Tehlikeli Sular BxB (TAMAMLAN...

By kymelisa

270K 13.4K 2.8K

🔞 Argo ve cinsellik içerir. Genç barmen Cem ile Narkotikten Komiser Selim, özel bir göreve çıkarsa başlarına... More

GÄ°RÄ°Åž
Bölüm 2 = Sorgu Odası
Bölüm 3 = Yeni Ortak
Bölüm 4 = Özel Şoför
Bölüm 5 = Hastane
Bölüm 6 = Homofobik
Bölüm 7 = Sabahın Körü
Bölüm 8 = Davetsiz Misafir
Bölüm 9 = Kıskanma
Bölüm 10 = Yakışıklısın
Bölüm 11 = Club
Bölüm 12 = Özel Odalar
Bölüm 13 = Karakol
Bölüm 14 = Numaradan Öpüşme
Bölüm 15 = İlk Tartışma
Bölüm 16 = Zeliha
Bölüm 17 = Tatlı Şeyler
Bölüm 18 = Patlama
Bölüm 19 = Sakinleştirici
Bölüm 20 = Uçkur Meselesi
Bölüm 21 = Anlaşma
Bölüm 22 = İlk Gece
Bölüm 23 = Kahvaltı
Bölüm 24 = Sevgililerim...
Bölüm 25 = Yakınlaşma
Bölüm 26 = Pratik Yapmak
Bölüm 27 = Kot Kafalı.
Bölüm 28 = Issız Otel
Bölüm 29 = BDSM Partisi
Bölüm 30 = O Kızı İstiyorum
Bölüm 31 = İfşa Olduk
Bölüm 32 = Neden?
Bölüm 33 = Düğün
Bölüm 34 = Seni Öpebilir miyim?
Bölüm 35 = Sabah Tribi
Bölüm 36 = İkili Oynama İhtimali
Bölüm 37 = Soyun
Bölüm 38 = Özel Bölüm (Uğur)
Bölüm 39 = Gece Mesaisi
Bölüm 40 = Konuşma
Bölüm 42 = Karakolda bir gece
Bölüm 43 = İlk Temas
Bölüm 44 = İlk Temas 2
Bölüm 45 = Üşümüyor Musun?
Bölüm 46 = Spontane Plan
Bölüm 47 = Özel Bölüm (Uğur)
Bölüm 48 = Tehdit
Bölüm 49 = İlişki Durumu
Bölüm 50 = Bilgi Paylaşımı
Bölüm 51 = Itiraf
Bölüm 52 = Selim'in Sabrı
Bölüm 53 = İlk Tanışma
Bölüm 54 = Bir çocuk meselesi
Bölüm 55 = Sertleşme
Bölüm 56 = Özel Bölüm (Kerim)
Bölüm 57 = Planlamalar
Bölüm 58 = Özel Bölüm (Uğur)
Bölüm 59 = Adam Kaçırma
Bölüm 60 = Operasyon
Bölüm 61 = Sorgu Odası
Bölüm 62 = Bizimle Gel
Bölüm 63 = Yapma
Bölüm 64 = İlk Kurşun
Bölüm 65 = 1 Hafta Sonra
Bölüm 66 = Hastane Çıkışı
Bölüm 67 = Final

Bölüm 41 = Eve Baskın

2.8K 192 41
By kymelisa

Selim elindeki silahı kapıya doğru doğrultarak yanındakilere "Herkes kelepçesini hazırlasın, içerde kim var kim yok Cem hariç herkes tutuklanacak" dediğinde hepsi onu onaylarcasına başlarını yukarı aşağıya salladılar.

Selim kapı izleme deliğine bant yapıştırıp zile bastı. İlk başta sessizlik hakimdi ama ardından bir hışırdı duyuldu ve kapının arkasından Aslı "Kim o?" diye sordu.

Ayşe planladıkları gibi "Ben alt komşunuz" dediği an kapıdan peş peşe kilit sesi geldi.

Kapı bir kaç santim aralandığı gibi Selim ayağını hızla kapı arasına koyup silahı Aslı'nın alnına doğrultarak "Kanun namına adam kaçırmaktan tutulusun bize zorluk çıkartıp suçuna suç ekleme" diyerek şok içinde yüzüne bakan kızın etrafından dönerek onu kelepçelemek için ellerinden tutan ekibine bırakıp içeri girdi.

Aslı'ya ters kelepçe takıldığını ve ensesinden tutularak evden çıkarıldığını görünce evin geri kalanına göz attı. Önce silahını doğrultarak mutfağa ardından da salona girmişti ki Uğur ile Cem'i karşılıklı otururken bulunca silahın namlusunu bilmem kaçıncı kez tekrardan Uğur'a çevirip "Bu sefer ananı siktim ama senin" diyerek onun üstüne doğru yürümeye başladı.

