ANİME KARAKTERLERİ X OKUYUCU

anniebestwaiifu tarafından

40.6K 1.5K 2.8K

Anime karakterleri x okuyucu kitabıdır. İstekler açıktır. Hikayeler bana aittir. Oy ve yorum atarsanız çok se... Daha Fazla

AÇIKLAMA
⋖ GAARA ⋗
⋖ARMİN ARLERT⋗
⋖ YAGAMİ LİGHT ⋗
☯NEJİ HYUUGA☯
⚜ GOJO SATORU ⚜
Karakter Yok
✳ TANJİRO KAMADO ✳
✴ HATAKE KAKASHİ ✴
✴HATAKE KAKASHİ✴
❇ UCHİHA SASUKE ❇
⋖ TOMİOKA GİYUU ⋗
⋖ FUSHİGURO MEGUMİ ⋗
💫 UCHİHA İTACHİ 💫
Attack on Titan Reaction
UZUMAKİ NARUTO
KURAPİKA KURTA
SANO MANJİRO "MiKEY"
HANGE ZOE ONESHOTS
VİOLET EVERGARDEN
İZUKU MİDORİYA
İTADORİ YUUJİ
EREN JAEGER
Attack on Titan Reaction
RYUUİCHİ KASHİMA
UCHİHA SASUKE
SANZU HARUCHİYO
HAYATO KAMİTANİ
SANO MANJİRO "MİKEY"
TEMARİ X FEM! READER
FUSHİGURO MEGUMİ
TENDOU SATORİ
WİLLİAM JAMES MORİARTY
ALBERT JAMES MORİARTY
TODOROKİ SHOTO
JEAN KİRSCHTEİN
DEPREM
SHİKAMARU NARA
YİNE DEPREM
UCHİHA MADARA
UCHİHA OBİTO
İNUMAKİ TOGE
GOJO SATORU ONESHOT

SAİTAMA

416 20 57
anniebestwaiifu tarafından

animeciyiz10 Geç geldi biliorm kusura bakma aşk umarım hoşuna gider

_______________________________________________________________________

Y/N hemen fotoğraf makinesini alıp evden çıkmıştı. Bir gök taşı Z şehrine çarpacaktı, bu durumda o da orada olmalıydı. Tüm rakiplerini tek yumrukta yenen kel. Y/N onun iki yıldır takipçisiydi. Onunla ilgili her şeyi not alıyor ve onun izinden gidiyordu. 

Y/N, gök taşını daha net bir şekilde görmeye başladı. Gök taşı yavaş yavaş yaklaşırken bir çatıda hareketlilik gördü. S sınıfı iki kahraman, gümüş diş ve Genos. Eğer Genos oradaysa Kel adam da yakınlarda demektir. Aslında bu bir nevi intihar sayılırdı, eğer Saitama onları kurtarmaya gelmez ise ölecekti. Eh elden ne gelir ki? Y/N fotoğraf makinesini aldı ve Genos'un fotoğraflarını çekmeye başladı. Kahretsin, nerede kalmıştı bu kel? Gök taşı daha da yaklaşırken sıcaklıkta artmaya başlamıştı. Genos'un tüm gücü tükenmişe benziyordu. Artık Y/N'nin tek yaptığı tanrıya dua etmekti.

Y/N: Tanrım... Kahretsin ne diyeceğimi unuttum!

Y/N ne diyeceklerini hatırlamaya çalışırken aynı çatıda başka bir şey fark etti. İşte oradaydı, sarı kıyafeti, kırmızı eldivenleri ve beyaz peleriniyle tüm ihtişamını sergiliyordu kel adam. Y/N, adamın birazdan harekete geçeceğini biliyordu. Bu yüzden hemen makinesini kavradı ve pozisyon aldı. Kusursuz fotoğrafı çekmek istiyordu ve bunun için hazırda bekliyordu. Nihayet kel harekete geçtiğinde Y/N bekledi, bekledi ve bekledi... ve işte fotoğrafını çekmişti. O sırada da Saitama Gök taşını her zamanki gibi tek yumrukta parçalamıştı, tekrardan günün kahramanı olmuştu.

