Benim hoşuma gitmişti öpücük. Selin öpüşmeyi masumca yapsa da tutup uzunca değdirerek öptüm. Erotikleştirmedim ama dudağında 10 saniye gibi bir sürede beklettim. Tabi selin şaşkındı. Yüzüme "sen görürsün" dercesine baktı. Sırıttıktan sonra şok olan reyhan ve ceydaya baktım. Sema yoktu sanırım. Ece de köpek kovalıyordu en son.
Ben salona geçip oturduktan sonra selin de köpeği alıp yanıma gelmişti. Bi baktım ki ceyda reyhan ve ece gidiyorlar.
"Biz gidiyoruz yarın görüşürüz sadie" deyip el salladı. Reyhanın yüzü düşmüştü. Ece de sinirli bi şekilde seline ve elindeki köpeğe bakıyordu.
"Tamam ceyda kendinize iyi bakın" deyip öpücük yolladım. Ceydayla çok samimiydik eskiden. Özlemiştim biraz. O da "muah" diyince sevindim.
"Sadie eceyle geçmişin olduğunu neden söylemedin" onlar çıktığı gibi sordu.
"Ne" diyip ufak bi şaşkınlık yaşadım.
"Kes sesini, anlat" selini ilk defa bu kadar sinirli görüyordum.
"Nerden öğrendin"
diyip söyleyen kişiyi öldürme planları kurmaya başladım.
Ama selinin kimseyi satmayacağından emindim. Hele ki karşıdaki kişi de aramızda kalsın dediyse.
"Konu bu mu. Hemen anlat şunu "
"Ne anlatiyim"
"Beni neden aptal yerine koyduğunu anlat sadie."
"Aptal yerine koymadım. Sadece reyhanı aldattım diye seni aldatacağımı düşünmeni istemedim. Aslında aldatmadım da reyhanla ayrıyken eceyle olmuştuk. O kadar "
"Sadie sen sadık biri değilsin. Hata sende. O ece de az kaşar değil fark ediyorum. Ama sen sadık olsaydın sana yaklaşamazdı"
"Bak anlatıcam kesmeden dinle lütfen...
Sen onu ne kadar terslediğimi yine de bana ne kadar yavşadığını bilmiyosun. Ben onu hep terslerdim. Reyhanla çıkmadan önce de bana yürüyordu. Ben yüz vermedim diye üstelemedi. Sonra Reyhan benden hoşlandığını söyledi. Ben de ceydanın ısrarıyla denemek istedim. reyhanla çıkmaya başladık. Bana yine yazmaya başladı. _Niye reyhanla çıkıyosun. Hani ciddi ilişki insanı değildin_ gibi şeyler yazdı. Ben yine cevap vermedim. Sonrasında ece iyi değildi. Tek başına içiyordu. Kimse yok diye canım sıkılmıştı. Barda onun yanına gidip içki ısmarladım. Dertlerini anlattırmaya çalıştım. O günden sonra ece ne zaman kötü olsa derdini anlattırmaya çalıştım. Bazen cinsel meselelere çekmeye çalıştığını seziyordum ama genelde dertleşiyorduk. Normalde ben de o da kimseye derdimizi anlatmayız. Bi gece de ben dertliydim. Reyhanla kavga ettik ayrıldık dedim. O da beni delirtecek kelimeler kullandı. O seni hak etmiyor gibisinden şeyler söyleyip etkilemeye çalıştı. Başarılı olmuştu. Geceleri kanıma girmeye çalışıyordu sürekli. Ve başardı da. Ben gayet masum şekilde ona psikologluk yapıyordum. Onun niyeti başkaydı. Revandan ayrıyken birlikte olduk. Sonrasında uzaklaştı. Ben de reyhanla barışmayı hiç düşünmüyordum. Bir ay sonra falan reyhanla bi şekilde bir araya geldik. Onunla barıştıktan sonra yine bana kancayı taktı. _Sen benimdin. Önce yaşananlardan sonra reyhana nasıl dönersin_ givi şeyler söyleyip duruyordu. Aklımı karıştırıyordu. Bazen başarılı oluyordu...."
"Tamam yeter bu kadar. Yeter artık. İğrençsiniz" diyip iğrenerek baktığında anlattığıma pişman olmuştum.
"Selin. Lütfen inan ben seni seviyorum. Reyhandaki aşk değildi. Onun bana olan sevgisini düşünerek benim de onu sevmem gerektiğini düşündüm. Gerçek aşk belki budur dedim. Bi taraf çok sevince diğeri de sevmeye çalışarak oluyor sanıyordum. Seni bulana kadar anladım böyle olmadığını "
"Sadie bundan sonra bana yaklaşma...
