WILDEST DREAM [MYG]

By v95nte

12.4K 993 304

"Babam öldüğüne göre ayrılalım, ben bu evliliği hiç istemedim biliyorum ki sende istemedin ailelerimiz yüzünd... More

✒️TANITIM✒️
1
2
3
4
5
6
7
8
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
final

9

464 42 2
By v95nte

İşte çalışırken yazdım pek güzel olmamış olabilir umarım beğenirsiniz 🤪


Yoongi'nin anlatımından..!

Minji büyük bombayı atmış ve ortadan kaybolmuştu. Kanımın kaynadığı tek çocuk Yeonjundu ve o da benim oğlumdu.

Ben onun ilk gözünü açışında, anne dediğinde, düştüğünde kaldırmayan ilk sesini duymayan vasıfsız herifin tekiydim işte.

Minji çocuğumuz dediğinde inanmak istemedim imkansızsızdı o gece ona bile isteye, sonradan pişman olmamak için hap atmasını sağlamıştım. Mahanamda hazırdı daha küçüğüz çok vaktimiz olur.

Ama ben kendi çocuğumun büyümesini kaçırdım. Gülüşlerini duyamadım ya da göremedim. Herşeyden uzak kaldım.

Minji ağlayarak yanımdan ayrıldığında jungkook gelmiş konuşmak istemişti. İlk başta istemedim çünkü kendi başıma olanları sindirmem gerektiğini biliyordum.

Ama jungkook Minji'nin ilk zamandan beri beni sevdiğini ve sırf ben istiyorum diye ayrıldığını anlatmıştı.

Tabi sadece bunları değil babasının onu evden atıp dedesinde kalmasını. Yeonjun'a hamile kaldığında ne yapacağını bilemeyip aldırmayı dahi düşünüp sonra minik bir cana kıyamadığına kadar.

Ben baba olmayı hak etmiyorum...

Jungkook ve Taehyung benim yokluğumu doldurup oğluma bakmışlar. Benim yaşayamadığımı ikisi yaşamıştı. Galiba onları kıskanmamın en büyük nedeni de buydu.

Ben bu iğrençlikleri yapmama rağmen hak etmediğim şekilde tekrar Minji'nin hayatına girdim. Oğlu ile kurduğu minik ama sevgi dolu yaşamlarına tanık oldum. Olayın ilginç yanı ise bundan zerre pişman olmayıp bende onlarla yaşamak istememdi.

Jungkook kırk  dakika da  gözlerimi açmıştı ve beni pişmanlığımla tek başına bırakmıştı.

Gece boyunca uyumamış olanları, konuşulanları ve en önemlisi de oğlum ile yaşayamadığım yılları telafi etmek istememdi. Ne olursa olsun...

Sabah işe gittiğimde karşımda Minji'yi görmek pek beklediğim birşey değildi.

"Konuşabilir miyiz biraz?"

Masadan kalkıp odanın ortasında bulunan koltuğu gösterdim.

"Tabi, buyur geç"

Minji çekindiğini belli edercesine gösterdiğim yere oturup benimde oturmamı beklemişti.

"Birşeyler içer misin?"

"Hayır teşekkürler"

Sonrasında pek konuşmadım. Anlatacakları olan oydu ben değil. Anlatması veyahut konuşması için zamanı ona tanıyacaktım ve de tanıdım da.

"Yoongi nereden başlasam bilmiyorum, öncellikle dünkü konuşmamız yüzünden özür dilerim. Kendimi kaybettim biraz"

"Biraz?"

Minji yüzüme bakmamak için çaba harcıyordu resmen. Önceden olsa hiç çekinmez gözlerimizi temas ettirirdi.

"Peki biraz dan fazla olmuş olabilir. Ama beni zorladın bunun için"

Haklıydı galiba damarına basmıştım.

"Bana neden söylemedin oğlumuz olduğunu?"

"Denedim ama sen hayatına devam etmiştin bunu nasıl bozabilirdim?"

"Şimdi demiyorum Minji, gittiğinde araya bilirdin ya da kalacak yerim yok diyebilirdin."

Minji gözünden akan yaşı elinin tersiyle sildi. Aferin Min Yoongi tekrar ağlattın kızı.

"Seni iki kere aradım yoongi"

"Ne!"

Beni arasa haberim olurdu eminim, yani belki eminimdir.

"İlk aradığımda bir kız çıktı. Bana geri dönüş yapacağını söyleyip yüzüme kapattı. Bekledim ama aramadın"

Geldiğinde beri yüzüme bakmayan eski karım kafasını kaldırıp yüzüme bakmıştı sonunda. Gece boyunca ağlamış olduğunu belli eden şişmiş göz torbası, kanlı gözleri ve en kötüsü de ağladığını belli eden o gözlere bakma içimi acıttı.

"İşte sonra da kabullendim, kabullenmek zorunda kaldım."

"Ben özür dilerim böyle olacağını bilmiyordum yani seni ve oğlumuzu tek başına bırakmak"

Minji kurumuş dudaklarını yaladı.

"Yoongi beni oğlumdan ayırma lütfen!"

Minji'nin gözlerinden akan yaşı silmek istedim, yapamadım çünkü buna hakkım yoktu.

"Minji senin gözünde o kadar mı karaktersizim "

Ağladığı için durmadan burnunu çekiyor ama bir yandan da ağlamaya devam ediyordu.

