Omegaverse | Hyunlix

By rivandreas

356K 32K 40.5K

'Artık sözünü tutma zamanın geldi Felix.' Yan shipler: Minsung, Chanchang, Seungin 1#Straykids/170122 4#Felix... More

Omegaverse Hakkında Bilgilendirme
01| Söz
02| Saldırı
Karakter Tanıtımı
03| 8. Bölge
04| Meleğim
05| Senin nefretin boyut atlamış
06| Sen dünyanın en büyük yalancısısın sevgilim
07| Tuzak
08| Kontrol
09| Parti
10| Ev boş XD
11| Pansuman
12| Yakınlaşma
13| Nişan
15| Lotte World
16| Kehanet
17| Hi Gamma
18| Kahin haklıydı
19| Gök gürültüsü
20| Yaşam belirtisi
21| Mühürle beni
22| Ölüm kokan bir yaratık
23| Annemin kanına boyanan yer
24| Mühürler kırılabilir
25| Canavarsın sen
26| Öp ve yeniden doğur bizi
27| Ne yapmış olursan ol
28| Mahkeme
29| Geçecek
30| Ben iyiyim
31| Bebeğimiz (Final)
Özel Bölüm
Ek Bölüm

14| Hamile

10.6K 941 1.1K
By rivandreas

Changbin lavaboya gitmişti ve dakikalardır dönmemişti.  Chan desen Yewon'u ortada kabak gibi bırakmış, anne ve babasının burda sinirden deliye dönmesine sebep olmuştu. 'Ben Binnie'ye bakmaya gideyim' dedi Jeongin yerinden kalkarken. Tam o sırada Changbin'i görüp oturdu. 'Nerde kaldın ya- Ağladın mı sen?'

Jeongin sinirle başladığı cümleyi ağlamaklı bir tonla bitirmişti. Changbin'i yanına çekip oturturken suratını asmıştı. Changbin'in yüzü kıpkırmızı olmuş,  dudakları şişmişti. Çok ağlamış olmalıydı. 

Biraz sonra Chan Hyung salona geldi ve sahneye çıktı. Müzisyenlerden mikrofonu rica etti. Ne yapıyordu o? Ve Changbin neden gülüyordu?

Bu terste bir işlik var ama neyse...

'Böldüğüm için özür dilerim ama herkes dikkatini buraya verebilir mi?' Bütün salon Chan Hyung'a dönmüştü. Babası kaşlarını çatmış ters ters ona bakıyordu. 'Biliyorum, fazla uzadı ve hepiniz yüzükleri takmamız için bekliyorsunuz. Yüzükleri takmadan önce bir şey söylemem gerekiyor...' Bir süre durup etraftaki insanların tepkisine göz attı. Gözleri Changbin'i bulunca gülümseyip başını eğdi. Aynı hareketi Changbin'de yapınca hepimiz mal gibi onlara baktık. 'Burda benim bilmediğim ne dönüyor böyle?! ' dedi kısık ama sinirli bir ses tonuyla Jeongin. Bir şeyler dönüyordu ve onun bile bundan haberi yoktu. İşte bu gerçekten tuhaf.

'Başta Yewon'dan, daha sonra ailelerimizden ve siz konuklardan özür dileyerek söylüyorum ki...Bu nişanı takmayı reddediyorum.'

Salondan uğultular yükselirken Seungmin alkışlamaya başlamıştı. Daha sonra Minho Hyung, Jin Hyung, Jimin Hyung ve Hyunjin de ona katıldı. Çocuklar da onlardan ne gördüyse aynısını yapıp bağırarak el çırpmaya başladı. Herkes bir Chan Hyung'a bir bizim masaya bakıyordu.'Nişanı yapmayacağım ama iki ay sonra düğünüm olacak.'

'Yewon ile değil, Changbin ile.'

Bu sefer biz bile donup kalmıştık. Bütün gözler Changbin'in üstündeydi, Bay ve Bayan Bang bakışlarıyla onu öldürmek istiyor gibiydi. İkisi birbirine bakıp gülümseyince Chan Hyung konuşmaya devam etti. 'Sizi buraya topladığım için özür dilerim. Nişan partisi burda sona eriyor. Hepinize iyi akşamlar.'

▪️▪️▪️

Hepimiz salondan ayrılmış Jisung ve Changbin'in evinde toplanmıştık. Chan ailesiyle konuşacağını ve bize her şeyi daha sonra anlatacağını söyleyip ailesinin yanına gitmişti. Changbin ise kısaca olanları özet geçmişti. 

'Vay be...' diye iç çekti Minho Hyung. 'Böyle dünyanın adaletine sokayım. Bi ben kavuşamadım zaten sevdiğime.' Jisung onunla randevuya çıkmıştı ama asla yeşil ışık yakmamıştı.  Jeongin ve Seungmin dünyanın en mutlu çiftiydi, Chan ve Changbin yakında evlenecekti, ben ve Hyunjin flört aşamasındaydık ama o ve Jisung yerinde sayıyordu. Yazık...

