SİPER

By zihniminheryani

3M 160K 19.6K

Tesadüfler birbirlerinin kaderine yazılı olan iki insanı birleştirmişti. Şırnak'ta görev yapan Yüzbaşı Bora... More

1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
4. BÖLÜM
5.BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
21.BÖLÜM
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
25.BÖLÜM
26.BÖLÜM
27.BÖLÜM
28.BÖLÜM
29.BÖLÜM
30. BÖLÜM
31.BÖLÜM
32.BÖLÜM
33.BÖLÜM
34.BÖLÜM
35.BÖLÜM
36.BÖLÜM
37.BÖLÜM
38.BÖLÜM
39.BÖLÜM
40.BÖLÜM
41.BÖLÜM
42.BÖLÜM
43.BÖLÜM
44.BÖLÜM
45.BÖLÜM
46.BÖLÜM
47.BÖLÜM
48.BÖLÜM
49.BÖLÜM
50.BÖLÜM
51.BÖLÜM
52. BÖLÜM
53.BÖLÜM
54.BÖLÜM
55.BÖLÜM
56.BÖLÜM
57.BÖLÜM
58.BÖLÜM
59.BÖLÜM
60.BÖLÜM
61.BÖLÜM
62. Bölüm Alıntısı
62. Bölüm Part:1
62. Bölüm Part:2
63.Bölüm
64.Bölüm Part: 1
64.BÖLÜM Part:2
65. Bölüm
66.Bölüm
67.Bölüm
68.Bölüm
69. Bölüm
70. Bölüm
71.Bölüm
72. Bölüm
Önemli DUYURU
73.Bölüm
74.Bölüm
75.Bölüm
76.Bölüm
77.Bölüm
78.Bölüm
79.Bölüm

20.BÖLÜM

58.9K 3K 492
By zihniminheryani

Bora'nın Anlatımı

Bugün görevden dönmüştük. Daha kimseye haber verememiştik. Saat geç olmuştu 00.00 geçiyordu. Telefonumu aldım en azından Didem'e mesaj atardım sabah görürdü. Bir aydır yoktum ve telefona hem hevesle hem de bir korkuyla bakacaktım. Onu tekrar bulamamaktan konuşamamaktan korkuyordum.

"Ben açım yemek yemeye gidelim" dedi Caner.

"İyi gidelim" diye onayladı Erdinç.

"Park'ın orada gece satış yapan köfte ekmekçiye gidelim" dedi Bekir.

"Ben uyarım" dedi Yusuf.

"Benim arabayla gidelim. Kalabalığa gerek yok" dedim.

Herkes arabaya bindiğinde çalıştırdım ve yola çıktık.

"Ben telefonumu almayı unuttum. Biriniz versenize babamdan haber almam gerek" dedi Erdinç.

En son babasını hastaneye kaldırıldığı haberini almıştık.

"Bende almayı unuttum" dedi Yusuf.

"Ben geç oldu yarın haber veririm diye bıraktım" dedi Bekir. Aynı şekilde Caner'de onu onayladı.

Cebimden telefonu çıkardım ve uzattım.

Caner "oooo sen hemen telefona sarılmışsın. Neden acaba? Bekleyenin mi var?"

"Hepimizin bekleyeni yok mu?" dedim.

"Hangi anlamda dediğini anladın bence" dedi pis pis sırıtarak.

Telefon kapalıydı. Erdinç açılmasını bekliyordu.

"Hay maşallah" dedi Erdinç. Telefonuma doğru bakındığımda üst üste düşen mesaj bildirimleri gördüm.

" Üç yüzden fazla mesaj atmış 'Didem Hanım' adlı kişi. Valla ben bakmak istemezdim ama düşen yüzlerce bildirim yüzünden görmek zorunda kaldım" dedi Erdinç hem gülüyor hem de kendini açıklamaya çalışıyordu.

"Ben dedim dimi telefona sarılmasının sebebi var diye" Caner kendinin haklı çıkması ile böbürleniyordu.

"Bu Didem hanım bizim Ahmet diye karıştırdığımız kişi mi?" diye sordu Yusuf.

"O olması lazım ben yanlışlıkla aramıştım. Sonrası malum" dedi bana bakarak Bekir. Didem'inarkadaşın aradı bir sürü Ahmet'sin diye saydı diye konuşmaya geldiği zamansöylediği kişi Bekir'di.

