Yukarıdaki şarkıyı açmayı unutmayın. Iyi okumalar ♡♡.
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Alina nefes nefese kendine elini uzatan kadının elini itti ve son bir kez daha bacaklarını kullanıp kendini yukarı doğru , kocaman binanın karla dolu çatısına attı.
Onun bu halini gören Natasha nefes nefese bir kahkaha atıp yerdeki karları umursamadan oturduğunda Alina sinir bozukluğu ile yerinden doğruldu.
Alina : Gülmeyi kes.
Natasha : Sana yeneceğim demiştim.
Alina : Kıyafet yüzünden az daha tırmanırken düşüyordum ! Eğer kaymasaydım seni kesinlikle yenmiştim.
Natasha : Evet. Evet , yenmiştin.
Alina : Natalia kes şunu !
Alina sinirle yanındaki karları eliyle kadına atıp onun gülmesini kesmesi için uğraşırken Natasha sonunda gülmeyi kesip ayaklandı.
Elini , kalkmasına yardımcı olmak için , Alina ' ya uzatıp soğuktan kızarmış yüzüyle tutmasını beklerken Alina göz devirip kadının elini tuttu.
İkili üstlerindeki karları tamamen temizleyip çatıdan havalandırmaya ilerledi , artık daha büyük bir ciddiyete bürünüp yanlarındaki birkaç alet ile havalandırmanın girişini açtı.
İlk önce Natasha daha sonra Alina havalandırmanın içine girip buzdan daha soğuk demirden , karanlık boruların içinde ilerlemeye başladı.
Kollarındaki küçük haritadan yardım alıp nadiren fısıldaşarak bir süre ilerlerken Alina , önündeki kadının bir anda durmasıyla yutkundu. Bir sorun mu vardı ?
Alina : Natalia ?-
Natasha : Şşş..
Kız duyduğu oldukça kısık sesli şeyle mavi gözlerini kapattı. Şuan yakalanmak son isteyeceği şey bile değildi.
X : Şu kızlar gerçekten fazla bağırıyor.
Y : Çok mızmızlandın Anton !
X : Orada mızmızlanan sendin !! Bunları burada daha ne kadar tutacağız ki ?!
Y : Sen ne biliyorsan ben de onu biliyorum. Zaten artık kızlara diğer ekip bakıyor. Yani.. artık kes seni.
Alina oldukça sert bir rusça konuşan iki adamın seslerinin koridorda yavaş yavaş uzaklaşmasıyla derin bir nefes verdi.
Natasha : Diğer ekip derken.. ? Bu ne demek oluyor ?
Alina : Sadece devreye olarak bakıyorlar. Güvenlik baya yüksek olmalı.
Natasha : Sürprizler artıyor..
Alina : Başka çıkar mı dersin ?
Natasha : Kızları çıkardığımız yolda 500 tane asker çıkmazsa başka sürpriz olacağını düşünmüyorum.
Natasha ' nın oldukça dalga geçerek söylediği şey Alina ' yı ikileme düşürüp içindeki korkuyu biraz daha tetiklerken Natasha sadece yoluna devam etti.
Daha çok yolları vardı ve şuan tek dilekleri başka sürpriz olmamasıydı.
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Alina : Nat , burada inmeliyiz.
Alina kolundaki haritaya bakarak durduğunda Natasha bakabileceği kadar göz ucuyla kıza dönüp kaşlarını kaldırdı.
Natasha : Dalga geçiyorsun.. değil mi ?!
Alina : Hayır , geçmiyorum.
Natasha : Burada inersek ikinci adımımızda yakalanırız !
Alina : Kızların olduğu yere , bu çıkış dışında , iki yol daha var ama onlar hiç güvenli değil.
Natasha : Burası da güvenli değil !
Alina : O tarafa gittikçe güvenlik artıyor. Eğer güvenliğin iyi olduğu bir yerde havalandırmadan inmeye çalışırsak intihar etmiş oluruz ! Burada güvenlik azken şu dar yerden çıkmak istiyorum !
Natasha : Burasının ne kadar dar olduğu umrumda değil. Eğer burada inersek kızların olduğu yere yürüyerek ulaşmamız gerecek ve bu da neredeyse imkansız !
Alina : Natalia beni anlamıyorsun-
Natasha : Gidiyorum. Geliyor musun , iniyor musun ?
Natasha oldukça ciddi bir şekilde kıza sorusunu sorup bir cevap beklerken Alina birkaç saniye sessiz kaldı.
Orada güvenlik deli gibiydi ve inecek hiçbir yerleri olmayacaktı. Eğer buradan giderlerse saklanarak da olsa bir şekilde gidebilirlerdi..
Natasha kızdan herhangi bir cevap almamasıyla ilerlemeye devam ederken Alina da ilerlemeye onunla beraber devam etti. Ne olursa olsun böyle bir binada ayrılmamalılardı.
Özellikle de Alina bu binada , bu askerlerle , bu şartlarda asla yalnız kalmak istemiyordu. Kesinlikle kalp krizinden ölmesi an meselesi bile olabilirdi.
İki kadın sessizce dar borularda ilerleyip bir süre sonra durduğunda ilk Natasha konuştu.
Natasha : Sana inebileceğimizi söylemiştim.
Alina gördüğü küçücük yerden boş koridora bakıp göz devirdiğinde Natasha çıkacağı yeri genişletip sessizce borudan çıktı.
Alina : Kesinlikle şu an sadece şanslıydın.
Alina ' nın da borudan çıkmasıyla hiç konuşmadan aynı yöne beraber yürümeye başlayan ikili kızlara yaklaştıkça gördükleri birkaç askeri sessizce halletti.
Alina : Daha kaç tane halledeceğiz ?!
Natasha : Dikkat çekmediği sürece önümüze çıkan herkesi.
Alina : Emin ol , biri birazdan öylece yatan bedenleri görecek.
Natasha : O zaman daha hızlı olmaya ne dersin ?
Natasha bilmişlikle gülümseyip önündeki şifreli kapıyı belinden çıkardığı bir kartla açtı. Bu hareketi Alina ' yı da güldürdüğünde bu kapının bu kadar büyük ve güvenlikli bir koridora çıkacağını kesinlikle tahmin etmedikleri her hallerinden belliydi.
Açılan şifreli kapıyı geçer geçmez önlerine çıkan bir asker grubu saniyeler içinde birbirlerine bakıp ikiliye ateş açtığında iki kadın da gördükleri küçük yerlere saniyelik olarak saklandı.
Onların sakladığını gören grup onlara doğru ilerleyip ateş açmaya devam ederken iki kadında gözleriyle yaptıkları plan için yavaşça üçten geriye doğru saydı..
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Nefes nefese kalan sarışın kız yüzündeki küçük kan damlasını iğrenerek silip mavi gözlerini hemen başında duran kızıl saçlı kadına çevirdiğinde kadın yorgunluğuna rağmen kıkırdadı.
Natasha : Kesinlikle iyi dövüşüyorsun.
Alina : Dalga mı geçiyorsun.. ?
Natasha : Hayır ! Ciddiyim.
Alina : Ciddi olsan iyi olur çünkü az önce 4 adamı da ben öldürdüm.
Natasha : 2 tane öldürmem senden daha güçsüz olduğum anlamına gelmiyor.
