Yeniden 1.Kitap 1/3

By FTAzazel

42.3K 4.7K 250

Bir tasarımcı, devrim yaratacak bir proje için okyanusta bir tesise davet edilir. Bu projenin sonu olmasını b... More

Yeniden Doğuş
Wolfy
Durum Penceresi
Yeni Bir Gün
Dövüş Sanatlarına Başlangıç
İki Resim
Seviye Atlamak
Girilen İdda Ve Verilen Söz
Girilen İdda ve Verilen Söz-2
Karakter Tanıtımı ve Sınıf Seviyeleri
Canlı Yayın
Canlı Yayın 2
Lise'nin İlk Günü
Sonia
Spor Salonu ve Tekvando Eğitimi
Tekne Turu
(R18) İlk Gece
İlk Sabah ve İtiraf
Kavga Antremanı
Yeni Aşama ve Yeni Fikirler
Bölüm Sonu Bosu
Yaralı Adam
Sıradan Günler
Anlaşma
Eğitim
Efsanevi Prenses Shiroi
Tuhaf Aile Tanışması (R18 bölüm içerir)
Katherina
Gerçek
Gerçek Dövüş Ustası
2.Seviye ve Gölge Yeteneği
Yeni Bir Dünya
7 Renkli Lotus ve Siyah Ölüm
Kış Tatili
Kış Tatili 2 (R18 bölüm var)
Milano
POLİMİ
Tuhaf Üzüm Bağları
Kurul
Ortak Ev (Aurora ve Uğur )
Ortak Ev 2
Okullar Arası Yarışma
Üç Seri
Saldırı
Karakterler
Aurora
Kader Yoldaşı
Kozmetik Mağazası
Kozmetik Mağazası 2
Minik Cep Dünyası
Tuhaf Hayvanlar
Canavarlar ve Aşamalara Göre Resimleri
Mızrak Eğitimi
Cep Dünyasından Çıkmak
Üst Üste Başarılar
İki Öğrenci
İki Öğrenci-2
Saldırı
Davet Mektubu
Davet Mektubu-2
Freya'nın İlk Günü
Tehlikeli Yetenek
5.Aşama ve Üstü Canavarlar / Zırh Seviyeleri / Element Bilgileri
Harabeye Giriş
Çaylak Eğitimi
Vadi
Aziz Doktor ve Rahibe
Takım
Baskın
Birlikten Ayrılma
Okula Dönüş
Yasmine
İp Uçu
Üreme Merkezi
Yetenek Kullanıcılarının Büyük Sırrı
Yeteneklerin Sırrı
Yeni Üyeler
Gelecek Planları
Bitki Temelli Eğitim Kılavuzları
Müzayede
Müzayede 2
İmparator Seviye vs SSS Seviye
İmparator Seviyesi Aşamaları
Videolar ( İmparator Seviyesi)
Tuhaf Canavarlar
Sistem Güncellemesi
Yeni Ev
Ayrılmak
Bir Anı Parçası
Eğitim
Yolculuk
Yasmina
Kayıp Anılar
Kayıp Anılar -2
Sistem Yaratıcı ve Uğur
Uyanma
Dört Aile
Buluşma
İşbirliği
Feng Zhen
Dönüş
Tarikatın Açılışı
Demir Dağ
Turnuva Başlangıçı
Yarışma
Aurora Vs Yasmina
Dönüş
Misafir
Simyacı Sınavı
Büyük Usta'nın Önemi
Görüşme
Şok Edici Durum
Uğur Geldi
Sorgu
Toplantı
Tiran'ın Ölümü
Uygurlar
Boşluk Kalbi
Ayrılık
Bir yıl
İç Tarikat Sınavı
İç Tarikat Üyeleri
Ara Bölüm
Dış Tarikat Üyelerinin Gelişi
200 Yıl.
Hikayenin Başlangıçı
Hui Yin'in ile Tanışmak
Teklif
İlk Görüşme
Tedavi
Tedavi-2
Yeni Hui Yin
Anlaşma
Anlaşma-2
İki Taraf Arası Savaşlar
İki Taraf Arası Savaşlar-2
İki Taraf Arası Savaşlar-3
Soru, Öneri ve Fikir Bölümü
Tarikatın Hareketi
Briget'e Saldırı
Görüşme
Yasmina'nın Babası
3 Gücün Buluşması
Karşılaşma
Karşılaşma 2
Karşılaşma'nın Sonucu
Kargaşa
Görüşme
İkinci Savaş
Misafirler
Sekiz Tarikat Sınavı
Sekiz Tarikat Sınavı-2
Sekiz Tarikat Sınavı-3
Sekiz Tarikat Sınavı-4
Son Gün

