HIRS | bxb

By janeyreee

419K 29.7K 5.5K

[TAMAMLANDI] Tırnaklarıyla kazıya kazıya gelmiş, zeki, hırslı bir karakter ve onu her anlamda zorlayacak bir... More

1. Hedefin İlk Basamağı
2. İlk İş Günü
3. Kuşkular
4. Bir Öğle Yemeği
5. Sarhoşluk Sebebi
6. Hislerin Hakimiyeti
7. Duvarları Yıkmak
8. Yapılan İncelikler
9. Ufak Bir Randevu
10. Afallamak
11. Kıskançlık Duygusu
12. Hayali Dokunuşlar
13. Farkındalıklar
14. İş Gezisi
16. Sinir
17. Sınanmak
18. Dayanma Gücü
19. Atılan Adımlar
20. Trip
21. Sevgili
22. Kapana Kısılmak
23. Emir
24. Baskın
25. Geç Gelen Mutluluk
26. Baş Başa
27. Saf Mutluluk
28. Ufak Bir Özlem
29. Bilinmeyen Detaylar
30. Huzursuzluk
31. Olsun be!
32. Beklenen Kaos
33. Yeni Patron
34. İlkbahar Esintileri
Final

15. Kaçınmak

12.1K 941 124
By janeyreee

23.09.2021

***

Sabahın ilk ışıklarında gözlerimi aralamış, birkaç saniye tavanla bakışmıştım Artık bir şeylerden kaçamayacağım için yatakta doğrulmuştum.

Dün geceden sonra Ufuk'la tek kelime etmeyip eve dönmüştük. Yüzünden hiçbir mimiğinin nedenini çözememiştim. Dümdüz şok olmuş bir ifadeden başka bir şey çözemediğim yüzüne bakakalmış, sonrasında tek kelime etmeden odama girip yatağıma uzanmıştım. Birkaç dakika sessizlik sonrası adım sesleri ve ışığın sönmesiyle onun da uyumaya gittiğini anlamıştım.

Ve saatler sonrasında bir parça aldığım uykunun ardından uyanmış bulunmaktaydım. Yarın iş gezisine gidecektim. Ondan önce aramızı düzeltmek istiyordum. Açıkçası biraz korkuyordum. Belki sıcağı sıcağına bir şey dememiş ve kendisini sabaha hazırlamıştı.

Oflayarak ayaklanmış ve kapıya ilerlemiştim. Mutfaktan ses geliyordu. Oraya uğramadan banyoya yönelttim adımlarımı. Musluğu açtım ve bir avuç suyu yüzüme çarptım. Şu an beni kendime getirecek yegane şey buz gibi bir suydu, zira hâlâ kafamı toparlamakta zorlanıyordum.

İşimi bitirdikten sonra mutfağa girdim. Ocağın başında yumurta yaptığı tavayı birkaç kere sallamış ve ocağı kapatmıştı. Tavayı masaya yerleştirirken bakışlara bana kaydı. Bana dönen kahvelerle olduğum yerde durmuştum. Yüzünden neler olduğunu çözmekte zorlanıyordum ancak sadece bu kahvaltıdan bile tahminlerimin dışında bir şeyler olduğu kanısına varmıştım. Ne bileyim, dizilerdeki gibi masada ciddi bir konuşma, belki bu kahvaltılıklar değil de sade iki kahve eşliğinde yürütülecek muhabbetti benim düşündüğüm. Şu ortam birkaç tık daha samimi gelmiş, kafamda canlandırdığım ölüm sessizliği ile başlayan, sorasında bağırışlarla devam eden ve sonunda benim evden kovulmamla falan bitecek olan o konuşmaya çok tezattı şu anki ambiyans.

''Geçsene.'' dedi karşı sandalyeyi işaret ederek. Yüzümde nasıl bir ifade vardı bilmiyordum ama dudaklarımı hafifçe büzüp kafamı sallamış ve komutlarına uymuşken onun da suratı düşmüştü. Tam sandalyeye oturacağım sırada kolumdan tutup kendine çekti. Anında göğsüne kafamı yaslarken sırtıma dolamıştı kollarını. Saçlarımın üzerine öpücük kondururken oluşan duygusal ortamla gözlerimden birkaç damla yaş süzülmesine mani olamamıştım. ''Özür dilerim. Yemin ederim öyle tepki vermek istemedim, sadece şok oldum.''

''Tepki vermedin Ufuk. Aksine hiçbir şey söylemedin ve ben daha çok korktum.''

''Yemin ederim şok olduğum içindi. Ki yine kötü bir şey geçmedi içimden sadece bu zamana kadar neden bana söylemediğini düşündüm daha çok.''