Alina : Birgün seni teke tekte yeneceğim.
Alina oldukça emin bir şekilde gülümseyip ilerlerken Natasha ' da gülümsedi.
Kesinlikle o günü iple çekecekti.
Alina birkaç adım yürüyüp sonunda geldiği kapının önünde durdu. Mavi gözlerini hemen arkasında duran kızıl saçlı kadına çevirip ondan aldığı küçük onayla kapıyı açtığında gördüğü küçük kızlar anında duygulanmasına sebep olmuştu.
Kapısı açılan oda bu kadar kız için oldukça fazla küçüktü ve eskiden kullanılmış depo benzeri bir yerdi. 20 ' den fazla koli kutusunun üst üste durduğu bir köşede yan yana oturmuş küçük kızlar loş odanın kapısının açıldığını görünce tedirginlikle kapıya baktılar. Gördükleri iki kadın hepsini daha da strese sokup birbirlerine kenetlenmelerine sebep olurken içlerinden biri hızla ayaklandı.
Alessia : Alina ?!-
Natasha : Şşş !
Kızıl saçlı kadın küçük kızın anında bağırmasıyla arkalarındaki kapıyı hızla örttü. O sırada Alina küçük kızların yanına seri adımlar ile yürürken ayaktaki kız çoktan Alina ' nin yanına kadar gelmişti.
Alessia : Gelmeyin ! Gitmelisiniz !!-
Alina : Hey ! Hey ! Sakin ol-
Alessia : Alina ! Sen ve Natalia gitmelisiniz !
Natasha : Neden ?!
Alessia : Çünkü birazdan gelecekler !-
Zoe : Onlara her şeyi anlatmayı kes !! Kadını duymamış gibi davranıyorsun !!
Stresten doğru düzgün konuşamayan küçük kızın lafını bölen diğer kız oldukça sinirli bir şekilde ayaklanıp Alina ' nin yanına kadar gelirken Alina ve Natasha ne olduğunu anlamak için birbirlerine baktılar. Neler oluyordu ?! Kim , ne demişti ?
Alessia : Ona güvendiğini mi söylüyorsun ?! Onları yakalayınca bizi bırakmayacaklar !!
Zoe : Hayır ! Sadece senin yüzünden bizi bırakmayacaklar !!-
Natasha : İkinizde çenenizi kapatın ve sorularıma cevap verin ! Kimi yakalayacaklar ?
Alessia : Sizi yakalayacaklar ! Hemen şimdi gitmek zorundasınız.
Küçük kızın oldukça korku dolu söylediği şey iki kadının da bir kez daha birbirlerine bakmasına neden olduğunda Alina yutkundu.
Alina : Ne yapacağız ?
Natasha : Kızları bırakamayız.
Alina : A-ama onları şuan buradan çıkaracak zamanımız yok.
Natasha : Kızlar , umarım derslerde uyumamışsınızdır ! Gidiyoruz ve giderken öğrendiğiniz hareketlere fazla ihtiyacınız olacak-
Natasha ' nın oldukça net olan sesini kapanan kapının yüksek sesi keserken odadaki herkes korkuyla birbirlerine baktı. Kapı... kapanmıştı..
Kapı kapanır ve oyun başlar.. kızlar.. Red Room ' a bir kez daha hoşgeldiniz..
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Alina ağrıyla mavi gözlerini açmaya çalışıp baş ağrısı yüzünden oldukça zorlanırken anında en son ne hatırladığını düşündü. En son ne olmuştu ?
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Natasha : Kapı açılmıyor !!
Alina : Gazı daha fazla solumaya devam edemeyiz !!
Natasha : Çekmeye devam et !
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Alina : Başka bir çıkış olmalı...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Natasha : Ahh.. TANRIM !!
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Alessia : Hayır !!
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Natasha : ******..
Alina : N-nat..
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Alina hatırladığı oldukça silinik birkaç kabus dolu sahne ile mavi gözlerini korkuyla açtığında nefes alışı bile değişmişti.
Başını loş odanın içerisinde bir sağa bir de sola çevirip nerede olduğunu anlamaya çalışırken bileğinin ipler yüzünden acıdığını hissetti. Hayır... hayır.. hayır !
Kız anında korkuyla el bileklerini bağladığı bir direkte ileri-geri hareket ettirip ipi gevşetmeye çalışırken o kadar çok korkmuştu ki mavi gözlerinden birkaç yaş hızla siyah kıyafetine düşmüştü.
El bileklerini çözemeyeceğini anlayıp korkuyla bir kez daha etrafına bakındığında burasının kabus dolu çocukluğunun geçtiği bina olduğunu anlaması biraz uzun zaman almıştı. Buraya ne olmuştu.. ?
Kendisi şuan yer altında oldukça güvenli bir yerde olmalıydı ama ona rağmen her yer dağılmış , pislenmiş ve berbat haldeydi. Burası.. nasıl.. ? Nasıl bu hale gelmişti ?
Alina korku ve endişeyle etrafını izleyip aklındaki milyonlarca şeyi birleştirmeye çalışırken sorularına cevap bulmak imkansız gibiydi. Şuan ona cevap olabilecek tek şey buradan çıkıp gitmesi olabilirdi ve şuan tek amacı da kesinlikle bu olmalıydı.
Alina mavi gözlerini bu sefer daha yakınlarında , yerlerde gezdirip ipi çözebileceği bir şey ararken gördüğü ucu keskin bir çubukla sıkıntılı bir nefes verdi. Çubuk kendinden oldukça uzaktaydı ve alması kesinlikle fazla zor olacaktı.
Kız bağlı olduğu direğin dibine oturup ayaklarını uzatabildiği kadar çubuğa doğru uzattı. Bir süre ince sayılabilecek çubuk kızın ayağına deyip öylece dururken Alina ellerinin acımasına aldırmadan kendini çubuğun olduğu tarafa bir kez daha itti.
Sonunda kızın ayağının tam altında duran çubuk kızın sert hamlesiyle sürüklenerek eline kadar geldi ve kız ipi hızla kesmeye başladı.
Alina ipi kesmekte oldukça zorlanmasına rağmen kısa sürede neredeyse yarısını kesmişken bir anda olduğu odanın dışından gelen ayak sesleriyle durdu. Ayak sesleri git gide yaklaşmaya başladığında Alina elindeki keskin çubuğu kıyafetinin içine sokuşturup sıkıntılı bir nefes verdi.
Gelenin kim olduğu da dahil olmak üzere neredeyse şu an için hiçbir şey bilmiyor olabilirdi ama bildiği tek bir şey varsa o da bir şeylerin birazdan değişeceğiydi. Bir şeyler olacaktı.. ve Alina bunu biliyordu.
Adım sesleri kapalı kapının hemen arkasında kesilip bir süre öylece kaldıktan sonra kapının yavaşça açılmasıyla Alina gerginliğini bastırmak için derin bir nefes aldı. Olduğu odaya ilk önce oldukça temiz , siyah renkli ve sivri topuklu ayakkabılar daha sonra da oldukça tanıdık bir kadın girdiğinde Alina ayaklarını kendine doğru çekti.
