MEDYA: MISRA "KÜÇÜK "
Saygıdeğer Fırtına Kabilesi...
Selam arkadaşlar sosyal medya hesaplarımızı açmış bulunmaktayım.
Twitter: hayaldekiaşk
Instangram: hayal.dekiask
Kitap 2 seriden oluşacaktır sezon finali yapmayı düşünüyorum bilmem kaç bölüm sonra.
"Aras...." dedim. Gülerek. Ellerimi omzuna koydum.
O kadar güzel konuşuyordu ki ne diyeceğimi ne yapacağımı bilemiyorum. Birşey demediğim veya yapmadığım zamanda kendimi kötü hissediyordum.
Dudaklarımı araladığım sırada kapı çaldı, saniyesinde Aras'tan uzaklaştım ve sandalyeye oturdum. Aras'ın yüz ifadesini takmadan kapıyı gösterdim .
"Off..... gel!" Kıkırdamamak için kendimi zor tutmuştum.
"Aras Bey siparişleriniz geldi" dedi eteksiz yaka kartında Merve yazan kız. Çakma sarı olduğu belliydi dudakları botokstu muhtemelen , göğüsü de silikondu . Birde Aras'a gülümsüyordu.!!
"Tamam çıkabilirsin" dedi Aras ona gülümsememişti.
"Tabi... birşeye ihtiyacınız olursa buradayım" dedi cilveli bir şekilde. O az önce Aras'a mı sulanmıştı.
"Olmaz canım! Ben onun asistanıyım birşeye ihtiyacı olursa bana söyleyebilir" Tamam biraz fazla olmuş olabilir ama yapacak birşey yok oldu bir kere değil mi?
Gözleri yaka kartıma takıldı "Tabi...Mısra Hanım" dışarı çıktığında derince birkaç kez nefes alıp verdim. Aras'la göz göze geldiğimde şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Ne.... Ne var değil miyim ?" . Ellerini teslim olur gibi kaldırdı ve bir anda oturduğum sandalyeyi kendine çekti.
"Ne değil misin?" Yutkundum. Gözleri boyumdan dudağıma ordanda gözlerime geldi.
" şey....as..asistanın"
Yutkunuşunu gördüğümde tekrar yutkundum sanırım yutkunmaktan boğazlım kurumuştu. Aras'ı kendimden uzaklaştırdım ve ellerimi yelpaze olarak kulandım.
"Sıcak..... Adana " dedim. güldü ve dudağını yaladı.
"Sıcaktır..... Adana" dedi sexy bir şekilde. Allah'ım lütfen aklımı kaybetmeyeyim.
"O ne ?" Dedim konunun bir an önce olduğu konumdan uzaklaşması gerekiyordu.
"Parfüm " dedi. Poşeti eline aldı bir parfüm kutusu birde siyah bir kutu çıkardı. Parfümün üzerinde kocaman Aras Arslanoğlu yazıyordu. Şaşırmıştım markaları mı vardı?
"Sizin Parfüm markanız mı var?" Dedim kutuyu elime aldım.
"Hayır. O parfüm benim karışımım. Benden başka kullanan yok yani" dedi kutuyu açtı ve nabzımın üzerine sıktı.
"Yok artık! Senden başka kimse kullanmıyor yani öyle mi?!" Şok olmuştum. Bir insan bu kadar piskopat bir zengin olamazdı. Kendini parfümünü yapmak nedir ya!
"Evet . Kimse ile aynı kokmak istemiyorum." Dedi . Evet tam bir egoyisti.
"Manyaksın. Zaten senin kokun güzel ki parfüme gerek yok" dedim. Ellerimten tuttu. "Güzel mi?" Dedi omzuma dökülen saçları geri attırdı.
"Hıhı. Huzur var. İlk beraber uyuduğumuzda ne zaman uykuya daldım bilmiyorum. Senin kendi kokun güzel bence" dedim. Sanırım ilk kez bu kadar açık sözlü bu kadar cesurdum.
"Biliyor musun küçüğüm? Aynı şeyleri bende senin için düşünüyorum. Uyuşturucu gibi bir kokun var. Bağımlısı oldum ve kokunsuz uyuyamıyorum"
"Ya! Uyuşturucu deme" dedi sahte bir kızgınlıkla.
Boynuma ufak bir öpücük bıraktı. "Bu senin" dedi elindeki kutuyu bana uzatarak.
"Ne bu?" Dedim kutuyu aldım. "Aç bakalım beğenecek misin?" Dedi gülerek.
