.
Gitmesi gibi de sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Oysa bu gece Havin'in sınırlarını zorlamak istemişti.
Şimdi ise sınırları zorlanan Havin değil kendisiydi.
Havin avcı Cesur'da av olmuştu ...
Havin sessizliğini koruyup yatağa doğru yönelmişti.
Cesur ise gördüğü ikinci manzarayla bir kez daha sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Çünkü gözleri Havin'in derin sırt dekoltesini görmüştü.
Nefsi ve ruhu da Havin'i istemeye başlamıştı.
Havin'i arzu ediyordu...
Bu geceyi de nasıl atlatacağını hiç bilmiyordu.
Havin'de herşeyden habersiz yatağa geçmek istemişti.
Ama sadece istemişti...
Çünkü Cesur, Havin'e arkasından sarılmıştı.
Cesur'un çıplak göğsü de Havin'in sırtına temas etmişti.
Bu temas ise karı kocanın ilk teması olmuştu .
Havin ve Cesur'da birbirlerinin bedenini vücutlarında hissediyordu.
Havin'de derin derin nefesler alıp vermeye başlamıştı .
"" Uykum geliyor ."" Dedi Havin.
"" Uyumak istiyorum ."" Dedi sesi titreyerek.
Cesur'da göğsünde hissettiği Havin'in çıplak sırtıyla konuşmaya başlamıştı.
"" Öyle hemen uyuyamazsın Havin Asrındağ."" Dedi Cesur.
"" Önce üstünde olan geceliğine bakalım."" Dedi Havin'in kulağına fısıldayarak.
"" Sonuçta üstünde olan geceliği benim için giydin ."" Dedi imalı bir sesle.
"" Seçtiğiniz geceliğin yakışıp yakışmadığını görmek isterim ."" Dedi Havin'e sarılmayı bırakarak.
Havin olduğu yerde dururken de Cesur, Havin'in elinden tutmuştu.
Havin'den biraz daha uzaklaşarakta üstünde olan geceliğe bakmıştı.
Gördüğü bacak yırtmacıyla gözleri Havin'in sağ bacağına gitmişti .
Havin'de bunu fark edince elini kullanarak yırtmacı kapatmaya çalışmıştı.
"" Hani bu gecelik en sadesiydi ???"" Dedi Havin.
"" En abartılısı nasıldı acaba ???"" Dedi sitem ederek .
Cesur'da gülerek Havin'e doğru yaklaşmıştı.
Havin'in göğüs dekoltesini görmek içinde
Havin'in önde olan saçlarını arkaya doğru atmak istemişti .
Ama sadece istemişti...
Çünkü Havin'in buna izin vereceği pek söylenemezdi.
Cesur'un eline vurmasıyla da Cesur sabır çekmişti.
Havin'in önde olan saçlarını eliyle arkaya doğru atmıştı.
Havin'de hızla ellerini kullanarak göğüs dekoltesini kapatmıştı .
"" Havin ."" Dedi Cesur.
"" Ben senin kocanım ."" Dedi yutkunarak.
"" Benden utanmanı istemiyorum ."" Dedi ciddi bir sesle.
Havin sesli bir şekilde yutkunurken de Cesur ellerini yavaşça gögüslerinden çekmişti.
Gördüğü manzarayla da kuruyan dudaklarını ıslatmıştı.
Göğüs dekoltesi...
Havin ise o anlar nefes bile almamaya çalışmıştı .
"" İstediğin kadar baktın geceliğe ."" Dedi Havin.
"" Şimdi uyumak istiyorum ."" Dedi yutkunarak .
Cesur'da başını olumlu yönde sallamış ve aralarında olan mesafeyi açmıştı.
Havin'de bu geceyi atlatmak için hızla yatağa geçmişti .
Yatağa uzanacağı sırada da Cesur yatağa oturmuştu .
Her gece olduğu gibi bir kez daha kendi elleriyle Havin'e suyunu içirmişti .
Havin su içerken de Cesur gözleri Havin'in gögüslerine gitmişti .
