Telepatia

Da vanesialavi

70.6K 5.2K 1.8K

'Seni her an izliyorum jimin. Bana gay olmadığını kanıtlayamazsın. Çünkü geceleri kendini becerdiğini görüyor... Altro

Geçmişte seninle olacağım.
Gelecekte bedeninle.
Şimdi seni korumaya geldim.
Biliyorum beni seviyorsun.
Beni korumak istiyorsun.
Ama asıl korunması gereken,
Sensin.
Taehyung
Ölme
Sevgilim.
Öldük.
Anne
Lütfen hayata döndür.
Sesini duyuyorum.
Oğlum.
Burdayım,geldim yanına.
Yardım et! N'olur yaşasın.
Dirilen tekrar öldürülmeli.
Hayır!
"Ben,ben değilken bile seni buldum."
Seni seviyorum demek bu kadar zor olmamalıydı.
Zor değil,Hadi bir dene!
Siktir et
"Ben buraya çıplak geldim. heyhat!utanmam yok."
Heykel
Özgür.
Gel acı ilaç,gel ey tatsız kılavuz
!
Seni seviyorum
Telepatia
Sessizlik sonrası kaos
Ölüm ikimizi seçti.
Kanlı gök
Her şeyin sonu baştan yazılır
Bırakmam.
"Seni çok özledim."
Hep lafta...

Kanatlarını hisset.

1.1K 111 95
Da vanesialavi

"Bir şey var çözemediğim hala," her yerde açılan kitaplar ve yerde oturan yedi adam... ne mi yapıyorduk? Bulmaca çözer gibi sır çözmeye çalışıyorduk.
Namjoon'un araştırdığı kitaplardan yola çıkarak bir sonuç elde etmeye çalışsakta kitaplarda çok anlamsız bir dil ve yazı vardı. Bunu aramızda anlayabilen tek kişi ise Namjoon'du.

"Bana ver kitabı,bakayım." Yoongi'nin elinden aldığı kitabın yazılarının üzerinde parmağını gezdirdi. Parmağını gezdirdiği sıra gözleri parlamış bir yere odaklanmıştı.

"Ruhlar birleştiğinde,ölüm ayrılık veda gelecek."

Sözler kulağıma  iliştiği anda içine dolan garip bir enerjiyle sarsılmış bir anda görüşüm kararmıştı. Sadece kulağıma birisi cümlenin devamını söylüyüyordu.

" ve gün doğarken kıyamet başlayacak. Eğer ki taşlaşmış kalp canlanırsa o zamandır ki dirilecek!"

Transtan çıktığım anda Taehyung'un omzuna doğru kafam düşmüştü. Benim iyi olduğumu anladıklarında ise az önce istemsiz söylediğim cümleleri çözmeye devam etmişlerdi. 

"Anlamıyorum bir bana mı karışık geliyor?" Hoseok kafasını kaşıyarak söylediği şeye devam ettirdi.

"Birinin ölümü başkasının kalbi ve dirilmek.  Yani bahsedilen şeylerin hepsi bir kişiye olacağı anlamına mı geliyor? Yoksa ruhlar bir araya geldiğinde dediği için herkesten mi bahsediyor?"

Yoongi ile göz göze geldi bir şey söylemek ister gibi bir tavrı vardı Jungkook'un. Yoongi gözleriyle ona onay verdiğinde dikkatle ona bakıyordum. Ne söyleyeceğimi çok merak ediyordum. Her şeyi öğrendikten sonra en çok şaşırdığım insan Jungkook ve Jin olmuştu. Jungkook bir kahindi ve bunca zaman bize bahsettiği rüyaları olsun hep bir sırdı. Bize fazla rüyalarını anlatmaz ama bir serüven şekilde gördüğünü söylerdi. Jin ise bu aralar aramızdaki en sessiz insana dönüşmüştü. Önceki neşesi gitmiş yerine başka bir adam gelmiş gibiydi.

Belkide asık olduğu kişi buydu. Yıkım ondan sorumluyken ve bunlarla ilgili sürekli sezileri varken belkide hayat onun içinde çok zordu. Artık ortada bir ss kalmadığı içi herkesin rahatlıkla bahsedebileceğini düşünüyordum.

"Bir kişinin ölümünden bahsediyor." Jungkook eliyle kitabın üzerindeki bir simgeyi gösterdi. Bu içimizden birisinin simgesiydi.

