İYİ OKUMALAR
Hepimiz yemek masasında oturmuş tuna abimin hazırladığı yemekleri yiyorduk. Gerçekten çok güzel olmuştu, hele sarma harikaydi. tabağıma iki üç tane koyduktan sonra miray'ın tabağına da koyduktan sonra masaya bıraktım
__________________
Yemekten sonra hep birlikte masayı toplayıp salona oturduk. Miray ayağa kalkıp deniz'in yanına gitti önünde beklemeye başladı. "güzelim gel otur"
"senden bir şey isteyebilir miyim?"
"tabi ki güzelim"
"fotoğraf makinemin kartı doldu da şimdilik senin bilgisayarına aktarsak olur mu?"
"olur tabi hatta en kısa zamanda size bir bilgisayar falan alalım"
"biz yarın okul çıkışı abi- kardeş günü yapacağız ikizlerle o zaman alırız sizde gelin sizinde bir ilk eksiğiniz varsa onları halledelim" Oğuz abinin sözü ile hepsi başını salladı. Deniz ayağa kalkıp miray'la birlikte yukarı çıktığında oğuz abi beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Onun kollarının arasında kendimi çok güvende hissediyordum
MİRAY'IN ANLATIMIYLA
Odamdan fotoğraf makinemi alıp deniz'in odasına gittiğim. Bir iki kabloyu bağladıktan sonra resimler ekranda göründü
"bakmak ister misin"
"çok isterim" İlk resme tıkladığında miraç'ın uyurken çektiğim resmi karşımıza çıktı
Daha sonra başka bir resme tıkladı. miraç ders çalışırken onun resmini çekmiştim.
Bana kahvaltı hazırlarken bir resmi vardı
Ve sıra onların resimlerine geldi. Buraya geldiğimizden beri onların beni sevdiğini anladığımdan beri gizli gizli resimlerini çekmiştim.
"bunları ne zaman çektin"
"şey... sizden gizli çektim ama kızdıysan silerim"
"kızmadım bunlar çok güzel... sadece şaşırdım" Fotoğraf makinemi geri bana uzattı
"birlikte bir tane resim çekilelim mi?" Başımı evet anlamında sallayıp kamerayı ayarladım. İkimizde gülümsediğimizde fotoğrafı çektim.
Resme baktığımda ağzını yüzünü komik bir şekle sokmuştu ve biz resmi öyle çekmiştik. Çok güzel olmuştu
"hadi inip diğerlerinin de resmini çekelim"
"evet hadi" Birlikte koşarak aşağıya indik. Kendimi küçük bir çocuk gibi hissediyordum.
"deniz miray koşmayın düşeceksiniz" Oğuz abinin lafından sonra yavaşlayıp yanlarına gittim. hazırlıksız bir şekilde onları çektim hepsi bana şaşkınca bakarken miraç gülmeye başladı
"miray yine iş başında" tuna abi makineyi aldığından beri elimden hiç düşürmemiştim. "bir tanede poz verin öyle çekeyim olur mu?" Hepsi gülümseyip bir yerde toplandılar. Bende gülümseyip onların resmini çektim
"minik kuşum sende gel"
Tuna'nın dediği ile kamerayı ayarlayıp idil ablanın yanına gittim.
"gülümseyin"
Flash patladığında gülümseyip yerimden kalktım ve resme baktım. Çok güzel olmuştu.
...
Saat çok geç olmuştu ve benim uykum gelmişti. Esnediğimde miraç bana baktı
"uykun mu geldi ay ışığım" Başımı salladığımda ayağa kalktı "biz yatsak sorun olur mu?"
"olmaz hadi yatın yarın okul var... deniz sende yat abim geç oldu" Deniz abimde yerinden kalktı herkese iyi geceler deyip dişlerimizi fırçalamak için banyoya gittik.
"bence sabah abimlere zahmet vermeyelim üçümüz birlikte yatalım" Deniz'in bu söylediğine gülümsedim. Bizimle uyumak için bahane üretiyordu ama buna gerek yoktu. Bize söylese biz onunla uyurduk
Miraç'ta bunu anlamış olacak ki gülümseyerek konuştu
"çok mantıklı kimin odası"
"benim yatağım daha büyük gibi"
Başımı sallayıp ağzımı çalkaladım ve banyodan çıktım. Üstümü değiştirip deniz'in odasına gittim. onlarda gelince yatağa yattık. Ben ortalarında yatıyordum. Sağ yanımda Miraç sol yanımda ise deniz yatıyordu
O anlık gelen gaz ile ikisinin de yanağından öpüp hızla gözlerimi kapattım. ikisinin de güldüğünü duydum ama gözlerimi açmadım
Biraz sonra zaten uyumuştum
SON
NASILDI?
SİZCE HİKAYE SIKICI OLMAYA MI BAŞLADI?
EN SEVDİĞİNİZ SAHNE?
BUNDAN SONRA NE OLSUN?
RESİMLERİ BEĞENDİNİZ Mİ?