Tanıdık kadının yüzü kendine doğru geldikçe kafasında bir isimle birleşti ve Alina işte o an içindeki nefesi titrek bir şekilde verdi. Mavi gözlerini istemsizce küçültüp yüzüne yine de korkusuzmuş imajı veren bir ifade takındı.
Karşısındaki kadın ona sinsice gülümseyip tam önünde durduğunda da Alina yutkunup titreyen dudaklarını araladı.
Alina : N-nacy ?
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
/ 5 Ocak , 1994 /
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Nancy : Ayağı kalk !!
Sert kadın neredeyse en yüksek ses tonunda yerdeki sarışın kıza doğru bağırıp gözlerini nefes nefese duran kızıl saçlı kıza çevirdi.
Nancy : Onu ayağı kaldır.
Natasha sert kadının kendine verdiği emirle anında yere kanlar içinde düşmüş Alina ' yı kaldırmaya çalışırken Alina sinirle kızı itti.
Natalia onu bu hale getirmişti. Ona vuran Natalia ' ydı ve şimdi de öylece kaldıramazdı. Alina ondan daha güçlüydü !
Yıkılmamıştı. En azından şimdilik..
Nancy ayağı kalkmış sarışın kızı biraz süzdü ve gözleri dolmuş kırmızı saçlı kızın hemen arkasında durup terden sırılsıklam olmuş saçlarını nazikçe düzeltti.
Nancy : Şimdi , vur ona.
Natasha : Ama-
Nancy : Bana karşı mı geliyorsun ?
Natasha : Üzgünüm efendim ama daha fazla vurmayacağım.
Natasha başını olumsuz anlamda sallayıp hemen karşısında duran sarışın kızın yanına geçtiğinde Nancy sinirle kaşlarını çattı.
Nancy : BU DA NE DEMEK OLUYOR ?!-
Alina : Natalia karşıma geç. Şimdi.
Natasha : Hayır Alina ! Sana daha fazla vurmayacağım-
Alina : Bu dövüş bitmedi ! Tamam mı ?! Şimdi karşıma geç !
Alina yüzündeki kanları dopdolu gözleri ile elinin tersiyle silip kızıl saçlı kızın karşısına geçmesini izledikten sonra gergin olduğu belli Nancy iki kızdan biraz uzaklaşıp kısık bir sesle konuştu.
Nancy : İyi olan kazansın.
Nancy ' nin dediği ile beraber anında Natasha ' nın üstüne atlayan Alina sinirden ağlayarak kıza vurmaya başladı.
Saatlerdir dayak yiyordu ve zayıf duruma düşmüştü. Nancy saatlerdir tüm sınıfın önünde Natasha ' ya Alina ' yı dövdürüyordu. Alina gerçekten bu kadar güçsüz müydü ?! Bu kadar dayak yiyecek kadar... rezil olacak kadar beceriksiz miydi ?
Natasha başta üstündeki kıza zarar vermeden onu üstünden atmaya çalışırken yüzüne aldığı ağır darbe ile sinirlenip kızı ileriye doğru fırlattı.
Natasha : Derdin ne senin ?! Sana daha fazla vurmak istemiyorum !!
Alina : Bunu bana başta vurmadan önce düşünmeliydin !! Senden daha güçlüyüm !!
Alina sinirle yeniden kızın üstüne atlayıp birkaç yerini kanatırken Natasha ' da bu sefer acımamıştı.
İki kızın kavgası tamamen korkudan sessiz sınıfın önünde dakikalarca sürdükten sonra Natasha daha fazla dayanamayıp bir kez daha Alina ' yı ileriye fırlattı.
Kendisi zorla ayağı kalkıp sinirle nefesini düzenlemeye çalıştıktan sonra Nancy ' e doğru ilerleyip çevik bir hamle ile kadının cebindeki silahı aldı. Hiç düşünmeden silahı kadına doğru doğrultup sinirden akan yaşlarını elinin tersiyle silerken bu durumu beklemeye kadın sadece kaşlarını çattı.
Nancy : Ne yapıyorsun ?
Natasha : Buna beni sen zorluyorsun !! Artık ona vurmayacağım !!
Nancy : Onu dövmeni o istedi.
Natasha : Hayır !! O istemiyor !! Seni vurucağım !-
Alina : Yapma Natalia.. yapma...
Alina ' nın acıdan ağladığı için titreyen sesi Natasha ' nın tüm dikkatini oraya kaydırdığında Nancy kızın elindeki silahı alıp kafasına sertçe vurdu.
Nancy : Gücünü duyguların ile karıştırmamayı öğrenmelisin Natalia. Gücüne duygu karıştığı zaman.. sadece aptala dönersin.
Kadın elindeki silahı cebine geri yerleştirip ileride düştüğü yerden kalkamadan ağlayan sarışın kıza ilerledi.
Nancy : Ve sen de... önemsizsin. Gücünün artık olduğunu bile düşünmüyorum-
Alina : Y-yanılıyorsun !
Nancy : Bunu bir gün göreceğiz.. ve bunu kabul ettiğin günü ölene kadar iple çekiyor olacağım Alina. Buna emin olabilirsin.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
/ 15 Ekim , 2002 /
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Sarışın kız gerginlikle üstünden çıkardığı kıyafetlerini dolabına yerleştirip saçlarını sıkıca topladı. Silahını beline takip seri adımlar ile odasından çıktığında içinde bir sıkıntı olduğunu hissediyordu.
Ivan ' ın onu durup dururken çağırmış olması fazla garipti. Yeni bir görev mi vardı ? Ama şu an Alina ' nin zaten bir görevi vardı ve Ivan onu görevinden mi alacaktı ?
Alina kötü bir şey mi yapmıştı ?
Kız tüm duygularını olabildiğince gizleyip soğuk bir şekilde Ivan ' ın odasının olduğu kata geldi. Loş katta bir süre ilerleyip sonunda gelmesi gerektiği odanın tam önüne geldiğinde kaşlarını çatıp duraksadı. Ivan odada Nancy ile mi konuşuyordu ?
Ivan : Senin dediğini yapmayacağım !!
Nancy : Zorundasın !! Şimdiye kadar yetiştirdiğin en iyi kişi orada ve Alina ' dan hiçbir şey olmayacağını sen de biliyorsun ! Red Room ' un devamı için o burada olmak zorunda. Tam burada , bu olayın başında olmak zorunda !
Ivan : Onu kim geri getirecek ?! Sen mi ?! Öyleyse durma ! Git ve onu getir !
Nancy : Onu beni getiremeyeceğimi çok iyi biliyorsun. Hydra buna asla izin vermez !
Ivan : O zaman kapa çeneni !
Nancy : Sen koca bir *****sin !! Red Room ' u daha fazla eski yöntemlerin ile idare edemezsin ! Kızlar sürekli ayaklanıyor ve onun gibi kaçmaya çalışıyor !! Daha kaç tane kız vurmalıyım ?!
Ivan : Buradan çıkmayacaklarını anladıklarına emin olana kadar kaç tane vurman gerekirse o kadar.
Nancy : Onlara , sadece onu buraya geri getirerek buradan çıkış olmadığını gösterebilirsin. O zamana kadar-
Ivan : Ne yapacaksın ?
Nancy : O zamana kadar gidiyorum ! O kız buraya geldiği zaman , Red Room ' un başına geçtiği zaman geri geleceğim ama umarım bunu ***** hayatında ölmeden önce başarırsın !
