Polis Mafya'm +18

By busr4xt

5.1K 501 127

Tehlikeli ve psikopat bir polis. Sevdiği kadını sahiplenip kısıtlayan bir adam.. Herşeyiyle onu kabul edebile... More

1.part
2. part
3.part
4.part
5.part
6.part
7.part
8.part
9.part
10.part
11.part
12.part
13.part
14.part
16.part
17.part
18.part
19.part
20.part
21.part
22.part
22.part
23.part
24.part
25.part
26.part
27.part
28.part
29.part
30.part
31.part
32.part
33.part
34.part
35.part
36.part
37.part
38.part
39.part
40.part
41.part

15.part

111 13 8
By busr4xt

Gözlerimi yavaş bir şekilde kapatıp daha fazla dinlemeye başladım.

Ama Jungkook konuşmak yerine kremi bileğime yavaşça sanki incitmek istemiyormuş gibi sürüyordu.

Arada burun çekme sesi geliyordu..

Kolumu yavaşça elinden çekip sırtımı döndüm.

"Bana bunu yapma... Uzaklaşma benden...." dediğini duydum.

Daha sonra saçlarımda hareketlenme hissedince saçımı okşadığını anladım.

Yüzümde nefes hissedince ürpermemek için kendimi zor tutmuştum.

Sonra dudağımda hissettiğim baskıyla aldığım nefesi tuttum.

Dudağıma 2 kere art arda öpücük bırakmış geri çekilmişti.

Bu cesaret nereden geliyordu. Bunu senin burnundan getireceğim Jungkook...

•••••

Kapalı olan gözlerim gerçekten kendini uykuya teslim etmişti.

Uyandığımda kalkıp lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım.

Saat akşam sekiz olmuştu. Yavaşça odadan çıkıp mutfağa indim.

Kendime kahve yapıp arka kapıdan bahçeye çıktım.

Sallanan koltuğa oturup sallanmaya başladım.

Jungkook neden beni öpmüştü ki...

Vicdanını rahatlatmak için mi?

Sanmam....

Kahveden içip gözlerimi kapattım...

Ne zaman bitecek bu çile...

Ben hep bu düşünceyle durmak istemiyorum...

Rüzgarın yüzümü savurmasına izin verip sallanmaya devam ettim.

Bir kaç dakika sonra sallandığım salıncak durunca gözlerimi açtım.

Jungkook yanımda oturuyordu...

Yavaşça kalkıp gidecektim ki Jungkook kolumdan tutup çekmiş oturduğum yere oturtmuştu.

"2 gün sonra evleneceğiz" deyince bir şey demek istemedim.

"Bir şey demeyecek misin?" dedi durağan sesle...

"Bir şey dememe gerek yok. Sen benim yerime karar vermişsin zaten..." diyerek kalkıp eve doğru yürüdüm. Bugünün bitmesini istiyordum.

Bir anda tekrardan kolumdan tutulunca irkildim.

"Ne oluyor! Bu kolumla ne alıp veremediğin var!"diyerek sertçe konuştum.

Kolumu yavaşça bırakıp yanıma yaklaştı.

Ne diyeceğini bekleyip yüzüne gözlerinin içine bakıyordum.

"Özür dilerim"demişti..

"Ne?" Şaşırır gibi söylemiştim..

"Özür dilerim ben... ben sana öyle davranmak istemedim. ...." deyip durdu.

"Anlıyorum.... Şimdi izin verirsen odama çıkacağım..." deyip yürüyecektim ki tekrar kolumdan tuttu. 

Kaşlarımı çatarak baktım. "Yemek yemedin? Bir şeyler yemek ister misin?" deyince kaşımı düzeltip kolumu elinden kurtardım.

"İştahım yok.. sana afiyet olsun..."dedikten sonra Jungkook'u orada bırakıp gittim.

2 gün sonra.....

İki gün önce Jungkook'a hiç yüz vermemiş onunla aynı havayı solumamıştım.
Dışarıda yemek yiyor eve gelip direkt odama geçiyordum.

Bugün düğün günüydü...
Ve ben makyajım yapılmış bir şekilde gelinliğin içinde kendime aynada bakıyordum.

Annem yanıma gelmiş bana sarılmıştı.

"Kızım çok güzel olmuşsun..." deyip ağlamaya başladı.

"Anne ağlama lütfen. Ağlamak istemiyorum... Bu makyajı bir daha yenilesinler istemiyorum..." deyip başımı öne doğru eğdim.

"Kızım baban yok ama.... Kırmızı halıda büyük babanla yürüyeceksin..." deyince yüzüne alaylı bir şekilde baktım.

"Beni istemeyen o değil miydi? Neden getirdin... Onunla yürümek istemiyorum..."

"İnan ki kızım o da pişman... Böyle olacağını bilmezdi... Seni görmek seninle konuşmak için can atıyor...bir görsen..."dedikten sonra tamam sus dermiş gibi elimi havaya kaldırdım.