Günün sonunda evine gitmişti Y/N, tabii ondan önce fotoğrafçıya gidip çektiği fotoğrafları çıkarmıştı. Y/N'nin en çok hoşuna giden ise Saitama'ya ait olandı. Gök taşına tam vurduğu sırada çektiği fotoğraftı, kusursuzdu. Gök taşı ile ilgili olan haberleri okurken Saitama'ya yapılan haksızlıkları tekrardan gördü Y/N. Tekrardan tüm övgü başkalarına verilmişti ve Saitama'nın emekleri hor görülmüştü. Bunun değişmesi lazımdı! ama nasıl? Y/N uzun uzadıya düşündükten sonra en iyi şeyin bir fan sayfası açmak olduğuna kanaat getirdi. Her şey tamamdı da Saitama'nın kahraman adı yoktu.

Y/N: Hmm... Basit surat? hayır. Pelerinli keltoş? Hayır onun gücünü yansıtmıyor... Buldum, Tek yumruk adam! Şu an basit duruyor bu yüzde İngilizce kullansam daha havalı olur.

Y/N hemen One Punch Man fan sayfası açtı ve orada Saitama'ya yapılan haksızlıklar hakkında bir yazı yazdı. Bugün Çektiği fotoğrafları da siteye yükledi. Sırada destek almak vardı.

...

Y/N sırtına çantasını aldı ve markete gitmek için evden çıktı. Her ihtimale karşı fotoğraf makinesini de almıştı. Yolunda ilerlemeye devam ederken yuhalama sesleri duymuştu Y/N. Seslerin geldiği yere gitti ve orada ummadığı birini gördü, yuhalanan kişi Saitama'ydı. Konuşmalara kulak misafiri oldu Y/N. Şehrin yıkımı yüzünden Saitama'yı suçluyordu insanlar. İyi de bu saçmalıktı. Eğer o olmasaydı şehir yok olacaktı. Üstelik Z şehrine komşu şehirlerde bundan etkilenecekti, gerçekten bu adamın emekleri hor görülüyordu. Y/N tam olaya karışacakken Saitama'nın konuştuğunu duydu. Herkes sesini kesmiş ve onu dinliyordu. Saitama konuşmaya devam ederken S sınıfı kahraman Genos geldi ve onu götürdü. Eğer biraz hızlı olursa onlarla tanışabilirdi Y/N.

Hızla peşlerinden gitti Y/N. Yaklaştığı zaman onlara seslendi.

Y/N: Bekleyin lütfen!

Y/N'nin sesi onlara ulaştığında ikisi de arkalarını döndüler. Büyük bir heyecan içinde onların yanına gittin. Derin bir nefes aldıktan sonra konuşmaya başladın.

Y/N: Ben bir şey sormaya gelmiştim.

Genos: Ne diyeceksen en fazla 20 kelime kullanarak söyle, ustam meşgul biridir.

Y/N: Şey ben-

Genos: Çabuk ol.

Y/N: İzin verirsen konuşacağım.

Genos: Hızlı-

Y/N: BİR SUS DA KONUŞAYIM BE ADAM!

Saitama: Neyin kavgasını yapıyorsunuz?

Genos: Bizi oyalıyor!

Y/N: Konuşmama izin vermiyor!

Genos: O zaman çabuk ol.

Y/N: O zaman konuşmama izin ver. Ben sadece resmim için bir imza istiyorum.

Y/N hemen hızla çantasından defterini ve kalemini çıkardı. Çizdiği Saitama resminin sayfasını açtı ve kalemle birlikte Saitama'ya uzattı.

Y/N: Eğer bunu benim için imzalarsanız çok mutlu olurum.

Saitama: Ha, Genos'tan istediğini sanmıştım. 

Saitama çizimi aldı ve bakmaya başladı. Çektiğin kusursuz fotoğrafın çizimiydi bu ve gerçekten güzeldi. Saitama diğer eli ile kalemi kavradı ve imzaladı. İşte Y/N'nin isteği gerçekleşmişti ve bu da ayrılmaları gerektiği anlamına geliyordu. Y/N bunu istemiyordu bu yüzden biraz daha oyalamaya çalıştı.

Y/N: Bir de fotoğraf çekebilir miyim? Lütfen, bunu çok istiyorum. Sizin en büyük hayranınızım!

Genos: Sanmıyorum, ustamın en büyük hayranı benimdir.

Y/N: Ne? yeme beni. Beni geçemezsin bile.