Cem oturduğu yerden vınladı. "Sen ne yapıyorsun?" diye sorarak Selim'in önüne gelmişti ki salondan içeri elinde silahlı iki polisin daha girdiğini görünce olduğu yerde durdu ve şaşkınlıkla olan biteni hayretler içesinde izlemeye başladı. Bakışları arkadaki polislerden tekrardan Selim'e dönünce onun yüzündeki nefret ve kini gördü. Adam resmen Uğur'a kafayı sıyırmış gibi bakıyordu. Normal şartlarda olsa bu duruma kesinlikle müdahile ederdi ama Selim'in şuan resmi bir işe giriştiğini bildiğinden ne demesi gerektiğini bilemedi.

Selim Uğur'un kızarmış gözlerine bakış kaşlarını sinirle çattı. Onur ile Şehmuz Uğur'a ters kelepçe takıp başını öne eğerek haklarını sayarken ensesinden tutmuş bir şekilde dışarı çıkartıyorlardı ki Selim sonunda silahını indirip karşısında ağzı bir karış açık Uğur'un arkasından bakan Cem'i izledi.

Boştaki eliyle onun çenesinden tutup yukarı doğru ittirerek ağzını kapattı. Cem'in bakışlarındaki sorgulayıcılığı gördüğü an "Sinek girer ağzına kapat çeneni" diye yanıtladı hiç sorulmayan ama merak edilen soruyu.

"Sen salak mısın Selim. Neden böyle bir şey yaptın?"

Selim'in sadece bir kaç saniyeliğine yumuşayan yüzü tekrardan ciddileşti. "Seni kaçırdılar başka ne yapmamı bekliyorsun?"

"Kimsenin beni kaçırdığı filan yok saçmalama, ben kendi rızamla geldim."

Selim omuzlarını silkerek "Orası beni bağlamaz" dedi. Arkasından gelen narkotik şubesinin uyuşturucu arayan köpekleri ile içeri giren polislere "Benim işim burada bitti ev sizindir her yerini arayıp tarayabilirsiniz" dediği an Cem'in gözleri sanki mümkünmüşçesine biraz daha irileşti.

"Saçmalama" diyerek onu kolundan tutup "Ne aramasından bahsediyorsun sen? Aslı'nın bununla bir alakası yok, o beni sadece Uğur zor durumda olduğu için buraya getirdi" dediği an Selim sinirle "Lan ben sana bir şey oldu, bir şey yaptılar belki de diye aklım çıkıyor pezevengin dediğine bak" dediğinde Cem ondan korkuyla bir adım uzaklaştı. "Oğlum bak beni sinir etme, ayarlarımla oynama benim şunlarla iki dakika yan yana bırakmaya gelmiyorsun anında döneklik moduna sokuyorsun kendini."

Cem de ona aynı sert ses tonu ile karşılık vererek "Olayı sorup sorgulamadan kızın evine baskın yapıyorsun ve şuan köpekler etrafı kokluyorlar farkında mısın? Sen buraya beni aramaya mı geldin yoksa uyuşturucu aratmaya mı?" diye sordu.

"Her ikisini de."

"Kızın evini sırf pislik olsun diye aratamazsın Selim."

Selim tekrardan umursamazca omuzlarını silkti. "İstediğimi yaparım kim bana mani olacakmış çıksın da göreyim."

Cem şaşkınlıkla "İşte şimdi iyice saçmaladın ama" derken Selim onu bileğinden tutup dış kapıya doğru çekmeye başladı.

"Asıl sen çok olmaya başladın."

Cem evin altını üstünü getiren polis ekiplerinin kendilerine şaşkınlıkla baktığını görüp utandı ama Selim bu durumu hiç umursuyormuş gibi durmuyordu. Aksine ona ilk tanıştıkları gün ki kadar sert ve acımasız davranışına geri dönmüştü.

Asansöre binip aşağıya inerlerken Cem Selim'e her şeyi götünden anladığını ve durumun hiçte onun abarttığı kadar olmadığını anlatsa da Selim sanki onu duymuyormuş gibi ifadesizce asansör kapısına bakıyordu.

Asansör kapısı açıldığında hızla binadan çıkıp araca vardılar. Selim kendisini sürekli geri çekiştiren ve itiraz eden Cem'i kendi aracının ön koltuğuna oturtup kapıyı da kapattı. Fakat saniyesinde Cem kapıyı hala itiraz ederek geri açınca Selim bu sefer onu var gücüyle aracın içine geri bastırıp arka kemerine takılı olan kelepçeyi alıp onun sağ bileğini tutup kapının üstündeki tutacağa kelepçeledi.

