Kintsukuroi ✨

By Buluttss

2.8K 195 370

Heaven'ın 3. bölümü. Kırık parçaların birleşip, nasıl yeni ve güzel bir hal aldığını anlatan son bölüm. Biri... More

Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7
Bölüm 8
Bölüm 9
Bölüm 10
Bölüm 11
Bölüm 12
Bölüm 13
Bölüm 14
Bölüm 15
Bölüm 16
Bölüm 17
Bölüm 18
Bölüm 19
Bölüm 20
Bölüm 21
Bölüm 22
Bölüm 23
Bölüm 25

Bölüm 24

138 9 14
By Buluttss

Bu özel bir bölüm ve özel bir okur olan @jekdkdkwk için 💖



Tetsuro kabuslarla uyanıp duruyordu. Bir haftadır aynı evde iki arkadaşıyla konuşmadan yaşıyordu. Arkadaşlık uygulamalarını, telefon numaralarını, mesajların hepsini silmiş numaraları engellemişti. Ne duygusal gücü vardı ne de isteği. Tükenmiş haldeydi. Nefes nefese ve terli halde oturdu yatağında. Ona olan öfkelerini de anlıyordu. Defalarca söylemişti Keiji ona, uyarmıştı çok kez. Sonucu böyle olunca da affedemiyordu şimdi. En iyisi biraz zamandı. Ama bu kabuslardan bıkmıştı. Birkaç gece Bokuto yanında kalmış sonraki günler uyuyana kadar beklemişti başında. O yüzden kabuslardan haberi yoktu.

Kalkıp balkona çıktı. Bir sigara yaktı. Mayıs ayının ortalarında güzel bir havaydı. Tatlı bir serinlik vardı. Saate baktı üçe geliyordu. Geceler çok zor geçiyordu. Gün içinde kendini oyalayacak bir şeyler bulsa bile karanlıkta her şey çok daha kötü görünüyordu, hiçbir sorun çözülemez gibiydi artık. İyi hissedeceğine dair inancını kaybetmişti. İstediği tek bir şey vardı, onlarla birlikte olmak. Ama böyle bir ihtimal olsa bile yapabileceğini sanmıyordu. Derin bir nefes aldı sigarasından. Kendini öldürmeye çalıştığı gün geldi aklına. Tek bir adım daha...Her şey çoktan bitmiş olacaktı. Ne için uğraştığını ve çabaladığını bilmiyordu. Her şey gece gibi soğuk ve karanlıktı.

Üst üste birkaç sigara daha içti. Alnını soğuk balkon demirine yaslamıştı. Başını kaldırdığında havanın yavaşça aydınlandığını gördü. Bu görüntü ona kendini en huzurlu hissettiği anlardan birini hatırlatıyordu. Keiji ile yazın sahilde geçirdiği o gece. Yüzünden geçen gülümsemeye engel olamadı, keşke şimdi de yanımda olsan Keiji dedi içinden. Şimdi uzak bir anıydı o gece, bir rüya gibiydi sanki. Aralarının bir daha düzelip düzelmeyeceğini bilmiyordu.


Keiji erkenden uyandı, saat altıyı biraz geçiyordu. Kei Bokuto'ya sarılıp yatmıştı. Uyumaya çalıştı tekrar ama başaramadı. Kalktı sessizce. Balkonda Tetsuro'yu gördü. Omuzları düşük, başı demirlere yaslanmış halde öylece dışarıyı izliyordu. Onun bu haline dayanamıyordu artık. Daha iki hafta önce duyduğu eserini düşündü. Onu dağıtıp yıkmıştı orada hissettiği acı, kim bilir o ne haldeydi. Geçen haftayı da berbat halde geçirdiğine emindi. Onun üzülmesi, kırılması kalbine garip şeyler yapıyordu. Artık yeter dedi birden kendi kendine, o an karar verdi. Bu işi hemen bitirecekti. Hızlı adımlarla balkona yürüdü.