Genos: Çoktan geçtim bile, ustamla birlikte kalıyorum ve o da bana yeni şeyler öğretiyor.

Y/N: Ne.. ne olmuş yani. Ben de onun için fan sayfası açtım!

Saitama: Bekle, bana fan sayfası mı açtın

Y/N: Evet!

Y/N, bir hışımla telefonunu çıkardı ve sitesine girip Saitama'ya gösterdi.

Saitama: One Punch Man mi? 

Y/N: Aslında ilk olarak Pelerinli Keltoş yaparım diye düşündüm ama sonra bu ismin sizin ihtişamınızı yansıtmadığını fark ettim.

Genos: Sen ustamın kafasıyla dalga mı geçiyorsun?!

Y/N: Ne alaka be?

Saitama: Bu gerçekten etkileyici, adın neydi?

Y/N: Y/N!

Saitama: Saitama ben.

Y/N: Tanıştığımıza memnun oldum efendim! Şey, fotoğraf çekmeme izin verecek misiniz?

Genos: Hayır.

Y/N: Neden ama?!

Genos: Ne yapmaya çalıştığını anlamadığımı mı sanıyorsun?

Saitama: Ne yapacakmış?

Y/N: Ne yapacakmışım?

Genos: Usta hâlâ anlamadınız mı? Sizin hayranınız gibi gözükmeye çalışıyor. Size yakınlık sağladıktan sonra öğrenciniz olmak isteyecek ve sizin evinizde kalmaya başlayacak. Hiç şüphesiz planı bu.

Saitama: Bu bir yerden tanıdık geldi nedense.

Y/N: Bu yalan! Evet sizin öğrenciniz olmak istediğim doğru ama böyle bir şekilde değil... Aslına bakarsak gayet mantıklıymış, bunu yapabilirim. 

Genos: Gördünüz mü usta, size demiştim.

Y/N: Lütfen beni öğrenciniz yapın!

Genos: Olmaz!

Y/N: Nedenmiş o?

Genos: Olmaz işte.

Y/N: Ona bir şey söyleyin usta!

Genos: Ne zamandan beri ustan oldu.

Y/N: Oldu işte!

Y/N ile Genos tartışmaya devam ederlerken Saitama da kaşla göz arası oradan ayrılmıştı. Uzun bir süre tartıştıktan sona ikisi de Saitama'nın gittiğini fark etti. Genos, Saitama'yı aramaya giderken Y/N de onun peşinden gitti.

Genos: Senin konuşman yüzünden ustam gitti.

Y/N: Ha? Sen çok sustun zaten. Adam bıkmış senin derdinden.

Genos: Bir de sen çıktın. Ustamın derdi başından aşkın zaten.

Y/N: Niye? Ne oldu ki?

Genos: Ustam artık savaşırken zevk almıyor, tüm rakiplerinin tek yumrukta işini bitirdiği için üzgün.

Y/N: Hmm, zevk almıyor demek. 

Genos: Evet.

Y/N: BULDUM!

Genos: Ustamı mı?

Y/N: Ne? Hayır. Genos-kun?

Genos: Y/N?

Y/N: Eğer ustamızı bir sadist yaparsak canavarların eziyetini görüp zevk almak için işlerini hemen bitirmeyecektir.

Genos: İşe yarar mı dersin?

Y/N: Kesinlikle!

Genos: O zaman ustamı bir sadist yapmam gerek.

Onlar sohbet ederken çoktan Saitama'nın evine gelmiştiler bile. Y/N burayı biliyordu, takıntılık seviyesine gelen hayranlığı yüzünden bir ara Saitama'yı takip edip evinin adresini öğrenmişti. Fakat sadece öğrenmekle kalmıştı, içeriye hiç girememişti. Şu an başka bir hayali daha gerçekleşmişti, içeriye girecekti ve evini görecekti. Büyük ihtimalle her yerde ağırlıklar vardır, hatta o kadar fazladır ki adım atacak yer yoktur. Y/N bu düşüncelere dalmışken onu uyandıran Genos oldu.

Genos: Sen git.

Y/N: Ha? NEDEN AMA?!!

Genos: Senin evin değil.

Y/N: Senin evin de değil.

Genos: Ama ben onun öğrencisiyim.