Hatta ben gideyim"
"Sakın sakın! Lütfen bak. Ölümü gör gitme. Gidersen ölürüm"
"Saçmalama sadie ne ölmesi"
Gözlerim dolmuştu. Gözümden bir damla yaş döküldüğünde birini bir daha görmemenin acısının çok kötü acıttığını fark ettim. Ya onu kaybedersem?
"Lütfen selin ayaklarına kapanırım. Gitme "
"kendine gel." Diyip sarıldı.
Yaşlı gözlerimi elleriyle sildi.
Yanaklarımı öpüp elimi tuttu.
"Hadi gidiyoruz" deyip güzel gülümsemesinden bana sundu.
"Nereye" diyip düşündüm.
"Tabi ki de film izlemeye"
"Olleeyyy" diye bağırıp onun elini çekiştirerek koltuğa oturdum. Daha doğrusu zıpladım.
Selin şaşkınca beni izliyordu. Bir tane film netflixten seçtim. Hemen açtım.
"Mısırları kim patlatıcak"
"Ben mi yapicam onu. Bu ağlak suratımla hem de ? Ben yapmam banane ağlatmasaydın"
"Sadieeeeğğğ özür dilerim ama çok yavşaksın. Ve sinirimi bozuyorsun. Seni dövmek istiyorum bazen. Bazen de öldürmek ."
"Abooo selin. Senden korkmalı mıyım . Cidden öldürür müsün " deyip kahkaha attım.
Sinirlenip karnıma yumruk attı. Gerçi yine hissetmedim ama yine de kör değilim .
" Peki selinciğim. Ben mısırları patlatmaya gidiyorum. Sen de otur beni özle." Diyip dil çıkardım oturmaya devam ederken.
O da dil çıkardı. Özlemicem dercesine meydan okudu.
"Sok dilini içeri. Yoksa yerim onu bak"
Dediğimde bana yaklaşarak "yesene" dedi.
Hello vajina sızlaması. Hello libido.
Belini tuttuktan sonra kulağına sokuldum.
"Kendimi ilk defa böyle köle gibi hissediyorum. Öl desen ölesim var. Ama lütfen öldürmek yerine sev beni. Lütfen bana hayat ver. Bunu sadece senden istiyorum."
"Sana teslim olmayacağım boşuna uğraşma"
diyip kollarımın arasından çıktı. O an bi boşluk hissettim.
"Ben mısır yaparım" deyip mısır patlatmaya gittiğinde içmeye başladım. En ağırlardan...
Selinin ağzından
"Bu mısırlar harika ol-
Sadie naptın sen"
"İ-çerken fazla kaçırmışım sanırım hahahah"
"Neden gülüyosun"
"Gülüyor muyum hahaha"
"Anlaşılan film gecesi yalan oldu. 5 dakikada sarhoş olan da ne biliyim yani. "
"Of selin hiç ama hiç hiç hiç.."
"Sarhoşken cümle kuramıyor musun gerçekten"
"Kuruyorum da yine anlayamayacağın aklıma geldi. Beni anlamıyorsun dicektim." Cümlelerini yavaşça söylüyordu. Anlamakta zorluk çekiyordum.
"Aslında _Beni anlamıyorsun selinnnn. Ben senin aşkından sarhoşum_dicektim"
"Seni anlıyorum. Ben de sarhoşum aşkından ama ben bilincimi kaybetmedim. Mantığımla hareket ediyorum. "
İkimiz de koltukta öylece oturmuş birbirimize bakıyorduk. Sadienin gözlerinden hüzün geçti.
"Lütfen... sevişelim"
"Ne"
"Benim ol selin." Dudaklarıma yöneldi. Geri çekildim. Sarhoş olduğu için kafası yerinde olmadığından yavaş hareket ediyordu.
"Sadie aptal aptal konuşma. Çabuk uyu"
"Uyumak değil sevişmek istiyorum hem de seninle."
"Of sadie" diyip yüzüne daldım.
Mantığım ve duygularım çok değişikti. Onun olmayı her ne kadar istesem de geçmişi ve şuanda sarhoş olmanın etkisiyle ondan uzak durmuştum .
Ben düşünürken elini belime attı. Gözleri yarı baygınken daha bi çekici geliyordu. Tenimi elini üstümdeki tişörtün içine sokup okşaması beni delirtti. Buna bir dur demeliydim.
Beni öpeceği sırada durdurmak için dudaklarına elimi tuttum. Dudağımı öpeceği sırada elimi soktum.
Sadie sinirden kıpkırmızı olmuştu. Çünkü elimle öpüştü. Ben kahkaha atıyordum .