Taehyung konuşmaya dahil olmuştu ilk defa. Bu kadar sessiz kalmasının nedenini bir şeyler düşündüğüne yoruyordum. "Kimin ölümünden?"  Dedi.

Jungkook mimiksiz bir şekilde istemediğim o ismi söylemişti. Kanım donmuştu. Bu öyle bir andı ki kaderi nasıl değiştirebileceğimi düşünmeme yol açmıştı. Bu yolun sonu belli miydi yani? Eğer jungkook rüyalarında veya gerçek hayatta geleceği bu denli görüyorsa bizim planlarımızın bir amacı var mıydı? Eğer bir amacı varsa elimden geleni yapabilirdim bu saatten sonra. Çünkü ölmesini kaldıramayacağım kişilerdi.

"Taehyung,senin."

"Hassiktir." Jin hariç herkes donup kalmıştı. Jin ise ağzından bir küfür kaçırdı. Gözlerindeki şaşkınlığı görebiliyordum. Gerçi benimde bir farkım yoktu.

"Ben mi ölüyorum,nasıl öldüm?" Taehyung'un bu kadar normalmiş gibi konuşmasına kaşlarımı çatarak baktım. Bu kadar kolay mıydı onun için?

Yoongi Jungkook'a destek olmak amaçlı sırtını sıvazlamıştı. Rüyasında ve görülerinde nelerle karışlaşıyordu kim bilir. "Silah sesi vardı birkaç kişi, bizler. Bir adam sırıtıyordu ama yüzünü göremiyordum. Elinden usul usul kan akıyordu. Sonra bir çığlık sesi Jimin baş ucunda tepkisizce bakıyor. Daha sonra Yoongi ve ben üzerine toprak atıyoruz bir kadın geliyor cenazeyi izliyor. Böyle kesit kesit karışık şeyler gördüm." Elim Taehyung'un eli üzerine gittiğinde elinin üstündeki elimi avucu arasına alıp baş parmağı ile okşadı. Yorum yapmıyordu sadece elimize bakıyordu aynı diğerlerinin bize baktığı gibi.

Bütün vücudumun titrediğini hissediyordum. Bunun gerçek olmasını hayal bile edemezken yaşanabilecek olması ürkütüyordu.
"Bunu nasıl engelleyebiliriz?Kimsenin ölmesini istemiyorum!" 

Namjoon kafasını kitaptan kaldırıp taktığı gözlüğünü kenara çıkardı. Yorulmuş olan gözlerini ovarken bana cevap verme gereği duymuştu.

"Elbette bir sürü olasılık olacak. Ve bizimde bir şekilde Taehyung'un ölmemesini sağlayacak bir plan yapmalıyız. Emin ol senin kadar bende ona değer veriyorum."

Taehyung buruk bir şekilde gülümsedi daha sonrasında ayağa kalktı. Onunla birlikte kalkacağım sıra kalkmamı engelledi.
"Bir sigara yakıp geleceğim sadece otur." Sigara içeceğini duymak daha da ortamı garipleştirirken dinlemeyerek çıktığı balkona yanına ilerledim.

Arkada kalanlar hala cümleler ve kitaplar üzerine konuşurlarken Taehyung elinde oluşturduğu sigara ve çakmakla dikeliyordu. Balkon kör bir noktada olduğu için sadece sokak lambasının sarı ışığı yansıyordu. Sigarayı dudakları arasına aldığı zaman yüzüne yansıyan ışık ile çok güzel görünüyordu. Balkondan içeriye adımımı attığımda kafasını bana çevirmemiş sadece sigarasını yakıp bir nefes çekmişti.

"Sana otur demiştim." Dediğinde balkon demirlerine yaslanmış dirseklerini sarkıtmıştı. Aynı şekilde bende balkon demirine kollarımı yaslayıp sokaktaki tek ışığa baktığımda benimde bir sigaraya ihtiyacım olduğunu düşünüyordum. Sigarayı ondan istemek yerine dudakları arasında duran sigarayı elimle kapmıştım. Sadece ufak bir sırıtışla bana bakıp sigaradan bir nefes çekişimi izlemişti.