"Tetsu?" yerinden sıçradı arkadaşı. "Özür dilerim korkuttum."

"O-olsun."

"Ne yapıyorsun burada bu saatte?"

"Uyuyamadım, biraz hava alayım dedim."

"Anladım." gözü boş sigara paketine ve küllüğe takıldı. Ama bir şey söylemedi. "Tetsu?"

"Efendim?"

"Ben çok üzgünüm." içini çekti. "Geçen hafta yaptığım her şey için. Bağırdım, bana ihtiyacın varken seni daha çok üzdüm. Kendimi durduramadım."

"Ben de." dedi yüzüne bakamıyordu. "Her söylediğinde haklıydın Keiji, ben artık yapmayacağım. Söz veriyorum. Artık saçmalamayacağım. Ama yine de git dersen giderim. Haklısın kimseyi üzmeye hakkım yok."

Daha fazla dinleyemedi Keiji, sarıldı ona "Ssh tamam tatlım." saçlarını öptü. "O an çok sinirlendim, yapmamam gerekiyordu, seni kırdım biliyorum."

Tetsuro kollarında gözyaşlarına boğulmuştu "Çok özür dilerim." diye tekrarlayıp duruyordu.

"Söz veriyorum her şey yoluna girecek Tetsu. Senin için çok zor biliyorum, yaşadıkların çok zor anlıyorum ben seni."

"Affet beni yapmayacağım, alkol de almayacağım."

"Tamam tatlım, tamam ağlama. Ben de anlayışlı olacağım. Bana ihtiyacın varken sinirlenmeyeceğim sana."

Bir süre sarılıp oturdular. Verdiği kararı uygulama vaktiydi. O sırada Tetsuro mırıldandı "Keiji?"

"Canım?"

"Bu aralar sık sık seninle sahilde geçirdiğimiz geceyi düşünüyorum."

Keiji hafifçe gülümsedi. Bu işin tahmininden kolay olacağını düşündü. "Tetsu içeride konuşabilir miyiz biraz hep birlikte?"

"Tamam" dedi sessizce. "Üşüdün mü?"

"Hayır Bo ve Kei de yanımızda olsun istiyorum."

"Uyumuyorlar mı?"

"Uyandırırız gel hadi." elini uzattı. "Gidelim."


Yatak odalarına girdi, kalbi deli gibi çarpıyordu. Sevgililerinin aralarına girip ikisini de öptü. Tetsuro'nun bakışlarını üzerinde hissediyordu. Merak ediyor olmalıydı.

"Bo, Kei tatlım uyanın."

"Ne oldu?" Bokuto telaşla açtı gözlerini yine.

"Bir şey yok korkma, konuşmamız gerekiyor."

Kei çoktan Tetsuro'yu fark etmiş kalkmıştı yataktan. Yorganı çekip yer açtı ona. Bokuto da uyanmıştı.

"Konuşmamız gerekiyor artık." dedi Tetsuro'yu gösterip.

"Tamam" dedi Bokuto "Bro gel yanımıza."

Tetsuro yatağın kenarına oturunca Keiji gözlerine baktı. "Tetsu" mırıldandı "Bak öncelikle konuşacaklarımızdan sonra eğer bizimle aynı düşünmezsen arkadaşlığımız senin istediğin gibi devam edecek tamam mı? Biz kararın ne olursa olsun sen istediğin sürece yalnız bırakmayacağız seni."

"Keiji ne demek bu?"

"Açıklayacağım ama söz veriyoruz ne olursa olsun arkadaşlığımız bozulmayacak."

"Peki." mırıldandı.

"Bak Tetsu, birlikte yaşadığımız iki yıllık süre içinde bizim ilişkimiz ve birbirimize karşı olan hislerimiz hiç değişmese de elimizde olmadan farklı zamanlarda ve koşullarda bazı şeyler gelişti. Birbirimize itiraf etmeden önce kendi içimizde çok sorun yaşadık, kolay değildi ama konuştuk sonunda ve hepimiz için aynı durum söz konusuydu." Yutkunup ellerini tuttu. Tetsuro ona şaşkın şaşkın bakıyordu. Gözlerinin içine baktı "Tetsu biz üçümüz de seni seviyoruz. Bu arkadaşlıktan çok farklı bir sevgi." dedi. Gözyaşları aktı ama ellerini çekmedi.

