aşklar bundan sonra her gün bölüm gelmicek ve görüyorum ki
3K olma yolundayız. Size tişekkürlerimi sunuyorum.
(4K OLDUKKK)
(ADIM ADIM 5K OLUYORUZ)
(Sen bölümü yazana kadar 6K okursunuz çünkü şu an 5K oldu geçtii)
Neyse seviliyiürsünüz
Yine okumadan salıyorum.
26. Bölüm şarkıları:
Gülşen/ Dan Dan
Tarkan/ Kuzu Kuzu
🕸
26. BÖLÜM
"Seni ben götürürüm."
Karşımda bir kız duruyordu.
"Sen kimsin?"
Kafasını sağa yatırdı ve beni süzdü.
"Gel arabaya hem evine götürim seni hem de konuşalım araba da."
"Kimsin?"
"Kaan'ın eski sevgilisiyim ve rica etti. Seni evine götürmemi."
"Kaan'ın eski sevgilisi mi?"
"Daha kaç kez söylemem lazım."
Kaangilin evine baktım. Kaan dışarı da durmuş bize bakıyordu.
Giz Elif de arkasında.
"Tamam geliyorum."
Yolcu koltuğunun kapısını açtım ve oturdum. Arabayı çalıştırdı.
"Klimayı açar mısın?"
Kafasını salladı ve klimayı açtı.
"Ne oldu Kaan ile?"
"Nasıl?"
"Seni evine götürmem için benden rica etti. Yani benden rica edecek kadar sana değer vermeli. Kavga falan mı ettiniz?"
"Biz... Kavga falan etmedik."
"Seni zorlamayacağım, yol uzun anlatmak istersen anlat."
"Yolun uzun olduğunu nereden biliyorsun demeyeceğim çünkü Kaan söylemiştir."
"Evet, Kaan söyledi."
"Kaan ile..."
Bana baktığında kendimi susmak zorunda hissetmiştim.
"Kaan ile aileler sayesinde tanıştık. Buraya yeni taşınmıştık.
Aynı okula gidiyorduk ama ben önce ki okulumda hep sorunlar yaşamıştım. Kaan ile çok fazla zaman geçirmeye başladık. Sonra da sevgili olduk."
"Anladım. Neden ayrıldınız? Anladığım kadarıyla aranız iyi.
Yani iyimiş."
"Ben onun değerini anlayamadım. Onu da diğerleri gibi sandım."
"Nasıl?"
"Önce ki okulumdan birileri tarafından tacize uğradım. Fotoğraflarımı falan çektiler. Yaydılar. Sonra bu okulda da yaymaya başladılar."
"Kaan mı yaydı yoksa?"
"Hayır. Kaan benim yanımda oldu. Bu iyiliğin altında bir şey aradım çünkü ben kimseye güvenmemem gerektiğini öğrenmiştim."
"Yani? Bu yüzden ondan ayrıldın mı? Sırf sana yakın ve yardım ediyor diye."
"Hayır Kaan'ı gerçekten seviyordum. Ama bir gün bir olay oldu."
"Nasıl bir şey?"
"Eğlenmeye gitmiştik ki ben öyle ortamları pek sevmem. Aman eteğimi kalkar biri eller, aman kalabalıkta biri taciz eder. Hep korktum öyle ortamlardan. İşte sonra Kaan beni ikna etti gitti. Normalde pek fazla içmem ama içtik. Biz sarhoş olduk sonra da alkolün etkisi ile yakınlaştık. O güne kadar bana hiç dokunmamıştı. Sabah uyanınca her şeyi hatırlamama rağmen bağırdım çağırdım. Sanki beni kullanmış gibi."
"O ne yaptı?"
"Hiçbir şey."
"Nasıl?"
"Sustu. Bilerek yaptığımı anlayınca da çıktı gitti."
"Neden öyle bir şey yaptın?"
"Bilmiyorum. Hala bilmiyorum."
"Anladım."
"Kaan'ın sana mesaj attığını mı öğrendin? Önceden yani fotoğraf falan atmıştı. Yoksa Elif sabah sizi bastı abuk subuk şeyler mi söyledi? Eğer öyleyse Kaan ona haddini bildirmiştir merak etme sen."
"Sen nereden biliyorsun?"
"Neyi?"
"Bana mesaj attığını."
"Kaan yakışıklı, durumu iyi, sempatik bir çocuk Giz. Ne kadar iyi biri olsa da sahip olduğu şeyleri kullanmayı sever. Okulun popüler çocukları ile dolaşırdı. Çevresi genişti ve arkadaş ortamı bok gibiydi. Sırf o bana yakın davranıyor diye geçmişimi araştırıp fotoğrafları bulmuşlar. Sonra da yaydılar."
"Sen ne yaptın?"
"Okulun ortasında soyunacaktım. Kaan geldi durdurdu."
"Neden böyle bir şey yapacaktın ki?"
"Peki sen Giz. Neden sınıfın önünde soyundun? "
"Bunu nereden biliyorsun?"
"Giz, bak Kaan'ın arkadaş ortamı çok kötüydü ve sana saracaklardı. Kaan ile iddiaya girdiler. Eğer Kaan sana yazarsa sana yazmayacaklar, seni rahatsız etmeyecekler."
"Neden Kaandan böyle bir şey istediler?"
"Kaan ve biz o zamanlar sevgiliydik."
"Anladım."
Kafamı sağa çevirdim ve kafamı cama yasladım.
"Anladığın bir şey yok Giz."
Ondan tarafa dönmedim. Ona dönmemi beklediğini biliyordum çünkü susuyordu. Giz daha kızın adını bilmiyorsun.
