DALYA•

By iirmakyagmur

9K 470 62

Norveç'te yetişmiş bir kız... Ailesi, abileri ve üçüzlerinden oldukça uzak ve habersiz bir yaşam! Hiç olmuş 1... More

1. Bölüm
Karakterler
3. Bölüm

2. Bölüm

1.9K 131 10
By iirmakyagmur

Tekrar Hoşgeldinizz!

Uzun Süredir Yoktum Ama Artık Tekrar Burdayım

1. Bölümde Ufak Değişiklikler Yaptım Tekrar Bir Göz Atarsanız sevinirim.

Keyifli Okumalar Bebeklerim <3

__________

"Baba!" İçeriye temkinli adımlar atarken gözüm aralarından en büyük olduğu belli olan sarışın adama kaydı babamdan baya uzun geniş omuzlu olan adam dolu olan yeşil gözlerini üzerimde gezdiriyordu daha çok süzüyordu.

"Dalya" Annemin sesiyle kendime geldim. Gözlerimi adamdan zor koparsamda ellerini bağlamış anneme çevirdim. Şaşırmış gibi değildi babamın kartından aldığım uçak biletinden haberi olucağına imkan veriyordum ama annemin bana her türlü laf söyleyeceğini eminim. Kendini şuan bile zor tuttuğu belli ayağını yere vurması, kollarını bağdaştırıp dik dik bakması onun her an patlamasına işaretti.

Onu umursamadan tanımadığım erkek tayfasına döndüm. Tek tek incelemek istesemde gözlerim tekrar o adamla kesişti, o kadar fazla duygu barındırıyordu ki gözleri kendimi... bilmiyorum işte beni çeken birşey vardı.

Babamın kollarını belimde hissetmemle kollarının arasında ona doğru dönüp kendimi ona yasladım.

"Hoşgeldin küçük hanım, anneanneni gördün mü?" Kafamı iki yana salladım.

"Onun katına çıkarken sizi gördüm bend-"

"Sende odaya dalmak gibi bir saygısızlık örneği gösterdin herhalde!" Annemin sözümü kesmesine alışık olduğum için tepki vermeden cevap verdim.

"Tam olarak öyle." Suratımda onun gıcık olması için yaptığım bir gülümsemeyle kaşlarını daha çok çattı. Ona anlayışımı son birkaç ayda kaybetmiştim onun bana tavırlarından dolayı çok bile dayandığımı düşünüyorum. Ondan çekinmek onun daha fazla üstüme gelmesine sebep oluyordu bunun çözümünü onu geri püskürterek buldum.

"Anneanneni görmeye çık sonra seninle birşeyler konuşucaz." Konuşucaz derken annemi baştan sona süzdüm genelde konuşmak yerine bağırmayı seçiyordu.

"İkiniz mi?" Gözüm hala babamın üstündeydi bana cevap vermek yerine küçük bir kafa işaretiyle cevap verdi.

"Ne hakkında?" İkisi de baya ciddi görünüyordu ki babam genelde annemle aramızda ki elektriği yumuşatmak için biraz daha esprili yaklaşırdı.

"Dalyacım şimdi değil önce anneannenin yanına çık."

"Tamam ben çıkıyorum."kimseye bakmadan odadan ayrılmak mantıklı gelen bir fikir olsa da odada da bulunan ikizlere bakmak gibi bir hata yaptım. İkisininde o iri adam gibi baktığını görünce adımlarımı hızlandırıp odadan ayrıldım. İnsanların bakışlarını üstümde görmek bile beni gererken beni bu kadar dikkatli incelemeleri...

Anneannemin odasının önüne gelince kapıyı çaldım hiçbir ses gelmeyen odaya girdiğimde anneannemin uyuduğunu gördüm. Yanına yaklaştığım gayet iyi görünmesi içime bir nebze su serpti başka bir manzarayla karşılaşmaktan deli gibi korkuyordum, elimin bir tanesini beyazlamış saçlarına götürdüm o kadar yumuşaktı ki hep çok iyi bakardı saçına ne kadar dedemi tanımasamda anneannemin saçlarına bu kadar iyi bakmasının sebebi olduğunu biliyorum.

Odanın içinde durmaktansa hastanenin büfesine gitmek daha mantıklı geldi tabi böyle bir hastanenin içinde anca restoran felan olur diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Birşeyler yesem iyi olur çünkü gerçekten açıkmıştım.