"Sen aldın sonuçta illaki güzeldir" kuruyu açtığımda çok güzel bir şekilde A harfli gümüş bir bileklik vardı zinciri ufak taşlarla döşeliydi .
"Aras..." dedim . Bu çok güzeldi. Fazla güzeldi o Aras Arslanoğlu'ydu aldığı herşey narin ve güzeldi.
"Bu çok güzel ama" sıkıca sarıldım. O özel kokusunu içime çektim. Bilekliği incelediğimde ucunda çok ufak yazan bir tarih vardı.
15 Haziran 2018
İlk tanıştığımız tarihti. Aras'ın arabasına atladığım tarihti. Kıkırdadım.
"Çok incesin. Senden bu kadar ince bir şey beklemezdim" dedim gülerek.
"Ben mi " dedi gülerek "beni tanımamışsın kızım"
"Teşekkür ederim Aras bu aldığım en değerli hediyeydi." dedim yanağına ufak bir öpücük koydum.
"Ooo!!! Giyiniksiniz değil mi ?" Dedi Poyraz. Aras boş kutuyu Poyraz'a attı.
"Dayım sizi bekliyor" dedi ve gülerek dışarı çıktı. Rezil olmuştuk sanırım. Aslında bu benim için geçerliydi . Aras'ta utanma denilen bir duygu yoktu.
"Hadi gidelim" dedim. Ayağa kalktım ve ondan önde çıktım.
"Kanser olacağım valla bak. Sen beni deli edecesin bu kadar kısa neden giydin ki!" Gözlerini kıstı burnunda soluyordu.
"Şeye benzemişim değil mi... koca aramaya gelmiş kızlara" dedim gülerek. Kapıdaki sekreter Merve! değişik bir şekilde bize bakıyordu. Acaba fazla mı yakındık ve acaba filmlerdeki gibi sekreterler laf taşıyormuydu?
Bir sağ bir sol yaptıktan sonra bitmek bilmeyen koludorları bitirdik ve Kudret Arslanoğlu 'nun odasına geldik.
"Aras siz birbirinizi burda nasıl buluyorsunuz? Navigasyon lazım buraya" ayaklarım topuklu ayakkabıya alışık değildi. Kıskançlık bana neler yaptırıyordu böyle.
"Geç güzelim " dedi Aras nadir de olsa centilmenlik yaparak kapıyı açtı.
Poyraz , Aras'ın babası ve diğer 3 kişi vardı içeride.
"Geçin oğlum" dedi Kudret Arslanoğlu gülümseyerek. Kafamızla onaylayıp Poyraz'ın karşısına oturdum.
"Evet . konuya girin, fazla zaman yok" dedi Kudret Arslanoğlu . Ayağa kalktı ve ellerini cebine soktu.
"Coşkun Holding'in yaptığına dayir elimide kanıtlar var Efendim. Limandaki görüntüler. Arabalardaki parmak izleri ile herşeyi ispatlayabiliriz. Ancak Akar Holding ile olan bağlantılarını kanıtlayamayız. Tek bildiğimiz şey Zilan Coşkun ve Doğu Akar'ın sürekli buluştuğu." Dedi 45 yaşlarındaki bir adam dosyayı Aras'a uzattı.
"Bu kız.... Dilan Coşkun Arif Coşkun'un gayrimeşur kızı. Kızının olduğunu biliyor ama ortaya çıkarmıyor. Bu ise oğlu ilk çocuğu Polat Coşkun" dedi iki fotoğraf çıkardı.
"Oğlu var bir kızı daha var ama ortaya çıkarmıyor çünkü Ayla Coşkun tek sermeyasi boşanırlarsa herşeyini kaybeder" dedi Aras ciddiyetle. Kimin eli kimin cebindeydi. Bir adam hem ihanet eder hemde saklar mıydı.
"Doğu'nun tek hedefi bu yüzden Zilan" dedi Poyraz
"Bizim birşey yapıp herkesi bir araya toplamalıyız ve kimin kiminle ilgisi var bulmalıyız " dedi Poyraz ciddiyetle.
"Poyraz Deniz'i ara onda ne haberler var bir bakalım" dedi Aras dikkatle. Poyraz Deniz'i aradı ve telefonu hoparlöre verdi.
"Söyle" dedi Deniz sesi soluk soluğaydı.
"Ne halt yiyorsun nefes nefesesin!" Dedi alayla Poyraz
"Kes zırvalamayı amına koyayım .Akın ve Aslı'yla uğraşıyorum!" Dedi bağırarak.
