Leyla

By Daisysdump

133K 5.1K 566

"Küçük kızının ilk doğduğu zamanı hatırlar mısın?" dedi kadın zorlukla. Gördüğü şey yüzünden gözleri sonuna k... More

Karakterler
Tanıtım
0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3

0.8

5.6K 212 15
By Daisysdump


"Sen al bunu."

Elimdeki bıçağı Lila'ya doğru uzattım.

Evde yalnızdık ve dün gece yaşananlar yüzünden ikimiz de gergindik. Kendimizi koruma kararı alalı yaklaşık otuz saniye olmuştu. Lila elinde bıçağı sıkıca tutarken elime tava aldım.

"Çok kez abimi dövdüm. İdmanlıyım. Biri gelirse sırtına atlıyorum sen de kafasına elimdeki tavayı çakıyorsun tamam mı?"

Kafasını salladı.

Yan yana oturduk. Sıkıca elimi tutuyordu. Diğer elindeki bıçak başı boş bir şekilde sallanınca yanlış bir tercih yaptığımı fark ettim.

"Sen onu bana ver. Bıçak abartı oldu zaten."

Elindeki bıçağı çektim ve koşarak gidip yerine koydum. Geri yanına oturduğumda tekrardan sıkıca elimi tuttu.

"Babamlar nerede kaldı? Çok korkuyorum. Ya yine gelirse." Sesi titriyordu. Omuz silktim.

"Boşuna mı aldım elime tavayı kızım! Geçiririm kafasına. Olur biter."

Büyük bir özgüvenle konuşuyordum ancak ben de onun kadar korkuyordum.

Telefonumdan gelen bildirim sesiyle sıçradım. Lila ise daha sıkı tutunmuştu bana.

"Bildirim. Sakin ol."

Telefonu açtım ve bilinmeyen bir numaradan gelen mesaji görünce alt dudağımı dişlerimin arasına aldım.

0535*******

Ah Leyla... Leyla'm... Ne kadar da güzelsin bu akşam. Elindeki şu tavayı da bir bıraksan.

Hassiktir

Bok

Bok

Bok

"Sana bir şey göstereceğim ama korkma." dedim Lila'ya doğru dönerken.

"Göster."

Telefonu Lila'ya doğru çevirdim. Okudu. Bana doğru döndüğünde gözlerinin korkudan dolduğunu gördüm.

"Sakin ol. Babanlar birazdan gelir. Birazdan gelecekler. Sakin ol hiç korkma."

Lila ağlamaya başlamıştı. Kafamı kaldırdım ve camlardan dışarıya baktım. Her yerde olabilirdi. Bu kişi her yerde olabilirdi.

Ayağa kalktım.

"Leyla gitme. Leyla nolur gitme."

Camlara doğru yaklaştım ve tereddütle camdan dışarı baktım. Karanlıktan başka bir sey göremiyordum.

Hızlıca perdeyi kapattım. Arkamı döndüm ve arkamdaki perdeyi de örttüm.

Geniş salon, tam olarak salon gibi değildi. Etrafını çevreleyen duvarları yoktu. Dış kapıdan girince sol taraftaki salon karşılıyordu. Salonla birleşik mutfak ve hol.

Korkuyordum çünkü kapıdan giren kişi girer girmez bizi görüyordu.

Telefonu elime aldım ve titreyen elimi durdurmaya çalışırken yazdım.

Kimsin sen orospu çocuğu

"Lila babanı ara." Sertçe konuştum ve bıraktığım bıçağı elime aldım.

"Açmıyor."

O kadar gergindim ki her an ağlayabilirdim.

Ama bebeğim, perdeleri kapatırsan oynayamayız ki.

Siktirtme oyununu kimsin sen

Geleyim de gör istersen

Bıçağı daha sıkı tuttum.

"Lila yukarı çık." Tane tane konuştum ve etrafımda bir tur döndüm. Her yerden çıkabilirdi.

"Saçmalama gitmiyorum hiçbir yere."

"Lila sana yukarı çık dedim. Hemen!" Sonda bağırdım çünkü ön kapıdan sesler geliyordu. Lila bir bana bir de sesin geldiği yere baktı ve arkama geçti.

"Seni yalnız bırakamam."

Titreyen elim bıçağı zorlukla kavrarken Lila elindeki tavayı sıkıca tuttu. Ağlıyordu ama belli etmemek için kendini sıkıyordu.

"Sence bizi öldürür mü?" dedi korkuyla. Hayır anlamında kafamı salladım.

"Niyeti başka. Bu yüzden Lila. Git. Olacaksa bana olsun. Sen kaldıramazsın."

Ne dediğimi anladığında korkuyla ağzını kapattı.

"Geldim işte." Dışarıdan gelen bağırtıyı duyduk.

Dış kapı yavaşça açılırken Lila'yı mutfağa doğru ittim.