Havin'de bunu fark edince suyunu hızla içmişti.
Arkada olan saçlarını eliyle öne doğru getirmişti.
Yatağa uzanarakta örtüyle gögüslerini kapatmıştı.
Cesur'da yavaşça Havin'e doğru yaklaşmıştı.
Göğsü bir kez daha Havin'in sırtıyla buluşunca da gözlerini kapatmıştı .
Etkilendiğini fark edince aralarında olan mesafeyi açmıştı.
"" İyi geceler ."" Dedi Cesur.
Havin'in açık sırtını örtüyle örterek .
"" İyi geceler ."" Dedi Havin.
Örtüye sıkı sıkı sarılıp gözlerini kapatarak .
Cesur yatakta sırt üstü pozisyonu alarak derin bir iç çekmişti.
Bu gece ilk defa Havin'in sıcak nefesinden mahrum kalmak istiyordu.
Çünkü ilk kez Havin'e vereceği sözü tutamamaktan korkuyordu.
Nefsinin onu ele geçirmesinden korkuyordu.
Aradan yarım saatin geçmesiyle de Cesur'un korktuğu başına gelmişti .
Havin'in başı bir kez daha boynundaki yerini almıştı.
Cesur'da boynunda hissettiği sıcak nefesle sesli bir şekilde yutkunmuştu.
"" Bunlar sana müstehak !!!"" Dedi Cesur.
"" Sen ne karışıyorsun kızın gece giydiği şeylere !!!"" Dedi kısık bir sesle.
"" Bırak üstüne çuval gibi durduğu t-shirt'ünü giysin ."" Dedi dişlerini sıkarak.
Havin ise herşeyden habersiz bir şekilde uyumaya devam ediyordu.
Bacağını da Cesur'un bacağının üstüne atmıştı.
Havin'in bu hareketiyle de kusursuz bacağı ortaya çıkmıştı .
Cesur'da gördüğü ikinci manzarayla sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Bu gece kendine engel olamayacağını biliyordu.
Bunu bildiği içinde yavaşça kendini Havin'den uzaklaştırmıştı.
Yataktan kalkarakta kendine gelmeye çalışmıştı .
Ama sadece çalışmıştı...
Çünkü Havin'in ve giydiği geceliğin buna izin vereceği pek söylenemezdi.
Cesur'da , Havin'den uzaklaşmak için banyoya gitmişti.
Soğuk bir duş alarakta nefsinin önüne geçmeye çalışmıştı.
Sırf Havin'e verdiği sözü tutmak için...
Bu geceden pişman olmamak için...
Gelecekte mutlu olmaları için ...
&&&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında yeni bir gün daha doğmuştu.
Cesur ise tüm gece gözünü bile kırpmamıştı .
Tek başına odanın balkonunda oturmuştu .
Balkonundan uyuyan Havin'e baktığında yavaş yavaş uyanacağını anlamıştı .
Bu yüzden de odaya gidip yatağa uzanmıştı.
Havin'le uğraşmak içinde onu dün geceki pozisyona getirmişti.
Havin'in başı boynundayken de bacakları, bacaklarının üstündeydi.
Cesur'da biraz daha ileri gitmek için geceliğini eteklerini yukarı çıkarmıştı.
Havin ise herşeyden habersiz bir şekilde daha yeni yeni gözlerini açmıştı.
Gözlerini açmasıyla da Cesur gözlerini kapatmıştı.
Sanki tüm gece mışıl mışıl uyumuşcasına .
Havin'de içinde olduğu duruma bakmıştı.
Başı bir kez daha Cesur'un boynundaydı.
Havin'de , Cesur'un uyuduğunu sanıp yavaşça başını Cesur'un boynundan çekmişti .
Gördüğü ikinci manzarayla da neye uğradığını şaşırmıştı.
Bacağı Cesur'un bacağının üstündeydi ve boydan boya açıktı.
Gecelik olduğu pozisyon yüzünden de ayak bileğinde değil neredeyse kalçalarındaydı .
"" Havin seni öldürürüm !!! "" Dedi Havin.
