LOVE BUG -TAEKOOK

By buinrixx

551K 40.4K 14.9K

"Bay Kim,affınıza sığınarak söylemek isterim ki Jungkook bu evliliği istemiyor.Eğer arzu ederseniz oğlum-" "S... More

Episode 1
Episode 2
Episode 3
Episode 4
Episode 5
Episode 6
Episode 7
Episode 8
Episode 9
Episode 10
Episode 11
Episode 12
Episode 13
Episode 14
Episode 15
Episode 16
Episode 17
Episode 18
Episode 20
Episode 21
Episode 22
Episode 23
Episode 24
Episode 25
⚠️DUYURU⚠️
Episode 26
Episode 27
Episode 28
Ufak Bir Duyurucuk🤭
Episode 29
Episode 30
Episode 31
Episode 32
Episode 33
Episode 34
Episode 35 (SEZON FİNALİ)
Episode 36
Episode 37
Episode 38
Episode 39
Episode 40
Episode 41
Episode 42
FİNAL

Episode 19

13.2K 1K 238
By buinrixx


Jungkook eşine bakakalırken kurdunun uluyup içini deşmesini hissediyordu.Bir gün ayrı kalsalar bile ruh eşinden ayrı kaldığı için vücudunda olan ağrılar anında kaybolmuştu.Eşini görmesiyle her yarası bir bir iyileşmişti ama o merhem kalbine işlememişti Jungkook'un.Eşinin suratını gördüğünde Soobin'le olanlar yüzüne tokat gibi çarparken sinirle kaşlarını çattı.Eşinin ona yaklaşmasını istemiyor ve buradan gitmesini diliyordu.Bu yüzden elindeki bohçayı köşeye koyduğu gibi kapıyı kapamaya çalışmıştı ama Taehyung ondan hızlı davranıp kapıyı tutmuştu.

"Git buradan!"demişti Jungkook kapıyı ona doğru iterken ama boşa çabalıyordu.Eşi ondan kat ve kat daha güçlüydü.

Taehyung kapıyı iyice iteleyip içeri girmiş,Jungkook'un sinirli bakışlarının hedefi olmuştu.

"Sen gitmeyeceksen ben giderim!"demişti Jungkook bohçasına uzanırken ama Taehyung elini tutmuş ve diğer eliyle bohçasını almıştı.Bir an önce eşini buradan götürmek ve kendi evlerinde rahatça konuşmak istiyordu ama Jungkook inat ediyordu.

"Gidiyoruz!"demişti Taehyung onu çekerken ama Jungkook boşta kalan eliyle göğsüne yumruklarını indirmeye başlamıştı.

"Bırak,seninle asla gelmem!"demişti bağırarak.

Jimin ve Teyze Jungkook'un yanına geçip onu sakinleştirmeye çalışmışlardı,o esnada sesleri duyan askerler ve Namjoonda kapıdan seslenmişti Taehyung'a.

"Efendim,lütfen kapıyı açın."demişti Namjoon.Başkalarının yanında Taehyung'a ismiyle seslenemiyordu.Hem kapının arkasından gelen sesler Namjoon'u tedirgin etmişti.Her ne kadar Taehyung oldukça güçlü olsada işini şansa bırakamazdı.

"Askerleri alıp dönün Namjoon!"demişti Taehyung önünde ondan kurtulmaya çalışan eşini hissederken.

"Ama efendim-"

"Dönün dedim!" demişti gür sesiyle Taehyung.

Namjoon itiraz edemezken askerlerle bölgeden uzaklaşmaya başlamışlardı.O esnada ortamda olan sessizliği Jimin bozmuş ve kasabalarının sahibi olan deltaya bakmıştı.

"Efendim,beni affedin ama Jungkook şuan gelmek istemiyor.En azından kafasını toparlayana kadar burada kalsın."demişti laflarını bitirdikten sonra eğilerek.

Taehyung içeri girdiğinden beri gözü Jungkooktan başkasını görmemişti.Gözleri karşısında ki genç çocuğu ve onun hemen yanındaki yaşlı teyzeye değmişti.Önünde saygıyla eğilirken birden eve girip huzursuzluk verdiği için özür dilemişti.

"Afedersiniz,densizlik ettim."demişti Taehyung eğilirken.

Jungkook sinirle ona bakarken elini ondan hırsla çekti ama Taehyung bu sefer kolundan sıkıca kavramıştı.

"Densizlik etmediniz efendim."demişti teyze saygıyla eğilmeye yeltenirken.Taehyung onu engellemiş ve kendisinin önünde eğilmemesini emretmişti.

