Küçük Kadınım

由 madam_yazar

6.7M 239K 80.1K

Ellerini yavaş ve sakince belime yerleştirdi. Vücudumdaki hissettiğim titreme nasıl bir tehlikede olduğumun... 更多

-1. Bölüm -
-2.Bölüm -
-3. Bölüm-
-4. Bölüm-
-5. Bölüm -
-6. Bölüm-
-7. Bölüm-
-8. Bölüm -
-9. Bölüm-
-10.Bölüm-
-11. Bölüm-
12.Bölüm-
-13. Bölüm-
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21.Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
özel bölüm.
26. Bölüm
27. Bölüm
28.Bölüm
29.Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32.Bölüm
33.Bölüm
34. Bölüm.
35. Bölüm. "sezon finali 2 "
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41. Bölüm
42. Bölüm
43. Bölüm
44. Bölüm.
45. Bölüm-FİNAL
Özel Bölüm prt1
Özel Bölüm prt2
Özel bölüm prt 3 SON

25.Bölüm" sezon finali "

130K 4.7K 2.6K
由 madam_yazar

Selam arkadaşlar...
Sezon finali yapıyorum evet ama uzun bir ara koymayacağım haftaya cuma yeni bölüm gelecek.
Bu süre zarfı içinde Soğuk & sıcak kitabını yayınlayacağım. Akşam 8 de

25. BÖLÜM

Gözlerimi açtığımda hava hala karanlıktı. Telefona baktığımda saat daha 4.55'ti. Yataktan kalkıp yavaşça kapıyı açtım. Geldiler mi kontrol etmeliydim. Yavaş yavaş Aras'ın odasına doğru adımlar attım. Kapının önüne geldiğimde ses çıkarmadan kapıyı açtım.

Aras üzerinde sadece boxter ile yüz üstü uzanmış uyuyordu. Elini kafasının altına koyduğu için tüm kasları meydandaydı. Bu güzelliğin etkisinden çıkmak mümkün değildi. Böylece izlesem ne olurdu ki.

Tekrar kapıyı örtüp lavaboya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra ses çıkarmamaya çalışarak odama girdim. Yatakta gördüğüm manzara ile korkuyla iç çektim. Aras altına giydiği siyah eşofmanla yatağımda yatıyordu.

"Aras?" Dedim şaşkınlıkla.

"Küçüğüm " dedi gülümseyerek.

"Ne arıyorsun burada?" Dedim. Ona kızgındım lafta geç kalmayacaktı beyfendi.

"Sen uyandırdın beni" göz kırptı " bence bu beni odana atmak için bir işaretti" dedi. Göz devirdim.

"Ben seninle küsüm" saçımı toparlayıp elimi belime koydum. "Geç geldin. Bir de içki içmişsin" dedim. Yatağın yanındaki pufu sürükleyerek Aras'tan en uzağa koydu. Bu yaptığım şey onu güldürmüştü

"Evet. Hepsi Mahmut ve Poyraz'ın suçu. Ben içmeyecektim. Onlar bir şey olmaz dedi " dedi ayaklarını yataktan sarkıttı.

"Sen merak etme ben sarhoş olmam. Olduğum zaman da unutmam" dedi tekrar göz kırptı.

"Ne yaptınız?" Dedim sormazsam çatlardım.

Ayağa kalktı. Yanıma geldi beni kucağıma alıp yere oturdu ve sırtını duvara yasladı. Yüzümü kendisine doğru çevirtti ve bacaklarimi iki yana koymamı sağladı.

"Hmm" dedi boynumu öptü. Ağzımdan kıkırdama firar olmuştu.

"Biz terasta içtik. Onlar aşağıda oturdu. Komutanım" dedi alayla . Göz devirdim. Bir şey yapmayacağına emindim sadece o kız tam bir yavşaktı ve Aras'ın etrafında olmasına katlanamıyordum.