Hem cafe hem restoran gibi gözüken, hastanenin içine göre daha fazla renk kullanılmıştı. Genel olarak antrasit ve mavi tonlarıyla gerçekten iyi bir iş çıkmıştı ortaya.

Soğuk sandviç ve aldığım çayla cam kenarı bir masaya oturdum. Sandviç bitirdiğim gibi karşımda ki sandalyelere yerleşen ikizlerle bakışmaya başladım.

"Ben Kuzey!"

"Ben Güney!" Kendilerini tanıtmalarına hafif bir gülüşle cevap vermiş oldum.

"Bende Dalya, memnun oldum." İkiside karşımda salak gibi gülümsüyorlar.

"Eee!"

"Biz öyle tanışmak istemiştik." Kafamı salladım çekingenliğimi bir tarafa bırakmayı uzun zamandır istiyordum buda bir fırsat gibi oldu hem belki arkadaş da edinebilirim.

"Tanışalım." Gayet iyi insanlara benziyorlar ama önce kim olduklarını öğrenmem gerektiğini düşünüyorum. Daha doğrusu babamlarla o odada ne yapacaklarını öğrenmem gibi bir kaç ayrıntı bilmenin zararı yok.

"On yedi yaşındayız senin gibi, yirmi sekiz nisan doğum günümüz. İstanbul'da yaşıyoru-"

"Siz herkese tanışma adı altında hayat hikayenizi anlatıyor musunuz?" Tek kaşım kalkmış karşımda ki oturan birbirinin aynı olan yaşıtlarıma baktım.

"Bir dakika siz yirmi sekiz nisan mi dediniz?" İkisi de güldü.

"Evet aynen öyle dedik Dalya."

"Benim doğum günümde yirmi sekiz nisan garip." Hiç doğum günüm aynı olan biriyle tanışmamıştım.

"Seninde çayın bitmiş almamı ister misin?" Kuzey bebeğim fazla naziksin seni çok kırarlar.

"Aslında anneannemi görmedim uyuyordu belki uyanmıştır odaya çıksam iyi olur." Belki annemlerde odaya geçmişlerdir benimle konuşacakları şeyi merak ediyordum.

"Bir çay için vaktin yok mu?" Aslında vardı anneannemin uyandığına emin de değildim hem arkadaş demiştim deme iyi insanlara benziyorlar da demiştim bu düşüncemi oynamak için bile burada kalabilirim.

"Eee çayı kim ısmarlıyor?" Madem bu kadar meraklılar bir bardak çay alabilirler.

"Ben alırım." Teklifini kabul ettiğim için mi bilmiyorum yüzünde küçük bir gülümsemeyle masadan ayrıldı.

"Çok güzelsin!" Kaşlarımı kaldırıp karşımda oturan Kuzeye baktım. Ağzımı açmamla pişman olmam bir oldu.

"Ben esmerlerden hoşlanıyorum." Ama öyleydi hem arkadaş dedik canım.

"Hayır öyle değil ben sadece söylemek istedim." Boğazımı temizleyip dudağımı ısırdım.

"Biraz şey oldu galiba."

"Yok hayır hiçbir şey olmadı hatta tavrın hoşuma bile gitti. Umarım esmerlere de aynı tepkiyi verirsin." İkimizden de küçük kahkahalar yükseldi. Elinde tepsiyle yanımıza yaklaşan Güneyin yüzünde bizim gülme sebebimizi sorgular bir ifade vardı onu umursamadan cevap verdim.

"Galiba orda da tam olarak 'sarışınlarda hoşlanıyorum' demem gerek ama esmerler kırmızı çizgim!" Kaşları kalktı.

"Sen baya ciddisin bu konuda."

"Neyse kapat konuyu bu konuda kimse fikrimi değiştiremez." Güney oturduktan sonra tepsideki çayı önüme koydu.

"Konu ne? Ne bu kadar çok güldürdü sizi." Kuzey bana göz kırptı.

"Aramızda!"

"Öyle olsun." Alınmıştı galiba biraz ona göz kırpınca kafasını başka yere çevirdi.

....