Aurora'nın Zehirlenmesi

322 35 0
By FTAzazel

Ertesi gün sabah Edward beni aradı ve Milano'ya geldiğini söyledi ama dostunun sıkıntıda olduğunu ve bir kaç gün meşgul olacağını söyledi. Daha sonra görüşmek için sözleştik. Huzurlu bir gün geçirmeye devam ettim ama akşam başka bir telefon aldım.

-Uğur; Arthur ?

-Arthur; Uğur benim, Mike Milano'da olduğunu söyledi.

-Uğur; Evet buradayım üniversiteye başladım.

-Arthur; Uğur rahatsız ediyorum ama acil yardıma ihtiyacım var.

-Uğur; Ne oldu ?

-Arthur; Telefonda konuşamam yarım saat sonra Santa Rita Hastanesinde buluşabilir miyiz.

-Uğur; Tamam geliyorum.

Bir taksi tutup hastaneye gittim. Önünde Arthur beni karşıladı ve yanında Edward vardı. İkisini beraber görünce çok şaşırdım.

-Uğur; Arthur ve Edward ikinizi beraber görmeyi beklemiyordum.

-Edward; Uğur, Arthur'un bahsettiği kişi sen misin ?

-Uğur; Bilmiyorum, ne konu da benden bahsetti.

-Edward; Tıp ve Şifalı bitkiler konusunda.

-Uğur; Biraz bilgim var ama abartılacak bir durum yok.

-Edward; Uğur bu konu çok ciddi.

-Uğur; Tam olarak ne oldu ?

-Arthur; Arkadaşımızın kızı zehirlendi.

-Uğur; Ne ?

-Edward; Evet biraz sorun yaşadı ve zehirlendi. Ne zehiri olduğunu bilmediğimiz için Arthur'u çağırdılar bende iş için buradaydım, duyunca beraber geldik.

-Uğur; Anlıyorum.

-Arthur; Yine de Edward ile tanışmanı beklemiyordum gerçekten normal biri değilsin.

-Uğur; Sadece ikimizin ortak hobisi var.

-Arthur ; Detayları biraz merak ediyorum ama daha sonra konuşsak hastayı görmeni istiyorum. Dünden beri doktorlar bir şey yapamadı durumu kötüleşiyor.

-Edward; Uğur bu konuda emin misin durum ciddi ve şakaya alınacak bir konu değil.

-Uğur; Edward benden sürekli şüphe ediyorsun.

-Edward; Sadece yaşından dolayı...

Bana bakınca lafının devamını getirmedi ve bir şans vermek istedi. İçeriye girince beni biraz iri ama ciddi ifadeli bir kişi karşıladı.

-Adam; Arthur uzman çağırdığını sanıyordum ama daha doğru düzgün sakalı bile olmayan birini getiriyorsun, dalgamı geçiyorsun.

-Arthur; Michael biraz sakinleş o bir uzman.

-Michael; Arthur, Aurora ölüyor benden sakin olmamı bekleme lanet olası ihtiyar.

-Arthur; Michael bana güvenmiyor musun 25 yıldır arkadaşız.

-Michael; Sana güveniyorum ama o velete değil.

-Edward; Michael biraz sakinleşin arkadaşı bende tanıyorum şaşırtıcı biri.

-Michael; Edward sen de mi ?

-Uğur; Bay Michael şuan durumunun kötüleştiğini duydum eğer son çare olmasa Arthur beni aramazdı, daha kötü ne olabilir ?

Adam biraz düşündü ve tereddütlü bir karar verdi.

-Michael; Bir saat veriyorum durumu iyiye gitmezse veya beklenmeyen bir şey olursa Edward olsun Arthur olsun ikisini de umursamam doğduğuna pişman ederim.

-Uğur; Ben mucize doktor değilim ve tedavi edemeyeceğim şeyler var ama ilk durumunu öğrenmem lazım.

