Selamün aleyküm 👋
Naber *_*
Geciktim mi ne?.
Bir arkadaşımız erken bölüm atarsam beni affedecekti ama galiba şimdi affetmez jshdkhejd.
Şöyleki, bu aralar bölüm yazasım gelmedi. Niye bilmiyorum ama gelmedi işte.
Birde çok kısa 8 bölümlük bir diziye başlamıştım galiba onu bitirmeyi bekledim. Ve bitti.
Neyse işte öyle şeyler oldu, ama şimdi burdayım.
Birde şöyle bir konuyuda söyleyeyim.
Bir önceki bölümde Yağız yazacağıma Enes yazmışım. O konudada kusura bakmayın kafam karışıktı biraz bölüm yazarken😊.
Neyse bu bölüm ilk başta İpekten sonra Beyzadan.
Keyifli okumalar💞💞.
Bölüm şarkısı ; Olan var olmayan var.
Beyza Durmaz
....
İpekten isteme günü;
Evin bütün odalarını dip köşe temizlemiştik. Muhammet ve benim isteğim üzerinede isteme ve nişan aynı gün olacaktı yani kendi aramızda nişan yapacaktık.
O yüzdende biraz kalabalık olacaktı.
Şimdide kızlar bize gelmiş ve beraber hazırlanıyorduk. Kuaföre gitmeyi gerek duymamış evde hazırlanmayı istemiştim. Her ne kadar Zeynep teyze istersem gideceğimi çoğu kez söylemiş olsada ben istememiştim.
Aynadan son kez şalimi ve makyajımı kontrol edip arkamdaki şalımın arkasını yapan Beyzaya baktım.
Beyzada daha bugün dönmüştü Ankara'dan. Aslında dün dönmesi gerekiyordu ama enişte bey allem etmiş kallem etmiş bir gün daha Ankara'da kalmıştı.
Valla adam Beyzaya aşıktı.
Beyza elindeki iğneyide taktıktan sonra şalım hazırdı.
" Sağ ol kuziş" Beyza hala yapmadığı şalını arkaya atıp göz kırptı
" Sorun değil canım benim" odaya amcamın kızı Zehra girince Beyza biraz kenara çekildi ve Zehra yanıma gelip bana sarıldı
" Hayırlı olsun tatlım "
" Sağ ol tatlım darısı senin başına" yapmacık olduğu her halinden belli olan gülümsemeyle bana bakıp başını salladı ve odadan çıktı. Zehra ile küçüklükten beri pek anlaşamazdık. Zaten bayramda seyranda anca görüşürüz ve bugünde amcam beni kıramayıp gelmişti.
Bir iki kuzenim daha gelmiş ve hayırlı olsun deyip gitmişlerdi.
Bizde hazır olunca çıkmıştık. Beyza ve Nur mutfağa geçerken ben salona girip gelenlere hoş geldin demeye başladım.
" Hoş geldin amca" benim bir tane amcam iki tane halam vardı ve bugün halalarımdan sadece biri gelebilmişti.
"Hoş buldum yiğenim. Çok güzel olmuşsun" amcamın yanağından öpüp teşekkür ettim ve yanında oturan halamın kocası İsmet eniştemede hoşgeldin deyip diğerlerine geçtim.
Herkese hoşgeldin dedikten sonra mutfağa geçtim bütün kadınlar buradaydı. En azından mutfak genistide herkes sığmıştı barime.
İlk önce babannemin elini öpüp sarıldım
" Hoş geldin sultanım "
" Hayırsız hani sen benim seçtiğimle evlenecektin " babannem benim babannemlerin komşusu olan Melek teyzenin torunu olan Samet ile evlenmemi istiyordu ve bayada uğraşmıştı bunun için ama ben istememiştim.
Bı kere Muhammet daha iyiydi.
Adamın Possatı vardı bı kere tamammı!.
Possat bu saksı değil yani.
Neyse işte ben bunu kabul etmemiştim. Babam felanda istemiyordu zaten öyle böyle konuyu kapatmıştık ama görüyorum ki babannemde derin bir yaraya yol açmış bu isteme meselesi.
" Ya babanne kısmet bu işler. " Beyza hemen arkadan atlayıp
" Kayınçom diye söylemiyorum. Çok iyi insandır Muhammet abi enişte " kızlar kıkirdarken babannem burnunu kıvırıp Beyzaya döndü
" Kız yoksa senmi aracı oldun bunlara" Beyza elindeki su bardağını tezgaha koyup iyice dikleşti
" Yani tam olarak sayılmaz. Ama bizim nişanda Zeynep teyze görmüş beğenmiş. Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim. Muhammet abi enişte çok iyi insandır"
Babannem gözlerini kısıp beyzayı göz hapsine alırken yengem konuyu değiştirdi
" Beyza siz İpekle eltimi oluyorsunuz. Ben tam olarak anlamadım". Beyza otuz iki diş sırıtıp anlatmaya başladı
" Şimdi şöyleki Sema yenge. Atakan ve Muhammet abi enişte kardeş gibilerdir. Hemde aynı timdeler. Yani yedikleri içtikleri ayrı gitmez. Hatta ben korkuyordum Muhammet abi benim kumam olacak diye ama ondan İpek sayesinde kurtulduk"
Herkes kahkaha atınca bende güdüm ama gerçektende Muhammet ve Atakan eniştenin arasındaki bağ diğerleriyle yoktu.
