𝑻𝒘𝒐 𝑮𝒖𝒔𝒆𝒕 𝑺𝒑𝒊𝒓𝒕�...

By ramanoffstark

104K 3.8K 72

𝑯𝒂𝒏𝒈𝒊 𝒚𝜾𝒍𝒅𝒂 𝒐𝒍𝒖𝒓𝒔𝒂𝒌 𝒐𝒍𝒂𝒍𝜾𝒎 𝒂𝒚𝒏𝜾 𝒈𝒐̈𝒌 𝒚𝒖̈𝒛𝒖̈𝒏𝒆 𝒃𝒂𝒌𝜾𝒚𝒐𝒓 𝒐𝒍𝒂𝒄𝒂𝒈... More

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm

5. Bölüm

6.5K 208 3
By ramanoffstark

Herkese merhaba nasılsınız.

Kurguma hoşgeldiniz umarım keyifli vakit geçirirsiniz gördüğüm yazım hatalarını düzelttim gözümden kaçanlar olduysa kusura bakmayın ve oy vermeyi unutmayın.

Two Guset Spirti & İki Misafir Ruh

Can Koç / Gökyüzünü Tutamam
'Ben gökyüzünü tutamam
Yıldızları çalanlar var'

'Ruhlar tesadüfen karşılaşmaz'

5. Bölüm : Başka Bir Hayat

Umay Kara

Ne zamandan beri aynanın karşısında kendime daha doğrusu aynadaki yabancı adama bakıyordum bilmiyorum karşımdaki adamın açık kahverengi gözleri koyu kahverengi saçları vardı 1.80 boylarındaydı ve bu adamı hayatım boyunca hiç görmediğime emindim. Hala bir kabusun içinde olduğumu düşünüyordum çünkü bunun başka bir açıklaması olamazdı ben tanımadığım birinin bedenine girmiştim ama bu nasıl olmuştu?

Çisem'in söylediğine göre abisi ilk önce darp edilmiş daha sonra ise sırtından üç kurşunla vurulmuştu Bora'nın yaşaması mucizeydi ama şerefsiz adamlar nasıl vurduysa nefes alırken bile zorluk çekiyordum diğer yandan ise aklımda bir sürü soru vardı ben Bora'nın bedenindeysem o da benim bedenimde olabilirdi ama ben ölmüşte olabilirdim uyanmadan önce göğsümün altından vurulduğumu hatırlıyordum.

Ne zaman bu olaylar hakkında mantıklı cevaplar arasam başıma ağrı giriyordu bu yüzden dengemi kaybedip düşmeden son anda duvara tutunduğumda yavaşça yere oturup sırtımı duvara yaslayarak kendime gelmeye çalıştığımda bir an önce kendi bedenime dönmem gerektiğini düşünmüştüm ama bunu nasıl yapacaktım bilmiyorum bir şeyler yapıp ilk önce nerede olduğumu öğrenmem gerekiyordu sıkıntıyla nefes verip ellerimle yüzümü kapattığımda aklıma hastane odasında olan telefon geldiğinde heyecanla ayağa kalktığım an sırtıma keskin bir ağrı girmişti.

"Şerefsiz köpekler neyle vurdunuz çocuğa ağrıdan ölüyorum"

Söylenerek tuvaletten çıkıp yatağın yanına giderek oturup telefonu elime aldığımda ilk önce abimi arayacaktım ona nasıl bir açıklama yapıcaktım bilmiyorum ama şu an istediğim tek şey burdan gitmekti telefonu kulağıma götürüp abimin numarasını tuşladığımda aramanın açılmasını beklemeye başlamıştım ama istediğim gibi olmamış abim telefonu açmamıştı korkuyla bu sefer annemi arayacağım sırada odanın kapısı açılmış içeri Çisem girmişti.

"Abi napıyorsun sen?"