''Yeni bir şey. Yani ben de sonradan fark etmiş olabilirim.'' Kafamı geri çekip yüzüne baktım. Onun da gözlerinden yaşlar akıyordu. Yüzünü elinin tersiyle sildi. ''Bundan sonra tam destek çıkacağım. Her şeyi paylaşabilirsin benimle.'' Bir anda anne moduna geçince gülmeden edemedim. ''Off ufuk! seviyorum seni.'' Tekrar ona sarılmış birkaç saniyenin ardından ayrılmıştım.

Kahvaltı sırasında sürekli Kıvanç beyden bahsetmiştim. Sürekli onun hakkında bir şeyler sormuştu. ''O da seni seviyor mu peki?''

''Sanmıyorum.''

''Arada bakışları falan...''

''Emin değilim.''

''Merak etme, o olmasa da benim çok yakışıklı arkadaşlarım var. Buluruz birini.'' Çatalımı tabağıma bırakıp gözlerinin için baktım boş bir ifadeyle. Şu yumurtayı onun suratına atasım gelmişti.

''Salak mısın oğlum?'' Suratımı görünce gözlerini kocaman açmıştı. ''Yanlış bir şey dedim değil mi?''

Yabancısı olduğu bir durum söz konusuydu, bu nedenle çok takmamaya çalışıp sadece göz devirmekle yetinmiştim. Tekrar yumurtama dönerken kafasını eğip sanki bizden başka birileri varmış gibi sessizce fısıldadı. ''Yani sadece ona mı kalkıyor? Ne bileyim başka erkeklere falan-''

''Eğer ikinci dediğin gibi olsaydı çok daha önceden fark ederdim Ufuk.'' Kafasını yeni yeni aydınlanıyormuş gibi salladı. ''Sen zor beğenen birisin zaten, muhtemelen şu zamana kadar senin beğeneceğin biri karşına çıkmadı. Yoksa mutlaka anlardın.''

''Sanırım.'' Sonunda bir şeyleri idrak etmeye başladığında daha da rahatlamıştım. Her şey çok hızlı gelişmişti. En azından benim gözümde ve benim anlamam sonrasında gerçekleşenler için diyebiliriz. Beynim sonunda ondan hoşlandığımı fark ettikten sonra çok daha hızlı düşünür olmuştu sanki. Bir an önce herkese söyle diyordu sanki. İşe, Ufuk'la başlamıştım ama Kıvanç beye de bir an önce açıl diyordu sanki. Tabii önce duygularından emin olmalıydım ve maalesef şu an en zorlandığım şey onun duygularını çözmekti.

***

Şirkette işlerimi halletmiş, bir şeyler atıştırmak için mutfağa doğru yol almıştım.  Bugün evrenin bana güldüğü bir zamandı galiba. Onu tüm gün görmemiştim. Ve böylece zor durumda kalmamıştım. ''Hımm... Güzel bir şeyler var mı?'' Tamam her şey buraya kadardı. İşte burada evrenin başka bir taraflarıyla güldüğünü anlamıştım.

Mutfak tezgahına bırakılan kurabiye, kek tarzı atıştırmalıkları almak için adımlarımı oraya yönlendirmiştim. Yeni doldurduğum kahvemden yudumlarken arkamda hissettiğim varlığı ilk anda umursamamıştım ama onun sesini duyduğum an hafifçe irkilmiş, sırtım göğsüne yaslandığı anda elim titremiş ve kahvenin birkaç damlasını ahşap zemine dökmüştüm.

Yutkunmaya çalıştım ancak o bile zor geliyordu şu an. Arkamı döndüğüm an eğlenir bir tonda gülmesi ve gözlerine kadar ulaşan o duyguya göz devirmemek için zor tutmuştum kendimi. "Bu kadar heyecanlanacağın bir şey söylememiştim aslında. Yanılıyor muyum?"

Ağzımdan 'hıh!' tarzı bir kelime çıkmıştı. Bunu duyunca kaşlarını çattı. Pekala, o ne kadar benimle eğlenir tonda konuşsa da benim biraz daha kendimi dizginlemem gerekirdi sanırım.

Hafifçe öksürüp gülümsemeye çalıştım ve kenara çekildim. "Buyurun." Herhangi bir atıştırmalık almadan teras kısmına çıktım. Zaten bir şey yiyesim yoktu. İleride fark ettiğim Meriç'in yanına ilerledim. Arkama bakma gereksiniminde bulunmamıştım bu nedenle yüzünün nasıl bir hal aldığını bilmiyordum ama Meriç'in yanına ulaşmış ve yanında dikilmeye başlamışken kahvemden bir yudum aldığım esnada, yeterince uzak kaldığıma kanaat getirmiş gibi anında onu bulmuştu irislerim. Gözlerini kısmış ikimizde gezdiriyordu siyah incilerini. Kaşları hafifçe çatılmıştı. Elleri cebinde rahat tavrı sonrası kafasını hafifçe kaldırmış, kasıldığına emin olduğum çenesi ve az sonra ince bir çizgi gibi oluşan dudaklarıyla bir süre daha izlemiş, ardından hızlı adımlarla terk etmişti orayı.

