9 ay sonra.....
"Bayım elinizdeki süslemeleri şuraya, fenerleri şuraya, kırmızı güllerde masaya"
"Benim güzel kraliçem yorulmak bilmez mi hiç?"
Taehyung'un kollarını bir anda belimde hissedince irkilmiş. Ardından kollarının üzerine ellerimi yerleştirip başımı göğsüne yerleştirmiştim.
"Sen yanımda iken neden yorulayım ki?"
Elleri karnımın üzerinde daire çizdi.
"Joohyun biraz dikkatlimi olsan, bebek varya hani"
Dudaklarımı büzüp arkamı döndüm. Taehyung'la yüz yüze gelmemizi sağladığımda onun sadece dudaklarıma odaklı olduğunu idrak etmem biraz uzun sürdü tabi.
"Onu düşündüğün kadar beni düşünmüyorsun"
Sonunda o derin kahvelerini dudaklarımdan çekip gözlerime sabitledi.
"Şu hamilelik ne zormuş be, çocuğu sen taşıyorsun, bütün yükü ben"
Taehyung'un yüzüne minik bir öpücük bırakıp ellerimizi birleştirdim.
"Şu hazırlıkları bitirmeme yardım et hadi!"
Bana ciddi misin bakışı attıp etrafa bakındı
"Ben, velihat prens Taehyung"
Kafamı olumlu anlamda salladım
"Evet sen. Ne var, hem en yakın arkadaşının düğününe yardım etmeyeceksen kiminkine edeceksin."
İşaret parmağıyla çalışanları gösterdi
"Onlar ne güne duruyor yapsınlar işte."
"Ben sana hepsini yap demedim zaten yapmaları gerekeni söyleye de bilirsin"
Kafasını iki yana sallayıp dudaklarıma küçük bir buse bıraktı
"Onuda sen halletmişsin"
Böyle deyince gerçekten bütün işi bitirmişim. Doğru söylediğini belirtmek için dudaklarımı araladığım da işaret parmağıyla susmam için işaret etti.
"Ayakta fazla durdun biraz dinlen"
Ellerimizi birbirine kenetleyip en sevdiğimiz köşemize gittik. Tahmin edeceğiniz üzere bahçeye.
Bütün bu hazırlıklar yarın Seungwan ve Yoongi için. Evliliğe Yoongiyi ikna etmek biraz zor oldu. Seungwanı sevmediği için değil bekarlığa veda etmesi zor oldu sadece.
Taehyung nasıl ikna etti bilmiyorum ama ona çok borçlandım. Seungwan ailemden biri olduğu için onun mutluluğu benim mutluluğum.
Bahçedeki salıncaklara geçip oturduk. Başımı Taehyung'un omzuna koyup gözlerimi kapattım.
Taehyung haklıydı kendimi bu aralar fazla yoruyordum. Temiz havayı içime çekip anın tadını çıkarmak en iyisiydi.
"Sence ne zaman doğacak?"
Taehyung pes etmeden her gün aynı konuyu nasıl açıyor anlamıyorum ki. Bebeğimizin ne zaman doğacağını her gün soruyor, benden de hep aynı cevabı almaktan usanmıyor
"Bilmiyorum Taehyung, eğer sana benzerse kesin karnımda durmaz zaten şüphen olmasın"
Ayağa kalkıp hemen yanımızda duran ağacın altında oturdum. Karnım büyüdükçe taşıması zorlaşıyor, üstüne üstlük oturduğum ya da yattığım yeri beğenmiyorum.
Taehyungda yanıma gelip bacaklarımın üzerine başını koyup gökyüzünü izlemeye başladı.
"Joohyun çok heyecanlıyım dokuzuncu ayımıza girdik."
Saçıyla oynarken dediğine gülmeden edemedim. *girdik* haklıydı onunla girdik. Hamileliğimin ilk üç ayı işgence gibi geçti bizim için.
Yemek yiyememiş yesemde anında çıkarmıştım. Üç ayı atlattıktan sonra da psikolojik çöküş yaşamıştım, hamilelik hormanları diyorlar buna ama bence bildiğiniz ızdırap.
Anlayacağınız Taehyung benimle baya bir uğraşmak zorunda kaldı. Değdi mi değdi, ikimize ait bir beden gün geçtikçe içimde büyüyor ve bizim buna kavuşmamıza çok az bir zaman dilimi kaldı.
"Çok az kaldı Sevgilim"
Bir anda uzandığı yerden kalkıp bedenlerimizi yakınlaştırdı.
"Sence kız mı? erkek mi?"
Gerçekten bunu bende merak ediyorum ama tanrı bize ne verirse kabulüm artık
"Keşke bilsem sevgilim"
"Kız olursa ben, erkek olursa sen koyacaksın ismini joohyun unutma"
Kafamla onu onayladım
"Unutmam merak etme"
Biraz daha bahçede oturduktan sonra odamıza gittik. Öncedende dediğim gibi vücudum eskisinden daha çabuk yorulduğu için çokça uyuyor, dinleniyorum. Yatağa uzanıp yanıma patpatlattım
"Yanıma gel seninle uyumak istiyorum"
Taehyung üç aydır benimle aynı yatakta uyumuyor, karnım büyüdüğü için rahat edemem falan diye yatağımın yanına yeni yatak getirdi. Başta yaptığına kızdım ama sonra iyi ki öyle yapmış yoksa yatakta yer kalmazdı.
"Emin misin?"
Gülümseyip elimi uzattım
"Hiç bu kadar emin olmamıştım hadi!"