Çisem önce bana daha sonra ise elimde tuttuğum telefona baktığında ona ne yalan söyleyeceğimi düşünüyordum.

"Şey ben"

"Abi farkında mısın bilmiyorum ama sen vuruldun karakol sen olmadan da suçluları yakalayabilir"

Çisem'in söylediği şeyi anlamayıp tek kaşını kaldırarak ona baktığımda karakolun ne alaka olduğunu düşünmüştüm.

"Karakol mu?"

"Evet karakol sen pol- doğru ya"


Çisem sanki unuttuğu bir şeyi hatırlamış gibi cümlesini yarıda kesip başka bir şey söylediğinde ben hala ne olduğunu anlamamıştım abim telefonu açmadığı için strese girerken şimdi karşımdaki kızın söylediği şeyler kafamı karıştırmıştı.

"Ne doğru ya?"

"Sakin ol doktor hafıza kaybı yaşadığını söyledi"

Çisem yanıma gelip yatağa oturduğunda aklıma harika bir fikir gelmişti hafıza kaybını bahane edip Bora ve onun yaşamı hakkında bir şeyler öğrenebilirdim kendi bedenime geri dönene kadar bu bedende kalıcağım için kimsenin benden şüphe etmemesi gerekiyordu akıl sağlığımın yerinde olmadığını düşülürlerse hastaneye bile kapatılabilirdim ve bu isteyeceğim son şey olurdu bu yüzden kendimi rola kaptırıp elimdeki telefonu yerine bırakmıştım.

"Evet ben hiçbir şey hatırlamıyorum"

"Merak etme burda ben varım her şeyi hatırlamana izin vereceğim özellikle kendimi hatırlatıcam sana"

Çisem seçim konuşması yapar gibi konuşup elini yumruk yaparak yatağa vurduğunda bu halleri komiğime gitmişti.

"Şimdi bana istediğin ve merak ettiğin her şeyi sorabilirsin"

"Peki o zaman"

Aklımda olan soruları sıraya dizip sormaya başladığımda ilk soru dudaklarımın arasından çıkmıştı.

"Yanınızdaki diğer kız kimdi?"

"Cansel senin nişanlın"

Duyduğum şeyle içime büyük bir korku düşmüştü ben bu kızla Bora'nın bedeninde olduğum sürece nasıl uğraşıcaktım.

"Onu seviyor muyum peki?"

Çisem söylediğim şeyle gülmeye başladığında bunları öğrenmem gerektiği için sesimi çıkarmamıştım yapıcağım yanlış bir şey yüzünden kurulucak bir yuvayı yıkabilirdim ve bu isteyeceğim son şey olurdu.

"Cansel ile sen istemeyerek nişanlandınız?"

"Nasıl yani?"

"Aslında burda istemeyerek nişanlanan kişi sensin Cansel halinden memnun"

"Yani ben onu sevmiyorum?"

"Onu sadece arkadaş olarak seviyorsun başka türlü değil"

"Peki neden onunla nişanlandım?"

"Annem senin ömrün boyunca yalnız kalmandan korkuyordu sende bu yüzden Cansel ile mantık evliliği yapmaya karar verdin"

"Anladım"

Ne anlaması hiçbir bok anlamamıştım insan niye sevmediği biriyle birlikte olur diye düşünmek istiyordum ama bende böyle bir salaklık yapmıştım yani bu konuda konuşmaya hakkım yoktu.

"Peki ya baban yani babamız nerde?"

İkinci sorum ile Çisem'in yüzündeki gülümsemenin yok olduğunu gördüğümde yanlış bir şey mi söyledim diye düşünmüştüm.

"Çisem bi sorun mu var?"

"Babam ben 1 yaşındayken ölmüş"

Duyduğum şeyle ne diyeceğimi bilememiştim böyle zamanlarda ne denir bilmiyordum ama Bora ve Çisem'in babalarının nasıl öldüğünü merak etmiştim.