Sigaradan çektiğim dumanı dışarı vereceğim zaman aniden dudaklarını dudaklarıma bastırmış sigaranın zararlı dumanını dudakları arasına sızdırmıştım.  Sigara dumanını içine çekip dudaklarımızı ayırıp dışarı verdi.

"Her şey oluş sırasına göre ilerliyor Jimin. Sadece sabret. Eğer sana yok gösterirsem bu kaderi değiştirmek olur ve sonucunda başka ölümlere neden olur. Bu yüzden bildiği yoldan kalbinin istediği şekilde ilerle. Sonucunda bana ulaşacaksın. Ruhen veya bedenen." Elimdeki sigarayı alıp bir nefes çekti. Yanağımı yanağına dayadı ve dudakları hemen kulağımın altına değerken nefesini dışarıya verdi. Dumanın izlediği yol boynumu sarmalarken dumanı her hissettiğim yerin titrediğini hissediyordum.

"Biliyorum beni sevmiyorsun. Seni sadece etkileyebiliyorum ve bir sürü bağlantılı olayımız var diye benden hoşlandığını zannediyorsun. Ama değil Jimin. Kalbinin hızlanması sadece arzulamandan kaynaklı. Belki de acımışsındır bana bilemiyorum."

Boynumdaki kafasını itip yüz yüze geldiğimde yüzündeki tepkisiz ifadeden anlayamıyordum.

"Nasıl bu kadar emin konuşabiliyorsun? Altıma yatacağım bir sürü an varken  veya altında inleyeceğim biri sürü fırsatım varken neden bu fırsatları kullanmıyorum. Elde edilmesi zor değilsin Taehyung." Balkon demirine yasladığı elinin üzerine elimi koydum.

"Bedenen elde edilmesi kolaysın ama ikimizde benzeriz. Ruh eşimmiş sikeyim ruh eşini. Ben senin bana bir bakışınla nasıl hissediyorum biliyor musun? Ah doğru uzun zaman zaman önce iç sesimide dinlemiyorsun. Dinlesen gerçekleri bileceğin için dinlemiyorsun. Ne yapmamı bekliyorsun öleceksin diye sana kalbimi açmayayım mı?"

Sakin konuşuyordum fısıltıyla tartışıyorduk içerdekilerin bizi duymasını istemiyorduk. Elini çekip bir adım geriledi.
"Evet bunu yapmalısın çünkü. Sana yaptığım şerefsizliklerden sonra nasıl bu kadar affedici olabiliyorsun anlayamıyorum. Aptal olma be ölünce benim adıma üzülme."

Aramızdaki mesafeyi kapatmak için birkaç adımlayıp burnunun dibine girmiştim.

"Senin güçlü olman lazım. Aptal duygularla babamı yenebileceğini mi düşünüyorsun. Dünya'daki kaç bin insanı katlediyor deney yapıyor haberin var mı?" Elimi yüzüne çıkarıp okşadığımda geri çekilmemişti. Elini elime bastırdığında bunu istemsiz yaptığını anlamıştım.

"Senin gösterdiğin yolda adımladığım sürece babanı yenebileceğiz. Sen ben içerideki beş adam. Bunu unutma. Ben seni sevmek istiyorum. Sen sevmesende ben seni sevip sana güvenmek istiyorum. Eğer hayatımda olmayacaksan hiçbir şey için çabalamayacağım. Diğer insanlar umrumda olmaz. O kadar vicdanlı bir insan değilim duydun mu?" Dudaklarına doğru konuştuğumda gözlerini kapatmıştı.

"Seni seviyorum demek bu kadar zor olmamalıydı..." fısıltıyla söylediği şeyden sonra onu arkasında az mesafe olan duvara itmiş ellerimi yüzüne sarıp o güzel dudaklarını dudaklarım arasına almıştı. Biraz öncesinde de öpmeme rağmen onu her öptüğümde kendimi yenilenmiş hissediyordum. Daha güçlü ve daha ilgiye aç hissediyordum. Dudaklarımı dudaklarında ayırırken ıslak bir şekilde öpmüş yanağından kayarak kulak memesine doğru dilimi kullanarak öpücükler bırakıp en son kulak memesini emmiştim. Elini belime sararken beni kendine daha çok çekmişti.

Öpücüklerim arasında fısıldamıştım. "Söyleme o zaman." Elinde zorla tuttuğu sigarsını alıp bir nefes çekip aşağıya fırlattığında içimde tuttuğum nefesi köpürcük kemiğine doğru üflemiş ardından ise ıslak öpücükler bırakmaya devam etmiştim.