"Alkol aldıktan sonra hatırlamıyorum diyen lavuklardan değilim yani." Dedi.

"Geç geldin. Beraber uyuruz diye düşündüm. Birde sizin evden sesler geldi. Birazcık korkmuştum. Sonra film falan izledim sarmadı, müzik dinledim sıkıldım. Gezdim dolaştım olmadı. 4 saat 48 dakika ne konuşmuş olabilirsiniz anlamıyorum " ohh ferahladım be

Büyük bir kahkaha attı. "Özür dilerim bebeğim" dedi sahte ağlamalı bir sesle.

Bebeğim...

"Aras ben seninle en son küstüm. Neden şu an senin kucağındayım?" Dedim kaşlarım çatım.

"Çünkü... biz birbirimizden ayrılamıyoruz. Tıpkı ben senden uzak duyamadığım gibi sende benden uzak duramıyorsun" dedi. Dudaklarım yana kıvrıldığında saniyesinde ciddi bir yüz takındım.

"Benden uzak duramıyor musun?" Dedim cevabı biliyordum ama onun dudaklarından da duymak istiyordum.

"Hiç duramıyorum" dedi hayran olmuş bir sesle. "Dudaklarımızın şu an ayrı olması bile kabahat" dedi.

Dudaklarıma bir sürü ufak öpücükler bıraktı. Bu ağzımda ufak kıpırdanmalara neden olmuştu. O da aynı şekilde benim gibi gülüyordu.

"Küçüğüm ne olursa olsun uzak durma olur mu. Senin mesafen koyar bana " dedi. Alnıma dayadı alnını

"Aras..." dedim gülerek. "Ben seni ne olusa olsun uzak durmam" dedim "sevgin beni tutar sende" diye tamamladım.

"Seni seviyorum bunu da unutma olur mu" dedi.

"Sarılarım birbirimize" dedim sıkıca sarılarak.

"Bende Aras..." derin bir nefes aldım " Ama en çok ben"

"Duralım böyle uzun bir süre." Dedi dudakları boynumdayken. Daha sıkı sarıldım Aras'a sanki bıraksam gidecek gibi.

●●●

"Abi!!" Dedi Ela çığlık atarcasına. Poyraz sesleri takmıyor Batu ile playstation oynuyordu.

"Abi!!!" Dedi bu kez Selma aynı şekilde çığlık atıyor gibiydi.

"Poyraz!!" Dedi bu sefer Filiz. Aslı ve ben kaşlarımız çatık bir şekilde gözlerimiz kapıda seslerin sahiplerini bekliyorduk.

"Abi. Arda!!" Dedi Ela sinirle. İlk o girdi içeri.

"Abi.Ceyhun!!" Dedi bu kez Selma.

"Poyraz. Cenk!!" Dedi Filiz. Üçüde köpürüyordu ama Poyraz'ın afedersiniz sikinde bile değillerdi.

"Bunu nasıl yaparsın! Arda'yı nasıl döversin!" Dedi Ela.

"Batu düzgün oyna şu oyunu!" Dedi Poyraz. Gülmemek için alt dudağımı dişledim.

"Abi. Ceyhun'a nasıl vurursun!!" Dedi Selma ellerini sertçe masaya vurdu.

"Poyraz!! Cenk neden bu halde!!" Dedi Filiz. Üçüde çileden çıkmış bir vaziyettelerdi.

"Ne oluyor?" Diye içeri girdi Aras. "Ne bu tantana!" Diye devam etti.

"Sanırım Poyraz kızların, erkek arkadaşlarını dövmüş " dedim ispiyonlar gibi.

"Biliyorum. Ben dövdüm " dedi. Gözlerimi kocaman açtım.

"NE!!"

"NE!!"

"NE!!"

Aslı kocaman bir kahkaha attı. Bense ayıp olmasın diye gülmemek için dudaklarımı ısırdım.