"Ne!" Dedim bir anda
"Aslı ve Akın kavga mı ediyor?!" Dedi sinirle Aras.
"Yok. Yanlış anladınız. Aslı Akını dövüyor....Aslı bırak artık çocuğu!!!" Dedi Deniz bıkkın bir sesle benden başka herkes kıkırdıyordu.
"Öldüreceğim şu zibidiyi!!!" Dedi aarkadan Aslı.
"Ne oluyo orda!" Dedi Kudret Arslanoğlu sahte bir sinirle
"Aslı Akın'ın göbeğine oturdu Kudret Amca tokatlıyor, ciziyor. Aslı yeter ama!!!!" dedi Bıkkın bir sesle.
"Ayır sana oğlum çocuğu cizdirme!" Dedi Gülerek Poyraz.
"Hiiiç karışamam abi. Ben nasibimi geçen sefer aldım!" Dedi Deniz.
"Akın ne alaka?" Dedim telefona doğru eğildim.
"Akın bizim limanda mühendis olarak çalısıyormuş. Gemileri kontrole gelmiştik orda karşılaştık . Ben sağlam koydum. Içeri girdim çıktım bu haldelerdi." Dedi Deniz belli etmemeye çalışıyordu ama o da gülüyordu.
"Seni öldüreceğim !!! Ne hakla elbiseme laf edersin!!" Dedi tiz bir sesle Aslı.
"Ya birşey demedim ki ben....sadece.... kısa!" Dedi Akın, o gülüyor muydu. Kafasına fazla vurmuş olmalıydı.
"Sanane be! Sen kimsin ! Bırakın beni paralayacağım onu!!" Dedi Aslı
"İşte buralar böyle, takılıyoruz cici cici" dedi Deniz.
"Bir haber var mı?" Dedi Adını bilmediğim orta yaşlı biri.
"Var abi. Coşkun Holding bir davet düzenleyecekmiş eşli falan gidilecekmiş. Bence Zilan'ı da al git. Belki birşeyler yakalarsın, biz zaten bu gece geleceğiz " dedi Deniz . Neden o kızla bir yere gitmek zorundaydı ki.
"Anlamıyorum kız safın teki bu kadar kötü şeyleri nasıl yapıyor ki?" Dedim . Evet dedim ve herkes sustu. Bana mı bakıyorları .... evet bana bakıyorlardı.
"Özür dilerim" dedim mırıltılı bir sesle. Aras gülümsedi.
"Evet saf. Bu yüzden kafası kolay yıkanıyor ve zengin" dedi saçlarımı okşadı. Sanırım bu rol olayını buradaki herkes biliyordu.
"Şimdi konu ,olay bu fikirlerinizi alalım, Arif'i kızdıracak ama hiçbirşey yaptıramayacak birşeyler." dedi Kudret Arslanoğlu cidiyetle.
"Oraya gelen herkes gövde gösterisi yapmak için gelecekler Müstakbel damadının o davete katılmasını pek hoş karşılamayacaklardır . Bence gitsin Aras Bey. " dedi Içerdeki biri diğer iki kişi de ona katıldı.
"Bence de oradaki insanlar Arslanoğlu Holding'in gücünü biliyorlar. Kolaylıkla satabilirler."
Dedi Poyraz.
"Bence siz davet yapın. Aynı gün aynı saat ve çiftli. Bir dedikodu; Arslanoğlu Holding yeni bir işe yatırım yapmak istiyor. Muhtemelen sizinle iş yapmak isteyenler oraya gelecektir. Zaten iki gün sonra Zilan Coşkun, Coşkun Holding'in resmi olarak şirketin tek sahibi olacak. Ve Aras'ın nişanlısı olduğu için babasının değil Çok değerli nişanlısının yanında olacak. Sizin gücünüze inanan herkes gelecek. Bu biraz Arif beyi sinirlendirecektir " diye söyledim ciddiyetle.
Allah'ım bu fikir benden mi çıkmıştı!!
"Bu baya sinirlendirir..... sevdim bunu " dedi gülümseyerek Kudret Arslanoğlu.
"Araştırın muhtemelen saklayacaklardır bizden" dedi tekrar.
"Tamam. Mahmut'a söyleyin öğrensin" dedi İsmini bilmediğim diğer kişi.
"Samet sen Limanları kontrol et yurt dışı bağlantılarımızı sağlam tutalım geçen sefer gibi olmasın. "Dedi adı Samet olan adam kafası ile onaylayıp masadaki eşyalarını alıp çıktı.
