Veliaht prensle daha önce hiç anlaşamamıştık. Ama ikimizin de kanını şuan aynı şey için kaynıyor.
Abilerim küçük düşürmek.
Bunun bir nedeni var. Dediğim gibi veliaht çok kibirli biri ama abilerim çok parlak ve yetenekli. Böyle olunca onlara nedensizce kin besliyor.
Konuşmamız bittikten sonra çadırıma doğru yola çıktım. Bu parti en iyi parti olacak.
Derken çadırımın önünde bekleyen figürler belirdi.
-Ahh bunlar 1v kraliçeleri değil mi? Bu saate burada ne yapıyorsunuz?
-Elise artık sınırı aştın?
-Abim haklı herkesin önünde nasıl böyle davranırsın?
-Öyle mi ben sadece benim yaşadıklarımı deneyimlerin istedim Av kra-li-çe-le-ri.
Slap! Büyük abim bana bir tokat attı. Ama bu bana zarar vermez. Onun yüzünden bir çok kez öldüm.
-Pfft. Ne kadar komik.
-Sonund delirdin mi!?
-Şu halinize bir bakın sizce bunun sorumlusu kim? Aslında bana avlarınızı adasaydınız en azından biriniz böyle bir şey olmazdı!
-Bencillik etme prensese verme...
-Biriniz verseydiniz yeterdi! Herkes her yıl benle dalga geçti ne kadar acıttı biliyormusunuz? Her baloda veya çay partisinde dalga geçildim ve dışlandım.
-...
-Peki insanların bana ne dediğini biliyor musunuz? Sevilmeyen prenses külkedisi. Sizce bu bencillik mi?
-Anlamıyorsun...
-Anlamayan sizsiniz. O yüzden şimdi ben size öğreteceğim. Eğitimimiz nasıl empati kurulur. Bu sabah ilk dersinizi aldınız. Yakında pişman olmanızı sağlayacağım ve gelip benden özür dileneceksiniz.
-Sen gerçekten delirmişsin.
-Ahh hayır delirmedim sadece özgürleştim eskiden size olan sevgimden bir şey diyemedim bile ama artık bir gram bile kalmadı.
-!
-Bugün çok yoruldum anlarsınız ya. Bundan sonra derslerinde iyi başarılar.
Sonra çadırıma girdim. Arkamdan bağırdıklarını duyuyordum ama bırakın bağırsınlar başka bir işe yaradıkları yok.
Bu gün çok güzeldi ama aklımı kurcalıyan bir şey var Dük Salvatore hiç Av yakalayamadı mı?
Boşvermek daha iyi hadi yatalım yarın büyük gün. Tam ışıkları söndürürken yüzükten ışık yayılmaya başladı.
İstediğim bilgiler hazır hadi Cesar'a gidelim. Gizlice Cesar'ın çadırına Edmund'la gittim.
İçeri girdiğimizde Cesar bizi bekliyordu.
-Leydil bu çok acil!
-Ne oldu?
-Dük Salvatore nin neden sizle nişanlanmak istediğini öğrendim ve bence...
-Sadede gel Cesar!
-Bu lanetle ilgili. Dükalıkta on yıllardır hiç çocuk olmadı.
-On yıllar derken dük en fazla 25'inde gösteriyor.
-Hayır bu lanetle ilgili.
-?
-Öncelikle bunu araştırma sırasında öğrendim. Dük yaşlanmıyor. Aslında ölümsüz gibi bir şey ama bu lanet yüzünden bazen delirip etrafındaki herkese saldırıyor. Bu laneti çözmenin tek yolu ise...
-Gerçek aşkıyla evlenmek.
-Nereden bildiniz?
Nereden olacak bu güzel ve çirkinin hikayesi değil mi?
-Önemli değili devam et.
-Bu nedenle kendini savunabilen birini arıyormuş gibi duruyor. Asıl önemli nokta sizin dışarıda haydutlarla karşılaştığınızda o gün sizi görmüş olması.
-Dur düke rapor veren o muydu?
-Hayır o Ford düklüğünün varisiydi.
Bu nasıl bir karmaşa yani Cassion'dan ayrılmaya karar vermem doğruydu. Demek bu yüzden dışarı çıkmıyor neyse onun eskiden yaptığı gibi baronun kızıyla evlenmesi gerek.
-Bu kadarı şimdilik yeter kalanını sonra konuşuruz yarın benim için büyük bir gün. Ah düşününce bana bir konuda yardım edermisin?
-Anlatın.
Cesar'la anlaştıktan sonra uyumaya gittim.
______
Yazar:Villainesssss