"Eğer daha kötü olmayacaksan nasıl öl-"

"Babam polisti senin gibi gittikleri görevlerden birinde vurulup ölmüş"

Çisem'in kurduğu cümlede takıldığım tek yer babam polisti senin gibi dediği yer olmuştu.

"Ben polis miyim?"

"Doğru ya ben sana onu söylemeyi unuttum sen başkomsersin"

Duyduğum şeyle içimdeki korku ikiye katlanmıştı başkomiser olan birinin bedenine girmiştim ve napıcağımı bilmiyordum ya hastaneden çıkar çıkmaz beni karakolda isterlerse n'olucaktı?

"Abi iyi misin? Yüzün bembeyaz olmuş"

Çisem'in sesini duyup ona döndüğümde yüzündeki korkuyu görmüştüm.

"İyiyim sadece biraz dinlenmem gerekiyor"

"Tamam dinlen ben dışardayım"

Çisem ayağa kalkıp kapının önüne gittiğinde durup arkasını dönerek tekrar bana bakmıştı.

"Bu arada doktor 1 hafta sonra eve gitmemize izin verdi ama kendini yormaman gerekiyor"

Çisem bunu söyledikten hemen sonra odadan çıktığında ben öylece oturmuş yere bakıyordum tanımadığım kişilerin evine gitmek istemiyordum ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu sırt üstü yatamadığım için sağ kolumun üstüne yatıp gözlerimi kapattığımda beni zor günlerin beklediğini düşünmüştüm ve bir an önce bu durumdan kurtulmak istiyordum.

(1 Hafta Sonra)

Bora Keskin

"Hadi geç kızım"

Yasemin hanım elini sırtıma koyup beni hafifçe öne ittiğinde daha önce hayatım boyunca hiç görmediğim yabancı eve bir adım atıp içeri girmiştim doktor ile ne kadar konuşsam bile kendimi yormamam şartıyla eve gelmeme izin vermişti bu da Yasemin hanımın işine gelmiş olmalıydı anladığım kadarıyla kızına kendi elleriyle bakmak istiyordu ama işte sorun orada başlıyordu ben onun kızı değildim ve bu yabancı olduğum evde kalmakta istemiyordum. Aklımdaki düşüncelerle içeri girdiğimde beni ilk önce kısa bir koridor amerikan mutfağı ve salon karşılamıştı etrafıma bakıp evi incelediğim sırada bana doğru koşarak gelen küçük bir oğlun çocuğu görmüştüm.

"Abla"

Çocuk yanıma gelip bacağıma sarıldığında donmuş bir şekilde ona bakıyordum Umay'ın kardeşi olduğu belliydi.

"Oğlum ablan yorgun dinlensin daha sonra sarılırsın"

"Hayır ben şimdi sarılıcam"

Küçük çocuk kollarını bacaklarıma daha sıkı sarıp konuştuğunda aklıma Çisem gelmişti çocukken o da böyle şeyler yapıyordu acaba şimdi napıyordur.

"Abla neden 1 hafta boyunca eve gelmedin?"

Çocuğun sorusuyla ne diyeceğimi bilemeyip sessiz kalarak ona baktığımda o da cevap beklediğini belli eden gözleriyle bana bakıyordu.

"Yağız gel abim biz seninle çizgi film izleyelim"

Arel kardeşine doğru bir adım attığında Yağız bacağıma daha sıkı sarılmıştı ablasına düşkün olduğu burdan belli oluyordu her ne kadar Umay'ın bedeninde olsam ve bu aileye ait olmasam bile araya girmem gerektiğinğ anlayıp Yağız'ın saçlarını okşamaya başlamıştım.

"Yağız ben çok yorgunum abicim daha sonra sarılsak olur mu?"