"Aras abi ya!!" Dedi Ela sitemle

"Kesin sesinizi!! Az bile!!" Dedi o HEYBETLİ sesi ile.

"Günaydın " dedi Deniz gülümseyerek içeri girdi.

"Hoşgeldin Deniz" dedim gülerek.

"Hoş buldum. İki gün sonrasi için davetiyeleri bastırdım . Bunları gerekli kişilere göndereceğim ama ilk önce sen bir bak" dedi Deniz ciddiyetle.

"Tamam işte iyi bunlar" dedi "Birşey olacaktır illaki davette sıkı önlem alalım"

"Tahmin ettik zaten.50 ye yakın koruma hazır olacak. Girişte, içerde, çatıda her yerde olacaklar."

"Tamam . Ben yarın şirkette gereken kişilere bilgi vereceğim siz korumaları halledin" dedi Aras. Deniz kafasi ile onaylayıp çıktı.

"Ayy bizde gidelim davete!" Dedi Filiz heycanla.

"Ne işiniz var kızım orda! Aslı ve Mısra'dan başka kimse gelmiyor. Onlar çalışan olduğu için!"

"Ama Poyraz ben-"

"Konu kapandı!!" Dedi Poyraz sinirle. "İşinize bakın!" Dedi gözlerini televizyona dikti. "Sende düzgün oyna şu oyunu!" dedi bu kez Batu'ya.

"O zaman elimizde olan imkanlardan yararlanacağız" dedi Selma. Onlar bize mi bakıyorlardı.

"Ne? Ne var?" Dedi Aslı şaşkınlıkla.

"Hayır!!" Dedi Asli tekrar "kendimi size falan teslim etmem. Düğündeki koca aramaya gelen kızlara benzetiyorsun insanı!!" Dedi Aslı. Kocaman bir kahkaha attim. Bu benzetmeyi Abisi de yapmıştı .

"O senin elinde değil canım. Biz seni seçtik kurban olarak!" Dedi Selma korkutucuydular.

"Yok öyle bir şey. Kalk yol arkadaşım. Gidip alışveriş yapalım " dedi kolumdan tutup çekiştirmeye başladı. Aras'la göz göze geldiğimde kurtar beni!! Dermiş gibi baktım. O ise sadece göz kırpmakla yetindi. Kafamı çevirirken ise Batu ile göz göze geldim yüzündeki sinsi gülüşü gözlerimi kısmama neden olmuştu.

En yakın alışveriş merkezine geldiğimizde Aslı kolumdan tutup rasgele bir mağzaya soktu. O kadar güzel elbiseler vardı ki gözlerimi alamamıştım.

"Şimdi!" Dedi Aslı sondaki i yi uzatarak ellerini birbirine çarptı.

"İlk amacımız ölmemek çünkü yedi ceddim de kıskanç erkek kaynıyor ölmek istemiyorum. Çok gencim" dedi. Ufak bir kahkaha attım. "Resmi ama şık. Asil ve zarif kıyafetler olmalı" diye tamamladı.

"Bu" dedi parmağı ile uzun kırmızı bir elbiseyi tuttu. Gözlerimi mağazada gezdirdiğimde siyah hafif kısa ama derin yırtmaçlı bir elbiseyi tuttum.

"Yapma!" Dedi Aslı "Çok gençsin" dedi karşılıklı kahkaha attık. Mağazadan çıkıp başka bir yere girdik.

"Aslı...hoşgeldiniz" dedi orta yaşlarda bir kadın.

"Hoşbulduk Yasemin Abla" dedi samimi bir sekilde sarıldı.

"Abla bize davet için elbise." Dedi bir yandanda elbiselere bakiyordu.

"Duydum duydum. Ahh o abin yok mu illa bir sorun çıkaracak " dedi feryat edercesine.

"Gel kızım sana uygun bir kaç şey vereyim" dedi bana dönerek .