"" Her yerini adamın üstüne çıkarmışsın !!!""Dedi kısık bir sesle.
"" Oldu olacak adamın koynuna girseydin !!!"" Dedi dişlerini sıkarak.
"" Allah'tan uyuyordu da tahrik filan olmadı !!!"" Dedi sitem ederek.
Oysa Cesur tahrik olmuştu ...
Hatta bu yüzden sabaha kadar gözünü bile kırpmamıştı.
Tüm geceyi odanın balkonunda geçirmişti.
Havin'de bacağını Cesur'un bacağından çekip örtmek istemişti.
Ama sadece istemişti...
Çünkü Cesur yeni uyanıyormuş gibi de gözlerini açmıştı.
Havin'in çıplak sırtını da okşamaya başlamıştı.
Havin ise hissettiği elle sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Cesur uyanmıştı...
Üstelik Havin ona bu kadar yakınken uyanmıştı.
"" Havin'im ."" Dedi Cesur.
"" Günaydın ."" Dedi Havin'in kulağına fısıldayarak.
"" Günaydın ."" Dedi Havin.
Cesur'un gözleri de bir kez daha Havin'in bacaklarına gitmişti.
Nefsine yenik düşerek Havin'in bacağını okşamıştı .
Havin'in bacağını okşarken de gözlerini kapatmıştı
Havin'in gözleri irice açılırken de Cesur konuşmaya devam etmişti.
"" Havin ."" Dedi Cesur.
"" Beni tahrik ediyorsun . ""Dedi yutkunarak .
Havin'de hızla Cesur'un elini bacağından çekmişti.
Bacaklarını kapatarakta yataktan kalkmıştı.
"" Seni isteyerek tahrik etmedim ."" Dedi Havin.
"" Ama bir daha olmaz ."" Dedi başını olumsuz yönde sallayarak.
Cesur'da gülerek yataktan kalkmış Havin'e her sabah olduğu gibi su doldurmuştu.
"" Bir daha olsun ."" Dedi Cesur.
"" Ama bu sefer istediğim gibi seni okşayayım ."" Dedi göz kırparak.
Havin sesli bir şekilde yutkunurken de Cesur ona doğru yaklaşmıştı .
Havin her ne kadar ellerinden içmek istemese de Cesur içirmişti.
&&&&&&&&&&&&&
Adıyaman topraklarında hava daha yeni yeni kararmaya başlamıştı.
Havin , Cesur, Amed ve Evin'de, Azad Menzil'in doğum günü Adıyaman topraklarına gelmişti.
Azad'ın doğum gününü kutlayıp Azad'a doğum günü hediylerini vermişti.
Konakta olan herkeste Azad'ın doğum günü pastasını yiyordu.
Helbest Hala'da karşısında doğum günü pastası yiyen Evin'e bakıyordu .
"" Dicle'nin kızı ."" Dedi Helbest Hala.
""Berat'ın oğluyla aranızda birşey yok mu ??? "" Dedi Amed'den bahsederek.
Evin'in ise bu soruyla yediği pasta boğazına takılmıştı .
Hazal'da gülerek Evin'in sırtına vurmaya başlamıştı.
"" Hocam o benim Hocam."" Dedi Evin.
"" Nasıl aramızda birşey olsun ki ???"" Dedi sitem ederek.
Helbest Hala'da derin bir iç çekerek konuşmaya devam etmişti.
"" Hoca'da, koca olur işte ."" Dedi Helbest Hala.
"" Berat Ağa'nın oğlundan iyisini mi bulacaksın ???"" Dedi akıl vererek.
Evin'de sabır çekerek Helbest Hala'ya bakmıştı.
"" Helbest Hala Allah aşkına sen benden ne istiyorsun ???"" Dedi Evin .
"" Sürekli ben ve Profesör'ü yakıştırıyorsun ."" Dedi sitem ederek
Helbest Hala'da sahte bir tebessümle Evin'e bakmıştı.
"" Madem aramızda birşey yok ."" Dedi Helbest Hala.