Bizi bir odaya götürdüler kapıda iki koruma vardı ama inanılmaz güçlü görünüyorlardı. Bizi görünce hemen kapıyı açıp kenar çekildiler. İçeriye girdiğimde Aurora'yı gördüm, o zaman ki agresif peri gitmişti yerine şimdi bilinçsiz bir şekilde uyuyan güzel gelmişti. Acı çektiği yüzünden belliydi ve yanında bir doktor sürekli tıbbı cihazların değerlerini inceledi.

İçeri birilerinin geldiğini görünce bize baktı.

-Doktor; Bay Michael daha fazla dayanamaz en fazla 1 saat.

-Michael; Doktor Buruno nerede ?

-Doktor; Şuan Amerika'da jetle bile gelse yetişemez.

-Michael; Lanet olsun ...

-Arthur; Michael bırakın denesin, artık kaybedilecek bir şey kalmadı.

Michael bana baktı, Aurora'nın mavi kristal gözleri babasından geçmiş. Daha önce gördüğüm yırtıcı bakışı tekrar görüyorum ama o sırada Aurora acı inledi. Bakışları kızına döndü ve yumuşadı.

-Michael; Dene, kendi iyiliğin için bir çaren olsa iyi olur.

-Doktor; Bu kişi ?

-Arthur; Asya tıbbı uzmanı.

-Doktor; Asya tıbbı mı dalgamı geçiyorsunuz olmadı büyücü çağırın.

-Michael; Sessizlik... Başlayabilirsin.

Doktor sinirli bir şekilde kenara geçti ama gözleri alev alev bana bakıyordu. Bakışları öfkeli ve küçümseyiciydi.

Tıbbi makinalardan anlamadığım için bileğini tutup gözlerimi kapattım ve nabzını aldım. Daha sonra Aurora'yı yüz üstü çevirdim ve sırtındaki bağları çözdüm ve sırtını açtım.

-Michael; Sen..

-Uğur; Dikkatimi dağıtmayın. Karışacaksan dışarı çık.

Çantama daha önce iğnelerimi koymuştum ve şimdi açıp kutumu çıkardım. Kutumu açtım ve iğneleri tuttum sonra sakin bir ritimle 9 iğneyi 9 noktaya sapladım. Konuşmak isteyenler oldu ama bakışımı görünce sustular.

Bir kaç dakika iğneleri inceledim daha sonra iğneleri çıkardım ve uçlarını inceledim.

-Uğur; Kan torbalarını hazırlayın en az 2 adet.

-Doktor; Ne yapacaksın.

-Uğur; Çok fazla kan kaybı olacak hazırlayın ve itiraz etmeyi bırakın artık. Sizin yüzünüzden iğneyi yanlış yere saplarsam sonuçları ciddi olur.

Herkes sustu ve doktor dışarı çıkıp kan torbası almaya gitti. Sonunda sessizlik olunca çantamdan çıkarır gibi yapıp bir kaç şişe ve bitki çıkardım. Michael tuhaf bakışlarla bana bakıyordu. Arthur bitkileri tanıdı ve çok şaşırdı çoğu nadir türdü.

Bir kaç bitkiyi ezdim ve özlerini şişedeki özlerle karıştırdım. Birini içirdim ve diğerlerine iğnelerimi koydum. İğneler öz ile kaplandıktan sonra iğneleri aldım ve sıra ile saplamaya başladım. Yavaş yavaş vücudunun diğer bölgeleri normal bir renge döndü ama bir kaç nokta simsiyah olmuştu. İğneleri sürekli çıkartım ve tekrar saplayarak kan akışına müdale ettim ve siyah lekeleri bileklerine getirdim. Bileği ve eli simsiyah oldu. Kenardaki neşteri aldım ve bileğini kestim. O sırada doktor içeriye girdi ve keserken beni gördü;

-Doktor; Ne yapıyorsun manyak mısın ?

- Arthur; Doktor sus..

-Doktor; Bay Arthur hastayı öldürecek.

-Michael; Kapa çeneni doktor.

O sırada atar damarı kesildiği için etrafa simsiyah kan fışkırdı. Fışkıran kan simsiyahtı ve katımsı parçalar içeriyordu. Bir süre kan aktı, kan aktıkça siyahlıklar azalmaya başladı. Doktor siyah kanı görünce gözleri açıldı ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Siyah kan bittiğinde kırmızı kan aktı ve hemen iğneleri sapladım üst kolundan gelen kan akışını durdurdum. Elini tuttum ve masaj yapmaya başladım. Parmaklarından yukarıya doğru siyah kanı taşıdım ve bileğinden çıkardım. Son olarak bir kaç bitkiyi ezdim ve suyunu bileğine akıttım.