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Nancy hemen önünde bağlı duran kıza bakıp gülümsedi ve başıyla onu onayladı.
Nancy : Merhaba.. Alina.
Alina : Natalia nerede ?
Alina ' nin büyük merak ve olabildiğince tehtidkâr ses tonundaki soru kadını güldürürken bir yandan kadın odanın köşesinde ters dönmüş bir sandalyeyi çevirip düzgünce oturdu.
Nancy : Bunu diyeceğim hiç aklıma gelmezdi ama seni özlemişim-
Alina : Natalia iyi mi ?
Alina ' nin her kelimesini vurgulayarak söylediği şey kadının yüzündeki gülümsemeyi büyütürken Alina göz devirdi. O yıllar sonra görmek istemeyeceği şeylerin neredeyse en başında bile gelebilecekken kendine gülümsemesi... sinirden çıldırtacak gibi oluyordu.
Nancy : O iyi. Hatta senden çok daha iyi-
Alina : Bu da ne demek ?
Nancy : Elleri ve ayakları bağlı değil. Üstelik berbat bir odada da durmuyor. En azından sana göre çok daha iyi.
Alina : Bunca yıl sonra neden yeniden çıktın ? Ivan öldüğü için mi ? Kızları bizi buraya getirmek için kaçırdıysan geçerli bir sebebi olmalı.
Nancy : Ivan nasıl ölmüştü ?
Nancy bir anda merakla kıza dönüp alayla kaşlarını çatarken Alina yutkundu.
Alina : Kendini vurdu.. Bunu çok iyi bildiğini biliyorum.
Nancy : Evet ! Biliyorum.. ama keşke silahımı sonra geri gönderebilseydi. O en sevdiğim silahlarımdandı !-
Alina : O.. onu sen mi vurdun ?!
Nancy : Hayır seni aptal ! Silahı ben verdim. Sen cidden bu kadar aptal mıydın ?!
Kadın bıkkınca ayağı kalkıp kıza doğru yürürken Alina sakinleşmek için mavi gözlerini kapattı. Tam her şey bitti derken yeni bir şey çıkıyordu ve gerçekten artık sakinleşmek de her geçen sefere göre zorlaşıyordu.
Nancy : Silahımı ona gönderdim çünkü ölmesi gerekiyordu. Yani.. kendini öldürmesi. Kendini öldürmesi gerekiyordu. Sizin buraya gelmeniz için burada Red Room adına bir şey kalmamalıydı ki öyle de oldu ! Skz gelene kadar Red Room diye bir şey söz konusu değildi-
Alina : Ne yapmaya çalışıyorsun ?! Her şeytani karakter gibi önce planı anlatıp sonra beni öldürmeye mi çalışacaksın ?!
Nancy : Aa... hayır. Aslında ellerini çözdüğünü bildiğim için üzerime atlamanı bekliyordum ama sen atlamayınca ben de planı anlatayım dedim.
Kadın oldukça rahat bir şekilde omuz silkip bağlı gibi gözüken Alina ' ya bakarken Alina bir anda kadının üzerine atladı. Madem bunu bekliyordu o zaman Alina ' da onun üzerine atlardı.
Alina ayaklarının hala bağlı olmasına rağmen atladığı kadının üzerinde ona deli gibi vururken Nancy sinirle kızı üzerinden fırlattı.
Nancy : Planı tamamen duymak ister misin ?! Ivan hedefini gerçekleştirmek için kendini vurdu ! Sadece seni ve Natalia ' yı buraya getirmek için !!-
Alina : Hepiniz *****siniz !!
Kız sinirle el bileğine sakladığı keskin çubukla beraber yeniden kadının üzerine atlarken Nancy zorla da olsa konuşmaya devam etti.
Nancy : Burada ne olacak biliyor musun ?! Natalia olması gereken kişi olacak ve sen-
Alina : Kes sesini !!
Nancy : Ve sen seneler önce olması gerektiği gibi onun ellerinde öleceksin !!-
Alina : SANA KES SESİNİ DEDİM !!
Alina boğşurken kendi üstüne çıkmış kadının alnını elindeki sivri çubuk ile boydan boya çizip onu üstünden iterken kadın acıyla bağırdı.
Bu sırada Alina bir çevik hareket ile daha kadının cebinde duran silahı ona doğrultup nefes nefese mavi gözlerini kırpıştırdı.
Bunu gören Nancy büyük bir kahkaha atarak kanlar akan alnını tutmayı bırakıp kızın kendinde doğrulttuğu silahın ucuna yapıştı.
Nancy : Beni vuracak mısın ? Gerçekten mi ? Vur hadi !!
Alina : Beni çok güçsüz zannediyorsun Nancy.
Nancy : Eğer sen gerçek bir karadul olsaydın bu silahı çoktan alnımda ateşlemiştin.. ama sen asla bu silahı ateşleyemeyeceksin-
Alina sinirle kadının cümlesini bitirmesine izin vermeden silahı çekip onun öylece yere düşmesini izledi. O Nancy ' ı vurmuştu..
Küçükken ona hayattan nefret etmesine neden olan kadını az önce öldürmüştü. Küçüklük hayalini gerçekleştirmiş bile sayılabilirdi... ama.. bu iyi miydi ? İyi olabilir miydi ?
Alina korkuyla elindeki silaha bakıp birkaç dakika sessiz kaldıktan sonra içindeki sıkıntılı nefesi verip boş odada başıyla kendini onayladı.
Bu kesinlikle iyi bir şeydi. Nancy ölmüştü ve bunu hiç olmadığı kadar çok hak etmişti.
Alina yerde gözleri açık olan cesede oldukça soğuk kanlı bir bakış atıp seri adımlar ile odadan çıktı. Şu an tek istediği Natasha ve kızları bir an önce bulup buradan çıkmaktı. Buradan çıkıp gitmek istiyordu ve en önemlisi bir daha da asla gelmemek istiyordu.
Alina seri adımları ile bulunduğu boş , alt kata hızla bir bakış atıp adımlarını yukarı , asıl giriş kata yönlendirdi. Büyük binada giriş katını da neredeyse yaklaşık yarım saat boyunca aradıktan sonra stresli bir şekilde ilk kata yöneldi.
Bu sırada sürekli olarak darmadağın , eskimiş ve berbat haldeki yerlerde çocukluk anıları canlanıp dururken kızın gerginliği daha da hızlı katlanıyordu. Burada olmak kesinlikle daha fazla rahatsız edemezdi.
İlk katı da arayıp elinin bomboş olduğunu görünce dolmuş gözleriyle ikinci kata çıktı. Gözlerinin önünde bu sefer yeni bir anı canlanırken ağzından küçük bir hıçkırık da çıkmıştı.
Kurumaya başlamış kan lekeleri ile dolu elleri yardımıyla hızla gözlerini silip akan burnunu çekti. Boş katta titrek bir şekilde Natalia ' nin ismini birkaç kez andıktan sonra boş olduğunu bildiği katta adımlarını artık oldukça yavaşlatmış bir şekilde dökülmek üzere olan duvarlara dayanarak biraz daha ilerledi.