"Seni seviyoruz brom, bizim sevgilimiz olmanı istiyoruz." dedi Bokuto da.

"Eğer kendini hazır hissediyorsan, böyle bir ilişki senin için sorun değilse yani." dei Kei. Omzunu okşadı.

Tetsuro farklı bir dili konuşuyorlarmış gibi bakıyordu onlara, onun da göz yaşları akıyordu "B-ben anlamadım."

"Yaşadıklarını biliyoruz. Kenma'yı hala sevdiğini de. Bunların hiçbiri sorun değil. Biz bunu normal buluyoruz ama devam etmeye hazırsan artık eğer, kalbini tekrar birine açmaya hazırsan, senin de bize karşı duyguların varsa sevgilimiz olur musun?"

"Senden çok hoşlanıyoruz, seni seviyoruz Tetsu." dedi Kei.

Tetsuro hala boş boş bakıyordu. Kei diğerlerine döndü "İnanamıyorum beyni kısa devre yaptı" güldü. Sevgililerine baktı onay istercesine, bir an sonra uzanıp Tetsuro'nun dudaklarını öptü. Küçük bir öpücüktü bu. Karşılık da vermedi Tetsuro. Kei yavaşça geri çekildi.

"B-beni mi seviyorsunuz?" dedi üçüne de bakarak. Gözleri şaşkınlıkla açılmıştı. Neler olduğunu anlayamıyor gibiydi.

"Seni çok seviyoruz brom." dedi Bokuto. "Sen bir şey hissetmiyor musun?" küçük bir sesle sordu yanaklarını silerken.

"Seviyorum." fısıldadı "Üçünüzü de seviyorum, çok." hıçkırıklara boğuldu.

Bokuto hemen kucağına çekti onu "Bebeğim" sarıldı sıkıca.

"A-ama hep bastırmaya çalıştım. Aranızı bozmaktan korktum. Bir ilişki yaşamak zaten benim için şu an korkunç bir şey." Telaşla, titreyen sesiyle kendini açıklamaya çalışıyordu. Bokuto ona sarılmasa dağılacak gibi bir hali vardı. "Yapamam diye korkuyorum. Onu unutamamaktan korkuyorum. Sizi üzmekten. Daha önce yaptığım şeyler, affettiniz belki ama yaptıklarımı, söylediklerimi yaşadıklarımız değiştiremiyorum."

"Ssh tatlım onu unutmanı beklemiyoruz, istemiyoruz. Kalbinde bize de yer açmanı istiyoruz sadece."

"Yaşadıklarımız bizi şu anki halimize getirdi Tetsu, onlar sayesinde şu an burada birlikteyiz. Biz seni böyle kabul ettik, affettik. Sen de affettin kendini, hepsi geride kaldı artık."

"A-artık dayanamıyordum. Çok uzun süredir aklım hep karışıyor. O yüzden başkalarıyla görüşüp durdum, sizinle ilgili hissettiklerimi aklımdan çıkarmak için." hıçkırdı.

"Bebeğim benim, tatlım. Biz de çok zorlandık." Bokuto saçlarını öptü "Sana bu kadar yakın olup, böyle deli gibi aşık olup uzak durmak, kendine böyle acı verdiğini görmek. Bizi mahvediyordu."

"Bana, yani nasıl aşık oldunuz ki? Şu halime bakın."

"Aptal mısın sen?" dedi Keiji, ama ses tonu sıcaktı ve yumuşaktı. Onu Bokuto'nun kollarından kaldırdı.  Gözlerine bakıp yanaklarını ellerinin arasına aldı. Tetsuro hafifçe titriyor gözlerini gözlerinden ayıramıyordu. Yaklaşıp dudaklarını öptü. Tetsuro karşılık verdi bu sefer. "Sana aşık olmamak imkansızdı Tetsu." dudaklarına karşı fısıldadı.

