sweet hearted || vrosé ✔️

By swagyjungoo

8.9K 1K 315

"Artık yakışıklılara da mı zorbalık yapılıyor? Çıldırmış olmalılar." Alayla konuşup önüne düşen sarı tutamlar... More

o n e
t w o
f o u r
f i v e
s i x
s e v e n
e i g h t
n i n e
t e n || F I N

t h r e e

864 106 27
By swagyjungoo

"Tek işin ders çalışmak!"
Annesini Chaeyoung eve geldiğinden beri tam iki buçuk saattir hiç susmadan konuşuyordu. Genç kız dinlemiyordu bile. Aklı hala yara bere içinde olan suratın sahibindeydi. 'Hangi merhem nereye sürülür biliyor mu?' 'Sargı bezini sarabilir mi?' Aklında tonlarca bu konuyla alakalı soru vardı. Taehyung'un hikayesini merak ediyordu. İçinde inanılmaz bir yardım etme isteği vardı. Daha ne kadar saklayabilirdi bilmiyordu.

"Odana git akademide olman gereken süre kadar ders çalışıyorsun. Sonra eve geldiğindeki programa başla."

Annesi Jooa Park, kırk beş yaşındaydı lakin yaşını asla göstermiyordu. Chaeyoung güzelliğini ondan almıştı. Aynı zamanda sivri dilini de...

"Tamam."
Deyip odasına gitti. Ders çalışmak istemiyordu. Ailesinin ona belirdiği gibi hukuk okumak da istemiyordu. Chaeyoung ara sıra izin alarak çaldığı piyanoyu istiyordu. Seyircilerin onu alıkışladığı devasa sahnelere çıkmak istiyordu.
Biliyordu, onunkisi asla gerçekleşmeyecek bir hayaldi. Her karşı gelmeye çalıştığında başına gelenler yüzünden artık ısrar etmiyordu. Ailesi dışarıdan sanıldığı gibi sakin insanlar değildi çünkü.

Herkesin istediği gibi soğuk ve ulaşılmaz prensesmiş gibi davranmaya devam edecekti.

Günün yirmi dört saatinde geçirdiği yarım saatlik dilim ona ilaç gibi gelmeye başlamıştı.
Taehyung çok konuşmuyordu ama yine de Chaeyoung, onun yanındayken kendisi gibi davrandığında ona tuhaf gözlerle bakmamasını sevmişti.

Kalbine ufak bir sıcaklık konmuştu.


Ertesi gün, okul çıkışı okuluna uzak olmadığını bildiği Taehyung'un okulun o tarafa giderken buldu kendini. Onu almaya gelen şöförü arkadaşlarıyla gideceğine ikna edebildiği için oldukça mutluydu.

Kolunu sallayarak ilerlerken az ileri de sokağın kenarında bir grup genç çarptı gözüne. Üçü duvara doğru dönüktü. Sırtı duvara yaslı olanı görmek için biraz daha yaklaştı.

Taehyung'du.

Oğlan, etrafını çit gibi saran üçlünün arasından geçmeye çalıştığında sırtı sertçe duvara yapıştırılmıştı. Jisung, Taehyung'un yakasına asıldı.
"Nereye kaçıyorsun?"

Bir yere kaçtığım yok piç herif, dedi içinden. Kendini yine tutmuştu.

Taehyung karşılık vermediğinde Jisung yakasını sıkıca kavrayarak oğlanı sertçe sarstı. Karşılık vermeyişi egosunu daha çok tatmin ediyordu. Jisung, Taehyung'un ondan korktuğunu sanıyordu.

Ortam kızışmaya başladığında beklenmedik ses araya girince Jisung da dahil herkes o tarafa döndü.
"Ah, Choi Jisung-shii?"
Chaeyoung elinde tuttuğu telefonu cebine koydu ve oğlan grubuna yaklaştı.

Jisung'un babası Chaeyoung'un aile şirketinin alt kolunda genel müdürdü. Ailecek tanışıyorlardı.
Şimdi bittin işte Jisung, diye geçirdi içinden genç kız.

"Chaeyoung-shii? Burada ne işin var?"
Dedi sahte gülümsemesiyle. İri gövdesiyle arkasındaki Taehyung'u tamamen kapatmıştı.

Chaeyoung içinden adete kahkahalara boğuldu. Jisung, Chaeyoung'un yanında karınca kadar küçüktü. Tek lafıyla ailesini batıracak güce sahipti genç kız.

"Bu yol üzerindeki pastanenin iyi olduğunu duydum. Siz ne yapıyordunuz?"
Gülümseyerek konuştu. Gözleri üç çocuğun ardından ona bakmaya çalışan Taehyung'taydı.

"Biz de oraya gidecektik, değil mi?"
Diye kıvıran Jisung, Chaeyoung'a doğru yaklaştı. Hiçbir şey görmediğine emin olmak adına gözlerinin içine bakıyordu.

"Ah, olur tabii."

"Hadi gidelim."
Jisung yanındaki ikiliye seslenince Chaeyoung tekrar araya girdi.

"O da sizin arkadaşınız değil mi?"
Diyerek Taehyung'u işaret etti.

"Taehyung'un işi olduğu için bize katılamayacak."
Omzunun üzerinden oğlana kısa bir bakış atıp önden yürümeye başladı. Bir yandan yanındaki ikiliye Chaeyoung'un kim olduğundan bahsetiyordu.

Chaeyoung arkalarından buruşturduğu suratını düzeltip Taehyung'a döndü. Dünden kalan yaralarının üzerinde genç kızın verdiği yara bantları takılıydı lakin beceriksizce yapıştırıldığı oldukça belliydi.

Oğlan, kızı kurtların arasına atmaktan rahatsız olmuştu. Lakin Chaeyoung üstesinden gelebilecek gibi rahat bir tavrı vardı.

Genç kız, üçlünün peşinden gitmeden önce dudaklarını oynattı.
'Aynı yerde'
Ardından kolundaki saati gösterdi.
'Akşam beşte.'

Dudaklarını okuyan Taehyung dümdüz kıza bakmayı kesip kafasını hafifçe aşağı yukarı salladı.




Fakat o gün, Chaeyoung bahsettiği gibi saat beşte parkda değildi.

Taehyung yine de onu bekledi.

Genç kız hiç gelmedi.

Continue Reading

You'll Also Like

2.2K 806 27
İlginç bir roman konusu ise yaşlanan inanılmaz güçlü bir dövüşçünün kendine varis araması ile başlar Kapak GalibaKitaplarla108 aittir buradan teşekkü...
17.8K 1K 14
Siyah tüm dünyamı karartırken bir ışıkla kendimi hayatın beyazına atabilmiştim işte. Babamın ölümü ve annemin hastane duvarlarında verdiği ölüm kalım...
113K 8.7K 38
sadece erkeklerin olduğu bir üniversitede gay yönelimin odağı ve tüm dikkati üzerine çeken Jungkook, bu durumdan sıkılan ve onu bu rahatsızlıktan ko...
162K 17K 53
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...