Gerçekten iyi arkadaşlıkları vardı.
....
Kadınlar oturma odasına geçmiş biz gençlerde mutfakta kalmıştık. Herşeyi hazırlamış kahve fincanlarını ve cezveyide şimdiden hazırlamıştık.
Tabiki o kadar insana kahveyi yetiştiremiyceğimiz için kahve makinası ni kullanacaktık. Sadece dağmat kahvesini cezvede yapacaktım.
Sonunda kapı zili çalınca ayaklandık diğer odalardan da annemler gelince hep beraber kapıya gittik.
Yazardan;
Herkes kapı önünde beklerken İpek heyecandan kapıyı açmayı unutmuş ve yanındaki annesinin hatırlatmasıyla kapıyı açmıştı.
Karşı taraftan da Muhammet de aynı heyecanla kapı arkasında bekliyordu yanında duran Atakan her nekadar bu kadar heyecanlanmasına gerek olmadığını söylese de kendisini hatırlamış ve pek konuşmamıştı.
Önden Zeynep hanım ve eşi içeriye geçerken arkadan Muhammettin amcası ve yengesi geçmişti. Mardin Kayseri'ye uzak olduğu için pek kişi gelememişti sadece amcası yengesi ve oğlu ve kızı gelmişti. Arkadan Ece Muhammedin abisi Serhat bey girmiş ve en arkadada Atakan ve Muhammet girmişti. Muhammet elindeki çiçeği verip gülümserken Atakana'da elindeki çikolatayı vermiş ve biraz ileride mavi elbisesinin için çok güzel olan Allah katında olan karısına uzaktan uzaktan bakmıştı.
Etraflarında büyük olduğu için gidip sarılamıyordu bile. Adaletmiydi bu!.
Erkekler salona geçerken kadınlarda oturma odasına geçmiş ve hoş geldin beş gittin muhabbeti yapıyorlardı.
İpek sandalyeye oturmuş hanım hanımcık modunda kadınları dinlerken Beyza telefondan Atakanın attığı mesaja gülüyordu.
Sonunda telefonu elinden bırakıp kızlarıda alıp mutfağa geçti ilk önce çayları vereceklerdi yanındaki ikramlıklarla beraber sonrada kahve verilecekti. Kızlar zaten hazır olan tabakları içeriye dağıtması için çağırdıkları yağıza verip içeriye gönderdiler. Diğer taraftan da diğer kızlarda kadınlara servis yapıyordu.
Atakan Yağızın içeriye servis yaptığını görüp sırf yardım(!) amaçlı mutfağa girdi. Mutfakta çayları dolduran Beyzayı görünce de kapı pervazina yaslanıp onu izlemeye başladı hiç birşeyden haberi olmayan Beyza çayları doldurmaya devam ederken mutfakta bulunan Nur ve İpek atakanın ilk defa gördükleri hallerine şaşırıyorlar di. Böyle olduğunu zaten Ankara'dan dün değilde bugün getirmesinden az çok anlamışlardı ama biraz tihaflarina gitmiş ti Atakanın bu halleri.
Yağız elindeki boş tepsi ile mutfağın kapısına gelmiş ve kendisine yardım (!) Etmek için mutfağa gitmiş olan eniştesinin mutfak kapısından ablasını izlemeye başladığını görmüş ve eniştesinin omzuna elini koyup
" Çok güzel demi" demiş ve eniştesine omuz atarak mutfağa girmişti
" Yaw enişte bari mutfağa gelmişsin o kadar bir kaç birşey alda git. Tabi içeriye girmeye gönlün varsa" Atakan mutfaktan içeriye girip Beyzanın doldurduğu tepsideki çayları almıştı.
Hiç birşeyden haberi olmayan Beyzada Atakana bakıp
" Sen ne zaman geldin ya" demişti
....
Beyzadan;
Çaylar içilmis sohbetler edilmişti şimdi ise isteme kısmına geçilecekti.
İsteme olacağı için kadınlarda salona geçerken biz yine mutfağa gitmiş ve kahveleri hazırlamıştık. Kızlar mutfakta dururken ben salona geçip sandalyeler den birine oturdum.