Kapı çaldığında Seungmin ayaklandı. 'Hamburger söylemiştim bizim için.' Biraz sonra elinde paketlerle döndü. Hamburger, köfte, patates, soğan halkaları, tavuk... Dünyanın en sağlıksız ve en lezzetli yiyecekleri.

Hepimiz yemeklere dalmışken eliyle ağzını kapatan Jeongin dikkatimi çekti. 'I.N-ah, neden yemiyorsun? '

'Hiç bir şey, sadece...Sanırım aç değilim.' 

'Ne demek aç değilim? Öğlen de bir şey yemedin zaten.' Diyen Seungmin elindeki tavuğu Jeongin'in ağzına tıkmaya çalıştı. Jeongin elleriyle tavuğu itip yüzünü buruştururken 'Minnie lütfen,  yemek istemiyorum' diye sızlandı. 

'Ye hadi...'

'İstemiyorum-'

'Sadece bunu ye lütfen ~'

'Lüt-' Jeongin aniden sözünü kesip ayağa fırladı. Hızlı adımlarla salondan ayrılırken Seungmin ve Changbin'de arkasından kalkmıştı. 'Bizde gitsek mi?' Dedim masada kalanlara dönüp. 'Kalabalık yapmayalım,  şimdi gelirler zaten.'

Jisung'un dediği gibi bir kaç dakika sonra Üçü de geldi. Jeongin'in yüzü kireç gibi olmuştu ve Seungmin ile Changbin endişeli görünüyordu. 'İyi misin I.N-ah?'

'İyiyim Lixie, biraz midem bulandı o kadar.'

'Durduk yere niye böyle oldu ki şimdi?'

'Bir ihtimal...' dedi Changbin. Hepimiz ona döndük.  'Acaba hamile olabilir misin?'

'Saçmalama Binnie, dünya kadar ilaç kullanıyorum. Bir midem bulandı diye-' Changbin'in ona tuhaf tuhaf bakmasıyla susmuştu. 'Değilim...dir yani...Öyle değil mi?'

Bugün her şey üst üste geliyordu be ben artık neye şaşıracağımı şaşırmıştım. Jeongin gözleri dolu bir şekilde konuşurken Changbin onu elinden tutup ayağa kaldırdı. 'Hastaneye gidelim, belki yoktur öyle bir şey.'

Üçü hızla evden çıktığında arkalarından baka kalmıştık. 'Hepiniz...' dedi Minho Hyung bize bakarken. 'Neden üzgünsünüz? Bu iyi bir şey değil mi?'

Minho Hyung hariç hepimiz sorunun ne olduğunu biliyorduk. 'Jeonginin...Onun Mitral kapak darlığı var.' Diye açıkladı Jisung. Hamileyse eğer bebeği aldırması gerekecekti. Eğer kürtaj olmazsa bu hem onun hem bebeğin hayatını tehdit ederdi. Ve Jeongin bunu yapamayacak kadar duygusal biriydi. 'Ah...'

Gece geç olmasına rağmen hepimiz onlardan haber bekledik. Saat bire doğru kapı çaldı ve Changbin tek başına eve geldi. Yüzünün ifadesinden belliydi sonuç.

'Ne oldu?' Diye sordu Hyunjin. 'İki haftalıkmış...Eve gönderdim ikisini de, düşünmeleri için.'

'Peki I.N ve Seungmin ne tepki verdi?'

'Aldırmak istemiyor. Yani Jeongin. Ama Seungmin de aldırmasını istiyor. Bilmiyorum...Umarım Seungmin Jeong'u ikna eder.'

'Aldırmasa ne olur? Çok mu riskli? Mesela ihtimallere yüzde verecek olursan?'

'Jeongin bir sürü yüksek dozda kalp ilacı kullanıyor, hamile olsada kendi sağlığı için bu ilaçların bir kısmını kullanmaya devam etmeli. Bebek muhtemelen düşecek, %70 falan...Olur da yaşarsa %50 ihtimal sağlıksız doğar. Annesinden kalp hastalığını alabilir, organ yetmezliği yaşayabilir, uzuvlarında problem olabilir, kör olabilir, sağır olabilir, dilsiz olabilir...Bir sürü kötü ihtimal var. Ve yetmezmiş gibi doğum sırasında veya öncesinde sancılar yüzünden Jeongin'i de kaybedebiliriz...Her şeyin iyi sonuçlanması ihtimali %5 falan...'

Changbin'in saydığı ihtimalleri duyunca kanım donmuştu resmen. Henüz işin başındayken aldırmak en iyisiydi. Ama hiçbirimiz Jeongin'in yerinde değildik, bu yüzden onun hissettiklerini anlamıyorduk.

Ertesi gün sabah erkenden telefonum çaldı. Başta bu saatte kim arıyor diye sinirlenmiştim ama ekranda yanıp sönen 'I.N-ah yazısını görünce hemen cevapladım.