-Uğur; Kan nakline hazırlan ve dikiş için bir doktor çağır. Akışı daha fazla tutarsam kangrene döner.

Korumalar hemen bir hemşire bulmaya gitti. Odanın içi ağır ve kötü bir koku ile doldu.

-Uğur; Hasta yatağını tutun taşıyoruz, dumanı zehirli biraz daha solursak hepimizi etkiler.

Hemen diğerlerini yardımı ile Aurora'yı yan odaya taşıdık. Hemşire geldi ve soru sormaya korkarak işine başladı; ilk başta damarı dikti sonra bileğini dikti. O sırada doktor kan nakli için gerekenleri hazırladı ve iğneleri çektim. Beyaza dönen eli pembeleşmeye başladı ama bu sefer kan eskikliğinden kalp atışların ritmi bozuldu ve hasta krize girdi. Parmak akapunkturuna geçtim diğer uvuzların meridyenlerini kapadım. Küçük alanda kan akışını döndürerek krizi kestim. Koluna gitmeyen kanı dışarıdan takviye ile besledik sonra uvuzlarının meridyenlerini açtım. Kalbi ani ritmi kaldıramadığı için elimi gögsüne koydum ve dış kalp masajı ile düzene geri soktum.

-Uğur; Durumu düzeldi ama şuan çok zayıf size bir reçete vereceğim, o bitkiler bulun ve bir ay boyunca sürekli onları tüketmeli. Fazla tüketmesin ters etki yapar sadece yazdığım şekilde alsın.

Çantamdan bir defter sayfası yırttım ve üstüne receteyi yazdım ve Michael'e verdim.

Herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu. Doktor inanamadı ve tıbbı makineleri bağladı ve değerleri kontrol etti.

-Doktor; Düzeldi ama bu imkansız, kesinlikle imkansız....

-Uğur; Doktor bey, yöntemlerimiz farklı olsada ikimizde doktoruz, bu yüzden hastayı tedavi etmem normal, tek fark siz ilaç ve makina kullanırken ben özleri iğneler ile direk enjekte ederek reaksiyonu başlatıyorum ve tedavi ediyorum. Benim tedavi edemediğim vakalar olabilir ama siz tedavi edebilirsiniz diğer durumlarda tam tersi de olabilir.

-Doktor; Üzgünüm, sizinde dalga geçtim.

-Uğur; Sorun değil yaşımdan dolayı bu duruma alıştım ama dünya çok büyük bilmediğiniz çok şey var.

-Michael; Gerçektende öyle, görmesem asla bir kaç iğne ile tedaviye inanmazdım.

-Edward; Gerçekten başardı.

-Arthur; Söylemiştim o Asya tedavisinde bir uzman.

-Uğur; Daha önce hiç inanmıyordun ama şimdi fanatiğe döndün Arthur.

Michael bana baktı ve hiç bir şey demedi daha sonra önümde eğildi ve kaltığında kendine bir tokat attı.

-Uğur; Bay Michael...

-Michael; Lütfen kabul edin, aptallık ettim, gerçekten aptallık ettim size minnettarım.

-Uğur; İyi dostlarınız olduğu için memnun olun, Bay Arthur ve Bay Edward olmasa burada olmazdım.

-Michael; Anlıyorum, Size teşekkür ederim Rossi ailem size minnettar Edward, Arthur ve Uğur .

-Edward; Hahaha, velet tanıdıkça daha şaşırtıçı oluyorsun. Silver ailem arkanda.

-Uğur; Bunu bana söz verip daha sonra aramayan bir ihtiyar söyleyince güven verici olmuyor.

-Edward; Biraz yoğundum yani bir kaç işim vardı.

-Uğur; 4 yıl boyunca mı ?

-Edward; Lanet velet seni övüyorum biraz yüz versene.

-Uğur; Sana yüz vermesem hala konuşmazdım Edward.

-Michael; Gerçektende. Değişmemişssin Edward.

Sonra gülmeye başladık ama hasta olduğunu hatırlayınca durduk. O anda içeriye iki kişi girdi.

-Abla... (15-16 yaşlarında bir kız )

-Torun, torunum nasıl. Yaşıyor mu ? (Dedesi)

-Uğur; Sakin olun durumu stabil ama huzura ihtiyacı var sessiz olun.