""O zaman her yere Berat'ın oğluyla gelip adamın kısmetini kapatmayacaksın."" Dedi göz kırparak .
Evin'de hızla açıklamaya yapmaya başlamıştı.
"" Ben niye Profesör'ün kısmetini kapatayım ki ???"" Dedi Evin .
"" Dayımın konağında olduğum için beraber geldik ."" Dedi yutkunarak.
"" Hem zaten Azad abi bizim ortak arkadaşımız ."" Dedi açıklama yaparak.
Evin'in bu sözleriyle de herkes gülmeye başlamıştı.
Azad , Cesur ve Amed'de herşeyden habersiz bir şekilde yanlarına gelmişti.
Amed'de, Evin'e yakın olmak için yanına oturmuştu .
Helbest Hala'da, Dılda'ya bakıp konuşmaya başlamıştı.
"" Allah'tan Berat'ın oğlu Hocası."" Dedi Helbest Hala.
"" Kocası olsa ne olacak ???"" Dedi sesinin Dılda'ya gideceği tonda.
Amed'de, Evin'in elinde olan pastaya bakmıştı.
Evin yemek yemeği çok seven insanlardandı .
Şimdi ise elinde yenmemişti koca bir dilim pasta vardı .
"" Mezopotamya."" Dedi Amed.
"" Neden yemedin pastanı ???"" Dedi göz kırparak.
Evin'de sıkıntılı bir nefes alıp vererek konuşmaya başlamıştı.
"" Helbest Hala sağolsun ."" Dedi Evin .
"" Birlikte gezmeyin Profesör'ün kısmetini kapatıyorsun dedi ."" Dedi Helbest Hala'yı , Amed'e şikayet ederek .
Helbest Hala'da gözlerini kısarak Evin'e bakmıştı.
Madem Evin onunla uğraşıyordu o zaman Helbest Hala'da, Evin'le uğraşırdı .
"" Bu topraklarda en çok akraba evliliği yapılır ."" Dedi Helbest Hala.
"" Herkeste sizi nişanlı sandığı için kısmetiniz kapanıyor ."" Dedi açıklama yaparak.
"" Hatta ben sizi onların düğününde evli sandım ."" Dedi Cesur ve Havin'e bakarak.
Helbest Hala'nın bu sözleriyle herkes gülmeye başlamıştı.
Sadece tek bir kişi hariç ve o kişi sitem dolu bakışlarla Helbest Hala'ya bakıyordu.
Evin Bozoğlu...
Cesur'da arkaya doğru biraz daha yaslanmıştı .
Elini Havin'in omzuna atarak kolunu okşamıştı .
Havin sesli bir yutkunurken de Cesur, Amed'e bakmıştı.
Uzun bir zamandır Amed'le uğramamıştı ve bu gün Amed'le uğraşacaktı .
"" Amed'im ."" Dedi Cesur.
"" Havin artık seninle görüşmemi istemiyor ."" Dedi Amed'e bakarak.
"" Hazal'da, Azad'ın seninle görüşmesini istemiyormuş ."" Dedi iç çekerek.
Havin ve Hazal'da bu sözlerle birbirlerine bakmıştı.
İki genç kadında eşlerine Amed'le görüşmeyin diye birşey söylemişti ki .
"" Amed abi."" Dedi Hazal ve Havin.
"" Vallaha ben öyle bir şey söylemedim .""Dediler aynı an'da.
Hazal ve Havin'in bu itirafıyla herkes gülmeye başlamıştı.
Cesur'da Amed'e göz kırparak konuşmaya devam etmişti.
"" Amed'im inanma onlara ."" Dedi Cesur.
"" Seninle görüşmeye devam edersek bizi boşayacaklarını söylediler ."" Dedi ciddi bir sesle.
Amed'de gözlerini kısarak karşısında olan Cesur'a bakmıştı.
"" Sebepleri neymiş ???"" Dedi Amed.
"" Neden benimle görüşmenizi istemiyorlar ???"" Dedi sahte bir tebessümle.
Cesur'da gülerek konuşmaya devam etmişti .