YAZAR'DAN

Kaya bey artık bir kaç adım ilerlemek istiyordu bu aileye ulaşmak sandığından kolay olmuştu ama sürekli önlerine bir bahane sunmalarından sıkılmıştı. Eşi Afra hanımın biraz eve gidip dinlenmesini istemişti nerdeyse iki aydan fazla yorucu bir dönemden geçiyorlardı.

"Artık Dalya'ya bu durumu açıklamanın zamanı gelmedi mi?" Durum uzadıkça gerilmeye başlıyordu Kaya bey.

Karşı taraftatan ise Aslı hanım işin fazla uzamasını istemese de eski eşi Onur bey sürekli birşeyleri bahane ediyordu. Onun Dalyadan vazgeçmesi sanıldığından daha zordu hem bu adamı gördüğü ilk anda bile bir kan bağı olduğunu anlamak zor olmuyordu. Afra hanımı da görmüştü koyu kumral saçları vardı Dalya'nın saçlarına göre koyu kalsa da karşısında ki adamın kızına olan benzerliği açıktı. Emin olduğu birşey vardı o da Dalya'nın bunu fark etmediğiydi genelde insanları çok süzmezdi, dikkat çeken bir güzelliği vardı toplum içinde bakışları üstüne toplamaktan asla hoşlanmadığı için bir başkasına da aynı şeyleri yaşatmak istemezdi.

"Kaya bey daha yeni geldi farkındaysanız önce biraz zaman ver-" Kaya bey artık sinirlerine hakim olamıyordu.

"Ne zamanından bahsediyorsunuz Onur bey yeterince zaman verildi size, buradaki herkes Dalya'nın benzerliğin farkında en fazla iki gün sonra o test için kan alınmış olucak yoksa kızımla kendim konuşurum."

O kadar belliydi ki onun bir parçası olduğu Kaya bey hiç düşünmemişti kendisine bu kadar benzediğini herkes gelmişti aklına eşi, çocukları, annesi, kardeşleri, kuzenleri bile belki ama kendisi ona çok farklı geliyordu.

"Baba tamam izin ver en azından Dalya da biraz dinlenmiş olur yeni yoldan gelmiş." Oğluna hak verse de gerçekten yorulmuştu.

Kızları diye bildikleri Güneş aklı dengesi yerinde olmadığı gerekçesiyle bir hastaneye yatırılmıştı. Ülke dışında bu alanda kendini geliştirmiş bir hastanedeydi on üç yaşındaydı herşeyin farkına varıldığı zaman, nerdeyse dokuz yaşından beri bir çok şey ters gitmeye başlamıştı kimse kondurmak istememişti ama sonuca engel olamadılar. Hep soğuktu Güneş herkese karşı, yaklaşmazdı sevgi dolu olan bir kız çocuğu hiç olmamıştı kendini ortamdan hep soyutlardı. Bunun icin dört yaşından itibaren sosyalleşmesi için birkaç pedagog gezmişti işe yaramamıştı sadece onu daha da uzaklaştırmıştı. İşin sonunda kimsenin kabul edemediği bir noktada son bulmuştu on üç yaşında hastaneye yatırılmıştı.

Aslı hanım ve Onur bey daha fazla durmadan odadan ayrılsalarda aralarında ölüm sessizliği kol geziyordu.

"Bunu en yakın zamanda söylememiz gerekiyor, umarım bunun farkına varırsın artık o bizim kızımız değil! O adam ne kadar benzediğini görmedin mi?"

"Gördüm!" Görmek istemiyordu.

"En azından birşeylerin farkındaymışsın." Aralarında daha fazla konuşma geçmeden Gül hanımın odasına ilerlemeye başladılar.

"Baba annemin haberi yok geldiğinden söylesek mi?" Enis annesinin öğrendiği gibi buraya gelmek isteyeceğini biliyordu ama haber vermeslerse de küçük çaplı bir isyan çıkartırdı Afra hanım.

"Yok kalsın en azından biraz durum ilerlediğinde bahsedelim eve zor gitti zaten biliyorsun. Ben gidip bir kardeşlerinize bakım sende Onur beye haber ver kan alımı bugün olucak Dalyaya da rütin bir kontrol olduğunu söylerler." Babasının odasından ayrılmasıyla geriye sadece kardeşleri kaldı.

"Tunç abicim sen annemin yanına geç yalnız kalmasın. Pamir sen ne yapıcaksın?" Tunç hiçbir şey demeden odadan çıktı.