"Abi mi?" ~ Yasemin

"Yani ablacım"

"Şuna bak Yağız'ı hatırlıyor bizi hatırlamıyor"

Arel'in söylediği şeyi duyduğumda gülmemek için kendimi zor tutmuştum bir haftadır bana daha doğrusu kız kardeşine trip atıyordu ve bu süre içinde çocuk gibi davranmıştı.

"Ablam sizi unuttu mu abi?"

"Unuttu yakında seni de unutur"

"NE"

"AREL" ~ Yasemin

"Üff iyi be sustum"

Arel sol tarafımda bulunan merdivenlere yönelip üst katta çıktığında Yasemin hanım yanımıza gelip sağ dizinin üstüne oturmuştu.

"Korkmana gerek yok bebeğim abin şaka yapıyor"

"Üzülmeyeyim diye yalan söylüyorsunuz"

"Hayır söylemiyoruz istersen ablana sor"

Yasemin hanım topu benim kucağıma attığında Yağız'ın bakışları bana dönmüştü.

"Annem doğru söylüyor ben sizi hiç unutur muyum"

"Unutmazsın değil mi?"

"Unutmam tabi"

Yağız'ın gözlerindeki mutluluğu gördüğüm an derin bir nefes almıştım tanımadığım bi çocuğu üzüp ailesi ile arasını bozmak istemiyordum.

"Anne babam aradı bu akşam geliyormuş"

Duyduğum şeyle unuttuğum bir kaç şey tokat gibi yüzüme çarpmıştı Umay'ın herkes gibi babası vardı ve o adam bu akşam buraya geliyordu napıcaktım ben? 14 yaşındayken kaybetmiştim ben babamı ve şimdi ondan başka birine baba demek garip hissetmeme neden olucaktı. Soruların beni boğduğunu hissettiğim an başım dönmüş ve hafifçe sendelenmiştim. Yasemin hanım bir şeylerin ters gittiğini anlamış olmalı ki bana bakıp hızla ayağa kalkarak kolumu tutmuştu.

"Umay kızım iyi misin? Başın mı döndü?"

Yasemin hanımın yüzündeki korkuyu gördüğümde aklıma annem gelmişti başıma gelen olaylar yüzünden umarım kötü olmamıştır.

"Ben iyiyim sadece kendimi biraz yorgun hissediyorum"

"Tamam canım sen odana çık dinlen akşam yemeği için ben seni çağırırım"

Başımı sallayıp Yağız'a baktığımda bana sevgi dolu gözlerle baktığını görmüştüm ona gülümseyip saçlarını karıştırarak üst katta çıktığımda aklıma Umay'ın odasını bilmediğim ve ilk önce onu bulmam gerektiği gelmişti.

________________________________________

°Açıklama°

Bu bölüm başka bir bölüm ile birleştirilmiştir.

Bölümde değişen bir kaç yer vardır.

Bu kurgu önceden başka bir kurguydu ama daha sonra değiştirildi.

Bu kurgu Switch / Peter Parker kurgusundan esinlenerek yazılmıştır.

Diğer yazmış olduğum Dünya Unutsun Bizi ve Ufak Tefek Yalanlar adlı kurguma oy verirseniz çok mutlu olurum.

Tiktok hesabım : ramanoffstark

Continue Reading

You'll Also Like

15.2K 1.6K 36
-Benim ecdadımın sarıkla fethettiği toprakta bana sarıkla dolaşamazsın diyemezsin kardeşim! -kardeşim deme lazım olur hshsjaja
696 111 6
"Bana eşlik eder misiniz, hanımefendi?" Başını usulca salladı aşina olduğum gülümsemesi ile. "Ederim, beyefendim." Beyefendim... Omuzları gururla kal...
25.4M 905K 78
♌ İNTİKAMDAN DOĞAN TUTKULU BİR AŞK ♌ Küçük yaşta anne ve babasının ölümüne şahit olan acımasız genç bir adam... Edim Demiray. Daha on sekizinde uyuş...
866K 60.3K 36
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...