"O zaman biz gidelim artık."demişti Taehyung Jungkook'a dönerken.O esnada bakışlarını Jimin'e değdirmişti.Jungkook'u burada bırakmaya niyeti yoktu.

"Seninle gelmeyeceğim,Jimin yardım et nolur."demişti Jungkook Jimin'e yalvarırken.

Kendisi dışındakilerden yardım istemesi Taehyung'u kızdırırken Jungkook'u kendine yaklaştırmıştı ama Jungkook onu göğsünden itip kolunu çekmişti boşluğundan yararlanarak.

"Her şeyi bitirdim ben,geri dönmeyeceğim."demişti Jungkook dolu gözleriyle ona bakarken.Taehyung sert ifadesini bozmamıştı.O da Jungkook'a bir şey diyecekken teyze girmişti araya.

"Jungkook,sakinleş oğlum."demişti Teyze koluna dokunarak. "Oturun lütfen,sakin kafayla konuşun."

"Hayır,gidecek."demişti Taehyung'a meydan okurken.

Taehyung eşinin ilk kez sinirli haline denk geliyordu ama artık o da sinirlenmeye başlıyordu.Tanımadığı insanların arasında kalmıştı,hem de genç bir alfa da evdeyken.

Taehyung sinirle elindeki bohçayı köşeye atmış ve ayakkabılarını çıkarıp salona geçmişti.Jungkook onun bu rahatlığına anlam veremezken Teyze'nin önünden geçerken eğilmiş ve koltuğa oturmuştu.Ondan vazgeçmediğini ve onu alana kadar da gitmeyeceğini göstermek istiyordu ona.Eşini burada bırakmayacaktı.

"Biraz oturalım bakalım."demişti Jungkook'a gülerken.

.....

Saat epey geç olmuştu.Teyze her ne kadar aralarını yumuşatmaya çalışsada Jungkook direniyordu.Yaşadığı şeyler kolay değildi elbet ama bir kere bile olsa dinlemesi gerekirdi eşini.

Taehyung'un olduğu yere girmiyor,öylece Jimin'in odasında oturuyordu.Taehyung gitmeye kalkışsa da Jungkook istememişti,Taehyung da daha fazla üzerine gitmemek için zorlamamıştı onu.Hüzünle geri yerine oturmuş ve yüzünü sıvazlamıştı.

"Jungkook'u tanıyor muydunuz önceden?"demişti Taehyung Teyze'ye.

"Hayır,aynı at arabasıyla geldik.Yola çıkar çıkmaz ağlamaya başlayınca merak ettim derdini.Biraz zorlansa da anlatmaya başladı,gidecek yeri de olmayınca benimle gelmesini teklif ettim,af buyurun."demişti Teyze mahçup bir şekilde.Tanrı biliyor ya iki eşin arasını kötü yapmayı asla istemezdi.

"Her şeyden haberdarsınız öyleyse?"

"Evet."demişti teyze mahçup bir şekilde bakarken.

Geç saatlere kadar Jimin ve Teyzeyle konuşmuş,olan biteni anlatmak zorunda kalmıştı.Eşi ile arasında geçenleri anlatmak istemezdi kimseye ama mahçup hissetmiş ve kendisini açıklama gereği hissetmişti.İlk olarak konuya Teyze girmişti zaten,gerisi çorap söküğü gibi gelmişti.

"Keşke durumlar buraya gelmeseydi ama olan olmuş bir kere oğlum,şimdi aranızı düzeltmeye bakın."demişti Teyze.

Olayları Taehyung'un ağzından dinleyince Jungkook'un fazlasıyla yanlış anladığını anlamıştı ama nasıl düzelteceklerini o bile bilmiyordu.

Taehyung'un bakışları Jimin'in odasına değmişti tekrardan.O odada tek başına ağladığını bilmek içini sızlatıyordu.Kimseyi yanına almak istemiyordu ama.

"Bu gece burada kalın Bay Kim,saat geç oldu zaten.Yarın yola çıkarsınız."demişti Jimin.

Taehyung kafasıyla onaylamıştı onu.İtiraz edecek gücü de kalmamıştı zaten.Jimin kalkıp döşekleri indirmek için odaya girmişti.Taehyung Jimin'in aklındaki kişiden tamamen farklıydı.O gaddar ve sert birini beklemişti ama oldukça kibardı.Jungkook'a olan bakışları bile onu ne kadar sevdiğini belli ediyordu ama Jungkook bunu göremeyecek kadar kördü.Ama o da Jiminse ikisini yakınlaştıracaktı bu gece.Sinsi sinsi gülmüş ve salonun yanında olan odaya kurmuştu döşeklerini.Jungkook'u farklı bir planla buraya getirecek ve kapıyı kilitleyecekti.