-Dedesi; Sen ?

-Michael; Baba, bu kişi tedavi eden doktor.

Yaşlı bana baktı ve beni değerlendirmeye başladı. Daha sonra yüzü güldü;

-Dede; Genç nesil eskilerden daha şaşırtıcı.

-Uğur; Genç nesil umut verici olabilir ama eskinin rehberliğine ihtiyaç duyar.

-Dede; Hahahaha, fena değil.

-Michael; Baba sessiz.

İhtiyar hemen sustu.

-Uğur; Dışarıya çıkalım dinlenmeli ve burada kalabalık bir şekilde durursak ters tepki yapar.

-Kız; Ablama ben bakarım baba biraz dinlen lütfen, dünden beri hiç uyumadın.

-Dede; Leona sen dinlenebilirsin, ben beklerim.

-Kız; Hayır büyük baba, sende dinlenmelisin kalbin için iyi değil.

-Dede; Velet beni lanetleme.

Biraz sonra dışarıya çıktık. Bana bakışları değiştir artık merak ve saygı vardı. Bir süre sonra Edward konuştu;

-Edward; Uğur yemek yemediğini düşünüyorum, beraber yemeğe gidelim mi ?

-Arthur; Bende geliyorum.

-Michael; Teşekkür etmek için size ben davranıcam.

-Dede; Veledi merak ediyorum ve bende geliyorum.

-Michael; Baba ?

-Dede; Ne, bende insanım açıktım.

-Michael; Tamam. Hemen restorantı arıyorum.

Hastaneden çıktık ve iki arabaya binip yakınlarda bir restauranta gittik. Özel bir odaya girdik ve masaya oturduk. Kimse konuşmadı , garsonlar önceden talimat almıştı masaya yemekleri getirmeye başladılar ve sonra çıktılar. Kapı kapanınca ortam biraz gerildi.

-Edward; Uğur tıbbı bilgi bildiğini bilmiyordum.

-Uğur; Hala öğreniyorum ama tam olarak bildiğim söylenemez.

-Arthur; Uğur daha önce beni tedavi etmişti. (Kolundaki gömleği sıyırır ve yarayı gösterir.) Çok zehirli bir yılan beni ısırdı ve tedavi etti. Sadece biraz geç tedaviye başladığı için kolumdaki etim çürümüştü, eğer orada olmasaydı neler olacağını düşünemiyorum.

-Michael; Bölye bir olay mı oldu ?

-Arthur; 3 yıl önce oldu.

-Michael; Anlıyorum. İlk başta geldiğinde sinirli ve gerdindim özür dilemek için bu kadehi kaldırıyorum.

Kadehleri aldık ve kaldırdıktan sonra içtik.

-Uğur; Sorun değil yaşımdan dolayı hiç teredüt etmesen süphelenirdim.

-Marco (Dedenin ismi ); Tedaviyi nasıl yaptın ?

-Uğur; Basit bu bir kan zehiri, kanın pırtılaşmasına neden olur ve yapısını değiştirir. Akapunktur iğneleri ile kan akışına müdale ettim ve zararlı zehri bir yerde topladım.

-Marco; Anlıyorum teoride basit ama zor bir konu.

-Michael; Ama iğneleri ilk gördüğümde çok kormuştum, saçmalık gibi gelmişti.

-Marco; Asyayı hiç bilmediğinizdendir. Uğur yanlış düşünmüyorsam sadece bir doktor değilsin değil mi ?

-Uğur; Saklamanın bir anlamı yok bir Dövüş ustasıyım aynı zamanda geleneksel bir doktorum.

-Michael ve Arthur; Dövüş ustası, Asya'yı yönettiği söylenen dövüş ustalarından biri misin ?

-Uğur; Çok fazla usta ile tanışmadım ama evet bir dövüş ustasıyım.

-Arthur; İsmini duydum ama tam olarak nedir.

-Marco; Bu soruyu ben cevaplayayım, diğer türlü anlamanız zor olacak.

-Michael; Baba ?

-Marco; Bildiğiniz gibi Amerikanın teknonojisi, Avrupanın yetenek kullanıcıları ve Asya'nın Dövüş ustaları egemen sayılıyor.

-Edward; Evet bunu biliyoruz ama Asya bu konuda çok sessiz kaldı ve bu konu unutulmaya başladı.