Cem Selim'in gözü dönmüşlüğüne şaşkınlık içinde bakarken adam resmen suratına bakarak arabasının kapısını usulca geri kapattı. Pezevenk bu halde bile kendi arabasına ona davrandığından daha nazik davranıyordu.

Selim sürücü koltuğuna oturduğu an Cem konuşmaya devam etti. "Bu yaptıkların yanına kar kalmayacak. Senin gibi laftan ve halden anlamaz biriyle ortak olan aklıma tüküreyim."

Selim anahtarı kontağına takıp çevirmeden önde durup ona baktı. "Halden anlamaz mı? Peki sen benim halimi hiç düşündün mü? Senin kaçırıldığını düşündüğümde ki halimi? Ne kadar koktuğumu ve paniklediğimi? Buraya gelene kadar sana bir şey oldu mu veya kılına zarar verdiler mi diye akla karayı seçtiğimi?"

Cem yutkundu, Selim'in bakışlarından bunları içtenlikle söylediğini görebiliyordu ama yine de bu yaptığı hiç etik değildi. "Kazık kadar adamım ben başımın çaresine elbette bakabilirim."

"Bok bakarsın" dedi Selim sinirle.

"Bugüne kadar sen mi vardın yanımda. Sen her şeye burnunu sokana kadar fıstık gibi de idare ediyordum ben."

"Eşeğin sikini ediyordun."

Cem sinirle "Ama sen bana karşı haddini fazla aşıyorsun, ben senin ekibindeki o çocukla..." derken Selim "Kes sesini Cem" diye uyardı onu sesini yükselterek.

"Kesmeyeceğim, sıkıyorsa gel kestirsene" dediği an Selim eliyle onun ağzını kapattı.

Selim onun Uğur'u veya Aslıyı savunduğuna dair tek kelime daha duymak istemiyordu. "Sana sus diyorsam sus amına koyim, sus."

Cem onun avucunun içini ısırdığı gibi Selim çığlık atarak elini ondan geri çekti. "Kuduz köpekler gibi ne ısırıyon lan."

"İnsanı kudurtma sende o zaman, ne bok yemeye ağzımı kapatıyorsun, senin ne haddine benim ağzı...."

Selim bu sefer sinirle ona doğru eğilip dudaklarından öptü. Onu susturacak tek şeyin bu olduğunu biliyordu. Nitekim de düşündüğü gibi de olmuştu. Cem ilk etapta öylece donmuş bir şekilde şaşkınlıkla kocaman araladığı gözlerle ona bakarken Selim'in dilini içeri doğru zorlamasıyla o da dudaklarını aralayıp onu kendi diliyle karşıladı.

İkisinin içindeki öfke tamamen öpüşmelerine yansımıştı ki Selim Cem'in alt dudağını resmen dişlerinin arasına almış çekiştirirken diline gelen metal tat ile onu kanattığını fark etti ama durmadı. Cem'de zaten bu duruma hiç itiraz etmemişti. Aksine öpüşmelerine sanki kanayan onun dudağı değilmişçesine devam ederken Selim'in bulunduğu taraftaki cama tıklanmasıyla ikili saniyesinde birbirlerinden ayrılıp nefes nefes gözlerine bakarken ilk bakışlarını kaçıran Cem oldu.

Selim camını açıp şaşkınlıkla kendilerine bakan Kerim'e "Ne var?" diye sordu otoriterli ses tonuyla.

Kerim bir kaç defa yutkunup Cem ile Selim arasında mekik dokuyan gözlerini sonunda Selim'in üzerinde tutmayı başararak "Ben yani şey biz hazırız diyecektim" diye geveledi.

"Tamam siz önden gidin bizde arkanızdan geleceğiz" dedi Selim sert bir şekilde. Kerim ekstra bir şey daha söylemek istiyormuş gibi bir hali vardı ama Selim'in sinirli bakışlarından korktuğu için başını eğip "Tamam efendim" diyerek araçtan arkasına bile bakmadan uzaklaştı.

Selim camını geri kapatıp başını geriye yasladı ve gözlerini yumdu. Arabanın içinde ikisinin nefes alışları dışında tek bir ses yoktu.

"Beni neden öptün?" diye sordu Cem ürkekçe. Her şeyi beklemişti ama Selim'in onu uluorta yerde öpmesini beklememişti, ayrıca ekibinden Kerim'e yakalanması da cabasıydı.