Belimdeki elleri saçlarıma çıkıp beni kendine daha çok bastırdığında köpürcük kemiğinden adem elmasına yükselmiştim. Bana yer açmak için kafasını yukarıya kaldırmış bir eliyle yüzümü tutmuştu.

Eliyle kafamı kaldırıp dudaklarıma yapıştığında ise elimin benden izinsiz haraket ettiğini biliyordum. Pantolonun üzerinden okşamaya başlarken dudağıma doğru inlemiş ve elime kendini bastırmıştı.

"Jimin durmalıyız." Büyülenmiş gibi onu öpmeye devam ediyordum. Pantolonun düğmesini açıp elimi içeriye gönderdiğim de boynumu öpmeye başlamıştı. Avcumun içerisine alıp kavradığımda ise dişlerini boynuma geçirmişti.

"Jimin du-durmalıyız. Siktir çok iyi hissediyorum." Hafif kıkırdayıp diğer elimle kafasını daha fazlasını gömmüş kafamı yan çevirmiştim. Dili ile boynumda izler bırakırken benim durumumda ondan farksız değildi. Bana dokunmasını istiyordum. Kendim elimin olduğu aletine bastırıp inlediğimde yutkunmuştu.

"Bana dokunmadan durmayacağım Taehyung. İstediğin buydu." Dediğim de ise eli gerekeni yapmıştı. Ben onu boxerı üzerinden elliyorken o direkt tenimle temas etmişti. Kendimi eline bastırdığımda küçük bir inleme daha bırakmıştım.

"Bu hissi sevdiğini biliyorum Taehyung. Anlamıyor musun kimseye karşı bu kadar arzulu değilim. Kimseye bana böyle dokunsun diye yalvarmam. Kutsal ellerin bende güzel duruyor." Dudağına tutkulu bir öpücük bıraktıktan sonra elimle son bir kez aletini okşayıp elimi çekmiştim.

Aynı şekilde elini geri çektiğinde bu ele ne kadar ihtiyacım olduğunu biliyordum. Yine de ona bir ders vermek istemiştim.

"Umarım dediklerimi anlamışsındır." Karşımda nefes nefese dağılmış saçlar ve kızarmış dudaklarıyla bakıyorken özellike boynundaki kızarmış esmer teni ve benim için şişen uzvu ile öyle büyüleyici görünüyordu ki onu yatağa atmamak için zor duruyordum.

"İzninle, dağılmış halimi düzeltmek için lavaboya gideceğim." Balkon mutlak ve salonla ortak olduğu için onlara görünmeden mutfaktan geçecektim. Yanından geçerken yamuk bir gülüş sunmuş kulağına yaklaşmıştım.

"Ha, bu arada benden sonra sen de lavaboya gitsen iyi olur. Dağılmışa benziyorsun."

_______

ABİ NEEEEEEEE

BURAYI OKUYAN ARKADAŞIM MESAJDA BANA YAZACAK AZGIN DİYE aüwndüwjxğnexğnwğxmwğnd

Nasıldıı

Bu arada fark etmeyenler olur diye söylüyorum. Her bölümün başına bakarsanız cümleler içerisinde kullanacağımı fark edersiniz :)))

Continua a leggere

Ti piacerà anche

2.4M 76.7K 54
Babasının borcu yüzünden genç kızı alı koyan Karahan başına büyük ama tatlı bela alır... Genç kız Karahandan küçük olmasına rağmen yalnız adama eş ol...
19.7K 2.1K 19
Vampirler ve cadılar yüzyıllardır birbirinden nefret eder ve birbirlerine yaklaşmazlardı İki kişi bu geleneği bozana kadar #Elf 1🥇2024:04:26 #Vampir...
7.6M 440K 82
Fantastik #1 Siz hiç bir ruha aşık oldunuz mu? Gülüşünden bihaberken ya da öfkelendiginde nasıl baktığı bilemeden sonsuz bir melankoninin içine düştü...
207K 13.5K 62
Kitap en baştan düzenleniyordur bu yüzden bölümlerde karışıklık olabilir. Bu yüzden düzenlenmeyen bölümlerin olunmaması önerilir !!! Dünya baştan koy...