"Beni öpmedin ama." dedi Kei yüzünde yaramaz bir gülümseme vardı.

"Ben onu bile öpemedim." Bokuto dudağını sarkıtmıştı. Tetsuro güldü gözyaşları arasında. Yüzünü silip Kei'ye yaklaştı. Dudaklarını öptü.

"Bu daha iyi." dedi Kei gülerek. "Yani az önceki kadar kötü öpüşmediğine emindim." Yüzü biraz kızarmıştı, kalbinin heyecanla çarptığını hissediyordu.

"Sıra bende." dedi Bokuto bir kahkaha atarak "Gel buraya brom sana hayatının en güzel öpücüğünü vereceğim."

Tetsuro'yla dudakları buluştu. İkisi de onları izliyorlardı gözlerini hiç ayırmadan. Yavaşça geri çekildi.

Tekrar güldü Bokuto "Harika." Sonra tekrar öptü onu. Ama gözyaşlarının durmadığını fark etmişti. Kollarının arasına çekip göğsüne yasladı.

"Özür dilerim."

"Hey" Keiji omzunu okşadı "Sinirlerin bozuldu sadece, rahat bırak kendini."

Üzerini örtüp su ve peçete getirdi ona. Kei de yanlarına geldi. Suyu dikkatlice içirdi ona "Uyumadın mı sen gece?"

"Uyumadım."

Keiji peçeteyle yüzünü temizledi. "Uyumak ister misin biraz?"

"Uyuyamam şimdi çok" duraksadı, "Kalbim deli gibi çarpıyor."

Bokuto gülümsedi "Tatlım bak biz seninle konuşmayı çok uzun süredir düşünüyorduk."

"Birbirinize ne zaman itiraf ettiniz?"

"Oikawa'da kaldığın gece. Mesaj gönderince sen çok kötü oldum. Kıskançlıktan ölecektim Tsukki de bağırdı bana motivasyon konuşması yapmasaydın o zaman diye. Onlar da bozulmuştu. Bir an hepimiz benzer şeyler hissettiğini düşündüm. Sonra söyledim onlara."

"İnanamamıştım." dedi Keiji "Bo'dan beklemiyordum böyle bir şey çünkü bozulmuştu hatırlıyorsun. Kei'yi kıskanmıştı ya."

"Mhm."

"Ben de itiraf ettim hemen ama Kei'nin kararını beklemek zorundaydık."

"Bo'ya çok kızmıştım ikiyüzlü demiştim ona."

"Çok kötüsün Tsukki'cim." suratını yalandan asmıştı.

"Değilim. Onu kıskanıp ikimizi de kalbini kırmıştın."

"O öyle değildi. Ondan ne kadar hoşlandığımı fark etmiştim. O kadar hoştu ki ikiniz de beni bırakacaksınız diye düşünmüştüm."

"Sevgilim bir aptal." Keiji kıkırdadı. Sonra Tetsuro'yu onun kollarından çekip kendi sarıldı.

"Hem ben yeterince belli ediyordum. Benim otizmim var duygularımı saklamayı beceremem ki" dedi Kei gülerek.

"Ben de geçen yaz seni neredeyse öpecektim Tetsu. Anlamadın mı gerçekten" dedi Keiji gülerek.

"O gece." fısıldadı "Öyle değil mi?"

"O gece sana nasıl aşık olduğumu anladım." alnını öptü "Bitmemesini o kadar çok istemiştim ki." sırtını okşuyordu.

"Peki sen brom, sen ne zaman anladın?"