-Marco; Sessiz olmaları normal, Asyada bile nadiren görünürler o yüzden sürekli Avrupada yaşayan siz pek bilemezsiniz. Eğitim yaparak sürekli limitleri kırmayı düşünürler, kendi bedenlerini keşfedip sürekli eğitim yaparlar, bu yüzden dünyevi şeylerden uzaklaşırlar ve sessiz yerlere yerleşip kendilerini eğitime adarlar.

-Arthur; Keşiş gibiler o zaman.

-Uğur; Evet, zaten keşişlerin büyük bir kısmıda ustadır.

-Michael; Peki, sürekli bedenlerini eğitiyorlarsa ne kadar güçlü olabilirler.

-Marco; Uğur göstermek daha basit , bize gösterirmisin.

-Uğur; Peki

Masadan bir bıçak aldım ve avucumda iyice sıktım bir süre sonra masaya bıraktım ve avucumu açıp gösterdim. Bıcak yamulmuştu ama elimde sadace basit bir iz vardı.

-Marco; Fena değil çoktan 2.aşama sonlarındasın.

-Uğur; Evet.

-Arthur; Bu ironclod ailesinin yeteneği gibi hepsi bu kadar güçlü mü ?

-Marco; Hepsi değil, aşama aşama bedeni güçlendirirler ve her bir aşama aylar alır. 1.seviyeyi bitirmek 3-8 yıl sürer ve bu hapları kullanırsa. Yoksa bir ömür birinci seviyeyi geçemeyebilir.

-Michael; Hap ?

-Edward; Uğur hap yapabiliyormusun ?

-Uğur; Hayır, tıp ile simya şuanki doktor kimyager ilişkisine benzer. Bir doktor ilaç yazmayı bilir ama kanser ilacı yapamaz. Kimyager ilaçı yapar ama nasıl kullanılacağını bilemez. Asya'da tarikatlar daha ön planda olduğu için simyacılar sıkı bir biçimde denetlenir öğrenseydim Avrupa'ya gelemezdim.

-Edward; Bilgi sızmasını önlemek için mi ?

-Michael; Peki neden bu kadar az bilgi duyuyoruz.

-Marco; Çoğu inziva için dağlara çekiliyor ve antreman yapıyor. Büyük bir olay olmadığı zaman inzivadan çıkmazlar ama çıkarlarsa büyük sorunlar olur.

-Edward; Avrupanın durumu ile karşılaştırırsak ne kadar güçlüler.

-Marco; Bir tarikat bizdeki bir birlik gibidir.

-Michael; Asyayı küçük görüyordum ama çok fazla gizli gücü var gibi.

-Marco; Evet,3.aşama biri bizde A seviyeye denk gelir. 4.Aşama biri bizde S sınıfına denk.

-Edward; O zaman Uğur şimdi B seviyesin de mi ?

-Arthur; Garanti.

-Uğur; Aslında 3.aşama başındayım. ( Gerçekte, sonlarına doğru yaklaştım ama geçen zamanda her şekilde gücümü gizlemem gerektiğini öğrendim.)

Herkes bir an dondu ve bana baktı.

-Michael; Birazdan yetenek kullanıcıda olduğunu söylesem şaşırmam.

-Uğur; İsterseniz süperman gibi uzaylı olduğumuda söyleyeyim.

-Arthur; hahaha, şaşırmam.

-Edward; Tanıştığım çocuğun bu kadar güçlü olmasını beklemiyordum. Biraz farklı geliyordun ama beni tamamen şaşırttın.

-Arthur; Peki merak ettiğim ustan kim ve kaçıncı aşamada ?

Herkes meraklı gözlerle bana baktı. Hepsi cevabını bilmek istiyor gibiydi. Bu beni koruyan gölge olacağı için bir karakter yarattım.

-Uğur; Adı Shiroi, bir gezgindi ve çocukken büyüdüğüm köye geldi. Ne kadar güçlü olduğunu bilmiyorum ama gerektiğinde kendini gösteriyor ve bana hapları veriyor.

-Marco; İsmini hiç duymadım ama senin gibi birini yetiştirdiyse basit biri değildir.

Beni süzdüler ama daha çok doğruyu söyleyip söylemediğimi merak ediyorlar gibiydi.

-Uğur; Tam olarak bilmiyorum ama gerçekten güçlü biri 3.aşamayı çoktan aştığını biliyorum.

