I Wanna Be Yours || L.S

Par eylullcumm

39.3K 3.9K 10K

Ciddi bir ilişki isteyen Harry, Liam'ın okuduğu üniversiteye yatay geçiş yapmıştır. Bu üniversitede Liam'ın... Plus

Kendi isteğin ile //2
Sadece sarhoştum//3
Bana yakın olmanı özlüyorum//4
Bu adam beni kırardı//5
Derin yeşil gözlü//6
Tutku//7
Ateş ve barut//8
Karşılık ver//9
Bize!//10
Maskeli balo//11
Cake//12
Benden gitme//13
Son kez//14
Sevdik//15
Hiç yapmadım//16
Özledim//17
Sevgilim //18
Çok şanslıyım ///Final-19

Evet,şimdilik//1

4.9K 282 871
Par eylullcumm

Bu ficin amatörce bir fic olduğunu ve yazdığım ilk fic olduğunu göz önünde bulundurarak değerlendirirseniz sevinirim.🤍 yazım yanlışları olabilir, lütfen bunlara dikkat ederek okumayın. Çünkü dediğim gibi bu amatö bir fic. İlk yazdığım fic.
-----

"Danscılar, havaifisekler ve daha fazlası?" Liam'a dediğim şey ile gözlerini kocaman açtı  "Bu asla olmayacak Harry!" Suratımı astım, "Havaifişeği kaldırsak?" dedim umutlu bir şekilde.

"Ben sade bir şey istiyorum. Sen, ben ve benim bir kaç arkadaşım ile sade bir akşam yemeği."
Liam'ın dediği şeye başımı salladım,

"Senin doğum günün, nasıl istersen." dedim ve mutafağa yöneldim.

Yarın Liam'ın doğum günüydü, o yüzden bir organizasyon yapmamız gerekiyordu. Sade bir akşam yemeği istediği için lüks ve güzel bir restaurantdan rezervasyon yapmam gerekiyordu.

Londra'nın en iyi mekanlarından biri olan 'Bluebird Chelsea' aklıma geldi. Cidden güzel ve lüks bir mekandı. Çok büyük ve ferahtı. Orasnın uygun olabileceğini düşündüm ve Liam'a döndüm.

"Li! Hani şu bizim bir kaç defa gittiğimiz ve senin çok beğendiğin restaurant vardı ya, Bluebird Chelsea..." Liam başını salladı ve bende devam ettim "Oraya rezervasyon yaptırayım mı? Tabi istersen?"

Liam güldü ve "Tabi, orası baya iyi ve yemekleri mükemmel. Oraya rezervasyon yaptırabilirsin."

"Kaç kişi olacağız?" diye sordum,

"5 kişi olacağız. Sen,ben,Niall,Zayn ve Louis."

"Tamamdır. Ben rezervasyon yaptırıyorum, akşam 8 uygun mu?" Başını salladı ve koltuğa oturup televizyonu açtı. Bende internetten restaurandın numarasını aldım ve rezervasyon işini hallettim.

Liam'a yatacağımı söyledim ve yukarıya odama çıktım. Liam ile aynı evde yaşamaya başlamıştık, Ben üniversitede yatay geçiş yapıp Liam'ın yanına gelmiştim. Hayatımın en iyi kararı olmuştu sanırım.

Daha üniversiteye gitmemiştim, 2 gün sonra başlayacaktım ama Liam'ın yanına olmak bile çok iyi hissettiriyordu. En yakın arkadaşımla
aynı ev ve üniversite, sıkılacağımı düşünmüyorum.

Bunları düşünürken göz kapaklarımın ağırlaştığını fark ettim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
____________________________________

Sabah alarm sesi ile uyandım, gözlerimi ovuşturdum ve saate baktım, 10.00, yataktan kalkıp tuvalete yöneldim. Yüzümü yıkadım,dişlerimi fırçaladım ve salona indim.

Liam'ın mutfakta kendine kahvaltı hazırladığını gördüğümde yanına gittim.

"Doğum günü çocuğu uyanmış!"

"Yaşlanıyorum Harold niye bu kadar neşelisin?"