Vakit kaybetmeden yanıma uzandı. Tabi dikkat etmeyi de ihmal etmedi. Kollarımı bedenine sarıp gözlerimi kapattım. O da gecikmeden kollarını bedenime sarınca küçük bir tebessüm edip yorgun bedenimi uykuya teslim ettim.
Sabah erkenden kalkıp düğün için hazırlanmaya başladım bugün o güzel gündü ablam, arkadaşım, ailemden biri evleniyordu.
Pembe ve Beyaz karışımı olan hanbokumu giyip en hızlı şekilde saçımı ve makyajımı yaptım.
"Taehyung hadi uyan, hazırlanman lazım"
Biraz yatakta döndü, kalkmamak için direndi falan ama en sonunda o güzel götü yataktan ayrıldı.
Taehyung da üzerini değiştirdikten sonra bahçeye indik. Bütün hazırlıklar tamamlandı mı diye kontrol etmeden edemedim. Herşeyin mükemmel olması lazım.
Misafirler yavaş yavaş gelmeye başladığında gözlerim bizim dörtlüyü aradı ve bulduda oturduğum yerden kalkıp el salladım
"Burdayım"
Evet tektim misafirlerle Taehyung ilgileniyor bende oturuyorum. Abim hızlı adımlarla yanıma gelip kollarını bedenime sardı
"Joohyun nasılsın abicim?"
"Biraz daha sıkarsan nefessizlikten öleceğim abi"
Hızla kollarını bedenimden ayırdı"özür dilerim abicim"
Gülümseyip oturması için işaret ettim namjoon ve jimin de geldiğin de kadro tamamlandı.
Namjoon hyung hafifçe sarılıp geri çekildi. Aralarında en düşünceli insan olduğunu o kadar belli ediyor ki.
Jimin bana sıkıca sarıldı oradanda karnıma dokundu
"Naber küçük Jimin"
Gözlerimi devirip oturdum.
"Sana kaç kez söyleyeceğim erkek olursa jimin koymam"
Omuzlarını indirp kaldırdı
"Kız olursa koy o zaman, malum benim ismim hem erkek hem kız ismi joohyun"
Bir şey demedim jiminle uğraşılmaz beni yoruyor.
Taehyung Jimin'in kafasına hafifçe vurup yanıma oturdu
"Sevgilimi yorma jimin"
Jimin kollarını birbirine kenetleyip suratı astı
"Sizinle konuşmayacağım bir dah-"
Sözünü kesen kalabalığın ortasında kuğu gibi parlayan Seungwan ve Yoongi oldu. Onları görünce herkes ayağa kalkıp alkışlamaya başladı.
O kadar güzellerki ağlamadan edemedim.
"Güzelim ne oldu?"
Elimin tersiyle göz yaşlarımı sildim
"Mutluluk gözyaşları bunlar sevgilim."
Klasik düğünden sonra bir kaç kişi dans etmek için kalktı buna bende dahil. Ellerimi Taehyung'un boynuna sarıp başımı göğsüne yerleştirip yerimizde salladık.
Zaten başka tür de dans edemem. Biraz daha bu şekil kaldık
"Yoruldum Taehyung otural- ahh!"
"Ne oldu joohyun"
"Bilmiyorum Ahh!"
Bir anda karnıma tekrar ağrı gelmesiyle bağırdım. Herkes etrafımıza doluşmuş ne olduğunu anlamaya çalışırken bir anda bağırdım
"Taehyung geliyor!"
Dememle Taehyung şoka girmiş
"Nasıl? şimdi mi? ama nasıl?"
"Taehyung geliyor diyor- Ahh!"
Ani şok nedeniyle dediğimi algılayamamıştı. Sağ olsun abim beni kucağına alıp odaya götürdü ve hemen ebeyi çağırdı.
****
Gözlerimi açtığımda Taehyung'u yanı başımda uyur şekilde buldum. Yerimde kıpırdandığım anda gözlerini aralayıp telaşla bana baktı
"İyi misin?, Ağrın var mı?"
"Biraz ağrım var ama iyiyim"
Derin nefes aldım "bebeğimiz?"
Dolgun dudaklarını anlıma bastırıp olabildiğince yavaş ve duygulu öptü
"Bekle burda"
Taehyung'un sözünü dinleyip bekledim gerçi bu ağrıylada pek birşey yapamam ama. Bir beş dakika sonra sevdiğim geldi, elinde küçücük hediyeyle. vermesi için ellerimi uzattım
Vakit kaybetmeyip bebeğimizi bana verip bedenini hemen yanıma attı.
"İsmi ne olsun joohyun?"
Bebeğimizden bakışlarımı çekip Taehyung a baktım
"erkek mi?"
Tebessüm edip kafasıyla onayladı
Taehyung'un dudağına öpücük kondurup, isimin dudaklarımdan dökülmesine izin verdim
"Yeonjun"
Bir kitabın daha sonuna
geldik.....
Umarım beğenmişsinizdir.
Şahsen en beğendiğim kitabım
bu uzun uzun tutup sıkmak
istemedim ki; kezâ ben
sıkılıyorum.
Bu kitabım da diğer,
kitaplarım da destek olan
herkese teşekkür ederim.
Kocaman bir aile olduk ♥️♥️
iyi ki varsınız. final
bölümü olduğu için bol bol
yorum yapmayı unutmayın
lütfen yapın kendinize iyi
bakın ve dikkatli olun♥️♥️♥️
Ve bana bu kurguda yardım eden Esmaozkonuk ' a teşekkür ederim