-Marco; Bazı şeyleri kurcalamayın, en son olayı biliyorsunuz değil mi ?

Bir şey fark etmiş gibi Edward'a baktı ve bu durumde benim biraz tuhafıma gitti. En az şaşıran kişi Edward'dı ve sadece güç kıyaslamasını sordu.

-Edward; Karanlık Birlik mi ?

-Marco; Evet, kibirli bir velihat bir öğrenciyi öldürdü ama bilmedikleri bir ustanın öğrencisi olmasıydı.

-Michael; Baba bu yüzden mi, başlarına bunlar geldi.

-Marco; Evet, usta inzivadan çıktı ve olanları öğrendiğinde birlik üyelerini avlamaya başladı.

-Edward; Ama büyük bir olaydı. 6 Birlik yaşlısı öldü.

-Marco; Tahminime göre 4.aşama sonlarında olmalı ve zorlanmadı.

-Arthur; Çok abartı değilmi? yaşlılar S seviyeydi ve 4.aşama S seviyeye eşit değil mi ?

-Marco; Doktorlar aynı zamanda en iyi suikastcilerdir, Uğur bir düşmanla karşılaşsa ne olur ?

Herkes bana baktı ve ne yapacağımı merak eder gibi halleri vardı.

Kutumu tekrar çıkardım ve iğneler bu sefer Ölüm iğneleriydi. Simsiyahtı,

-Uğur; Hepsi ölümcül zehir taşıyan 13 iğnem var. Kazanamasam bile en azından rakibimi kendim ile beraber götürürüm.

-Arthur; Ne kadar zehirliler ?

-Uğur; Kara ölümün zehrine her biri eşit.

Hepsi sustu, kara ölümü bilmeyenler olsa bile Arthur'un ifadesinden anladılar. İğneleri kaldırınca hepsi istemsizce rahatladı. Bir süre sonra telefon çalmaya başladı ve Michael telefonu cevapladı. Bir süre sonra yüz ifadesi düştü.

-Michael; Kurulun üç genç üyesi ölmüş, kurtarılamamışlar.

-Uğur; Tam olarak ne oldu ? Zehir güçlüydü kimi kışkırttınız ?

-Michael; İtalya'daki grupları biliyormusun ?

-Uğur; Hayır tam olarak bilgim yok.

-Michael; İç çekerek anlattı. Bloody Rose, şiddetli ve korkutucu bir grup. Avrupada güçlenmeye başladılar ve hareketleri ağresifleşti.

-Edward; Uğur Avrupada bir çok güçlü aile var ama rekabette şiddetli bu yüzden aileler birleşip birlikler oluşturuyor. Silver ailem, Rossi Ailesi, Arthur'un Redflag ailesi ve bir kaç aile daha beraber aynı birlikteyiz. Bu olayı duyunca görüşme yapmak için İtalya'ya geldik.

-Uğur; Peki Polimi'deki durum ? Birlik mi yönetiyor ?

-Michael; Hayır, farklı dört birlik üyesi aile ve devletten gelen genç üyeler okuldaki insanları korumak için tarafsız bir örgüt kurdu. Avrupada iyi okullar tarafsız bölgelerdir, birlik üyesi aileler ve devlet beraber arka planda ortaklaşa yönetir.

-Uğur; Yani bu taraflar birbirlerini bastırarak okullarda denge kuruyor ve okula birinin hakim olmasını engelliyor doğru mu anladım.

-Edward; Evet, okullar en iyileri oldukları için mezunları önemli konumlara geliyor. Bir ailenin okulu yönetmesine diğerleri sessiz kalmaz ve devlette öylece oturup izleyemez. Ortak bir toplantıda bu kararı aldılar.

-Uğur; Peki tarafsızlar yani aile mensubu olmayan Yetenek kullanıcıları ?

-Marco; Başka bölgelerde ya bir tarafa katılmaya zorlanırlar yada avlanırlar ama okul tarafsız olduğu için güvenlidir. Avcılar okullara gelirse aileler onları korur ve yetenek kullanıcıların iyi tarafına geçmeye çalışır.

-Uğur; Aslında yemleyerek kendi tarafınıza çekmeye çalışıyorsunuz.