Karşısına oldukça geniş ve boş bir oda çıktığında bu sefer kız dayanamadan ağlamaya başlamıştı. Burası onlar küçükken kullanılan çok amaçlı bir çalışma salonuydu.
Odanın bir duvarı boylu boyunca mükemmel bir şekilde boyanmış , süslerle süslenmişti. O duvarın önünde sürekli bale çalışırlardı..
Biraz ilerde delik deşik olan duvarın önünde de atış çalışmaları yaparlardı. Şurada , kırık camların önünde de yorulduklarında oturur biraz olsun eğlenmeye çalışırlardı...
Kız hatırladığı milyonlarca anıyla berbat odanın içine doğru yürüyüp süslü duvarın neredeyse hemen önüne diz çöküp ağlamaya başladığında artık dayanamayacağını hissetti. Bu kadarı ağırdı.
Bu kadar çok geçmiş , şimdi ve geleceğin yükü fazlaydı. Ruhu hala küçük olan bir kız için çok fazlaydı.. bu kadar kan , bu kadar vahşet , bu kadar üzüntü , bu kadar göz yaşı , bu kadar acımasızlık çok fazlaydı...
Alina kendini tutmadan hıçkıra hıçkıra ağlarken anlık dejavu olduğunu hissetti. Anlamsızca kaşlarını çatıp pislenmiş ve eskimiş geniş odayı baştan aşağı yeniden süzerken yeni yeni duymaya başladığı bir müzik sesi ile olayı kavramıştı.
Bu Wanda ' nın ona gösterdiği halüsinasyondu. Aynı yerde oturmuş ağlıyordu. Aynı müzik sesini duyuyordu. Aynı soğuğu hissediyordu. Her şey aynıydı. Peki Natasha ? O da halüsinasyonla aynı mıydı ?
Boş binada git gide artan müzik sesi belli bir seviyeye geldikten sonra sabitlenip aynı düzeyde devam ederken Alina yüzüne çarpan her soğukla derin derin nefesler alıp verdi ve ağlamamak için bükülen dudağını ısırıp arkasındaki pislikten güzelliği gözükmeyen süslü duvara baktı.
Tıpkı Wanda ' nın gösterdiği halüsinasyondaki gibiydi.. kendisi bile şu an aynı şeyleri yapıyordu.
Tıpkı halüsinasyonda yaptığı gibi ellerini nazikçe pis duvarda gezdirip arkadan git gide yükselen müzik sesiyle gözlerini kapattı. Gözlerindeki yaşlar buz gibi yanağından hızla akıp giderken ıslanmış teni soğuk yüzünden kızı diken diken etmeye yeniden yetmişti.
Alina bu sefer ıslak gözlerini sert bir bakışla aralayıp hızla ayağı kalktı. Kötüleşmiş zeminde hiçbir şey düşünmeden , etrafına hiç bakınmadan sert adımlar ile ilerleyip müzik sesinin geldiği yeri takip etmeye başladı.
Müzik sesinin geldiği bir alt kata inip kapısı açık odaya doğru adımlarını yavaşlattı , sakinleşmek için derin bir nefes verdi. Artık içeri girebileceğinden emindi.
Hiç tereddüt etmeden sert adımları ile kapının girişinde belirdi. Mavi gözlerini ilk önce tıpkı Nancy gibi gözüken kızıl saçlı kadına çevirip onu baştan aşağı süzerken odaya doğru birkaç adım attı. O sırada onun adımlarını önüne sinirle geçen küçük bir kız sinirle durdurduğunda Alina duraksadı. Bu... bu Alessia ' dı.
Red Room ' dan kurtardığı küçük kız.. kendine benzettiği , onda bir zamanlar kendini gördüğü küçük kız... şimdi sinirle ona mı bakıyordu ?
Alessia : Bizi kurtaramadın !! BİZİ KURTARAMADIN !!
Alina : Hey-
Alessia : SANA GÜVENMIŞTIM !! BİZİ ONLARIN ELİNDEN KURTABİLİRSİN SANMIŞTIM !!
Alina kendine bağıran küçük kızın " onların " demesiyle yeniden Natasha ' ya bakarken bu sefer onun yanında birini daha gördü. Kış Askeri... ? O da mı buradaydı ? O... o Natasha ' nın yanında mı duruyordu ?
Alessia : SEN... SEN HER ZAMAN KÖTÜ OLDUN !!-
Alina : Alessia-
Alessia : YAPAMADIN !!-
Alina : Alessia !! Yeter !
Alina sinirle küçük kıza bağırıp susması için sertçe bakarken ağlamaya başlamış küçük kız dizlerinin üstüne düştü.
Alina onu Red Room ' un elinden kurtarırken onun kahramanı olmuştu ama şimdi kahramanı onu kurtaramamıştı. Alina onu ve arkadaşlarını buradan kurtaramamıştı , kurtaramayacaktı.
Küçük kız bale kıyafetine rağmen diz çöktüğü yerde deli gibi ağlarken Alina onu teselli edecek zamanı olmadığını bildiği için temkinli bir şekilde kendine bakan Natasha ve Kış Askeri ' ne doğru ilerlemeye devam etti.
Alina : Natalia.. ? Neler oluyor ?
Natasha : Neden biraz konuşmuyoruz ?
Natasha sakince yanında devam eden müziği kapattığında Kış Askeri küçük kızlara doğru ilerledi ve hiç konuşmadan hepsinin önüne geçip kızlara kendisini takip etmesini söylemek için başıyla işarette bulundu.
O sırada bunu fark eden Alina hızla bağırdı.
Alina : Hayır !! Hayır ! Kızları götüremezsin !
Alina hızla kış askerine doğru yönelirken Natasha kızın önüne geçti.
Natasha : Her şey kontrol altında ! Neden biraz sakinleşmiyorsun ?
Alina : SEN DELİRDİN Mİ ?! KIŞ ASKERİ KIZLARI GÖTÜRÜYOR VE ÜSTELİK NANCY GİBİ GÖRÜNÜYORSUN !! BURADA HİÇBİR ŞEY KONTROL ALTINDA DEĞİL !!
Natasha : Buraya yeni bir Nancy lazım-
Alina : NE ?! Ne saçmalıyorsun ?!
Alina kızların Kış Askeri ile gitmesine o sırada hiçbir şey demeden sadece şok içinde Natasha ile ilgilenirken Natasha konuşmaya başladı.
Natasha : Geçmişi , yaptıklarını ve diğer tüm şeyleri bir kenera bırakıp direkt konuya gireceğim.. Buraya yeni bir Red Room gerekiyor. Ivan ve Nancy öldü ama bu kızlar ve daha eğitim görecek binlerce kız hala hayatta. Biri onları eğitmeli.
Alina : Tamam... sadece sakin kalmaya çalışıyorum...
Alina gülerek derin nefesler alırken Natasha sadece Nancy ' nin hep yaptığı gibi sinsice gülümsedi. Bunu fark eden Alina sinirden daha da delirirken sanki önünde Natasha değil de Nancy var gibiydi.
Alina : Sen iyi misin ? Bunu ciddi soruyorum Nat-
Natasha : Bize katıl Alina. Yaptığın ihanet umrumda değil. Yanımda olmana ihtiyacım var. Bu kızları tek başıma eğitemem-
Alina : SEN DELİRMİŞSİN ! SEN KAFAYI YEMİŞSIN NATALİA !! KENDİNE GEL !! SEN NANCY DEĞİLSİN !!-
Natasha : BANA SESİNİ YÜKSELTME !!