Kapı çalınca kapıya doğru döndüm. "Artık çıkmanız gerekiyor..."deyince annemin yardımıyla kalkıp odadan çıktım.

Büyük babam orada öylece durmuş yüzüme ağlar gibi bakıyordu..

O halini görünce acıyıp yanına koşup sarıldım...

"Dedecimm...."diyerek fısıldadım.. annemin dediği gibi pişmansa affedebilirdim. Bu dünyada suçsuz hiçbir insan yok...

Belime sarılan kalın kollarla bana karşılık verdiğini anladım.

Dedemin koluna girip herkesin gözünün önüne kırmızı halıya çıktık...

Gelin ve damat masasının oraya doğru ilerledik...

Jungkook orada ayakta bekliyordu..

Ayağından yukarıya doğru bakmaya başladığımda nefesimi tuttum.

Çünkü çok yakışıklı olmuştu. Jungkook'u sevmeyen biri bile etkilenirdi.

Jungkook'un yanına ne zaman vardım. Ne zaman o yüzüne bakakaldım. Haberim bile yoktu..

Ayakta masalarımızın yanında durup karşımızda duran adama baktım..

İkimize gülerek bakıp cümlelerini söylemeye başladı...

"Hastalıkta ve sağlıkta....." dedikten sonra hiç bir şey duymamaya kulağım uğuldamaya başladı..

Belimde bir hareketlilik olunca kendime gelmiş karşımdaki adama baktım.

"Bay jeon ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz?" demişti.

Kafamı çevirip Jungkook'a baktım.

Benim diyeceğim şeyi bekliyordu.

"E-evet" diyebilmiştim kendimi zorlayarak...

"Gelini öpebilirsin..."dedikten sonra Jungkook belimden tutup kendine çekti. Kendine çektikten sonra dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

Yaklaşık 500 kişi olan bir düğün salonunda herkesin önünde beni öpüyordu. Herkesin izlediğini düşünerek dudağımı hareket ettirip karşılık verdim.
Daha sonra Jungkook usulca kafasını ayırıp öpüşmemizi sonlandırdı.

Elimden tutup davetlilerin yanında götürdü.

Bir kaç saatimiz böyle geçmişti. Topukluların ve gelinliğin içinde böyle ayakta durmak çok zordu.

Sonunda arabaya bindiğimizde Jungkook yanıma oturup yüzümü inceledi.

"Yoruldun mu?" dedi...

Sorusuna "sence bu bir soru mu?" diyerek karşılık verdim..

Öne doğru eğilip ayağımdaki topukluları çıkarttım.

"Ahhh... Resmen ayaklarım şişmiş..." diyerek sitem ettim.

Benim bile anlamadığım bir zamanda Jungkook yanıma yaklaşmıştı.

"Bu arada sana söylemeyi unuttum.. kuzenlerim düğün için Almanya'dan buraya geldiler... Bir kaç gün misafirimiz olacaklar ..."

Yanii dermiş gibi yüz ifademe bürünüp baktım.

"Yani yanyana yatacağız..." deyince yüzüne tiksinir gibi baktım.

"Dünden meraklı gibi görünüyorsun."

"Olur mu hiç"deyip gülümsedi.

Ellerimi omzuna koyup itikledim.

"Uzaklaş benden zaten gelinlikle beraber çok sıcak.. bir de sen dibime girmişsin" diyerek uzaklaştırdım.

Araba durunca inecektim ki Jungkook kolumdan tutup durdurdu..

"Kapını ben açıcam inme" diye uyardı. Kapıdan inişini izleyip kapıyı açmasını bekledim.

Kapı açıldıktan sonra jungkook elini yavaşça önüme uzatmıştı.

Elimi nazikçe elinin içine bırakıp çekmesini izledim.

"Ahh topuklu ayakkabıları giymeyi unuttum.." diyerek sitem ettim.

"Ayağım şişmiş demedin mi? Bir daha olmazlar onlar... Kucağıma alayım seni..."dedi yüzüme eğilerek..

"Yo-" demeden vücudum yukarı doğru havalanmıştı.

Jungkook zaten açık olan kapıdan içeriye girip merdivene yöneldi.

Merdivenleri çıkmadan önce bir ses duyuldu... Tanımadığım bir ses...

"Jungkook...."... Bu bir kadın sesiydi...

"Sevgilim!..."

Continue Reading

You'll Also Like

18.3K 2.2K 17
Bu kurgu Beyaz Skandalım kitabı ile bağlantılıdır. Ve spoi vardır. Spoi yemek istemiyorsanız ilk önce Beyaz Skandalım kurgusunu okumanız gerekmektedi...
25.4K 2.7K 14
ve zamanı gelince herkes çabasından vazgeçer.
111K 7.6K 38
"Bir bilsen ne kadar zamandır şunun hayalini kurduğumu." Şakağıma doğru bir öpücük daha kondurdu. "Seni doyasıya öpüp koklamayı." Ardından yanağıma i...
16.5K 2.5K 17
birlikte çok iyi olabilirdik.