İki döşeği bitiştirip üzerlerine yastık ve yorganı da güzelce serdikten sonra salona geçmişti.Taehyung'un gözleri çökmüş ve uykusuzluktan içi kızarmıştı.Biraz dinlenmesi gerekiyordu artık.

"Yatağınız hazır efendim,ben Jungkook'u oraya kıstıracağım şimdi."demişti gülerken.

"Jimin!"

Teyze ona kızıp kolunu cimciklerken Taehyung ilk kez gülmüştü dünden beri.Nene-torun çok samimiydiler,Taehyung kasabasında böyle insanlar olmasına sevinmişti.

"Teşekkür ederim."demişti yerinden doğrulurken.

Teyze ve Jimin'e iyi geceler dedikten sonra odaya geçmiş ve üzerindekini çıkartıp sadece pantolonla kalmıştı.

Jimin delta odaya gittikten sonra dış kapıyı açmış ve birkaç saniye sonra kapatmıştı.Amacı Jungkook'a deltanın gitmesini düşündürmekti.

"Ne yapıyorsun?"demişti Teyze kızarak ama Jimin oralı bile olmamış ve gülümseyerek kendi odasına girmişti.

Kapıyı aralayıp içeri girerken Jungkook merakla ona bakıyordu.İçten içe deltanın gitmesini istemezken Jiminden dinleyeceği şeyleri bekliyordu.

"Gitti Jungkook."demişti Jimin yanına gidip ıslanan yanaklarını silerken.

Jungkook kalbinin kırıldığını hissederken Jimin'e bir şey çaktırmadı ve omuzlarını silkti.

"İyiki gitti."demişti çatallaşan sesiyle.

Jimin onun bu hallerine içinden gülerken kolundan tutup kaldırmış ve odanın dışına sürüklemişti.

"Hadi,geç odaya.Uyu biraz."

Jungkook Jimin'in davranışlarına anlam veremiyordu.Böyle bir durumda Jimin onu sarıp sarmalar ve derdini dinlerdi ama tam tersi olmuştu.

"Teyze?"demişti şaşkınlıkla bir ona bir Jimin'e bakarken.

"Ne yapıyor bu?"demişti hâlâ sürüklenirken.

"Deliyle uğraşılmaz oğlum."demişti Teyze Jimin'e kötü kötü bakarken.

Jungkook'u onun kollarından kurtarmış ve yüzünü tutup alnını öpmüştü.Jungkook'un gözleri dolarken Teyze'ye sarıldı sıkıca.Annesi yerine koyuyordu onu.

"İyi ol oğlum,üzme kendini daha fazla."

Teyze saçlarını okşayıp ıslanan yanaklarını silmiş ve Jimin'e bakmıştı.Jimin de mesajı hemen anlayıp arkadan Jungkook'a sarılmıştı.Nenesi her zaman duygusal biri olmuştu,bu yüzden Jimin'e de bunu aşılamaya çalışıyordu.Jiminde duygusaldı ama o daha çok mantıkçı biriydi ve oldukça meraklı.

Jungkook ikisine de sarılırken onlara iyi geceler demiş ve Jimin'in ona gösterdiği odaya girmişti.Arkasını dönüp kapıyı kapattığı esnada kapının kitlenmesiyle öylece kalmıştı.

Tam kapıya yumruk atacakken arkasında hissettiği hareketlenmeyle arkasını dönmüştü.Taehyung ona üç dört adım kadar yakınken oyuna geldiğini anladı ama itiraz etmedi.Özlediği için miydi ya da konuşmak istediği için miydi bilemedi.Öylece baktı ona.

Taehyung kendisine doğru gelirken Jungkook yana doğru kaymıştı ama Taehyung onu tutup duvara yaslamış ve belinden tutup diğer eliyle yüzünü kavramıştı.

"Güzelimm."demişti eğilip yanağından öperken.

"Öpme beni!"demişti Jungkook onu itmeye çalışırken ama Taehyung tek eliyle iki elini tutup yukarı,duvara yapıştırmıştı.Diğer eliyle beline baskı uygulamış ve iyice ona yapışmasını sağlamıştı.Jungkook'un burnu neredeyse eşinin çıplak göğsüne değecekken kafasını yan çevirdi.