Y/N: Her yerde onu aradık ve şimdi gece oldu. Daha gençliğinin baharında olan bir kızı tek başın evine mi göndereceksin?

Genos: Hiçbir şey olmaz.

Y/N: Seni küçük-

Y/N daha sözünü tamamlayamamıştı ki kapı birden açıldı. 

Saitama: Evimin önünde ne laf kalabalığı ediyorsunuz.

Genos-Y/N: Usta!

Genos: Ona usta demeyi bırak.

Y/N: Sana ne be!

Saitama: Sessiz olun ve içeriye geçin.

Genos ve Y/N didişerek içeriye geçip Saitama'nın karşısına oturdular. Y/N etrafta ağırlık beklerken karşılaştığı şey mangalar ve oyunlar olmuştu. Y/N daha ayrıntılı düşünceler ile boğuşurken Genos ile de birbirine bitirici bakışlar atıyorlardı. Derin bir nefes aldıktan sonra Saitama konuşmaya başladı.

Saitama: Ne istiyorsunuz.

Genos: Bunun hemen gitmesini.

Y/N: Benim bir adım var! Ben de öğrenciniz olmak istiyorum, söz çok çalışacağım hatta size yemek bile yaparım, bulaşıkları yıkarım ve etrafı temizlerim!

Genos: Hepsini ben yapıyorum zaten.

Y/N: Ya sen bi sus! Eee ne diyorsunuz usta?

Genos: Daha kabul etmedi.

Y/N: Sus!

Saitama: -eğer öğrencim olarak kabul edersem fan sayfası işine devam eder- ah...

Genos ve Y/N tartışmayı bırakmış ve kulak kesilmişlerdi. Şu an Saitama'nın ağzından çıka şey ya Genos'un ya da Y/N'nin lehine olacaktı.

Saitama: Öğrencim olabilirsin ama uyarayım, Genos'a yaptığımın aynısını sana da yaparım.

Genos: NE!

Y/N: Teşekkür ederim! Ağla Genos.

Saitama: Şimdi programım başlayacak. 

Genos: Ustamı duydun, onu rahatsız ediyorsun hemen git.

Saitama: Öyle bir şey demedim-

Y/N: Ağlama Genos-kun. Hem ustamız demek istedin, değil mi?

Genos: Hayır istemedim. Şimdi git.

Y/N: Gıcık!

Y/N söylene söylene ayağı kalktı. Saitama'ya iyi geceler diledi ve Genos ile atışmaya devam edip evden çıktı. Sokakta Genos'a sövüp ilerlerken bir titreme geldi. Doğru ya, burası terk edilmiş kısım. Y/N adımlarını hızlandırarak ilerlemeye devam etti. İçindeki korku büyürken ani bir ısı değişimi ile karşılaştı Y/N, hava olduğundan daha da soğuktu. Y/N artık emindi, yakınlarda bir canavar vardı. hızlı adımları yerini bir koşuya bıraktı. Y/N hızlandıkça başka sesler duymaya başladı, bir nefes? Hayır daha çok bir hırıltı. Sokağın karanlık kısmının içine girecekti birazdan Y/N. Yutkundu ve karanlığa son hız ilerledi. Karanlığın derinliklerinde koşarken bir şeye çarptı ve yere düştü. Ne olduğunu kavrayamamıştı, çamur benzeri bir şey. Y/N ayağa kalkmaya yeltenirken ayaklarını bir şey sarmaya başladı. Çarptığı şeye benzer bir histi bu. 

Y/N: Ya-yardım edin! Kimse yok mu?! LÜTFEN BİRİ YARDIM ETSİN!

Balçık ayaklarından yükselerek tüm bedenini sarmaya başladı. Boynundan yukarı yükselirken son kez derin bir nefes alıp haykırdın.

Y/N: Lütfen, Saita-

Balçık artık Y/N'nin tüm bedenini sarmıştı. Y/N'nin ciğeri nefessizlikten yavaş yavaş direncini yitirirken, nefes almamaya devam ediyordu. Yavş yavaş doruğuna ulaşmışken bir sarsıntı geçirdi Y/N. Temiz hava bedenine çarparken hızla içine çekti Y/N. Suya hasret kalmış bir çöl gezgini gibiydi adeta. O kadar hızlıydı ki oksijenin boğazını yaktığını hissetmemişti bile. Derin öksürüklere boğulurken birinin kucağında olduğunu farketti, Saitama'nın...