Natasha deli gibi bağıran kıza aynı şekilde bağırıp anında susmasını sağlarken derin bir nefes aldı.
Natasha : Sadece bir kez soracağım.. bize katılıyor musun ? Red Room ' u yeniden kurmalıyım. O kızların bir eğitime ihtiyaçları var-
Alina : Hayır. Hayır Natalia. Sizinle değilim. Siz diye bir şey yok , sadece artık uyan ! Beynini yıkamışlar ! Sadece uyan !!-
Natasha : Sadece bir kez soracağım demiştim !
Natasha sinirle karşısında duran kıza vurup yere düşürürken Alina bu hareketi beklemediği için acıyla inledi. Bu sırada Natasha bir silah çıkarıp kıza doğrulturken Alina hızla silahın altından çekildi. Şu an Natasha ' nın belli bir şekilde beyni yıkanmıştı ve kesinlikle Alina ' yı öldürebilirdi. Bundan hiç çekinmeyeceği kesindi.
Natasha silahtan kaçan kıza silahı yeniden doğrultup birkaç el ateş ettiğinde Alina kurşnlardan kaçmak için birkaç defa ters taraflara zıpladı.
Natasha : Red Room yeniden kurulmak zorunda Alina !! Sana zarar vermek istemiyorum ama eğer benim önümdeysen seni ezmek zorundayım !
Alina : O zaman gel ve beni ez Natalia !!
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Alina kan damlayan yüzünü umursamadan düştüğü duvarın dibinde nefes nefese gözlerini kapatırk
en az önce kolunu sıyırıp geçen kurşun yarası o kadar canını acıtıyordu ki Alina kalkmak için çaba gösterememişti.
Onun bu güçsüz halini gören Natasha da nefes nefese durup kanamış yüzünü silerken elindeki silahı cebine geri koydu.
Natasha : Yaptığın tüm ihanetlere rağmen sana ihtiyacım olduğunu söyledim..-
Alina : Ne ihanetinden bahsediyorsun ?!
Alina sinirle kaşlarını çatarken Natasha ' ya ne gibi bir ihanet ettiğini ya da onun neyden bahsettiğini asla anlayamıyordu.
Natasha : Beni yıllar önce burada bırakıp gitmenden bahsediyorum seni aptal !! Beni burada bırakıp gitmiştin !! Burada neler çektiğimi biliyor musun ?!-
Alina : S-sen.. ne saçmalıyorsun ?! Beni bırakıp giden sendin ! Kış Askeri ile çıkıp gitmiştin !!
Natasha : Dalga mı geçiyorsun ?! Kış askeri ile kim kaçabilir ki ?! Tabii ki de bana hiçbir şey demeden çıkıp giden sendin !!
Natasha sinirle kıza doğru ilerlerken aklı o kadar çok karışmıştı ki yıllardır görmediğini zannettiği kız ona şu an ki haliyle bile fazla yakın geliyordu.
Kesinlikle ikisinden biri ya deliriyordu ya da yalan söylüyordu..
Alina : Bana bildiklerini anlat.
Natasha : Geçmiş şeylerin artık umrumda olmadığını söyledim. Beni bırakıp gitmene rağmen seni affedebilirdim ama burayı yeniden kurmama yardım etmeyeceksen seni istemiyorum.
Natasha tüm akıl karışıklığını bir kenera bıraktı ve az önce cebine koyduğu silahı yeniden çıkarıp duvarın dibinde yediği dayaktan kalkamayan kıza doğrulttu.
Bunu gören Alina titrek bir nefes verip hızla bir elini kurşunu engellemeye çalışırcasına kadına uzattı.
Alina : Beni dinle !! Bildiğin her şey yalan ! Her şey yalan Natalia !!-
Natasha : Hiçbir şey yalan değil !!
Alina : Beni bırakıp giden sendin !! Seni yıllar sonra buldum ! Benim de aklım karışıktı ! Sonra... sonra beraber yan yana durduk... ve.. ve her şeyi atlattık ! Bir şeyler hatırlıyor olmalısın !!
Natasha : Senin yalanlarını dinlemeyeceğim !! Beni bırakıp gittiğin günden beri burası için çalışıyorum ben !!
Alina : Tony ! Bruce ! Steve ! Clint ! Thor ! Avengers ! Wanda ! Pietro ! Bunlar sana biraz olsun tanıdık gelmiyor mu ?!
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Natasha : Kes şunu Clint !
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Steve : Sağol Natasha !!
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Tony : Hadi ! Bu kıyafeti Bruce ' dan daha iyi yapabilirim !
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Natasha kızın dediği ile bir anda beyninde dönen sesleri fark edip duraksadığında kaşlarını çattı. Bu isimleri biliyordu... ama nereden ? Onları nereden tanıyordu ?
Alina : Onlar bizim ailemiz Natalia.. Onları unutmuş olamazsın.. !
Natasha : Benim ailem ve evim Red Room Alina. Sen gittiğinden beri bu değişmedi.
Natasha elindeki silahı daha sıkı kavrayıp Alina ' ya doğru yaklaşırken Alina tek umudunun her şeyi Natasha ' ya hatırlatmak olduğunu biliyordu. Pes etmeyecekti.
Natasha ne onu ne de gerçek ailesi olan Avengers ' ı unutamazdı. Unutmamalıydı...
Alina : Bir keresinde Bruce sana hediye verdiği için koşarak bana geldiğini hatırlıyor musun ? Başka bir zamanda da Tony sana yastık fırlattığı için onun tüm yastıklarını balkondan atmıştın !
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Tony : Natasha !! Tanrım !! Ne yapıyorsun ?!
Natasha : Bana o yastığı fırlatmayacaktın Stark !!
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Natasha : Kapa çeneni !
Natasha git gide aklının bulanıklaşmasıyla yüzünü ekşitirken Alina konuşmaya devam etti.
Alina : Steve ile beni ilk fark eden sendin. Bana yardım eden sendin , Tony ' e karşı savunan hep sendin. Seni Ultron ' un elinden ben kurtarmıştım. Wanda ve Pietro ile ilk biz arkadaş olmuştuk. Beraber Ivan ' ı öldürmeye çalışmıştık... Red Room ' u yok etmeye çalışmıştık çünkü burası bizim evimiz değil Natalia.. değil.. burası hiç bizim evimiz olmadı !
Alina söylediği şeyleri ağlayarak bitirip çaresizce tam önüne kadar gelmiş kadına bakarken Natasha silahı kızın tam alnına yaslamıştı.
Natasha : Yanılıyorsun..-
Alina : Hayır , yanılmıyorum. Lütfen.... lütfen... hatırla Natalia ! Lütfen.. yardım et lütfen... bir şey söyle... lütfen !! Lütfen !! Beni hatırladığını söyle !
Alina bu sefer direkt mavi gözlerini kızıl saçlı kadının renkli gözlerinin içine sabitleyip bir şey demesini beklerken Natasha tüm soğukluğunu olabildiğince koruyup konuştu.