-Edward; Yalan söylemek gereksiz, bu doğru yetenek kullanıcısı yeterli güce sahip olsa bile birlikler onları rahat bırakmaz. Okullarda güvene dayalı bir ilişki kurup kendi tarafımıza çekmeye çalışırıyoruz bazende devlet koruma altına alıyor ve kendi bünyesine katıyor. Eğer arkadaşını bulabilirsek burada güvende olur, İngiltereye'de gelebilir biraz gücüm olan okullarda da onu koruma altına alabilirim.

-Diğerleri; Arkadaş ?

Edward izin alır gibi bana baktı.

-Uğur; Kız arkadaşım yetenek kullanıcısıydı, tek başına olduğu için keşfedilince insan avcıları onu yakalamaya çalıştı. O sırada ben çok güçlü değildim sadece 2.aşamadaydım ve kız arkadaşım beni etkilememek istediği için bana bir mektup bırakıp kayboldu.

-Michael; Anlıyorum, Rossi ailemizde sana borçlandı ve bizde araştırmaya katılabiliriz eğer bulabilirsek Rossi ailemizde yardımcı olmaktan mutlu olur.

Biraz sessizlikten sonra Edward konuştu;

-Edward; Uğur şimdi ne yapmayı planlıyorsun.

-Uğur; Aramalarım sonuçsuz kaldı ama İtalya'ya geleceğimi biliyor burada kalıp okulumu bitireceğim.

-Michael; İtalyada tek başına sıkıntı yaşayabilirsin, okulun birliğine katılmaya ne dersin ?

-Uğur; Ailene katılmamı istersin sanıyordum.

-Michael; Reddedeceğini biliyorum ve buradaki ikisi buna razı olmaz.

-Edward; Hmmh, o kadar kolay vazgeçmem sonuçta ilk tanışan kişi benim.

-Arthur; hahahaha, yeteneğim yok ama Redflag'da biraz sözüm geçiyor ve ailem için öylece diğerlerinin istediğini yapmasına sessiz kalmam.

-Uğur; Hani aynı birlikteydiniz.

-Marco; Bu yüzden taviz veriyoruz, kabul edersen birliğimizin tarafsız üyesi gibi olursun.

-Uğur; Peki sınırlanacak mıyım ?

-Marco; Pek fazla değil, sadece birlik kötü bir durumda olursan yardım etmen beklenir ve kendi içimizde savaşmamız yasak, gerekirse birbirimize yardımcı olmamız gerekiyor. Bu senide kapsar en azından tek başına olduğundan daha güvenli olursun.

-Edward; Kabul ediyorum ayrıca gücünü tam olarak bilmesekte, tıbbı bilgin yeterli senin gibi biri ittifakta hoş karşılanır ve ittifakta zor durumda kalacağını düşünmüyorum.

-Uğur; Sonuçta herkes yaralanabilir.

-Edward; Evet özellikle bu günlerde, Avrupa hareketlenmeye başladı. Vatikan daha aktif, Boody Rose ağresifleşiyor ve eylemlerde bulunuyor. Karanlık birlik sessiz kalsada pek uzun süreceğini sanmıyorum itibarlarını düzeltmeleri gerekiyor.

-Uğur; Rusya ile ilgili bilginiz var mı ?

-Edward; Rusya biraz karışık güç dengeleri biraz kararsız ve devlet daha güçlü. Silver olarak araştırma yapsam bile sınırlı olur ama birlik olarak araştırırsak biraz daha etkili oluruz. Birlikte 5 aile var ve üçü seni destekliyor. Ortak karar almamız daha rahat.

-Uğur; Anlıyorum bilmediğim bir birliktense size güvenmeyi tercih ederim.

-Marco; O zaman herkes için kahed kaldırıyorum birliğin yeni tarafszı üyesine.

Marco'nun gözlerinde bir parıltı gördüm. Diğerleri sakindi ama bu ihtiyar basit değildi.

Continue Reading

You'll Also Like

7.9K 650 26
İki genç kız... Kendilerini, sonundan ölümüne nefret ettikleri o romanın içinde bulurlar. "Ben olsam..." ile başlayan cümleleri, gerçekten bir karşı...
30.1K 1.3K 21
Aşktan Nefrete Dönüşen Bir YavBah Hikayesi ❤️💔 Yeniden Aşka Dönüşecek mi?
156K 11K 57
19 yaşına gelince yanlışlıkla farklı bir meleği seçersin. Ve sıradan olarak adlandırdığın hayatın hiç ummadığın yerlere gider. " Bana güvendiğin sür...