"Adem sen daveti ayarla tarihi sana bildireceğiz." Dedi Kudret Arslanoğlu tekrar. Adı Adem olan adam ve diğer üç kişide çıktı.
"Arif Coşkun bizi çökertmeye çalışırken kendi çökecek. Aras sen Zilan'la olan bağlantını sıkı tutu oğlum. Ağzını yokla bakalım ne yumurtlayacak" dedi. Buna bozulmuştum neden Aras sürekli o kızla baş başa kalması gerekiyordu ki.
"Akşam evde görüşürüz çocuklar." Dedi Ayağa kalktı Poyraz ve Aras bende onlara ayak uydurarak ayağı kalktım.
"Tanışmadık kızım ben Aras'ın babası" dedi Elini öptüm. Sırtımı sıvazladı
"Güzel kız" dedi gülerek . Bu iltifattı .Aras'ın babası bana iltifat etmişti sanırım heycandan bayılabilirdim.
"Öyle" dedi Aras. Resmen benimle övünüyordu.
"Akşam görüşürüz " dedi ve çıktı Kudret Arslanoğlu
Tekrar sandelyeyi çekip oturduk.
"Abi Amsterdam'daki Otelde verdiğimiz davete benzer birşey yapalım yine yeni model arabaları sergileriz arabaların önüne de masaları koyarız" dedi Poyraz elindeki kalemi çevirmeye başladı.
"Olabilir. Ayarlayın işte sadece 17 gün var. Bu işi başaramazsak bile belgeleri kullanırız. Coşkun her türlü çökecek uyuşturucu, silah kaçakçılığı. Ama... o oruspu çocuğunu yakalamamız gerekiyor amacım o ." Dedi. Onca yıldan beri içindeki intikam hırsı azalmamıştı, içimdeki ateş hiç sönmemişti.
"O fikir.... nasıl buldun " dedi Poyraz kafamı kaldırdım. "Bilmem birini nasıl kışkırtabilirim sadece onu düşündüm. " dedim sakin bir sesle.
"O işte beceriklidir. Kışkırtma konusunda" dedi Aras manalı bir sesle. Aras'a göz devirip Poyraz'a döndüm.
"Akın tek parça değil mi?" Poyraz kocaman bir kahkaha attı. "Akın'ı çerez niyetine yemiştir" dedi. Kapı çaldığında Poyraz gel diye seslendi.
Ahh yine mi!!
"Aras bey imzalanması gereken dosyalar var" dedi Merve!
Kız Sallana sallana arasın yanına geldi ve eğildi. Tüm malları meydandaydı. Çatalları gözüme çarpmıştı. Bu giydiğine ben daralmıştım bu kız bu çaputun içinde nasıl duruyordu.
"Tamam " imzaladıktan sonra Aras dosyayı uzattı. Merve! Aras'a gülümsedi . Ben gözümü kıstım ve ikisine bakıyordum.
"Çıkarken kapıyı da ört!" Aras ve Poyraz saşkınca bana bakarken onları umursamadım.
"Bir ihti-" demeden sözünü kestim.
"Yok ihtiyaç ben ilgileniyorum!" Çıkıncaya kadar yüzümdeki sahte gülümsemeyi tuttum. O çıkınca da gözlerimi kapatıp birkaç kez nefes alıp verdim.
Gözümü açtığımda öcü görmüş gibi bakıyordu.
"Ne oldu?" Dedim şaşkınlıkla
"Sen... kıskandın " dedi Aras gözlerini kıstı ve dudakları yana kıvrıldı.
"Ne?! Ben mi? Ne alaka sümüklü böcek gibi yapıştı- yani tosbağa gibi yavaş ondan dedim.! Nerden çıktı hem bu ya!" Heyecanlanmış mıydım sanırım evet.
Yalan söylediğim için çarpılacaktım bir gün ama ne zaman belli değil.
"Tamam sakin o bir şey demedim" dedi imalı bir şekilde. Saçlarımı okşamaya başladı. Bunu yapmasını seviyordum. Beni sakinleştirmeyi biliyordu. Ama tabikide onu kıskandığımı söylemeyecektim.
"Ama bak-" susmamı sağlayan şey Aras'ın bildirimleriydi. Telefonun ekranında yazan cümleyi okuduğumda kafamdan aşağı kaynar su döküldü.
Zilan kişisinden 4 fotoğraf
Zilan kişisinden bir mesaj
'Gece için iç çamaşırı seçiyorum belki yardımcı olmak istesin.'