Selim derin bir iç çekti. "Başka türlü susacağın yoktu da ondan."

Cem buna itiraz etmedi, edemezdi de zaten. O yüzden susmayı tercih etti. Susup kafasını toparlamalıydı, şuan Selim'in onu öpmesinden daha ciddi sorunları vardı.

Önlerinde ki ekip araçları harekete geçtiklerinde Selim bir kaç dakika daha sessizce durup kafasını toparladıktan sonra "Torpido gözünde peçete var, onunla dudağında ki kana bastıra bilirsin" dedi.

Cem alt dudağını emdiğini o an fark etti ama umursamadan dilini yaranın üzerine değdirip Selim'i duymamaslıktan geldi.

"Bu tiribin seni öptüğüm için mi yoksa o çok değerli Uğur'unu gözaltına aldığım için mi?"

Cem kafasını tamamen sağa çevirip pencereden dışarı gecenin karanlığına baktı. "Sana kızgınım ve konuşmak istemiyorum çünkü beni dinlemiyorsun ve bu beni delirtiyor."

Selim tamamen ona doğru dönerek pes edercesine "Tamam amına koyim tamam konuş dinliyorum ne diyeceksen dinliyorum" dediğinde Cem yan gözle ona bakıp az önce yerle bir olan gururunu bir kenara bıraktı.

"Uğur ile birlik olalım ve babasını alaşağı edelim. O tamamen masum değil belki ama tüm bu işler onun babasının işleri Uğur'un değil."

"O da babasına yardım ve yataklık yapıyor bu bir suç, üstelik tahmininden daha büyük bir suç. İtiraf ettiği taktirde bir kaç yıl cezası azalır en fazla o kadar."

Cem sinirle iç çekti. "Selim sen beni anlamıyorsun. Uğur bu yapbozdaki en küçük detay. Bizim asıl büyük parçaları yakalamamız lazım ve bunları da bu küçük detaylarla yapabiliriz ancak."

"Uğurla birlik olalım diyorsun?" diye sordu Selim şüpheyle.

"Hayır, onu kendi tarafımıza çekelim diyorum."

"Ee ben ne dedim aynısını söyledim işte."

"Hayır ikisi aynı şey değil. Sen diyorsun aramıza alalım ben diyorum kullanalım."

Selim Cem'i şüpheyle süzdü. "Ne yani eski sevgilini kullanmamız senin için sorun değil mi?"

Cem "Seliiiimmmm" diyerek uzunca iç çekti. Bir kaç defa sakinleşmek için nefes alıp verdi çünkü Selim sabrını zorluyordu. "Bu güne kadar ben bu siktiğimin bilgilerini kimden aldım sanıyorsun sen?"

Selim onun ne demek istediğini anlamıştı ama Uğur'a güvenmiyordu. "Seni anladım ama onunla iş filan yapamayız o da Şahanlardan biri sonuçta ailesini bizim için satmaz."

"Aslında satar ama babasından deli gibi korkuyor, onun yapabileceklerinden korkuyor" diyerek bakışlarını kaçırdı. "Babasının eli kolu uzun ve bildiğin üzere paraya da para demiyor. Sen eve fuhuş baskınına girmiş gibi girmeseydin bende hepsini rahatlıkla kaydedebilirdim" diyerek boşta kalan eliyle sağ cebindeki telefonunu almaya çalıştı ama sağ eli kelepçeli olduğundan Selime doğru dönüp "Şu cebimdeki telefonu alıp hala sesin kayıt edilip edilmediğine bir bakar mısın, malum elimi kelepçeledin ve diğeri ile de alamıyorum."

Selim sağ eliyle vitesin yanındaki boşluktan destek alarak sol eliyle de tamamen Cem ile yüz yüze gelecek şekilde onun cebindeki telefona uzandı.

Cem Selim'in soluklarını kendi yüzünde hissedebiliyordu ve onun ne yapmaya çalıştığını bilse de elinde değildi. Ne bakışlarını ondan alabiliyordu ne de soluklarını düzene sokabiliyordu. Selim'in elini sağ kalçasında hissettiğinde panikledi ve bakışları bir anlığına onun eline doğru kayıyordu ki Selim'in elinin titrediğini fark edip son anda durdu. Usulca başını tekrardan yukarı kaldırıp Selim ile göz göze geldi.

"Yapma" diye mırıldandı ona sadece.

"Neyi yapmayayım?" Diye sordu Selimde ama göğsü heyecanla inip kalkıyordu.

"Ne yapmaya çalıştığını görüyorum ve lütfen yapma."