Giydiğimiz ve demedigimiz 500 elbiseden sonunda bir tane beğenebilmişti Aslı hanım. Suç bendeydi ne diye bununla alişverişe geldiysem ayaklarıma kara sular indi. Ömrüm boyunca ayacağım adımı Aslı sayesinde bir günde atmıştım .

"Elbise tamam... ayakkabı... çanta.... aksesuar....hepsi tamama!" Dedi sevinçle. Bu kız ise ben neyim acaba!!

Aslı kısa pembe bir elbise altınada gümüş tek bantlı topuklu bir ayakkabı almıştı. Bense beyaz dizin biraz altında biten yırtmaçlı ve askısı demirden olan bir elbise almıştım altına bir topuklu ayakkabı almıştım.

2 gün sonra... davet günü

"Mısra banyoya mı aldırdın ikametini çık sana artık!" Dedi Aslı gülümsedim son kez aynada kendime baktım ve dışarı çıktım.

"Geldim işte" dedim. Hepsinin yüzündeki hayranlık beni mutlu etmişti.

"Aras'ın yerinde olsam Zilan'ı bırakır seni alırım" dedi Ela. Filiz Ela'nın koluna dirseği ile vurdu. "Birde surekli yanyanasınız kızım bu çocuk senden nasıl etilenmiyor ki!" Dedi Selma. Aklıma asonsör gelmişti. Fesat düşünmemeliydim

"Neyse!!!" Dedi Filiz bozulmuş gibi. "Kızlar sizi bekliyorlar. Aslı ve Mısra'yı Hilmi abi götürecekmiş sizi davet alanında karşılayacalar" dedi Filiz cidden bozlmuştu. Sanırım Zilan ile arkadaştı.

"Hadi çıkalım " Aslı'yı takip ettim . Arabanın önünde Batu duruyordu. Bu çocuk neden her yerdeydi.

"Mısra abla konuşalım mı?" Dedi yüzü düşmüştü.

"Sonra Batu çekil" dedi Aslı telaşla

"Ama-" dedi Batu tekrar

"Batu geç kalacağız!" Diye diretti Aslı.

"Önemli mi ?" Diye sordum kafa salladı " söyle " dedim tekrar.

"Mısra hadi ama!" Aslı durmayacaktı onun için "Batu iki saate geleceğiz o zaman seni sabaha kadar dinlerim Aslı durmuyor" dedim

"İki saate geç olabilir ama neyse benden günah gitti." Dedi. Ne demek istediğini anlamamıştım ama kafa da yormamıştım hızlıca arabaya bindik ve Davet alanına doğru harekete geçtik.

"Neden bu kadar heycanlandım bilmiyorum!" Dedi Aslı. Ben fazla heycanlı değildim.

"Kızlar?" Dedi Mahmut. Bu çocuk etrafimda olduğunda Aras bir yerlerden çıkacak gibi hissediyordum.

"Çok güzel olmuşsunuz. Eşleriniz nerede?" Dedi değişik bir tavırla. Aslı bir kaç saniye etrafa bakındı

"Ha! Işte" dedi Poyraz'ı gösterek. Deniz ve Aras'ta yanındaydı.

"Fıstık " dedi Poyraz Aslı'ya . Elinin üzerineufak bir öpücük bıraktı. Aras'tan gözlerimi alamamıştım. Çokta yakışıklı olmuştu bayada iyi olmuştu.

"Küçüğüm..." dedi yüzündeki gülümsemeye hayran olmuştum. "Çok güzel olmuşsun" dedi "Yakıyorsun beni" diye fısıldadı kulağıma. Tuylerimin diken diken olmasına mani olamamıştım.

"Geliyor"dedi Poyraz Zilan'ı göstererk. Aras ne bir adım geri ne bir adım ileri hareket etmişti. Bana aynıki yakınlıkta duruyordu . Bu sefer bende sabittim çünkü bu kızı gerçekten yolacaktım.

