Flashback*
' Yeter! Kes sesini artık maria. Dinlemek istemiyorum seni.'
'Draco.. açıklayabilirim.'
'Seni dinlemek istesem telefonları açar, evimden seni kovmaz, seni hayatımdan silmezdim.'
'Bana bir söz vermiştin!'
'Evet! Evlenme sözü. O piçin yatağına girmeseydin belki evlenirdik!'
Flashback son
Pansy patavatsızca draco'nun odasına dalmıştı.
'Başarmışsınız.' Dedi ve tabletini uzatttı pansy.
Draco Malfoy ve Harry Potter çifti herkesi ekranlara kitledi!
Grand hotellerin sahibi Harry Potter ile Malfoy araba firmalarının sahibi draco Malfoy geçen gece oldukça lüks bir restorandan çıkarken el ele objektiflerimize yakalandılar.
Draco Malfoy ilişkileri hakkında sorulduğunda gülüp geçti ve sorularımıza yanıt vermedi.
Harry Potter grand hotellerin batma seviyesinde olduğunu kesin bir dille reddetti. Söylenenler yalanmış..
Yeni çiftimize buradan mutluluklar dileriz!
'Rica ederiz.' Diye güldü draco.
'Sahte falan evleniyorsun lan.' Dedi pansy.
'Aman pansy, gerçek bir evlilik olmayacağının farkındasındır umarım.'
'Evet de belki de aşık olursunuz.'
'Saçmalama! Birbirimize bir sene katlanabilirsek dua edelim.' Dedi draco.
'Lucius ne diyecek?'
'Boşanmamıza mı? Hiçbir şey diyemez. Anlaşamadık ve bitti. Üstelik Harry'nin beni terk ettiğini ağır bir bunalım geçirdiğimi gösteririm. Bu konu da beni zorlamayı rahat bırakmaları gerekli artık. Çocuk değilim ben, 2 yıldır yapmadıklarını bırakmadılar. Bende evleniyorum işte.' Dedi draco.
'Haklısın zaten en başından seni zorlamaları hataydı.'
Kapının çalınmasıyla Blaise odaya girdi.
'Harry gelmiş, bekletiyorlar.' Dedi Blaise girer girmez.
'Alın niye bekletiyorsunuz ?'
'Tamamdır.' Dedi Blaise ve odadan çıktı.
'Hadi kolay gelsin size, kocacınla..'
'Pansy.. siktir git.'
Pansy odadan çıkarken Harry odaya girmiş bulundu.
'Selam.'
'Selam Harry, hoşgeldin.'
Harry küçük bir tebessüm etti ve koltuğa oturdu.
'Kahve ?'
'Espresso, double olsun.'
'Tamamdır.' Dedi draco ve kahve siparişini verdi.
'Birşey mi oldu?' Diye sordu draco. 'Beklemiyordum seni.'
'Ah hayır. Sadece birkaç konu hakkında konuşmak isterim.' Dedi Harry.
'Tabi.'
Hemen ardından kapı tıklatılmış kahveler gelmişti.
'Öncelikle evini görmesem bile senin evinde yaşayabiliriz problem değil. Düğün konusuna gelirsek her ikimizde istemiyoruz zaten ama arkadaş ortamı içinde bir eğlence düzenlenebilir. Sonrasında Hermione ve Ron harici hiçbir arkadaşım bu sözleşmeden haberi olmayacak, sende de Blaise ve Pansy harici kimse bilsin istemem. Davet ve Balo tarzı şeylerde birlikte katılmamız gerekebilir biliyorsun, ilişkimizi birçok insan aradı ve tebrik etti yaklaşık bir senedir birlikte olduğumuzu sadece duyurmak istemediğimizi söyledim sende öyle söylersen sevinirim.'
'Harry acelen ne?'
'Anlamadım?'
'Bilmiyorum yani, konuşurduk, birlikte düşünürdük. Neden bu kadar yordun ki kendini ?'
'Sözleşme için. Sen hazırlatırsın diye düşündüm. Sadece fikirlerimi sundum ortaya.'
'Anladım tamamdır.'
'Birde ilişkin varsa devam edebilirsin. Bunu biliyorsun dimi? Biz kağıtta evli olucaz sonuçta.'
'Yok, olsa da zaten bu riski göze alamazdım.'
'Tamam,güzel. Çıkıyorum ben.'
'Haftasonu ailemle tanışmaya gelir misin?'
'Olur.'
~~~
'Hoşgeldiniz oğlum.' Diye açtı kapıyı lucius Malfoy.