"" Bizi kötü yola düşürmenden korkuyolar ."" Dedi Cesur .
"" Malûm bekar ve çapkın bir Ağa'sın ."" Dedi göz kırparak.
Cesur'un bu sözleriyle de herkes gülmeye başlamıştı.
Çünkü Amed her ne kadar ilgi çeken bir Ağa olsada çapkın bir Ağa değildi .
"" Cesur ."" Dedi Amed.
"" Kişi kendinden bilirmiş işi tam sana uygun bir cümle ."" Dedi sahte bir tebessümle.
Havin'de bu sözlerle Cesur'un elini omuzundan çekmek istemişti.
Ama sadece istemişti...
Çünkü Cesur'un buna izin verdiği pek söylenemezdi.
Cesur , Havin'in kolunu okşarken de Azad konuşmaya başlamıştı.
"" Amed ."" Dedi Azad .
"" Biz önce sen evlenirsin dedik ama sen sona kaldın ."" Dedi görüşünü söylerek .
Amed'de derin bir iç çekerek konuşmaya devam etmişti.
"" Cesur sağ olsun ."" Dedi Amed .
"" Her zaman olduğu gibi araya kaynak yaptı ."" Dedi imalı bir sesle.
"" Malûm kendisi karısını görür görmez nikahı bastığı için ."" Dedi gülerek.
Havin bu sözlerle gülmemek için kendini zor tutmuştu.
Buna rağmen bile gülmesine engel olamamıştı .
O sırada ise Agit ve Yare'nin ikizleri uyanmıştı .
Agit ve Yare'de ikizlerini alıp bahçeye gitmişti.
Havin'de yüzünde oluşan tebessümle karşısında olan çifte bakmıştı .
Havin'in bu hâli de Cesur'un gözünden kaçmamıştı .
Cesur'da ikizler için önceden aldığı bilekleri almak için arabaya gitmişti .
Bilekleri arabadan alarakta Havin'le birlikte ikizlere bakmıştı .
"" Allah Ana'lı babalı büyütsün."" Dedi Cesur .
"" Acılarını göstermesin ."" Dedi içten bir tebessümle.
Zeyno ve Fırat bebeklerde Anne ve babalarının kollarında onlara gülümsemişti.
Yare ve Agit'te ikizleri yavaşça Cesur ve Havin'in kucağına vermişti .
"" Siz çok güzelsiniz ."" Dedi Havin.
"" Çok masumsunuz ."" Dedi gülümseyerek.
Helbest Hala'da , Havin bakıp konuşmaya başlamıştı.
"" Havin ."" Dedi Helbest Hala.
"" Sen çok mu seviyorsun bebekleri ???"" Dedi gülümseyerek.
Havin'de bu soruyla Helbest Hala'ya bakmıştı.
"" Bebekleri herkes sever ."" Dedi Havin.
"" Onlar çok masumdurlar ."" Dedi fikrini söyleyerek.
Cesur'da yüzünde engel olamadığı gülümsemeyle Havin'e bakıyordu.
Bir gün gelecek Havin'in kucağında kendi çocuğu olacaktı.
Havin ikizleri değil kendi çocuğunu sevecekti .
"" Kız madem bebek seviyorsun yapın bir tane ."" Dedi Helbest Hala.
"" Sizin çocuğunuz çok güzel olur ."" Dedi ciddi bir sesle.
Havin sesli bir şekilde yutkunurken de Cesur gülümsemişti .
"" İnşallah Hala'm inşallah ."" Dedi Cesur.
"" En kısa zamanda bizim de çocuğumuz olur ."" Dedi Havin'e bakarak .
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler gece yarısına doğru gelmek üzereydi.
Havin ve Cesur'da daha yeni Asrındağ konağına gelmişti.
Bu gece ise Havin'in, Cesur için giyeceği geceliğin 2.ci gündü.
Bu geceyi de atlatmasıyla önünde gecelik giyeceği tek bir gece kalıyordu.
Cesur'da bu yüzden giyinme odasına gitmişti.