"Bilmiyorum abi belki bizimkilerin yanına geçerim."

"Geç geç kafan dağılsın aslanım." Enis odada tek başına kalınca Gül hanımın odasına ilerledi babasının sabrının sınanması pek hoş şeylere yol açmayacağının farkındaydı.

Dalya hala Güneyin tavrıyla uğraşıyordu ne ara buraya geldiklerini sorgulasa da Güney bu durumdan oldukça mutluydu. Kapıda onları izleyen Kaya beyden habersiz bir şekilde haberi olmadan üçüzleriyle gülüşmekle meşguldü. Ne Kuzey ve Güney bu durumu daha önce yaşamışlardı ne de Dalya, Dalya hep kendini hor gören bir aileye sahipti arkadaş konusunda da genelde hep kötü olmuştu çekingendi başta kimseye kolay kolay yaklaşmazdı şu bir senedir ne kadar bu durumda ilerlese de farkında değildi hala kendini çekingen olarak nitelendiriyordu. Kuzey ve Güneyde ise durum böyle değildi onlar çok daha şanslıydı belki güzel bir aile iyi bir arkadaş ortamı en önemlisi ise birbirlerine sahiplerdi.

"Çocuklar!" Kaya bey bu tablonun bir parçası olmak istediği için daha fazla durmadan araya girdi.

"Baba gel otur." Kuzeyle Güney göz göze geldiler.

"Merhaba Dalya ben Kaya Akar yukarda tanışamamıştık." Dalya karşısında bu adamı bulunca sesi içine kaçmış gibi hissetmişti bu adamin gözlerinde resmen huzur vardı.

"Merhaba!" Küçük bir selamdan başka bir şey çıkmamıştı. Kendini masada çok küçük hissetmişti hele de Kaya bey oturduktan sonra geniş omuzlarının yanında boyuyla çok heybetli duruyordu.

"Size birşey sorucam, Kaya bey siz babamlarla yani ne işiniz var?" Merakına yenik düşmüştü belki sormaması gerekirdi ama çok geçti.

"Dalyacım bunu benim söylememi pek hoş olmaz. Hem annenlerde yukarda Gül hanımın yanina geçtiler istersen sormaya git." Artık öğrenmesi için onları beklemiyicekti hala birşeyleri Dalyaya söylememekte ısrar ediyorlarsa kendisi söyleyebilir.

"Ben yukarı çıkım o zaman hem anneannemi de görmemiştim, iyi akşamlar size!" Dalya tam ilerliyorken Güney'in ona seslenmesiyle tekrar masaya döndü.

"Numaranı versen hem iletişime geçeriz." Dalya kendine uzatılan telefonu aldı numarasını yazdıktan sonra telefonu geri uzattı.

"İyi akşamlar!" Dalya suratına tatlı tatlı bakan aile üyelerine son kez bakıp suratında olan küçük gülümsemeyle yanlarından ayrıldılar.

"Nasıldı?" Hala arkasından bakan ikizlere bakıp güldü Kaya bey kızı büyülemişti resmen, kızıydı deme ne garip onu gördüğü andan beri dna testi çok gereksiz geliyordu.

"Neyse hadi eve!" Kaya bey oğullarıyla vedalaştı ne kadar itiraz etselerde sonuç değişmedi. Onlar hastane kapısına ilerlerken kaya beyde asansöre ilerledi.

_________

Bitti!

Umarım Sevmişsinizdir

Kısa Bir Süre Sonra Görüşmek Üzere

Oy Vermeyi Unutmayınn <3

Continue Reading

You'll Also Like

7.2M 418K 84
Sevdiği çocuk yerine yanlışlıkla okulun serserisine yazan Ece, başına çok büyük bir bela aldığını fark ettiği an onu engeller. Fakat her şey için ço...
368K 23.5K 24
17 Yıl sonra gerçekleri öğrenen Bade, yıllardır onu arayan abilerine giderse. Azıcık dram. Bolca eğlence. Bolca aksiyon. Bir tutam da kaos. Daha...
937K 65.1K 37
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...
1.1M 39.7K 22
"Bana cehennemi yaşatmana rağmen, sen benim cennetimsin Meira." Fantastik değildir, karanlık aşk türündedir. DİKKAT! Bu kitapta cinayet, psikolojik...