Kaşlarımı kaldırdım ve hafif bir sırıtışla "Dedi, 23 yaşına yeni girecek olan Lima!" Hafif bir kahkaha attı, "Bana Lima demeyi kes!" Saçlarını karıştırdım,

"Lima bence gayet uyuyor sana"

Hazırladığı kahvaltı tabağını tezgahtan aldı ve masaya koyup oturdu, bende onun yanına oturdum.
"Bugün üniversitedeki ilk arkadaşlarım ile tanışacağım demek."

"Evet, öyle olacak. Emin ol çok iyi insanlar, çok seveceksin."

"Senin kötü biri ile arkadaşlık edeceğini zaten düşünmüyorum. Rahatım" dedim. hafifce güldü ve yemeye devam etti."Ben gidip hazırlanayım, işe gidicem, saat 5 gibi gelirim duşa girerim ve sonra çıkarız." dedim ve masadan kalktım. Liam'da başını salladı ve yemeğine devam etti.

Yukarı çıkıp hazırlandıkdan sonra evden çıktım.
Bir kafe işletiyordum, annemin kafesiydi ama sonrasında bana devretmişti. Hem para kazanırım diye, hemde iş ile ilgili önceden deneyimim olur diye.

Benim için cidden iyi olmuştu, işler iyidi ve para fazlasıyla kazanıyordum. Kendi ayaklarımın üstünde durmak beni daha güçlü hissettiriyordu. Hem kafeyide çok seviyordum.

Kafeye geldiğimde oradaki müşteriler ile ilgilendim ve mutfakdaki bazı eksiklerin notunu alıp o eksikleri halletmeye gittim. Kafeye geldiğimde saat 4 olmuştu,
Son kez kontrolleri yapıp kafeden ayrıldım.

Eve geldiğimde Liam'ın çoktan hazırlandığını gördüm. Bende yukarı çıkıp duş aldım ve üstüme saten pembe gömlek giyip sadece üç düğmesin ilikledim ve altıma dar bir siyah pantolon giydim.

Liam'ın yanına inip ona hazır olduğumu söyledim. İkimizde ayakkabılarımızı giydik ve evden çıktık.

Arabaya bindik ve yola çıktık. Arabayı ben kullanıyordum. Liam bana dönüp konuştu  "Teşekkür ederim Harold." Kaşlarımı çattım "Ne için?"

Doğum günü rezervasyonu için"

Güldüm ve "Ne demek, bugün dostumun doğum günü." dedim. Üst dudağı yukarıya kıvrılmıştı.
"Olivia bir şey söylemedi değil mi?"diye sordu.
"Hayır,bugün zaten hiç konuşmadık."

"O kız ile ilişkin sencede çok saçma değil mi?"
Hiç böyle düşünmemiştim, bu düşünce beynimi ele geçirirken konuştum, "Nasıl yani?"

"Olivia ile sevgilisiniz ama sevgili gibi davranmıyorsunuz." Haklıydı. Dışarıdan bakan biri, ilişki yaşadığımızı anlayamazdı. Aslında ilişkiden daha çok, fuck body gibiydi? Sanırım. Düşüncelerden kurtuldum ve Liam'a "Yani, haklısın daha çok-" sözümü kesti,

"Fuck body gibi" dedi ve güldü. "Harold, neden fuck body in var? Sence buna cidden ihtiyacın var mı? Ne kadar yakışıklı olduğunu sende biliyorsun
İstesen iki saniyede sevgili bulabilirsin."

Güldüm, "Sen öyle san. Beni cidden sevebilecek biri çıkmadı.. benimde sevebileceğim biri çıkmadı. Ciddi bir ilişki istiyorum,bunu sende biliyorsun ve Olivia ile bunu denemeye çalışıyorum ama olmuyor."
Dedim derin nefes vererek.

Başını bana çevirdi, "Bu anın yakın olduğunu hissediyorum."

"Umarım.." İkimizde arabadan indik ve arabayı valeye verdik. İçeriye girdik ve bir kadın bize doğru geldi.

"Hoş geldiniz, rezervasyonunuz var mıydı?" diye sordu. "Evet,Harry Styles." Yanındaki kağıdı kontrol etti, "5 kişiydiniz değil mi?" Gülümsedim ve "Evet, arkadaşlarımız birazdan gelir"

Gülümseyip eliyle içeriyi işaret etti. "Buyrun,sizi yerinize götüreyim." Kadını takip ettik ve masaya ulaştık. Liam ile masaya oturduk ve beklemeye başladık.

