Uyuya kalmış olmalıyım, uyanık kalmaya çalıştım ama yorgunluktan ölüyordum..
- Burada ne işin var?
Seni görmek istemiştim
- iş yerindeyim ama.
Evet.
- ne istiyorsun?
Koyunlar için şu antiseptiği aldım.
- iyi, evet.
Artık çok daha iyi.
- iyi.
Mutlu olursun sanmıştım..
- koyuna yardım ettiğin için mutluyum.
Neden öylece gittin?
- gelmemeliydin, cevap ben değilim.
Evet, biliyorum. Ama seni görmem gerekiyordu.
- gördün işte.
Düşündüm ki... Seni görürsem... Seninle konuşursam... İşleri yoluna koyabilirim diye düşündüm. Anlarsın ya. En azından denerim... Her neyse.
- bu kadar mı? Başka bir şey yok mu? Benim gitmem...
Peki tamam... Burada çabalıyorum görmüyor musun? Ben... Çözmeye çalışıyorum. Ve buraya kadar otobüsle geldim. Ve geri dönmeni istiyorum, benimle birlikte. Ve birlikte olmamızı istiyorum. Artık boktan bir halde olmak istemiyorum. Hayır bırak beni iyiyim... Seninle olmak istiyorum. İşte sana söylemem gereken şey buydu.
- ucubesin.
Sende öylesin.
- ibne...
Siktir lan. İbne...
Gheorghe & Johnny