"Ben bile ne yapmaya çalıştığımı farkında değil iken sen nasıl farkında olabiliyorsun Cem."

"Bence farkındasın Selim" diye yanıtladı Cem sadece.

Selim başını olumsuz anlamda salladı ve sallarken burunları'nın arasında sadece birkaç milim kalmıştı. "Beni de aydınlatır mısınız acaba?" diye sorarken nefesleri birbirlerinin nefesleri ile tokuşuyordu.

Cem yutkundu. "Şuan resmen bana kur yapıyorsun."

"Dolar kuru mu, döviz kuru mu?" Derken dudağının kenarı hafiften yukarı kıvrıldı.

Cem sadece onun gözlerini bakıp tekrardan iç çekti. Selim resmen onun bütün dengesini altüst ediyordu. Gözlerinin içine baka baka onunla taşak geçmesine rağmen kalp atışlarını yavaşlatamıyordu.

"Orangutan kuru" dedi Cem ansızın. "Dişisine kur yapan Orangutan gibisin şuan."

Selim gözlerimi kısarak eski pozisyonuna geri döndü. " Açıkçası beni orangutana benzetmene üzüldüm" dese de Cem ile aralarına biraz mesafe koyduğuna sevinmişti.

Cem "Selim" diyerek kafasını toparlamaya çalıştı. "Lütfen sana gerekirse yalvarırım ama şuan yangına körükle gidilecek zaman değil. Bütün buradaki bu şeyi bir an önce Uğur'un babasına haber uçmadan sonlandırmalısın aksi halde her şey daha da zorlaşacak."

"Uğur asla bize yardım etmez Cem. Sen onu hala" derken durdu ve bir kaç defa derin nefes alıp verdikten sonra "Sevdiğin için göremiyorsun."

Cem başını olumsuz anlamda salladı. "Hayır onu sevdiğim filan yok. Çok önceden bıraktım ben onu sevmeyi zaten bıraktığım an da Üvey babama her şeyi anlattım. Uğur'un zan altında kalacağını bilerek anlattım hem de o yüzden içinde gram kuşku kalmasın. Ama şuan bütün bunları durdur ve karakola gidip daha sakin bir kafayla düşünüp konuşalım olur mu?"

Selim tereddütle Cem'e bir kaç saniye boyunca öylece baktı. Bu Cem için ne kadar rahatsız edici olsa da Selim'in düşünmeye ihtiyacı olduğunu anlaya biliyordu.

Selim küfür edip arabasının kapısını açtı ve Cem'e tek kelime etmeden arabadan sinirle inip kapısını tekrardan usulca kapattı. Kapıdaki polislere bir şeyler söyleyip binanın içine girdiğinde Cem anlamıştı. Selimle ne kadar zıt giderlerse gitsin bu işte onun borusu ötüyordu. Ne kadar kolu kelepçeli bir şekilde arabada onu beklemek zorunda kalsa da nedense içten içe bu durum hoşuna gitmişti. Ne kadar salyangoz yavaşlığında da gitseler onu adam edebilirdi ve bu onu fena halde azdırmıştı. Selim'in kendisine olan yaklaşımı ve dengesiz hareketleri ne kadar kendisini şüpheye de düşürse ondan hoşlanıyordu ve bunu inkar edemezdi. Cem Selimden hoşlanıyordu...

"Siktir" diye mırıldandı araba da kendi kendisine. Usulca hareketlenen erkekliğini üstündeki kıyafetle kapatıp pencereyi açtı ve gecenin soğuğunu içine çekti. Bu gece çok uzun bir gece olacak gibiydi, yine...

Continue Reading

You'll Also Like

427K 15.3K 37
Karımın seviştiği adam? 05.12.2021 Başlıyoruz. 16.12.2021 #boyxboy etiketinde 1. 17.12.2021 #gay etiketinde 3. (Kaldırılıp yeniden düzenlenerek yayın...
5.2K 326 12
Asker kurgusudur. bir kibrit ile yok olmak varken bir ateş ile kül olur insan. "nasıl böyle gülebiliyorsun"diye sorduğunda gülümsedim. "size demişti...
150K 8.7K 16
Yıl 2049'da meydana gelen bir salgında kadın nüfusun büyük çoğunluğu öldü, erkek nüfusun yarısından fazlası sadece ufak genetik değişikliklerle hasta...
66.4K 2.5K 22
Saplantılı bir aşkın yorgun bir kalbe uğramasıyla korkunun ve bağımlılığın iki kişilik deliliğe dönüşümü. Düzyazı-texting +18 ‼‼‼‼🔞Ağır cinsellik, t...