"Neden yüzüme bakmıyorsun?"demişti burnunu yanağında gezdirirken.Mis gibi kokusunu soluyor,yumuşak tenini keşfetiyordu.

"Konuşmak istemiyorum,uyuyacağım."demişti Jungkook.

Taehyung zaten onunla evde konuşacaktı,burada olmazdı ama birazda olsa onu yumuşatmaya çalışıyordu.

"Jungkook,beni dinlemen gerek."demişti güzel gözlerini izlerken.

"Zaten beni yarın zorla götüreceksin,orada anlat derdini."demişti eşinin gözlerine ilk kez bakarken. "Şimdi uyumak istiyorum."

Taehyung onu daha fazla bunaltmak istemedi.

"Uyuyalım."deyip onu kıstırdığı yerden çekilmiş ve yatağa ilerlemişti.Jungkook ondan önce yatağa geçmiş ve en uç kısma geçmişti.Taehyung'a yakın olmak istemiyordu.Sırtını ona dönerek uzanmıştı.

Taehyungta yatağa girerken dirseğini yastığa,yüzünü avcuna yaslamıştı.Battaniye kasıklarına kadar olan kısmı örterken elini kaldırıp Jungkook'un saçlarını sevmeye başladı.Her ne kadar aralarında ki meseleleri evde konuşmaları gereksede kendisini tutamadı Taehyung.

"Ofisime benden habersiz geldi Soobin."demişti Taehyung sessizce.Hâlâ Jungkook'un saçlarını sevmeye devam ediyordu.

Jungkook kardeşinin ismini eşinin ağzından duyunca içi kıskançlıkla kavruldu.Anlatmasını istemiyordu ama merakta ediyordu.O yüzden bozmadan dinledi.

"Ben o sırada dosyalara bakıyordum.Kapıyı bile çalmadan girdi içeri ve masama kadar geldi.Neden geldiğini sordum."

Jungkook nefesini tutup onun saçını okşayan ellerine odaklandı.Her ne kadar ona kızgında olsa rahatlatıyordu bu hareketi onu.

"Edepsizce konuşup sarkıntılık yaptı,üzerime gelip bana dokunmaya çalıştı ama müsaade etmedim."

"Senin dokunduğun tenime kimse dokunamaz."

Jungkook yumruklarını sıkarken gözlerini yumdu çaresizce.Taehyung onundu,onun eşiydi.Nasıl böyle davranabilirdi?

"Onu umursamayıp koltuğa oturdum,o da karşıma geçti.O konuşmaları ciddi bir şekilde söylemedim Jungkook."

"Amacım sadece ona haddini bildirmekti."dedi derince yutkunurken.

"Karnında bir çocuk taşıyabildiğin için evlenmedim seninle,omega olman umurumda değil,güzelliğin benim için paha biçilmez."demişti o gün olan konuşmalara değinerek.

Jungkook'un içi kıpır kıpır olmuştu ama yine de emin olamıyordu.Şüphe öyle bir şeydi ki asla rahat bırakmıyordu onu.İçini yiyip bitiriyordu.Eşinin söylediklerinden yüzde yüz emin olamıyordu.Önceden onu sevdiğinden eminken neden şimdi emin olamıyordu?Neden onu bazı şeylere inandırmaya çalıştığını düşünüyordu?

"Sana aşığım."

Jungkook'un heyecandan nefesi kesilmişti.

Taehyung elini saçından aşağı sürükledi ve mühür izini okşadı.

"Tenine aşığım."

"Duymak istemiyorum bu laflarını."demişti Jungkook geri çekilirken.

Taehyung derin nefes alıp yatağa tam anlamıyla uzanmış ve Jungkook'u belinden tutup kendi bedenine yapıştırmıştı.Eşini deli gibi özlemişti.

"Ne yapıyorsun?Bırak beni."demişti Jungkook belinde olan kolunu çekmeye çalışırken.Taehyung onun kıpırdanmalarını umursamadan burnunu boynuyla çenesi arasındaki yere dayamış ve kokusunu solumaya başlamıştı.

Kurdu sevinçle yerinde kıvranırken biraz daha çekti eşini kendisine.Her şeyine hasret kalmıştı.Kokusuna,tenine,yüzüne,sesine...

"Eşime istediğim zaman sarılabilirim."demişti kulağının arkasını öperken.

"Yapma,istemiyorum."demişti Jungkook ama ondan kurtaramıyordu kendisini.