"Naber?" Dedi gözlerimi devirdim. "Mısra çok güzel olmuşsun" dedi. Kaşlarım çatıldı ve hiç te samimi olmayan bir gülümseme yolladım. " teşekkürler"

"Size bomba gibi bir haberim var. Bu vereceğim haber herkese bamba olacak... neyse görüşürüz "

Kimse onu takmamıştı. Herkes kendi hâlinde sohbet muhabbet ediyordu. Etrafı izlerken Aras'ın bana baktığını farkettim.

"Ne oldu?" Dedim gülümseyerek. Bir adım attım yanına doğru.

"Aşk oldu daha ne olsun" dedi.

Aşık olduk daha ne olsun

"Aras bey konuşma yapmanız gerekiyor " dedi adam Aras bir kaç saniye gözüme bakıp kürsüye çıktı.

"Değerli konuklarımız hepiniz hoşgeldiniz. Bugün burada bizi yanlız bırakmadığınız için teşekkür ederiz. Biliyorsunuz ki Arslanoğlu Holding ve dost olduğu holdingler ile bağlarını korumak ve iyi işbirliği yapmak için yemekler ve davetler düzenlerler bu davette sadece bunun için. Geldiğiniz için tekrar teşekkürler."

Aras kürsüden indikten 20 dakika sonra Zilan kürsüye çıktı

"Çok değerli misafirlerimiz hepiniz hoşgeldiniz. Evet buradayım babamın davetinde değil. Çünkü benim yerim nişanlımın yanı. Onu böyle bir zamanda yanlız bırakamazdım değil mi. Kursüye çıkma nedenim aslında size hoşgeldinden çok bir haber vermekti. Bunu benden duyun istedim " dedi ve durdu. Nefes aldı ve verdi . Aras'ın gözlerine baktı.

"Arslanoğu ailesine bir torun vermek bir şereftir bilirsiniz. Bu şerefe nail olmak bana nasipmiş. " dedi. Yutkundum.

"Evet hamileyim"

Donakaldım. Beynim tüm fonksiyonlarını sıfırlamış gibiydi. Icimdeki acı tarif edilemezdi. Elim ayağım boşalmıştı ayakta duracak dermanım yokmuş gibi hissediyordum.

Aras'la göz göze geldiğimde yüzünde bir şaşkınlık yada başka birşey göremiyordum belkide artık görmek gibi bir niyetim de yoktu.

Hızlı adımlarla dışarı çıktım ellerimi karın boşluğuma koyup nefes almaya çalıştım.

"Hilmi! Beni eve götür!" Hızlıca arabaya bindim. Gözyaşlarım firar olmuştu. Burda daha fazla kalamazdım . Niye kalaydım ki. Aras beni aldatmıştı. Nişanlısı hamileydi. Bana bunu yaptığına hala inanamıyorum . Düşünemiyorum kalbimdeki acı herşeye mani oluyordu.

Arabadan inip odaya çıktım evden kaçmadan önce yanıma para almıştım. O hala bendeydi. Kimliğimi ve çantamı aldım. Başka bir şey alamazdım hepsini bana O almıştı.

"Mısra!!" Aras'ın sesini umursamadan çıktım. Çantamı sırtıma geçirdim

"Nereye?" Dedi utanmazca

"Cehennemin dibine!!"

"Anlatacak-"

"Kes sesini!! Neyi anlatacaktın ya!! Ben sana güvendim!! Ben seni sevdim!! Dileğin hakaretlerine rağmen! Ayça'nın seni öpmesine rahmen!! Nişanlı olmana rağmen!! Bumu bana hak gördüğün değer!! Neden aldın ya beni o gün arabaya !!" Dolu gözlerini aldırış etmedim. Canımı yakmıştı canını yakacaktım.

"Keşke!... keşke o adamla evlenseydim. En azından bu kadar gururum kırılmazdı!" gözlerini kapattı ve gözyaşları akmaya başladı. Ama bu benim umrumda bile değildi direk dışarı çıktım.