Natasha : Evet.. hatırlıyorum. Senin gelmiş geçmiş en kötü karadul olduğunu ve beni hiç yenemediğini , vicdansız olduğunu en önemlisi de sana ihtiyacım olduğunda yanımda olmadığını hatırlıyorum. En kötü karadul sendin ve bunun için üzgünüm.
Natasha cümlesi biter bitmez hiç düşünmeden tetiği çekip yerde oturan kıza baktığında Alina alnında bir acı hissetti.
Vurulmuş muydu... ?
Hayır..
Alina korkuyla mavi gözlerini hemen önünde duran kadına çevirip elleriyle alnına dayalı silahı tuttuğunda Natasha silahta nasıl kurşun kalmadığını düşündü. Hepsini harcamış olamazdı !
Alina oldukça sinirlenmiş bir şekilde kendi alnına yaslı silahı indirip gözlerini kadından bir saniye bile ayırmadan ayağı kalktığında Natasha sinirle soludu. Bu asla planında yoktu.
Alina : Şu anda seni öldürmemem için bir sebep söyle.
Natasha : Benden güçsüzsün ve beni öldüremezsin.
Natasha ' nın cümlesi biter bitmez Alina tüm gücünü toplayıp önündeki kadını itti. O sırada boş silahı bir kenera fırlatıp sert bir şekilde ona ilerlerken Natasha anında kadına vurmak için yeltendi.
Onun hareketini aynı anında Alina ' nın sert hamlesi durdu ve hatta Natasha ' yı belki de ilk kez bu kadar sert bir şekilde yere yapıştırdı.
Sarışın kız yere yapıştırdığı kızıl saçlı kızın hızla üzerine çıkıp onun canının yanmasını umursamadan deli gibi vurmaya başlarken artık onu sadece onu düşmanı olarak görüyordu. Natasha her şeyi hatırlayana kadar sadece onun düşmanıydı.
Araya duygu girmeyecekti. Araya başkası girmeyecekti. Aralarında başka hiçbir şey olmayacaktı. Bomboş , eskimiş , buz gibi bir odada sadece ikisi vardı. Sadece iki karadul.
Alina , Natasha ' ya ölümüne vurup onun kendisine bir kez bile vurmasına izin vermezken Natasha tüm gücünü toplayıp kızın başına dirseğinin köşesiyle geçirdi.
Bu hareketi beklemeyen Alina anında acıyan kafasıyla yere düşüp inlerken Natasha önceden kızın belinden ileriye doğru fırlamış olan silaha uzanmak için yeltendi.
O sırada odaya Kış Askeri hızla girip sinirle iki kadına ilerlerken Alina onu umursamadan yeniden Natasha ' nın üstüne çıktı.
Kızıl saçlarından sertçe çekip kafasını yere vurduktan sonra yüzünü kendine çevirip bir kez daha vurdu.
Alina : Kendine gelmek zorundasın !!
Natasha : ZATEN KENDİMDEYİM !!
Alina : Kendin ol Natalia !! Kendin ol !!
Kız sinirle üstünde durduğu kadına vurup acı çektirirken bir anda kış askerinin onu duvara doğru fırlatmasıyla kesinlikle bir kaburga kemiğinin kırılma sesini duymuş olabilirdi.
Acıyla gövdesini tutup başını önüne eğdi ve nefes nefese sakinleşmeye çalıştı.
O ayağı kalkamadan yeniden Kış Askeri ona doğru yürürken Natasha acıdan uzandığı yerde asla teprenemiyordu. Alina gerçekten onu çok fena benzetmişti..
Bu sırada Kış Askeri sarışın kızın tam önünde durup siyah maskesinin altından sinsice kan içinde kalmış beyaz yüzünü biraz izledi.
Alina : Bunca yıldır görüşmüyorduk.. beni böcek gibi ezenleri ezme vaktim çoktan gelmişti.. değil mi ?
Kış askeri : Ama şunu bilmelisin ki.. ilk ezilen her zaman kaybeder.. her zaman...
Sarışın kızın açılmış saçlarından sımsıkı tutan adam onun kafasını birkaç kez sertçe duvara vurup maskesinin altından gülümserken bir anda duyduğu sesle beyninden vurulmuşa dönmüştü.
Burada başka biri olmamalıydı !! Bu planın içinde yoktu !!
Steve : ALİNA !! NATASHA !!-
Tony : Tamam.. biraz daha sessiz olmaya ne dersin çünkü bir anda biri çıkıp beynimizi uçurabilir.. ? Değil mi ?
Clint : Burada olmamalıydık...
Tony : Sence de bunu söylemek için biraz geç değil mi ?
Alina uzaktan duyduğu seslerle mavi gözlerini kış askeri gibi kapıya çevirdiğinde adamın kendini bırakıp hızla kapıya doğru ilerlemesiyle bağırdı.
Alina : ÇOCUKLAR !! GİDİN BURADAN !!-
Sarışın kızın bağırmasıyla anında silahını onun bir bacağına doğrultup ateşleyen Kış Askeri sessizce fısıldamasına rağmen kelimeleri bastırarak konuştu.
Kış askeri : Kapa çeneni.
Steve : Alina ?!
Alina anında kanamaya başlamış bacağını tutup acı içinde bağırırken Steve ' ın de onun ismini haykırması ağlamasına neden olmuştu.
Kış Askeri sert adımları ile kapının hemen yanında durup sırtını duvara yasladı ve sessizce bir süre bekledi.
Silah sesinden sonra sesleri kesilmiş olan grubun nerede olduğunu anlamak her saniye daha zor olup gergin etrafı daha da gererken kapıdan ilk geçen Steve kendine saldıran adamla kalkanı sayesinde kurtuldu.
O sırada arkadan gelen grubun kalanı adama aynı anda saldırıp büyük bir çatışma başlattığında Alina ıslak gözlerini Natasha ' ya kaydırdı.
Neredeyse yerdeki silahı almıştı.
Acı içindeki kız kendini hızlı hızlı sürükleyerek silahı tam almış olan kızıl saçlı kadına vurduğunda kadın elindeki silahı acı içinde bırakmak zorunda kaldı.
Bu fırsattan yararlanan Alina silahı eline alıp hiçbir şeyi umursamadan ayağı kalktığında Natasha renkli gözlerini kızın sadece mavi gözlerine sabitledi.
Alina kendine bakan renkli gözlerle yutkunduğunda kaşlarını çattı. O ağlıyor muydu.. ?
Natasha : Hadi ! Vur beni ! Kaybettim !! Kaybettim.. vur beni !
Alina : Seni vurmayacağım Natalia. Sadece savaşan gruba bak. Onları incele. Senden sadece bunu istiyorum.
Natasha : Onların savaşı benim umrumda değil ! Onları tanımıyorum bile !!
Alina : Sadece onlara bak !! Onları tanıyorsun !! Onlar senin ailen !!
Alina ' nın bağırmasıyla kızıl saçlı kadın uzandığı yerde başını savaşan gruba çevirdi. Hepsini neredeyse tek tek inceleyip beynindeki bulutun yavaş yavaş gitmesini hissederken tüm açısına rağmen uzandığı yerde doğruldu.
Yaklaşık birkaç dakika boyunca sessizce savaşan grubu izledikten sonra deli gibi yaşlar akan renkli gözlerini başında duran Alina ' ya çevirdi.