Dün gece gördüğüm adamı tekrardan görünce ürperdim.

"Kimsin?"

Güldü. Gülüşü igrençti. O kadar iğrençti ki kusmak istedim.

"Yaklaşma. Sakın yaklaşma. Lila babanları ara nolur!"

Tekrardan güldü.

"Kimse yok. Kimse yok Leyla. Başbaşayız. Kaçamazsın artık."

"Hakan eğer sensen... Eğer sensen seni ölmekten beter ederim."

Güldü. Neden bu kadar çok gülüyordu?

"Hakan gelemezdi. Beni gönderdi. Leyla Yıkılmaz... Seni bu gece yıkmaya geldim. Ölmekten beter olacaksın. Hakan abimin sana özel hediyesi."

Üzerime doğru gelirken korkuyla bağırdım. Elimdeki bıçağı ona doğru savurdum, kenara çekildi.

Açık olan kapıdan sesler gelirken durdu. Kafasını kapıya doğru çevirdiğinde Lila gelen ailesi yardıma gelsin diye bağırıyordu. Adam koşarak yanıma geldi ve yanımdan geçerken konuştu.

"Tekrar görüşeceğiz."

Koştu. Pencereyi açtı ve evin arka tarafından çıkmak için bahçenin içinde koştu.

Gittiği anda bıçak elimden düştü. Yere dik bir şekilde saplanan bıçak tam ayağımın kenarında sallanırken delice bir acı duydum.

Göğsüm sarsılarak ağlarken bedenimi saran cılız kollar beni ayakta tuttu. Lila kafamı alıp göğsüne bastırdı. Sıkıca sarılırken ellerimi beline sardım. Öyle bir ağlıyordum ki yerin inlediğini hissetmiştim.

"Kaçtı. Orospu çocuğunu kaçırdım."

Şahin abinin nefes nefese konuşmasıyla kafamı kaldırdım.

"Kaçtı mı?" dedim kısılan sesimle. Üzüntüyle kafasını salladı.

Lila beni daha fazla tutamadı. Yere yığıldım.

Ferit Bey bir yanıma Meral Hanım bir yanıma çöktü. Meral Hanım ağlayarak bana sıkıca sarılırken Ferit Bey saçlarımı okşuyordu.

"Ağlama kızım. Cezasını çekecek merak etme." dedi sert sesiyle. Sinirli çıkmıştı sesi.

"Söz mü?" dedim ağlamamın arasında.

"Söz hem de baba sözü."

Kafamı salladim.

Babalar söz verirse tutarlardı.

"Gel seni odana götüreyim." Ferit Bey ayakta duramayacağımı anlayınca beni kucakladı. Ağır ve sert adımlarla odama getirdi. Beni yatağıma bırakırken kanayan ayağımı gördü. Yüzünü buruşturdu ve odadan çıktı. Birkaç dakika sonra elinde büyük bir çantayla geri döndü. Çantayı açtığında ilkyardım çantası olduğunu fark ettim.

"Ben senin yaşlarındayken..." dedi ve durdu. Koyu kırmızı bir sıvıyı pamuğa döktü ve yaramın üzerinde gezdirdi.

Aşırı sızlatmıştı. Ağzımdan küçük bir inilti çıktı. Eğildi ve kesiğe doğru üfledi.

"...Askeri lisedeydim ve Meral ile yeni tanışıyorduk..."

Yine durdu ve iç çekti. Kesiğin üzerine pamukla bastırdı hafifçe.

"...yaralarım olduğu zamanlar, bütün pansumanlarımı Meral yapardı. Eli çok hafiftir. Sana da yapsın derdim ama içi gider onun. Dayanamaz."

Bandajla ayağımı sararken sıkıca gözlerimi yumdum. Canım çok acıyordu ama canımın acısı hissettiğim korkunun yanında bir hiçti.

"Korkma. Yanındayız."

‡‡‡‡

"Oğlum bi dur!"

Melek sırtına atlayan Erdem'i yere düşmeden tutmak için özel bir çaba sarf ederken güldüm. Gariptir ki gülmek iyi hissettireceğine kötü hissettirmişti.

Togg Otomobilimiz Yerli ve Milli

İdoş

Evi bulduk

Gelmez üzereyiz

Ay çok heyecanlandım

Geldik

Dışarı çık Leyla

Telefonu kapattım ve ayağa kalktım. Sabahtan beri oturmaktan her yerim uyuşmuştu.

Kızlar burdaydı çünkü Lila kendime gelmem için arkadaşlarımın ve ailemin yanında olmam gerektiğini ailesine söylemişti. Onlar ise Melek ve İdâl'i ve de babamları akşam yemeğine davet etmişti.

Çok gergin ortam

Odadan çıktım ve merdivenleri indim. Değişen güvenlikle konuşan İdâl'in şoförünü gördüm ve onlara doğru yürüdüm.