Liam'ın önüne bakıp gülümsemesiyle kafamı arkaya çevirdim. üç tane çocuk bize doğru gelmeye başladı. Liam'a döndüm ve "Onlar mı?" diye sordum. O da "Evet" dedi.

Ayağa kalktı ve hepsine sıra sıra sarılmaya başladı.
Bende ayağa kalktım ve hepsiyle el sıkıştım.
Hepimiz masaya oturduk ve konuşmaya başladık.
Hepsinin adını düzgün bir şekilde öğrendim.

Zayn bana "Biraz seni tanıyalım Harry, neler yapıyorsun?" diye sordu. Şarabımdan bir yudum aldıktan sonra konuşmaya başladım, "Bir kafem var, onu işletiyorum." dedim gülümseyerek.

Zayn güldü ve "Ne güzel,bizim üniversiteye geldiğini söyledi Liam. Yatay geçiş yapmışsın, neden?" diye sordu.  "Biz Liam ile liseden beri çok yakınız,hep aynı üniversiteye gitmek istemiştik, Ama annem hep baska bir üniversiteye gitmem için ısrar ediyordu, Bende onu dinledim ama orada mutlu olmadım annemde bunu anladı ve deştirdim"

Niall, "Eğer şuan böyle daha mutluysan gayet iyi yapmışsın. Önemli olan kendi istediğin." dedi.
Güldüm ve "Evet haklısın, şuan çok daha mutluyum." dedim.

"Harry, sevgilin var mı?" Niall konuştu. "Evet, var." dedim. Sonuçta sevgiliydik, sadece ben fuck body olarak düşünüyordum. Sevgili olduğumuzu ikimizde birbirimize söylemiştik ve bunun geri dönüşü yoktu sanırım.

Konuyu onlara çektim ve "Sizin var mı?" diye sordum. Zayn "Hayır" dedi. Niall'a döndüm "Hayır, yok" dedi. En son Louis'e döndüm,"Eleanor, kız arkadaşım." dedi. "Anladım, umarım mutlusundur."

"Yani, sanırım mutlu değilim." dedi. Masadaki herkes bunu normal karşılarken ben kaşlarımı çattım, "Nasıl yani?"

"Her ilişkisi olan o kişiyle mutlu olmak zorunda mı?" diye sordu. "Yani, mutlu değilsen ayrılman gerekmez mi?"

"Ayrılmamı mı istiyorsun?" Alay edici bir ses tonuyla konuştu.Masadaki herkes, bende dahil şaşkın gözlerle Louis'e baktık. Ben şaşkınlıktan daha çok sinirlenmiştim."Ne ima etmeye çalıştığını anlamadım."

Güldü "Bir şey ima etmedim, sen alındın." Daha çok sinirlendim ve "Kendini ne sanıyorsun?" diye sordum. "Kendimi bir şey sanmıyorum." Kesin sanmıyordur.

Liam'ın ikimizede sinirli gözlerle baktığını fark edince sessizce "Kusura bakma." dedim.
Louis hiçbir şey demeden yemeğine devam etti.

Niall, "Böyle dediğine göre sen ilişkinde mutlusun Harry?" Dedi soru sorar gibi. Niall'a döndüm ve "Evet, mutluyum. Sadece bu ilişkiye maalesef ciddi bir ilişki olarak bakmıyorum." dedim.

Niall, "Anladım, ciddi bir ilişki istiyorsun sanırım?" diye sordu. Kafamı salladım "Evet, güzel olurdu."
Louis söze girdi "Ciddi ilişki mi? Bunu cidden istiyor musun?"

"Neden istemeyeyim?"

"Ciddi ilişkiler çok sıkıcı, o kişi ile birkaç ay, birkaç yıl geçirmek insanı sıkmaz m?" diye sordu. "Eğer gerçekten seviyorsan o kişiden sıkılmazsın Louis."

"Ben hayatım boyunca kimseyi sevmedim., Yani bir bağ kuramadım,bana uzak sanırım."

"Olabilir tabi, ama bir zaman sonra sadece eğlenmek seni sıkabilir." dedim. Gülümsedi, "Karşıma sevebileceğim biri çıkmadı. Çıksada anlamam sanırım çünkü nasıl bir şey bilmiyorum."