"Gözüm son mesaja değdi ama yanlışlıkla değdi. Yemin ederim. İsterseniz mesaj attın sizi çok merak ediyormuş" dedi Erdinç.

Telefonumu verdiğime vereceğime pişman olmuştum.

"Merak ettiğini üç yüz mesajdan anlamıştık" dedi Caner.

"Bekletmeyin daha fazla" dedi Yusuf.

"Valla biz her şeyimizi anlatıyoruz. Evlenince mi söyleyecektiniz" dedi Caner.

Yakında en yakın arkadaş tribi gelecek gibi hissediyordum. Çenesi bir açıldı mı tut tutabilirsen.

"İlişki falan yok" dedim. Konuşulması hoşuma gitmiyordu.

"Kız kendi kendine gelin güvey oldu mesaj atıyor diyorsun yani"

"Yani" dedim geçiştirerek. Işıkların oradaydık ve kırmızı yanınca durdum.

"Sen şimdi kıza bir daha yazma mı diyeceksin?" diye Caner olayı deşmeye devam etti.

"Güzel kız aslında neden desin?" dedi Bekir.

Arkaya bakışlarım hızlıca dönünce Caner ve Bekir birbirlerine çak yaptılar.

"Tuzağa düştünüz" dedi Yusuf.

"Ver telefonu" dedim Erdinç'e mesaj yerine girdim. Bu konunun burada bu şekilde konuşulması hoşuma gitmemiş sinirlendirmişti.

Siz: Bu nedir böyle

Siz: Bu davranışlar insanı meşgul etmektir ve zamanını çalmaktır

Siz: Bir daha olmasın çok rahatsız edici lütfen dikkat edin Didem Hanım

Yazdıklarımı  özel hayat gizliliğini bir kez daha ihlal ederek sesli bir şekilde Caner okuyordu.

"Lan şaka bir yana rahatsız mı oluyordun cidden" dedi. O sırada yanan yeşil ışıkla yoluma devam ettin.

"Harbi evde kalacaksın" dedi Erdinç gülerek.

"Bu da bir nişanlandı ya hepimize evde kaldınız muamelesi yapıyor" dedi Yusuf.

Onlar kendi aralarında atışırken benim aklım telefondaydı. Bir anda sinirle sussunlar diye yapmıştım.

Uyuyor ol Didem lütfen.

Mesajları görmeden silmeliydim. Parkın oraya geldiğimizde araban indik.

"Mehmet usta kapatmadım de" diye hızlıca giden ekibin arkasından ilerliyordum.

Aklım telefonda kalmıştı. O mesajların hepsini okumak istiyordum. Didem görmeden mesajları da silmem lazımdı.

Ne konuşuldu ne yapıldı takip etmemiştim ama hepsi ile bir bankın oraya geçmiştik. Telefonum iki kere titredi.

Ne olur Didem olmasın.

Telefonu açtım ve üstte düşen iki bildirime dokundum.

Didem Hanım: Özür dilerim

Didem Hanım: Bir daha meşgul etmem, zamanınızı çalmam

Kahretsin görmüştü.

Siz: Didem bak açıklayabilirim

-iletilmedi-

Arama yerine geçtim. Oradan da engellemişti.

Kahretsin masaya sertçe telefonu fırlattım.

"Bir şey mi oldu?" diye sordu Erdinç.

"Oldu hem de çok kötü bir şey oldu."

Continue Reading

You'll Also Like

16.8K 857 41
🌙" Asla karanlık tarafın peşini bırakmaz. Derinde var olan acıların; Onlar asla bırakmaz." ⛓Hayatını koca bir karanlıktan ve umutsuzluktan başka bi...
4.1K 1.9K 15
Üniversite okuyan Banu görme yetisini kaybediyor. Doktorlar bir daha göremeyecek deseler bile annesinin ısrarıyla ameliyat oluyor ve hayatı o ameliya...
CANHIRAŞ By AksoyAynurr

General Fiction

15.3K 1.3K 13
B. T. 30.12.2023 ~TURGUT ALPDOĞAN~ O'nu ilk gördüğümde bir Ramazan Akşamıydı. Elimin kirine, üniforma'mın tozuna rağmen kapısını sonuna kadar aralam...
240K 15.4K 33
İçinizde kaç farklı ses var? Yalnızca bir? Belki iki? Bu soruyu bir de Bukle Erbağ'a sorun. Onun zihni âdeta bir bayram yeri! Çikolatası elinden alın...