Beni gören İdâl elini salladı. Şoförü arabadan inip bagajı açtı ve tekerlekli sandalyesini açtı. Taşlı küçük yola yerleştirdi ve arabaya doğru eğilerek İdâl'i kucakladı. Sandalyesine oturttu ve geri çekildi.

"Babanız ilaçlarınızı unutmamanız gerektiğini özellikle tembihledi. İlaçlarınızı içmeyi unutmayın İdâl hanım."

İdal başını salladı. İdâl içeriye girene kadar yanımızda duran adam içeriye girdiğimizde İdâl'i kucakladı ve koltuğa oturttu. Tekerlekli sandalyesini katladı ve gitti.

"Hoş geldin kızım. İdâl değil mi?" Meral Hanım gülümseyerek yanımıza geldi. İdâl kafasını salladı.

"Maşallah pek de güzelmişsin."

Utanarak gülümsedi.

Altında yatan o varoşu bilirim ben İdâl hanım. Hiç hanım kızı oynama.

"Bak uçuyorsun. Miami'desin şu an Erdem!"

Melek sırtındaki Erdem'i koşarak merdivenlerden indirirken Erdem mutlulukla bağırıyordu.

"Düşeceksiniz!" Korkuyla konuştum ancak gülüyordum.

Melek geldi ve Erdem'i sırtından indirip kucakladı.

"Alllah Allah Allah Allah!"

Havaya doğru kaldırdı ve kanepenin ortasına çocuğu resmen fırlattı.

Erdem kahkaha atarken İdâl şokla ikisini izliyordu.

"Sizden korkuyorum." dedi gülerken.

Melek omuz silkti.

"Ben kendime yeni bestie buldum." dedi Melek. Aynı anda İdâl ile bakıştık.

"Bestieeee! Livay akırmın. Hani şu milyonlarca-"

Melek'in suratımıza attığı yastık yüzünden susmak zorunda kaldık.

"Katılabilir miyim?" Lila yanımıza geldiğinde Melek gülümsemesini sildi ve ona doğru döndü.

"Tabii gel otur." dedi İdâl gülümseyerek.

Tekrardan konuşmaya başladığımızda zil çaldı.

"Babam geldi." Heyecanla konuştum ve koşar adım kapıya doğru gittim. Kapıyı açtığımda endişeli gözlerle bana bakan babam ve abimi gördüm.

‡‡‡‡

Togg Otomobilimiz Yerli ve Milli

İdoş

Allah belanızı versin

Yürüyemiyorum diye beni içerde bıraktınız dimi

Pis ırkçı pis pislikler

Esmer Bomba

PUHAHAHHAHAHAHAH

Leyla kendini tuvalete kitledi. Çıkmıyo

Kapıda bekliyorum aç şu kapıyı it oğlu it

İdoş

Leyla çık artık

Herkes seni bekliyo

Siz


Esmer Bomba

Ulan geri zekalı

Bir numaralı baban ile iki numaralı baban birazdan birbirlerini öldürecekler

Sen malsın mı

İdoş

Salim amca seni sorup duruyo

Leyla.

Sabrımı sınama.

Çık şurdan

Anam

Anam anam anam

Salim amcam sokuş moduna geçti.

Siz

Tövbe

Ne diyon kiz

İdoş

Salim amcam durmadan laf sokuyo Ferit amcaya.

Leyla koş yetiş

Esmer Bomba

Aç şu kapıyı Allah'ın belası

Kapıyı kırıcam hala ses vermiyo

Siz

Çünkü o tuvalette değilim

Esmer Bomba

Ne

Siz

Diğer tuvaletteyim

Esmer Bomba

Peki zorladığım kapının ardında kim var

‡‡‡‡

Yazmak bana iyi geliyor. Yorumlar da. Ama hiç yorum okuyamıyorum. Keşke yorum atsanız.

Continue Reading

You'll Also Like

117K 6.2K 42
Duha: Siz şaka gibi bir ailesiniz. Duha: 6 yıl önce beni tüm mahalleye rezil ettiniz o nişana gelmeyerek. Şimdi annen sanki ben seni terk etmişim g...
539K 22.7K 22
Kardeşi Mert için gittiği bir barda seçtiği bir adamdan hamile kalmayı planlayan Duru'nun tek amacı doğacak olan bebeğinin kardeşine nefes olmasıdır...
101K 10.5K 35
053*: Senin kedin mi bu? Doğuhan: Evet, rica etsem atacağım konuma getirebilir misin? Ya da sen at ben geleyim. 053*: İşte o imkansız. Doğuhan: Ne...
6.4M 206K 103
Karan Haznedaroğlu. 27 yıldır her istediğini elde eden, sadece adıyla bile bütün kapıları açabilecek bir adam. Şimdi her şeyden çok istediği bir şey...