'Lixie?'

'Jeongin? Senin sesin neden böyle geliyor? İyi misin?'

'Değilim...Size gelebilir miyim?'

'Gelebilirsin tabii ki, hatta sen neredesin? Almaya geleyim seni?'

'Hayır...Hayır ben gelirim.'

'Tamam gel, dikkatli ol ama.'

Bir şey demeden telefonu kapattığında bu sefer Seungmin aramıştı.

'Efe-'

'Jeongin orda mı? '

'Hayı-'

'Nerede olduğunu biliyor musun?'

'Bize gelecek birazdan. Seungmin ne oluyor?'

'Tartıştık biraz, sabaha doğru çıktı gitti. Telefonumu da açmıyor.'

'Sen olduğun yerde kal lütfen. Jeongin benim yanımda olacak. Bırak biraz kafasını dinlesin. Sakinleşince döner yanına. '

Seungmin'i sakinleştirdikten sonra telefonu kapattım. Minho Hyung'u kaldırıp Seungmin'in yanına gönderdim. On dakika sonra kapı çaldı ve açtığımda kıpkırmızı bir suratla Jeongini karşıladım. Bir şey demeden hemen bana sarıldığında benimde gözlerimden yaşlar dökülmüştü. Jeongin'i koltuğa oturttum ve kendine gelsin diye biraz su içirttim. 'Lix, ben ne yapacağım...'

Bi bilsem...

'Konuştun mu Seungmin le?'

'İstemiyor. Sadece benim değil, ikimizin de bebeği ama o zerre kadar istemiyor. Nasıl istemez? Nasıl bu kadar çabuk öldürmekten bahsedebilir? O bizim bebeğimiz, hiç mi üzülmüyor? Nasıl benden onu aldırmamı bekliyor ki? Onun ki de can değil mi?'

Hıçkırıklarının arasında söyledikleriyle yaşlarımı tutmaya çalıştım. Bende ağlarsam daha kötü olurdu. 'O da istiyor I.N-ah...Ama seni kaybetmeyi göze alamıyor. Hem seni, hem bebeğinizi kaybedebilir. Bir seçim yapmak zorunda. Sen onun yerinde olsaydın Seungmin'i kaybetmeyi göze alır mıydın?'

'Ama...Anlamıyorsunuz. O benim canımdan bir parça, canımdan vazgeçebilirim ama ondan asla. Bana kendini Seungmin'in yerine koy diyorsun ama sende kendini benim yerime koysana. Ucunda ölüm dahi olsa bebeğinden vazgeçer misin? Hyunjin bebeğini istemese nasıl hissederdin? '

Bir düşündüm de...Karnımda ikimizden bir parça bulunduğunu...Ve Hyunjin'in onu istemediğini...İstemsizce bir damla yaş yanağımdan süzülünce burnumu çekip elimle gözlerimi sildim. 'Bebeği taşıyan sensin, hayat senin hayatın. Ama kararının Seungmin ve bizi de etkileyeceğini unutma. Ona göre, iyice düşünüp ver. Şimdi sana kahvaltı hazırlayayım. Sonra da uyumalısın. Sağlığına dikkat etmen lazım.'

▪️▪️▪️

Jeongini ikna edemeyeceğimizi anlayınca Seungmin'i ikna ettik. İstemiyordu ama Jeongin'den ayrı kalmayı da kabullenemiyordu. Çünkü biliyordu ki Jeongin Seungmin istese de istemese de o bebeği doğuracaktı. Bencillik değildi bu, sadece annelik içgüdüsüydü. Hiçbirimiz anne oluncaya kadar onu anlamayacaktık.

Bundan sonraki her günümüz Jeongin'e bir şey olacak mı, bebek sağlıklı mı diye düşünüp kafayı yemekle geçecekti. Changbin Hoseok Hyung ile konuşmuş, Jeongin'in gebeliğine fazla zarar vermeyecek ilaçlar yapmasını rica etmişti. Yine de ne yaparsak yapalım risk çok fazlaydı ve Jimin Hyung her an her şeye hazırlıklı olmamızı söylemişti.

Her an her şeye hazırlıklı olmalıydık...

▪️▪️▪️

Her an her şeye hazırlıklı olun!




Continue Reading

You'll Also Like

5.3K 477 15
"cok güzel kokuyodu" jakehoon😌 •yan shipler sunki jaywon( ezaten) heeseung da benim🤭🤭 texting/düz yazzzziiiuuuu
114K 11K 59
İnşaat şirketinin sahibi Hwang hyunjin ve hem asistanı hem baş mühendis olan Lee Felix Bu dünyada iki tür acı vardır; İnsanı inciten acı Ve insanı...
103K 10.9K 41
sanatozaki: nayeon sana bir kız buldum kütür kütür 20.08.20 - 17.11.20
46.7K 4.9K 22
"MİNHO EZ BENİ"