Neden böyle bir ifadeye büründüğünü anlamamıştım ama umursamadım.

Ona artık yaklaşmayı falan düşünmüyordum. Ki zaten normalde de çok yakınlaştığımız söylenemezdi ancak olmayacak duaya amin deyip kendimi üzmeyi düşünmüyordum.

***

''Ee otele baktın mı? Nasıl bir yermiş?''

''Fazla lüks.''

''Vayy bee!'' Ufuk'un bir anda yatağa atlamasıyla yanımdaki yastığı kafasına geçirdim. ''Tatile gitmiyorum Ufuk, iş için gidiyorum.''

"Olsun oğlum. Sen yine de bol bol dinlen. Bir daha ne zaman bu fırsat eline geçecek ki?" Omuz silktim. Şu an tatil yapacak bir modda falan değildim. Kafam bu kadar doluyken dinlenmek değil, yoğun bir çalışma temposu beni kendime getirirdi ancak.

Küçük bavula gerekli bütün eşyaları koymuştum. Yine de emin olmak için hazırladığım listeye baktım. "Havlu koymadın değil mi? Otelde vardır zaten."

"Yok koymadım." diyerek komodinin üzerinde bulunan parfümlerimi aldım.

Yarın sabahın erken saatlerinde yola çıkacaktık. Bu nedenle işten gelip yemeğimi yedikten hemen sonra odaya çekilip bavulumu hazırlamaya koyulmuştum. Bu konularda benden daha heyecanlı olan Ufuk da bana yardım ediyordu.

Şirket uçak için rezervasyon yaptırmıştı. Kapının önüne bir araç gelip alacaktı beni. Normalde diğerleri kendi imkanlarıyla alınacaktı. Benim için özel bir aracın neden geldiğini anlamamıştım.

"Bak bunu bile sorgulaman lazım aslında. Neden seni özel bir araçla alıyorlar?"

Ufuk'un söylediği şeyle, bavula eşyaları sıkıştırırken yaptığım hareketi durdurup ona baktım. "Bilmiyorum, belki de ben en uzağım diyedir."

"Cidden öyle mi peki? Yani en uzakta oturan sen misin?" Hayır değildim. Ama küçük şeylere bile umut bağlamak istemiyordum.

"Bilmiyorum Ufuk. Daha fazla soru sorma lütfen."

"Peki." Omuzumu sıvazlayıp odadan çıkarken birkaç saniye arkasından baktım. Beni iyi hissettirmek için elinden geleni yapıyordu. Dediğim gibi, homofobik değildi aksine duyarlıydı ancak ne olursa olsun yıllardır yanında kaldığı arkadaşının bir erkekten hoşlanması küçük çaplı bir şok yaşatmıştı. Şimdi ise -şoku atlattıktan sonra- elinden geleni yapıyor, duruma ayak uydurmaya çalışıyordu. Hatta patronumu nasıl tavlamam gerektiğine dair taktikler bile veriyordu. Bu durum komik gelmişti ve gülmeden edemedim. Ancak ne kadar bocalasa da böyle uğraşması ve beni elinden geldiğince iyi hissettirmeye çalışmasına minnettarım. En azından hayatıma aldığım insanlar konusunda doğru karar verdiğime emin olmuş ve içimin rahatlamasına sebep olmuştum. Bu hayattaki en büyük şansımdı Ufuk. Her anlamda destek olan ve olmaya da devam edeceğini düşündüğüm bir arkadaş.

Birazdan bir bölüm daha atacağım, takipte kalınn<33

Continue Reading

You'll Also Like

7.2K 911 26
Sirius kolundaki sepeti sallayarak uçurumun kenarına doğru yürüdü. "Neden eski eşinin ölümüne bir gül takdim etmiyorsun Mionelki Raziel?" Mionelki s...
107K 12.7K 35
[TAMAMLANDI] Bir kitabın içinde olduğunuzu...Düzeltiyorum,klişelerle dolu bir kitapta olduğunuzu fark etseniz,ne yapardınız? . Her şeyi değiştirmey...
YUVA By _twclr

Teen Fiction

594K 30.2K 49
Amelya 20 yıl sonra aslında ailesinin gerçek olmadığını intikam için bebeklerin karıştırılmasına nasıl bir tepki verecek gelin hep birlikte okuyup öğ...
782K 24.9K 55
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!