"Öyle demek istemedim, yani şey-"

"Merak etme asla öyle birşey yapmam ama Yeonjun'a babası olduğum gerçeğini söylemek istiyorum en kısa sürede"

Minji kafasıyla beni onaylamıştı.

"Biliyorum söylemek zorundayız ama Yeonjun nasıl tepki verir bilmiyorum yoongi."

"Bence hemen kabullenir yani beni seviyor zaten değil mi?"

Heyecanla kurduğum cümlelere pek bir tepki vermedi sadece dinleyip gereken cevapları söyledi.

"Yeonjun ne kadar hiperaktif bir çocuk olsa da içine kapanıkta. Bana babasını sormayan biri yoongi babaya ihtiyaç duyduğunda bile ilk bana koşan biri çünkü biz birbirimizden başkasına güvenmeyiz."

Derin nefes alıp verdim.

"Ama Taehyung ve Jungkook'a  güvenmişsiniz yani bana da güvenir "

Minji omuz silkip boş ifadeyle bakmaya devam etti.

"Sana ümit veremem çünkü Yeonjun daha küçük ve ne yapacağını kestiremem. Tae ve jungkook'a gelecek olursak onlar Yeonjun doğdundan beri yanlarında olan insanlar. Ateşi çıktığında benim ile beraber telaş yapıp, yeni şeyler keşfederken beraber büyüdüğümüz insanlar yani hemen onlar gibi olmayabilirsin."

Sessizce onaylamak zorunda kalmıştım Minji'yi haklıydı çünkü hemen pembe hayâllere dalmamam gerekiyordu ama ben bilinçsiz davranıp dalmıştım.

"Umarım konuşmamızı dikkate alırsın yoongi, lütfen beni tekrar küle çevirme çünkü bu sefer toparlanamam"

Minji'den ayrılırken gerçekten bana karşı duyguları olduğunu bilmiyordum. Onu bu kadar mahvettiğimi görmek bana da acı veriyor.

Ben dudaklarımı kemirmeye devam ederken Minji ayağa kalmıştı bile.

"Neden beni sevdiğini söylemedin?"

Geldiğinden beri yüzünde zerre mimik oynamayan Minji'nin  yene oynamadı.

"Sen ayrılmak istedin."

Oturduğum yerden bende kalkıp yüz yüze gelmemizi sağladım.

"Sevdiğin insandan bu kadar kolay vazgeçilmez"

Sahte olduğunu bildiğim tebessümü yüzüne geçirmişti.

"Asla beni sevmeyeceğini bile bile neden devam edeyim ki; ha o gün ayrılmışız ha iki yıl sonra. Yoongi eninde sonunda sen beni terk edecektin zaten sadece erken olmuş oldu."

"Bana neden sormuyorsun peki, neden ayrıldığımızı ya da ayrılacaktın madem neden benimle yattın diye neden kızmıyorsun Minji! Ağzına geleni say bu senin hakkın en azından ne kadar iğrenç bir insan olduğumu anlamış olurdum."

Omuz silkti.

"En azından jungkook un konuşması işe yaramış baksana suçlu olduğunu biliyorsun"

Histerik bir gülüş bıraktım ortama tek derdimiz bu muydu sence.

"Minji özür dilerim en azından kalbini kırmadan ayrılmam gerekiyordu. Ayrılmayı kafama koymama rağmen seninle yatmamam lazımdı."

"Biraz geç gelen bir özür oldu sanki hı"

Tebessüm edip kafamı salladım ortamı yumuşatmak istemesine hayranım ama birazcık vakitsiz mi oldu ne.

"Şey ne zaman konuşursun Yeonjun ile?"

"En kısa sürede konuşmaya çalışacağım. İlk önce ben açıklarım ya da beraber açıklarız en azından tepkisine göre hareket ederiz ne dersin?"

"Bana uyar"

Minji kafasıyla onaylayıp kapıya doğru ilerledi.

"Minji"

"Efendim"

Elimle ensemi kaşıyıp utana sıkıla ona döndüm

"Yeonjun'un fotoğraf albümü varsa bana getirebilir misin? Nasıl büyüdüğünü görmek istiyorum"

Belki bu günün en içten gülümsemesini sunmuştu bana karşı ve onaylamıştı beni.

"Tabi uygun bir vakitte sana getirmeye çalışırım"

Sonrası normal geçmişti. Minji gitmiş beni bu büyük oda da düşüncelerim ile tek başına bırakmıştı.

Minji'ye DNA testi istediğimi söylemedim. Biliyordum Minji yalan söyleyecek bir kız değildi. Yapmazdı ihticı da yoktu ama bu test olayını sonraya saklamak zorunda kaldım.

Çünkü burda en önemli sorun, Yeonjun beni  kabul edecek miydi?..

Şimdi öyle bir haldeyim ki unuttuğum her hatırada nefes alıyorum, hatırladığım her anıda sanki son nefesimi veriyorum.

Ve ben yaşamak için bu iki insana ihtiyacım olduğunu daha yeni anlıyorum...

Continue Reading

You'll Also Like

43.3K 1.8K 78
Birds of Prey'den sonrası... (Joker ve Harley'in Ayrılmalarına üzülenlere)
230K 22.6K 32
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
514K 58.8K 34
alfa jungkook, en yakın arkadaşının kardeşi olan omega taehyung'a deliler gibi aşıktı.
137K 10.4K 24
Üniversitenin son sınıfına gelmişken böyle bir hataya düşebileceğini düşünmezdin. O hata şuydu; Üniversite hocan DO KyungSoo'ya abayı yakmak. Bu hay...