"Herkesle eğlence gözüyle bakıyorsan demek ki.." dedim keskin sesimle. Dudağını yaladı ve "O zaman hiç ciddi bir ilişki yaşamayacağım." dedi yüzündeki piç sırıtışla.Gözümü devirdim ve tuvalete gitmek için masadan kalktım.

Liam'ın doğum günü olmasaydı o masada kavga çıkardı,buna emindim. O imayı neden yaptığına hala anlam verememiştim. Elimi yüzümü yıkadım ve Peçeteyi alırken kapının açıldığını duydum.

Arkamı döndüm ve Louis'i gördüm. Peçeteyle elimi sildim ve görmezden gelerek yanından geçerken kolumu tuttu. "Özür dilerim." Dedi. Ona baktım ve hiç bir şey demeden kolumu ondan kurtarıp kapıya yöneldim. Bu biraz şaşırtmıştı, onu tanımasamda özür dileyeceğini düşünmemiştim.

" Zoru mu oynuyorsun?" diye sordu.Durdum ve ona döndüm, "Pardon?" "Anlamamazlıktan gelme, geldiğimizden beri beni kesiyorsun Harry şimdide beni görmemezlikten mi geleceksin?"

Gözlerimi kocaman açtım, bu kendini ne sanıyordu?
Egosunu söndürmek için "O kadar da iyi değilsin Louis." dedim. Bunu dememle bana daha çok yaklaştı,"Bu dediğine sen inanıyor musun?" diye sordu. Cidden narsistin tekiydi. Elimle onu yavaşca ittirdim,

"Egoistler ile ilgilenmiyorum." Kapıya yönelince durdum ve tekrar ona döndüm,"Bu arada, ben zoru oynamam, ben zaten zorum. Ayrıca ikimizinde sevgilisi olduğuna göre zoru oynayacak veya zor olacak bir durum yok, değil mi?"

Güldü ve bana yaklaştı, o yaklaşınca bende geri adım attım ve duvara yaslandım, daha fazla uzaklaşamayacağımı fark edince gülümsedi ve daha çok yaklaştı. O kadar yakındık ki, burnu burnuma değiyordu, nedensizce içimi bir heyecan kaplamıştı.
Kalp atışlarım hızlanmıştı.

Cesaretimi toplayıp gözlerinin içine baktım, mavileri kararlılıkla bana bakıyordu, gözleri dudaklarıma kayınca ister istemez dudağımı ısırdım. Bunun üstüne dudağıma yöneldi ve diliyle dudağımı yaladı.

Tüm her yerim alev alıyordu ve ben bunu durduramıyordum. Buna nasıl izin vermiştim? Ona nazıl itmemiştim?

Nefes almakta güçlük çekmeye başlamıştım. Şuan onu üstümden itip nasıl böyle bir şey yapma cesaretinde bulunur onu sormam gerekirdi ama ben sadece durdum. Hiçbir şey yapamadım.

Geri çekildi ve en son dediğim cümle için,
"Evet, şimdilik." dedi ve tuvaletten çıktı.
Kapı kapandıktan sonra yere oturdum,yaptığı şey yüzünden titriyordum,sikiyim o benim dudağımı mı yalamıştı? Yaptığı şey yüzünden azmıştım ve bu hiç hoşuma gitmemişti.

Evett! ilk bolum bitti.

Bolumu begendiniz mi? Lutfen dusuncelerinizi belirtin cunku benim icin coook onemli.

Ficteki Harry hakkinda ne dusunuyorsunuz?

Ficteki Louis hakkinda ne dusunuyorsunuz?

Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

17.7K 1.5K 25
Son Seunghwan ve Min Yoongi çocukluk arkadaşlarıdır. Birbirlerinden hiç ayrılmamışlardır. Bir gün Son Seunghwan SM seçmelerine katılır ve seçilir. Am...
A H M A N E T Par Zhenya

Roman Historique

1.8K 197 13
Asırlar boyu dilden dile dolanan bu rivayet destanlaşmış ve nesilden nesile aktarılmış. Herkes ahmanetin bir yaratık olduğunu kabullenmiş ve ahmanete...
626K 19.2K 54
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!
1K 77 4
lordun kitap karakterleriyle öylesine bir şeyler yazacam. hepsi aynı evde olursa nasıl olur diye düşünün...