Eline mor bir gecelik alıp kuruyan dudaklarını ıslatmıştı.
Bu gece ise diğer gecenin aksine rahat olmaya çalışacaktı .
Tahrik olsa bile Havin'in uyku sersemliğini kullanacaktı .
Havin'de bunlar habersiz bir şekilde giyinme odasına gitmişti.
Cesur'un elinde olan mor geceliği görünce de sesli bir nefes alıp vermişti.
"" İstemiyorum o geceliği ."" Dedi Havin.
"" Dünkü gecelik gibi ."" Dedi sitem ederek.
Cesur'da gülerek geceliği Havin'in bedenine tutmuştu.
"" Bu biraz daha kapalı ."" Dedi Cesur .
"" Dokoltesi ve yırtmacı daha az ."" Dedi göz kırparak.
Havin'de geceliğe daha detaylı bakmaya başlamıştı.
Gecelik her ne kadar dünkü gecelikle aynı dursa da biraz daha kapalıydı.
Havin'de bu yüzden sıkıntı çıkarmadan başını olumlu yönde sallamıştı.
Geceliği Cesur'un elinden almış ve kenara koymuştu.
Cesur'da her gece olduğu gibi bir kez daha Havin'in yanında üstünü değiştirmişti.
Havin'de her gece olduğu gibi bir kez daha sırtını Cesur'a dönmüştü.
Cesur'un boynundan öpüp odadan çıkmıştı .
Havin'de üstünde olan elbisesini çıkarmıştı.
Yerine Cesur'un seçtiği mor geceliği giymişti.
Aynada olan yansımasına baktığında da dün geceye nazaran daha rahattı.
Çünkü mor gecelik beyaz geceliğe göre daha kapalıydı.
Havin'de arkada olan saçlarını eliyle öne doğru getirmişti.
Rahat bir şekilde de giyinme odasından çıkmıştı.
Cesur'un ona bakıp ıslık çalmasıyla da olduğu yerde öylece durmuştu.
Cesur'da yavaşça etrafında dönüp geceliğe bakmıştı.
"" Gecelik çok yakışmış ."" Dedi Cesur.
"" Ama seçen insanda çok zevkli."" Dedi kendini överek.
Havin'de, Cesur'un bu sözleriyle gülmeye başlamıştı .
"" Geceliğe baktına göre uyuyalım mı ???"" Dedi Havin.
"" Malûm yorucu bir gün geçirdik."" Dedi açıklama yaparak.
Cesur'da, Havin'i onaylamak için başını olumlu yönde sallamıştı.
Yatağa geçmeleriyle de Cesur bir kez daha kendi elleriyle Havin'e su içirmişti.
Havin'in suyunu içmesiyle de telofonu çalmıştı.
Arayan ise Havin'in abisi Dora'ydı ...
Havin'de gördüğü isimle çok mutlu olmuştu.
Yatağa uzanmadan da telefonunu eline almıştı.
"" Hani yorucu bir gün geçirmiştin ???"" Dedi Cesur.
"" Hatta erkenden uyumak istiyordun ."" Dedi imalı bir sesle.
Havin'de bu sözlerle hızla omuzlarını dikleştirmişti .
"" Uykum kaçtı ."" Dedi Havin.
"" Heleki konu Dora abim olunca ."" Dedi sahte bir tebessümle.
Cesur gülerken de Havin telefonu açmıştı .
Cesur'un telefonu hoparlöre vermesiyle de Dora konuşmaya başlamıştı.
"" Havin çok özledim seni ."" Dedi Dora .
"" Dayanamayınca da bu saate arayayım dedim ."" Dedi gülerek.
Havin'de yüzünde oluşan içten bir tebessümle konuşmaya başlamıştı.
"" İyi yapmışsın ."" Dedi Havin .
"" Bende seni çok özlemiştim ."" Dedi hevesle.
Dora'da sesinin hoparlörde ve Cesur'un, Havin'in yanında olduğundan bir haber konuşmaya devam etmişti.
"" Dağ ayısı ne yapıyor ???"" Dedi Dora.