Bir süre de onun ağlayan yüzünü izleyip , incelerken kızın boyundaki kolye dikkatini çekti. Bu Alina ' nin kolyesiydi.. o hatırlıyordu... o her şeyi hatırlıyordu..
Tanrım... o her şeyi hatırlıyordu ! O neler yapmıştı ?! O... Tanrım...
Natasha her şeyi fark ettiği sırada ağzından büyük bir hıçkırık çıktı. Acıyla kollarını açıp çaresizce sarılmak için sarışın kızı beklerken Alina anında acıyla onun yanına çöktü. Kollarını sımsıkı kızıl saçlı kadına sarıp deli gibi ağlarken Natasha titreyen sesiyle zorla konuştu.
Natasha : Ö-özür dilerim.. çok özür dilerim Alina...-
Alina : Önemli değil... önemli değil Natalia.
Natasha : Seni seviyorum.
Alina kızıl saçlı kadının dediği ile istemsizce sinir bozukluğu ile gülüp konuştu.
Alina : Ben de seni seviyorum.
Bu durum Natasha ' yı da güldürdüğünde iki kadın hızla ayrılıp bakışlarını savaşan gruba çevirdi.
Kış askeri gerçekten kötü dayak yiyordu.
Tony : Bunun üzerinde kaç tane silah var ?! Sürekli bir yerinden silah çıkarıyor !
Clint : Bir bakıma sen de her yerinden silah çıkarıyorsun Stark !
Steve ikilinin saçma konuşmasına göz devirip kalkanını Tony sayesinde yere düşen adama sertçe fırlattığında kalkanın keskin etrafı adamın tam yüzüne sertçe çarptı.
Keskin kalkan adamın yüzündeki siyah maskeyi tamamiyle ikiye bölüp bir kağıt gibi yere düşürdüğünde adam yere düşen kalkanı eline alıp yüzünü saklamak için arkasını döndü. Bu sırada da ayağı kalkmaya çalışırken Tony , Clint ve Steve arasında küçük bir bakışma geçti.
Bu adam neden yüzünü saklıyordu ? Yüzü yanmış mıydı ? Parçalanmış mıydı ? Yok muydu ? Neden.. ?! Neden saklıyor olabilirdi ?
Zorla ayağı kalkan adam elindeki kalkanı sertçe Steve ' e geri fırlatıp yüzünün önüne düşmüş uzun siyah saçlarının arasından sinirle bakarken Steve tamamiyle donmuştu.
Bu o olabilir miydi ? Bu kişi... o olabilir miydi ? Yıllar önce ölmüş olması gereken kişi...
Steve : B-Bucky ?!
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Evettt bir bölümün daha sonuna geldik !! Uzun bir aradan sonra kocaman bir bölüm oldu !!
Her şeyden önce ilk şuna değinmek istiyorum.. Biliyorum uzun zamandır bölüm gelmiyordu. Üzgünüm ! Watty ' e ayırabilecek pek zamanım olmadı , olduğu zaman da düzgün yazamadım vs. bahane üretmeyeceğim yani sonuç olarak dediğim gibi uzun zamandır bölüm gelmiyor ve bilmenizi isterim bunun oldukça farkındayım.
Bu durum daha da uzamadan hemen el atmak istedim ve umarım en yakın zamanda eski düzenimize yani haftada 3 bölüme yeniden çıkacağız. Anlayışınız için şimdiden çok teşekkür ederim ♡
Şimdi bölüme geri dönersek !! Baya bir olay oldu aslında. İlk olarak çoğumuzun tahmin ettiği gibi kızların kaçırılması olayı sadece bir tuzaktı. Şaşırdık mı ? :)
Ivan ' ın kesinlikle öldüğüne artık eminiz bence soxbskdbk. Geçen bölüm haklı olarak inanmayanlar vardı ama artık bence inanmışlardır. Ivan da Nancy ' de kesin olarak öldü. Hemen buraya bir alkış alalım ! Bekliyor muydunuz ya da başka nasıl şeyler bekliyordunuz ?
Bu bölüm Alina ' nın karakter gelişimi için bence aşırı önemli bir bölümdü. Hayatı için eski defteri ne kadar kapattım dese de sürekli geçmişinden bir parça yeniden önüne çıkıyordu ki bu aşırı sinir bozucu. Tam Ivan öldü her şey bitti derken bu sefer de Nancy çıktı karşımıza.. yani Alina geçmişinden biri ile daha yüzleşmek zorunda kaldı.
Nancy onu asla güçlü olarak görmüyordu. Hatta onun için Alina bir karadul bile belki sayılmazdı. O derece küçük görüyordu onu ama ölümü Alina ' dan oldu ve bu bence Alina ' yı kesinlikle karakter olarak geliştirdi. Siz Alina ' nin Nancy ' ı öldürmesini bekliyor muydunuz ?
Hatta bu durumların arkasından Nancy ' nin çıkacağını ? Ivan ' a silahı onun gönderdiğini ?
Bence oldukça az kişi bekliyordu.. büyük bir sürpriz oldu.
Natasha bu bölüm aynı Wanda ' nın gösterdiği halüsinasyondaki gibiydi. Hatta neredeyse o halüsinasyon yaşandı diyebiliriz. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz ? Tahmin edenler var mıydı aranızda ?
Steve ve diğerleri de bir şeyler görmüştü.. o zaman onlar ne anlama geliyor ?
Alina ' nin bu hayatta en çok korktuğu şey Natasha ' nın ona saldırması ve kesinlikle Nancy ' e benzemesiydi ama bu korkusunu yediğine göre ve daha önemlisi Alina Natasha ' yı yendiğine göre artık rahatlatabilir. Siz Alina ' nin Natasha ' yı yenmesini bekliyor muydunuz ?
Belki çok zor oldu ama Alina neredeyse ilk defa tüm gücünü Natasha ' nın üzerinde kullandı. Böylece onu yenebildi. Bir şeyler değişecek demişti ve değişti de..
Son olarak Bucky ' miz de hikayeye dahil oldu !! Son kısım cidden aşırı heyecanlı bir noktada bitti zaten. Steve Bucky ' ı gördü.. Bucky sevenler burada mı ?? Mesela ben.. ♡
Ayrıca şuna bir açıklık getireyim belki anlamayanlar olabilir ; Steve , Tony ve Clint ' de dahil olmak üzere Avengers ' ın Rusya ' ya giriş yasağı vardı ama Natasha ve Alina zamanında dönmeyince ve Nick bir sorun olduğunu anlayınca tabii ki de olaya hemen el atıldı. Sadece Steve , Tony ve Clint kaçak bir şekilde ülkeye girebilirdi.
Diğer grup üyeleri de dikkat çekmemek için ve yasağı çiğnememek için ülkeye girmedi. Onlar hala Amerika ' da. Umarım aklınızda bir soru işareti varsa silinmiştir. Eğer hala anlamadığınız bir şey varsa sorabilirsiniz.
Bölüm uzun olunca son kısmı da fazla oldu biliyorum ve üzgünüm !
Eğer fikirleriniz varsa yorum yapmayı ve eğer beğendiyseniz oy atmayı unutmayın. Yeni bölümde görüşürüz. Sizi 3000 kez seviyorum ♡♡.