1668 İngiltere sarayı
"Ona güvenecek misiniz kralım..."
"Evet." Tabii ki hayır.
"Sizi esir alma ihtimaline rağmen mi?"
"Kes sesini! Ne zamandan beri kararım sorgulanıyor? Beni esir almanın öyle kolay olduğunu mu sanıyorsun?"
Herkes sessizce krallarına boyunlarını eğmekle yetinirken, Tom kendini zoraki taht odasından dışarıya atabilmişti.
Bir kraliçenin ayaklarına İngiltere kralı olarak gidiyordu. Bundan daha fazla onur ve şeref kırıcı ne olabilirdi ki?
Fakat bu ülke iki günde bu hale gelmemişti ve iki günde de yıkılamazdı. İzin vermezdi.
Azıcık aklı ve mantığı olan biri Athalia'nın Kralı esir almayacağını, alamayacağını anlardı. Ne düşündüğünü tahmin edebiliyordu, o krallığı için plan yapan biriydi. Sadece ve sadece ileriye odaklıydı, bu yüzden bu olayı unutacaktı. Unutmasa dahi şu anlık unutmuş gibi yapacaktı çünkü iyi bir lider böyle yapardı.
"Kralım - Bir konu daha var..."
"Konuş." Kral Tom Riddle yanına gelen kontlardan biriyle bakışlarını gökyüzünden alıp ona dönderdi.
"Kraliçe Athalia, size bir sandık iletilmesini söylemiş."
"Getirin." Emri üzerine kont kapıdaki askerlere işarette bulundu ve odaya tahta bir sandık getirildi.
Tom sandığı açmaları için işaret verdiğimde ikiletmeden sandık açıldı. İçindeki tohumları görmesi ile kaşları çatıldı Kral Tom'un ve elçiye döndü.
"Nedir bu?"
"Sarmaşık tohumu lordum. Gül sarmaşığı, dikenleri zehirlidir ve Fransa sarayının bahçe duvarlarında bu sarmaşıklar bulunur. Kraliçe özel olarak size yollamamı istedi." Adamın dudağının kenarı alayla kıvrıldı, göndermek istediği mesajı çok net anlamıştı.
"Çekilebilirsiniz." Tom yine tek kaldığında düşüncelerinin yavaş yavaş değişmeye başladığını hissediyordu.
O bir kadındı, onun korkmasını bekliyordu. Bir erkek gibi mantıklı düşünmesini değil... Kadınların pek zeki olmadığı bilinen bir gerçektir ancak onun aklı her şeye yetiyordu. Tohumla demek istediği şey açıktı, benim sarayıma saldıran kişiler ve dahi bana dokunan eller kutsal bir zehirle zehirlenir ve ölür.
Gül sarmaşığının dini açıdan kutsal olduğunu ve bu sebeple saray dekorlarında kullanıldığını bilinirdi.
Adamın karşısındaki kadın ilk baştaki kadın gibi görünmüyordu. Çok daha güçlü, asil ve hırslı - asaleti sayesinde hata olarak nitelendirilen bir yanlışı yok sayıyordu.
O kesinlikle kutsal bir melek, tanrının özenle yarattığı bir kraliçe.
Tom Riddle günbatımını izlerken aklında tek bir şey vardı; iki ülkenin arasındaki bu nötr bağın artık eskisi gibi olmayacağı. Fransa yolculuğu için hazırlıklar başladı, kral Tom'un ise aklında onlarca ihtimal vardı ve bunlardan en büyüğü, zafer ve ölümdü.
Zafere ve ölüme...