Havin'de bu soruyla sesli bir şekilde yutkunmuştu.
Cesur'un birşey anlamaması içinde olayı çarpıtmıştı .
"" Kesto mu ??? "" Dedi Havin.
"" O da çok iyi ."" Dedi gerilerek.
Dora'da aldığı cevapla ufak bir kahkaha atmıştı.
Bahsettiği Havin'in oyuncak ayısı Kesto değildi ki .
Cesur'du ...
"" Kesto'dan bahsetmiyorum ."" Dedi Dora.
"" Kocandan bahsediyorum ."" Dedi sesinin hoparlörde olduğundan bir haber.
"" Hani şu telefonunda dağ ayısı olarak kaydettiğin ."" Dedi imalı bir sesle.
Cesur'un bu sözlerle de öfkeden yüz hatları belirginleşmişti.
Havin onu dağ ayısı olarak mı kaydetmişti ???
Havin'in ise Cesur'un öfkesi için yüzüne bakmasına gerek yoktu .
O öfkeyi Cesur'un aldığı nefeste bile hissedebilirdu .
"" Havin."" Dedi Dora.
"" Telefonun şarjı bitmek üzere yarın yine konuşuruz seninle ."" Dedi telefonu kapatarak.
Cesur'da öfkeyle telefonu çıktıkça sıkıyordu.
Eğer biraz daha sıkarsa telefon elinde parçalanacaktı .
Telefonu yatağa atarakta Havin'in yüzünü kendisine çevirmişti.
Öfke dolu gözlerle de Havin'in gözlerinin içine bakmıştı.
Bölüm sonu...
Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir.
Bu bölüm için puan ve yorumlarınızı sabırsızlıkla.
Cesur'un , Havin'e sen senarist olsana demesiyle Havin'de, Cesur'a sende oyuncu ol demesi ???
Havin'in boğazını kaşımak istemesiyle Cesur'un başını Havin'in boynuna gömnesi ve öpmesi ???
Delal Hanımağa ve Dicle Hanımağa'nın arasında geçen evlilik konuşması ???
Amed ve Cesur'un birbiriyle uğraştığı sahne ???
Roza'nın yıllar sonra Jehat için ata binmesi ???
Roza'nın korkmasıyla Jehat'ın ata binmesi ???
Atın kişnemesiyle Jehat ve Roza'nın ilk kez dudaklarının birbirine temas etmesi ???
Delal Hanımağa'nın , Roza'nın ağzını yoklaması ???
Havin'in yıllar sonra iki Aile'yi bir sofrada toplamak istemesi ???
Havin'in, Cesur'u akşam yemeği için ikna etme çabası ???
İki Aile'nin yıllar sonra aynı sofrada toplanması ???
Botan Ağa'nın geçmişte olan olay için çaresizliği ???
Cesur'un, Havin'in yemek yapmayı bildiğini öğrenmesi ???
Cesur'un, Havin'e mutfakta hesap sorması ve aralarında geçen konuşma ???
Delal Hanımağa'nın, Havin ve Cesur'u basması ???
Havin'in, Cesur için ilk kez gecelik giymesi ???
Cesur'un avcı olmak isterken av olması ???
Cesur'un tahrik olmasıyla tüm geceyi balkonda geçirmesi ???
Havin'in uyanmaya başlamasıyla Cesur'un onu dün geceki pozisyona getirmesi ???
Helbest Hala ve Evin arasında olan konuşma ???
Cesur'un, Amed'e eşlerimiz seninle görüşmemizi istemiyor demesi ???
Cesur'un 2.ci gece için Havin'e mor renk gecelik giydirmesi ???
Dora ve Havin'in telefon konuşması ???
Cesur'un, Havin'in telefonunda kayıtlı olan ismini öğrenmesi ???
Ve bunun gibi daha birçok farklı sorular ve cevapları için görüşlerinizi sabırsızlıkla.
WATTPAD=mezopotamyali_yazar
İSTEGRAM = mezopotamyali_ yazar
TİKTOK =mezopotamyali_ yazar