"Poyraz durdur onu!" Diye haykırdı.

"Asla!! Sen onu hak etmemişsin!" Dedi Poyraz.

3 gün sonra .... yazardan

Aras, Aslı ve Deniz salonda oturuyorlardı sesizce. Aras sadece Misra'nın baş harfi olan bilekiğe bakıp duruyordu. Sessizliği bozan Filiz'in hızlı ve sesli bir şekilde içeri girmesiydi. Cebindeki telefonu çıkardı

"Ne ara oldu bu?" Dedi Zilan'ın arkadaşı

"2 ay önce " dedi Zilan, Deniz ve Aslı şaşkınlıkla dinlerken Aras'tan tek bit mimik yoktu.

"Aras iki ay önce burada değildi ki kızım " dedi tekrar arkadaşı

"Aras'tan olduğunu kim söyledi. Ben Doğu 'yu seviyorum" dedi. Aslı ve Deniz şaşkınlıkla gülürken Aras sadece camı izliyordu.

"Onu parçalayacağım" dedi Filiz

"Bunu nereden buldun!?" Dedi heycanla Aslı

"Güneş attı olanları biliyor" dedi Filiz.

"Abi ne diyor bu kız" dedi sevinçele Aslı.

"Abi sen benden değil derken nasıl bu kadar emindin!" Dedi heycanla Deniz.

"Ben sarhoş olmam Deniz. Olsam bile bir kadını severken başka bir kadına dokunmam!" Dedi sinirle ayağa kalktı.

"Bana küçüğümü bulun artık!!" Dedi acı içinde feryat ederek. En son söylediği şeyler Aras'ın kalbine oturmuştu. Canını yakmıştı. Ama ona hak veriyordu.

"Poyraz araştırıyor" dedi Aslı. Ardından Poyraz'dan gelen telefonla Aras hızlıca telefonu açtı.

"Evet!" Dedi Aras merakla.

"Abi!" Dedi Poyraz buğulu bir sesle.

"Mısra nerdeymiş" dedi Aras kalbi tekliyordu.

"Abi 3 gün önceki otobüs ve tır çarpışması vardı ya...." dedi Poyraz. Aras elini masaya koydu. Duymak istemiyodu geri kalanını. Dayanamazdı buna.

"Abi Mısra ölmüş" dedi Poyraz.

Elinden aktı telefon Aras'ın. Kalbine bir hançer saplanmıştı sanki. Kucağında kaybolan küçücük beden artık yoktu. Sadece geceleri hasret kaldığı kokuya artık ömür boyu hasret kalacaktı. Evde baktığı her yerde o vardı artık. Çünkü her yerde onu öpmüş ona sarılmıştı .Ağladı sadece deli gibi başka bir şey gelmiyordu çünkü elinden.......

Cuma günü görüşürüz ;)



Lütfen Çember, Soğuk Sıcak ve Kor kitabımada bir şans verin

继续阅读

You'll Also Like

2.4M 74.5K 54
Babasının borcu yüzünden genç kızı alı koyan Karahan başına büyük ama tatlı bela alır... Genç kız Karahandan küçük olmasına rağmen yalnız adama eş ol...
3.8M 235K 81
* Siz: Ay acaba lamalar uçsa nasıl olurdu? Siz: Düşünsene, kafana tıpkı martının sıçması gibi tükürüyorlar. Siz: Çok komik olmaz mıydı? ÜSĞĞDDĞSPDĞPF...
892K 49.5K 39
Evin ise yediği tokatın şiddetiyle yere düşmüştü. Dudağının kenarı yeni bir darbe alırkende Kazım Ağa saçlarından koparırcasına tutup Evin'i kaldırmı...
14.8K 592 53
İntikam ve hırs, onu bir bataklık olan yeraltına girmeye zorlamıştı. Bir sınav onun kaderini belirledi ve o babasına layık bir evlat olmak için tüm s...