HAYIR!
ARABA!
...
Benim suçum..
Benim yüzümden oldu..
Araba beni görünce direksiyonu kırdı ve kaza yaptı..
Benim suçum..
Arkamı döndüğüm zaman polisler arabadan inmiş ve kaza yapan arabanın yanına gitmişti..
Ben suçlumuyum?
Katil oldum..
Ama öldüğü belli değil?
Polisler 2 kişi..
Başka yok..
Beni görmüyorlar..
Kaçmalı mıyım?
Yavaş yavaş geriye doğru adımladım..
Beni fark etmezlerse kaçarım..
"Hey orada dur!"
Koş!
Arkama döndüğüm anda koşmaya başladım.
Ben çete reisi değil koşucu olmalıyım.
Polislerin sadece bir tanesi arkamdaydı..
Bir Polise zarar veremem.
Ama o veriyor!
Ateş etmek ne demek ya!
Daha hızlı koşabilirim.
Bunu yapabilirm..
Hava yüzüme bir tokat gibi çarpıyor..
Nefes almak zor..
Hemde çok..
AH!
POLİSİN BÖYLESİNİ SİKERİM!
Ateş ettiği kurşun omuzuma geldi!
Ama koşmamı yavaşlatmadı..
Omuzum ağırıyor.
Ama kurtulmam lazım.
Sağ elim ile sol omzumu sıkıca tutuyordum, kanın durması lazım.
Bir düş yakamdan!
Bir dakika!
Aniden döndüm ve arkama baktım.
Yok?
Polis yok lan?
...
Görünmeyeceğim bir yere geçtim ve omuzuma baktım..
Çok kanıyor..
Hem de çok..
Ama hastaneye gidemem..
Çeteden birini bulmam lazım..
Birisi..
Ama kim?
Telefonumdan arayabilirim diye düşünüp elimi cebime attım.
Telefonum..
TELEFONUM YOK!
YA ORADA DÜŞTÜYSE!
...
Galiba kolumu hissetmiyorum..
Kanlar artık bütün kıyafetime geçti..
Kendimi hissetmiyorum..
Galiba ölüyorum..
...
Ayağıya kalkmayı denedim ama düşüyorum.
Bir daha!
Bir daha!
...
Olmuyor..
Burası neresi?
Ayağıya kalkmaya çalıştım ama beceremedim.
Etrafıma baktım..
Kiliseye yakınım galiba..
Bence gidebilirim.
Sağ elimi omzumda çektim ve yerden yardım alarak ayağıya kalkmayı denedim.
Bu sefer oldu.
Ayağıya kalkıp bulunduğum yerden uzaklaştım.
Hiçbir yerimi hissetmiyorum.
///
Mikey'den devam*
Yui ayağa kalktıktan sonra*
"Yakalanmıştır belkide?"
"Böyle konuşup beni sinir etmeyi mi deniyorsun Chifuyu!?"
Yui yakalanmaz.
Asla yakalanmaz.
O çok hızlı koşar, hem de çok.
Çokta güçlüdür.
Onun yakalanma ihtimali dünyada yok.
Ama şu an nerede?
"Kilise."
"Tanrıya dua mı edeceğiz?"
Ken-chin kilise dedi ama takemicchi haklı.
İbadet mi edeceğiz?
"Hayır. Onlar terk edilmiş kilisede toplantılarını yapıyorlar. Yui orada olabilir."
"Ya da karakoldadır."
"CHİFUYU!"
"Aman sustum."
"Ken-chin haklı olabilir. Kiliseye gidelim."
...
Geliyorum birtanem..
Seni bırakmayacağım.
Her daim yanında olacağım.
...
Kiliseyi görebiliyorum çok yakınız ama..
Işıklar yanmıyor..
Yui yok mu acaba?
...
YUİ!
Kan..
"YUİ!"
///
Yui'den devam*
Mikey?
Yanınakileri göremiyorum..
Bulanık..
"YUİ!"
Bağırdımı o?
Bana doğru koştuğunu görüyorum..
Mikey yanıma geldiği zaman dehşet içinde bakıyordu..
"Ne oldu sana?!"
"Ben ölüyorum heralde.."
"Hayır! Hayır öyle deme."
"Kolumu hissetmiyorum Manji.."
"Ken-chin!"
Draken yanıma geldiği zaman kolumun halini gördü ve o da dehşete kapılmış gibi baktı.
"Hasteneye gitmeliyiz."
"Hayır hayır.. kilisede.."
"Kilise mi? Ama kimse yok ışıkla-"
"Saklanma yöntemi.. oradalar."
Mikey Draken'e baktı ve Draken beni kucağına aldı.
Ardından hızlı adımlarla kilisenin kapısına gitti.
Mikey kapıyı açtığı zaman içeride ki ışıklar açıldı.
Kimseyi göremiyorum..
Herkes bulanık..
"YUİ!"
Bu Imaushi..
Onu sesinden tanıyorum..
Koşma sesleri..
"Ne oldu ona?!"
"Ne olmuşa benziyor?"
Konuş be Draken..
Yüzünü göremiyorum..
"Ve onu bana."
Imaushi beni kucağına aldı ve koşmaya başladı..
Büyük ihtimal eski reisimizin yaptırdığı kliniğimsi yere götürüyordu beni.
(Eski reis bizim ikiz.)
"Yui! Beni duyu.. mus.."
Duymuyorum ama ne dediğini anlıyorum.
"Az."
"Tama.."
...
Kurşunu çıkartmaya çalışıyorlar.
Çok acıyor..
Hemde çok..
"AH! ACIYO!"
"Tamam yui.. biraz daha dayan olur mu?"
Kafamı 'tamam' anlamında salladım ve kurşunu çıkarmalarını bekledim.
Imaushi ve birkaç üye ikizimden böyle durumlar için ders falan almışlardı.
İkizim onalar için herşeyi düşünmüştü..
...
Bitti..
"Tamam, bak geçti bitti."
Gözlerimden mutluluk yaşları akmaya başladı.
"Kızlar siz geri kalanını halledin ben yukardakilere haber vermeye gidiyorum."
"Tamamdır."
Artık daha iyiyim.
///
Mikey'den devam*
Imaushi yukarı çıktığı zaman*
Geliyor!
Yui iyi mi?
İyi olsun lütfen iyi olsun!
"Yui iyi mi?"
"Merak etme iyi.."
Imaushi kulağıma fısıldayarak cümlesine devam etti.
"Sevdiğin kız güçlü çıktı hadi yine iyisin."
Dedi ve yakınımdan çekildi.
Haklı, benim sevdiğim kız güçlü..
Hem de çok güçlü..
Mutluluktan ağlamak istiyorum ama insan içindeyim..
Ağlayamam.
...
Bu bölümde bu kadar dı gencolar.
Aslında bi kazayı biz geçiririz de sonrasında hastane falan diye düşünmüştüm sonra dedim aman boşver.
Herneyse
Poka-Poka (≧▽≦)