Taehyung ellerini belinden çekip üzerine çıkmış ve bileklerini tutup yatağa bastırmıştı.Jungkook inatla ona bakmazken Taehyung yüzüne yaklaşmaya başlamıştı ama birden yüzünü yan çevirmiş ve Taehyung'un çenesini kasmasına sebep olmuştu.

"Jungkook!"demişti dişlerinin arasından.

Jungkook göz ucuyla ona bakmıştı,ne kadar sinirlendiğini görmüştü ama yine de ona bakmadı.Eşinin onu aldattığını düşünmesine rağmen ona karşılık veremezdi.

"Lütfen."demişti Jungkook çaresizce.

Taehyung bir şey demeden kalkmış ve üzerini giyinip odadan çıkmıştı.Dış kapının da sesini duymasıyla içi iyice huzursuzlaşırken öylece kalakaldı yatakta.Sonrasında meraklandığından yavaşça pencereye ilerlemiş ve perdeyi aralayıp dışarı bakmıştı.

Taehyung bahçedeki taşın üzerine oturmuş,kafasını eğmiş ağlıyordu.Omzuları arada sarsılsa da kendisini sıkıyordu.Gözyaşları bir bir düşerken Jungkook gözlerinin dolduğunu hissetti.Eşini ilk kez ağlarken görmek içini deşmişti.

Taehyung'un gözyaşları bir bir dökülürken kafasını kaldırdı ve yıldızları izledi bir süre.Eşi onu istemiyor ve inanmıyordu.Oldukça çaresiz hissederken ne yapacağını düşünüp durdu ama aklına bir şey gelmedi.Jungkook'un ona olan güvenini ve sevgisini yitirmek istemiyordu.

Sol yanağından süzülen gözyaşını tekrar hissederken kapı gıcırtısını duymasıyla bakışları oraya çevrilmişti.Jungkook kendisine üzgün bir şekilde bakarken gözyaşlarını sildi hızla.Onu ağlarken görmesini istemiyordu.

Jungkook yavaşça eşinin yanına ilerledi.Onu kırdığı için ondan özür dilemek istiyordu sadece.Onun ağlamasına dayanamazdı.Eşine her ne kadar kırgın olsa da ona aşık olduğunu inkar edemezdi.

Yanına gidip taşa oturacakken Taehyung ince bileklerinden kavrayıp tek dizine oturtmuştu onu.Taş soğuktu ve onun üşümesini istemiyordu.

"Taş soğuk."demişti Taehyung açıklama yaparken.

Jungkook onu daha fazla üzmek istemediğimden sesini çıkarmazken kafasını eğdi sadece,kucağından kalkamadı.Cesareti kırılmadan konuşmak istiyordu.

"Beni sevip sevmemen önemli değil,sana kendimi zorla sevdiremem."

"Yine de razıyım seninle gelmeye ama ağlama Taehyung.Ben kimsenin kalbini kırmak istemem,seni de kırmak istemedim,özür dilerim."

Taehyung burukça gülmüş ve şakağından öpüp koklamıştı saçlarını derince.Jungkook'un sesi çıkmadı,daha fazla incitmek istemedi onu.

"Özür dileme,senin suçun değil."

"Seni çok seviyorum,Jungkook."demişti omzunu öperken.

"Asıl ben özür dilerim,seni üzdüğüm için"

Jungkook bir şey dememiş ve yavaşça kalkıp odaya gideceğini söylemişti.Taehyungta arkasından giderken ikili odaya girmiş ve uyumaya çalışmışlardı.

-Bölüm Sonu-

Çok güzel olmadı sanki😔

Continue Reading

You'll Also Like

96.8K 6.5K 12
Vita'sı sadece ona aitti, başkalarına değil. +Mpreg Delta - Jungkook Vita - Taehyung 🎖Alfa #14 🎖Omegaverse #15 🎖 Delta #4 🎖Taekook #137 🎖Vkook...
835K 67.2K 13
arkadaşlarıyla birlikte orduya katılan jungkook, ilk görüşte etkilendiği komutan kim taehyung'a cinsel içerikli mesajlar atmaya başlar. taekook, tex...
303K 32.6K 53
Jungkook, kardeşinin sevdiği adama kavuşabilmesi için düğün günü onun yerine geçmiş ve kaçması için ona zaman kazandırmıştı. Oysa bilmiyordu ki; Delt...
167K 11.3K 20
Delta Jeon Jungkook çekinik alfa kim Taehyung ile ruh eşi çıkar kaos falan arıyorsanız gidin yani ben burayı feels bombardimanina tutucam /Tamamlandı/