Saitama onu aydınlık olan yere götürdü ve yavaşça yere indirdi. O sırada Balçık bedenini toplamıştı ve Saitama'nın  arkasında belirmişti. Tam ona saldıracak iken Saitama arkasını döndü ve sözlerini söyledi.

Saitama: Öldürücü hamle: Ciddi seri ciddi yumruk. 

Canavara hamlesini indirdi ve canavarın parçaları etrafa saçıldı. Yakın çevreye değil, Fazlasıyla uzağa, yakında gözle görülür hiçbir parça yoktu. Tabii sizin üstünüze sıçrayanlar hariç, ufak tefek lekelerdi zaten. senin hemen gözünün altı, elmacık kemiğinin üzerindeydi bir parça. Sen nefes alış verişini düzenlemeye çalışırken Saitama sana döndü ve eğildi. Baş parmağıyla yüzündeki lekeyi temizlerken sordu.

Saitama: Hey, iyi misin?

Y/N: Sa-sanırım aşık oldum.

Saitama sana aptal bir suratla baktı. Sen ne dediğinin farkına vardığında iş işten çoktan geçmişti. Hızla kızaran suratınla yerin dibine batarken saitama başladı konuşmaya.

Saitama: Ah, bilseydim öldürmezdim.

Y/N: Ne?

Saitama: Canavarı diyorum, aşık olduğunu bilseydim öldürmezdim.

Y/N: İyi de ona aşık değilim ki!

Saitama: Ona değil misin? Önceden başka biri mi vardı burada?

Y/N: Hayır! Şey yani benim demek istediğim... Boş versene. Geç oldu.

Saitama: Evet istersen bugün bizimle kalabilirsin.

Y/N: -onu incelemek için daha büyük bir fırsat- Olur hem zaten...

Y/N hemen Saitama'nın koluna sıkıca yapıştı ve konuşmasına öyle devam etti.

Y/N: Hem zaten çok korkuyorum.

Saitama: Peki...

İkisi birlikte Saitama'nın evine doğru giderlerken Y/N yüzündeki apral sırıtışı gizlemeye çalışıyordu. Arada Saitama'nın yüzüne bakıp suratını inceliyordu. Yüzünde boş bir ifade vardı, belli ki derin düşüncelere dalmıştı. Y/N yola baktı ve düşünmeye başladı. Ustasına olan aşkı ne etikti? "Etik değil ama engel de değil" diye düşündü Y/N. Hemen kafasını salladı ve bu düşüncelerden kurtuldu. Şu an önemli olan eve gidince Genos ile gireceği laf dalaşını kazanmaktı. Bu yüzden aklını buna yorarak ilerlemeye devam etti, tabii Ustasının kolunu hiç bırakmadı.

Saitama: -acaba sevdiğini öldürdüğüm için travmatize mi oldu-

__________________________________________________

Selam aşklar nasılsınızzz? Ben de iyi sayılırıım teşekkürler sorduğunuz için (sorduğunuzu düşünüyorum)

Aslında dün yayınlayacaktım ama ufak tefek aksaklıklar yüzünden bugün yayınladım. Umarım hoşunuza gider bebişler.

Hikaye 1653 kelime yazana kadar canım çıktı.

Bu arada bana 'Connie fic yazma perileri' uğrayıp duruyor ama şüpheliyim yapamam gibi siz ne düşünüyorsunuz aşklar.



Okumaya devam et

Bunları da Beğeneceksin

12.1M 587K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...
24.7K 1.1K 36
Bu kitap Yabani dizisinin 28. bölümünden sonra ASLAZ cephesinde yaşanan olayları konu aldığım bir kitaptır. Görmek istediğimiz fakat tüm beklentileri...
22K 2.2K 11
Kim Taehyung öğrencisine fazla mı ayrıcalık tanıyordu? Daha ona sınav cevaplarını verdiği kısma gelmedik. Yaş farkı !
249K 21.6K 42
Hyunjin, engelli doğan çocuğuna bir bakıcı arar. Paraya ihtiyacı olduğu için iş arayan üniversite öğrencisi Felix, duyduğu gibi hemen bu işe talip ol...