"Yani beraber yaşamaya başladığımızdan beri hep çok hoş göründüğünüzü, çok tatlı olduğunuzu falan düşündüm bunu itiraf etmeliyim. Ama o zamanlar Kenma'ya olan hislerim de şimdikinden farklıydı. Sanki ölüp ona kavuşacağım gün için yaşıyordum. Zaten sizin ilişkiniz vardı izin veremezdim kendime." hıçkırdı. Keiji sıkıca sarıldı yine. "Hislerimi yalnızlığıma verdim, Kenma'yı özlediğim için böyle hisler oluştu sadece özeniyorsun dedim kendime. Ama siz bana hep çok iyi davranıyordunuz."

"Bebeğim." Keiji mırıldandı "Sonra konuşmak ister misin? Dinlenmek ister misin şimdi?"

Başını iki yana salladı "İlk yarışmadan önce hep birlikte uyuduğumuz geceler öyle güzeldi ki. Aklım çok karışmıştı o zamanlar. Hislerim hep vardı ben hep bastırmaya çalıştım. Aranızı bozmaktan korktum. Zaten Bokuto bir kere tepki vermişti."

"Bizim için de çok güzeldi." dedi Bokuto. "Yanımızda olduğun her an çok güzel." Öptü dudaklarını "Seni seviyorum."

"Beni her şeye rağmen sevebilecek misiniz gerçekten?"

"O ne demek Tetsu biz seni zaten seviyoruz." dedi Kei.

"Neye rağmen tatlım?" Bokuto sordu yumuşak bir sesle.

"Kenma."

"Ama biz bunu konuştuk bebeğim" Keiji yanağını öptü yavaşça. "Hatırlıyor musun? Seni seven ve anlayan bir kişi ona olan duygularını sorun etmez. Normal olduğunu anlar demiştim."

"Senin onu hala sevmen nasıl büyük bir kalbin olduğunu gösteriyor Tetsu. O harika bir insandı eminim ve senin mutlu olmanı çok istedi değil mi?" Kei sordu.

"Evet."

"Seni  mutlu etmemize izin ver bro. Biz zaten bir aile gibiydik, artık daha da güzel olacak."

"Ben de sizi mutlu etmek istiyorum."

Bokuto tekrar öptü onu "Hep birlikte çok mutlu olacağız tamam mı bebeğim?"

"Tamam."

"Hadi biraz uyumaya çalışalım olur mu? Ben yanında kalacağım." Keiji yüzünü temizleyip koluna yatırdı onu.

Kei sırtına sarıldı Tetsuro'nun, uzanıp tekrar öptü  "Seni seviyorum." fısıldadı.

"Ben de seni seviyorum." dedi Keiji'nin kollarında dönüp ona sarıldı.

"Kapat gözlerini Tetsu, biraz uyu topla kendini tatlım."

"Evet brom gözlerin kızardı, yüzün bembeyaz. Uyandığında biz yanında olacağız."

"Sevgiliyken bile hala bron muyum?" Tetsuro güldü.

"Sen her zaman benim bromsun. Tatlı sevgilim." uzanıp dudaklarını öptü. "Seni seviyorum."

"Ben de seni seviyorum." Kei yavaşça sırtını okşarken göğsüne sokuldu iyice. Kokusunu içine çekti. Arkadaşlarının, artık sevgililerinin varlığı ona huzur veriyordu. Sakinleşiyordu, derin bir uykuya daldı.

Hıaaa sonundaaaaağ butonu olarak burayı kullanın

Continue Reading

You'll Also Like

22.4K 1.3K 13
Oynanılan her oyun er ya da geç bitmeye mahkumdur..
60.2K 4.6K 37
sadece erkeklerin olduğu bir üniversitede gay yönelimin odağı ve tüm dikkati üzerine çeken Jungkook, bu durumdan sıkılan ve onu bu rahatsızlıktan ko...
19.5K 3.5K 11
"Başka birine aşık olmaktansa, fazlasıyla senin olmakla meşgulüm." "Bebeğim, ikimiz de biliyoruz."
172K 14.9K 26
Taehyung ve nefret ettiği yeni üvey kardeşi Jeon. texting + düz yazı