Karşımda oturan Atakana bakınca onunda bana baktığını görüp sırıttım. Atakan bana bakıp kolumu işaret edince kolumun bileklerim biraz üzerine kadar sıyrılmış olduğunu farkettim. Elbisemi düzeltip Atakana baktım gülümseyip göz kırptı ve birşeyler anlatan babama bakmaya devam etti. Biraz sonra içeriye İpek girince telefonumu çıkarıp video çekmeye başladım.
İpek ilk önce büyüklere kahveleri vermiş ve mutfağa bir kere daha gitmiş gelmişti Muhmammet abiye kahvesini verip diğerlerinede verdikten sonra yerine oturdu.
Muhammet abi fincana biraz tereddüt ile bakıp Atakana döndü ve birşeyler söyledi Atakan ona 'sen bana güven ' bakışları atıp herkes birşeylere uğraşırken kahveleri değiştirdi.
Ben ona 'sen napıyorsun' bakışları atarken o telefonu işaret etti
Diğer yarım🖤; Muhammedin midesi biraz kötü şimdi tuzlu kahve içmesin.
Siz; çokmu tatlısın ne.
Diğer Yarım 🖤; öyle derler
Siz; kimler.
Diğer Yarım 🖤; sen diyorsunya işte başka birine gerek varmı?.
Telefonu kucağıma bırakıp Atakana baktım gülümseyerek bana bakıyordu.
Ama Muhammedin kahvesini içince o gülümsemeden eser kalmayacaktı. Çünkü ben mutfaktan çıkarken en son kızlar için karabiber felan koyuyordu.
O yüzden bende düşünceli bir eş olduğum için Atakanı o kahveyi içmekten kurtaracaktım.
Atakan tam kahveyi eline alıp kaldırırken telefondan zil sesimi açıp telefon çalmış gibi yaptım ve Atakana baktım.
" Atakan Nazan annem arıyor " Atakan kaşlarını çatip benimle beraber odadan çıktı mutfağa geçip arkamdan gelmesini bekledim
" Ne oldu niye aramış annem"
" Aramadıki"
" Ne demek aramadı. Aradı dedinya"
" Seni o kahveyi içmekten kurtardım. Şimdi onu içersin zehirlenirsin felan mazallah " Atakan gülümseyip beni kendine çekti
" Ha sen beni düşündün yani."
" Ama kızlar içine birsürü birşey koydular. Bende ne biliyim senin içeceğini birşey denemiştim" Atakan kısık bir kahkaha atıp beni kendinden ayırdı
" Ha yani Muhammet içse zehirlenmiycekti. " Omzumu silkip Atakandan iyice ayrıldım. Şimdi mutfağa biri felan girerdi.
" Valla onu İpek düşünsün. Ben kendi kocamı düşünürüm" Atakan tek eliyle yüzümü tutup sıkarken elimle elini ittim
" Atakan napıyorsun ya acittin".
" Çok tatlı geldin gözüme. Keşke Ankara'da biraz daha dursaydin"
"
Atakan benim normalde dün gelmem lazımdı sen naptın ne ettin bu gün getirdin. Konuşturma istersen beni "
" Ne yani kötümü oldu ne güzel oldu işte"
" Tamam neyse içeriye geçelim artık şimdi birşey demesinler " Atakan önde ben arkada içeriye geçtik ve yerlerimize oturduk. Yanımda oturan Ece beni dürtüp sırıtırken kafamı iki tarafa salladım
" Noldu "
" Niye yalan söylüyorsun seni kimse aramadı" Ecenin bacağını sıkıp kulağına yaklaştım
" Hepsi senin abin yüzünden "
" Benim abimi niye karıştırıyorsun be.
Melek gibi adam kimseye bir zararı yok"
Eceye birşeyler daha söyleyecekken Muhammet abinin babası Mahmut amcanın söze girmesiyle sustum
İsteme bitmiş yüzükler takılmıştı şimdide İpek ve Muhammet abinin bir kaç fotoğrafını çekmek için bahçeye çıkmıştık bütün gençler.
....
Herşey bitmiş misafirlerin hepsi gitmişti. Bizde Nur ile beraber burda kalmıştık. Gece konuşması için.
Etrafı toparlayıp kendimize yeniden çay demleyip ipeğin odasına geçtik.
Üzerimize rahat birşeyler giyip yere kurduğumuz sofraya oturduk ve günün dedikodusunu yapmaya başladık.
...
Bölüm sonu!.
Bölüm nasıldı?.
En sevdiğiniz sahne?.
İpeğin elbisesi bu bu arada.
Bu bölümede kısa demezsin artık heralde. Galiba yazdığım en uzun bölüm jshsjshdj 1447 kelime. Tamam çok uzun değil kabul ediyorum ama ben uzun bölüm yazamıyorum canım sıkılıyo jshskshe.
Neyse işte bol bol yorum ve oy istiyorum hadi bakalım
Allah'a emanet olun kendinize iyi bakın 🌵🥑..