Aslında evinde birden fazla hizmetçi olmasına rağmen kapıyı kendisi açmak istemişti.
Harry ve Draco'nun haberini görür görmez gözleri parlamıştı lucius'un. Grand hotellerinin sahibiyle evleniyordu oğlu sonuçta. Zaten lucius Malfoy'un bu hayatta sevdiği tek şey paraydı.
'Merhaba by Malfoy.' Dedi Harry ve lucius ile el sıkıştı.
'Ah hoşgeldiniz beyler.' Diyerek odaya girdi Narcissa Malfoy, tüm asaletiyle.
Harry draco'nun annesiyle de tanıştıktan sonra yemek için sofraya oturmuşlardı.
'Ee Harry, ailen nasıllar ?' Dedi bayan Malfoy.
'Ailem ben doğduktan bir sene sonra trafik kazası geçirip, vefat ettiler.' Dedi Harry kısaca.
'Bilmiyorduk.'
'Problem değil.' Dedi Harry ve zoraki bir gülümseme koydu dudaklarına.
'Harrycim işler nasıl gidiyor?' Diye sordu lucius.
'Zorlu bir süreçten geçtik ama atlattım gayet iyi durumdayız efendim.'
'Anlıyorum..'
'Ne kadardır birlikteydiniz?' Diye sordu bayan Malfoy.
'Bir seneye yakın oluyor annecim.'
'Keşke bu kadar geç tanıştırmasaydın bizi draco.' Dedi lucius Malfoy.
'Kendimizden çok emin olmadan ben tanışmak istemedim açıkçası bay Malfoy, kusuruma bakmayın.'
'Ne demek Harrycim.' Dedi lucius.
Sohbet akıp giderken yemekten sonra oturma odasına geçip, viskilerini yudumlamaya başlamışlardı.
Harry bu yalan sohbetten koşarak kaçıp gitmek istemesede dracoyu verdiği sözü tutmak için dayanıyordu.
'Ee evlilik ne zaman?' Dedi narcissa.
'Önümüzde ki hafta annecim.'
'Ne güzel. Düğün peki ?' Dedi lucius.
'İstemiyoruz, evlendiğimiz sabahın akşamı barı kapattırıp eğlence düzenleyeceğiz.'
'Ne kadar güzel düşünmüşsünüz.' Dedi narcissa.
~~~
Gecenin sonuna geldiklerinde Harry hafif Çakır keyif olduğunu hissediyordu. Son kez bay ve bayan malfoya sevgi ve saygılarını ilettikten sonra arabada draco'nun yanını almıştı Harry.
'Çok gerildim.' Dedi Harry.
'Gayet iyiydin.' Diye mırıldandı draco.
'Ailen evlenmemize şaşırmadı?' Dedi Harry. 'Annenin sorusu beni çok afallattı.'
'Evleneceğimi zaten biliyordu, kim olduğunu bilmiyorlardı sadece.'
'Anladım.'
'Eve bırakıyorum seni?'
'Yok Hermione'ye gideceğim. Beni bir taksi durağında bırak giderim ben.'
'Saçmalama Harry, lütfen.'
'Hayır, gerçekten.'
'Ben bırakırım, bana tarif et.'
'Boşuna yolunu uzatmana gerek yoktu.'
'Blaise'e geçiyorum bende zaten, sanırsam yakın oturuyorlar tarif ettiğin yere bakılırsa. Çokta yolumu uzattığım yok.'
'Tamam peki.'
Harry telefondan hoparlöre bağlanıp müzik açmıştı. Arabanın camını en aza indirdikten sonra gözlerini kapattı ve kendini müziğe bırakmıştı. Harry'nin bu hali draco'yu gülümsetmişti.
Geldiklerinde Harry uyumak üzereydi aslında.
'Uyuyacak gibisin, evine bırakabilirim.'
'Hayır, hayır. Gerek yok. Burda kalıcam.'
'Tamam sen bilirsin.' Dedi draco. Ve Harry ile birlikte arabadan inmiş bulundu.
Harry'e kısaca sarılmıştı.
'Teşekkür ederim, bu gece için.' Dedi draco.
'Yapmam gerekeni yaptım.'
'Olsun, yinede teşekkürler.'
'Rica ederim.' Dedi draco ve hafifçe gülümsedi.
Harry Hermione'ye girdiğinde Ron ve Hermione tarafından sorguya çekilmişti.
Hemen Hermioneninin üç alt sokağında oturan Blaise'e giden draco da aynı kaderi yaşıyordu.