"Adın ne senin bu arada?"
"Ben de ne zaman soracaksın diyordum. İzgi ben."
"Tamam."
"Kaan o gün sana o yüzden mesaj attı. İsteyek atmadı biliyordum ama bizim ilişkimizin arasına da soğukluk girmişti. Ondan sonra da aramız düzelmedi. Sonra da bitti."
"Anladım."
"Kaan sonradan çok pişman oldu. Onun yüzünden zor durumda kaldığını gibi. Sonradan dediğim gibi bizim aramızda kötüydü ve artık koptuk kopacaz. O yüzden senden rahat bir şekilde konuşuyoruz."
"Anladım."
"Anonim olarak yazmayı falan düşündü. İleriye götürmeden sadece arkadaş kalırım, yalnız olmadığını hissettiririm falan diye düşündü. Sonra o sana aşık oldu Giz. Biz ayrılmıştık ama hala konuşuyorduk. Sadece seni."
"Anladım."
"Sonra bana mesaj attı. İzgi ben aşık oldum bu kıza hemen konuşmayı kesmem lazım falan filan ses kaydı atmış."
Gülümsedim. "Anladım."
"Sonra Elif seni öğrendi. Elif beni sevmezdi çünkü bir orospu olduğumu ve abisinin adını da kötüye çıkaracağımı düşünürdü."
"Neden böyle?"
"Eski sevgilisi Elif'i pazarlıyormuş. Off pazarlıyormuş ne kadar iğrenç bir kelime. Her gün birileri Elif'e mesaj atıyor falan. O pezevenk yüzünden kendi adının da kötüye çıktığını düşünüyor ama hayır öyle bir şey olmadı. Çocuk kimseye aralarında geçenleri anlatmadığını sadece konuşmak isteyenlere adını verdiğini söyledi."
"Sonra ne oldu?"
"Furkan pezevenki bir daha Elif'e yaklaşamadı."
"Anladım. Üzüldüm Elif için."
"Beni ya da seni bu yüzden istemiyordu. Abisinin adını kötü lanse edeceğimizi sanıyordu."
"Anladım."
"Kaan iyi biri Giz ve sende."
"Kaan'ı tanıyorsun iyi biri olup olmadığını biliyorsundur. Ama ben? Beni tanımıyorsun. İyi biri olup olmadığımı nereden çıkarttın?"
"Giz iyi birisin."
Kahkaha attım ve kafamı sağa sola salladım.
Yüzüme ifadesiz bir şekilde bakarak susmamı bekledi. Sustum.
"Hep ben anlattım birazda sen anlat hadi."
"Anlatılacak bir şeyim yok."
"Ama hep ben anlattım."
"Anlat diye seni zorlamadım. Aynı davranışı senden de bekliyorum İzgi."
"Pekala. Arka koltukta çanta var al onu."
Karşı çıkmadan arkamı döndüm ve çantayı aldım.
"Ön gözünü aç ve fondötenle boynunu kapat. Yani morluğu."
"Teşekkür ederim o tamamen aklımdan çıkmıştı."
"Rica ederim. Ama eve gidince duş al, geri kapat morluğu ve uyandığında falan dikkat et."
Fondöteni boynuma morluk görülmeyecek şekilde sürdüm, cıvadım.
"Şimdi daha iyi oldu."
"Tekrardan teşekkür ederim. Asabi tavırlarım için özür dilerim, kusura bakma."
"Yok önemli değil. Geldik zaten."
"Teşekkür ederim."
"Giz ben yeşil gözlü çocuğun olayını biliyorum."
"Nasıl? Nereden?"
"Sen benim hiçbir soruma cevap vermezken ben neden senin soruna cevap vereyim Giz?"
"Umrumda bile değil bilmen."
"Tamam birine anlatacak değilim ama Kaan da biliyor."
"Kaan mı?"
"Evet ama hepsini değil."
"Teşekkürler eve getirdiğin için."
"Rica ederim."
Arabanın kapısını açtım ve indim. Kornaya bastığında arkamı dönmeden eve yürümeye başladım. Kapıyı çaldım ama açan yoktu. Ne büyük şans ki anahtarım da yoktu. Ne büyük şans Giz.
"Eğer kornaya bastığımda arkanı dönseydin anahtarını verecektim."
"Anahtarımın sende ne işi var?"
"Bende olan sadece anahtarın mı Giz?"
"Ne demek bu şimdi?"
"Hiiç."
Güldü ve arkasını dönerek bahçe kapısından çıktı. Arabaya binmeden önce yine baktı ve el salladı. Samimiyetsiz.
Kapıyı açtım ve içeri girdiğim gibi kendimi banyoya attım. Soğuk suyun altında biraz oyalandım ve sıcak suyu açtım. Uykum gelmeye başladığında yere sabun sürdüm ve temizledim. Su başlığını üzerime gelecek şekilde ayarladım ve yere uzandım.
Sonrası...
Derin ve rahat bir uykunun kolları.
🕸
Bittiii.
Bölümü ilk yazmaya başladığım zaman 3K bile değildik ve şu an 6K yolunda ilerliyoruz. Biz mi çabuk büyüyoruz yoksa ben uzun zamandır mı bölüm atmıyorum bilmiyorum. Ama her bölümü yazmaya girdiğimde büyümüş oluyorduk ve her seferinde bir sonrakini yapmaktansa silmemeyi tercih ettim.
Anısı kalsın. Hızlı büyümemizin.
Neyse seviliyiürsünüz
(bunu demeyeli uzun bir zaman olmuştu)