Soobin, kot pantalonunu giymişti. Beyaz tişörtünü de giyecekken telefonu çaldı. Yeonjun arıyordu.

"Soobin bugün izinliymişiz. Yani bugün hiçbir şey yapmayacağız. Çekim falan yok. Yarın MV çekimi yapacakmışız ama bugün programımız boş. Ne yapsak?"

"Yeonjun, hep beraber pikniğe gidelim mi?"

"Olur. Hyung demedin..."

"Bebeğime 'hyung' diye seslenmem tuhaf olmaz mı?"

"Cidden! Görüşürüz Soobin."

Soobin suratına kapanan telefonla gülümsedi. Yeonjun'u utandırmayı seviyordu. Beomgyu'ya seslendi:

"Beomgyu, pikniğe gideceğiz hep birlikte. Ona göre bir şeyler giy."

"MV çekimi yok mu?"

"Çekim yarın olacakmış. Bugün programımız boş. Hadi hazırlan. Ben de Kai ile Taehyun'a bakayım."

Soobin odadan çıkıp yürümeye başladı. Aklına gelen fikirle sinsice sırıttı. Odanın kapısına vurup bekledi. Sonunda Taehyun kapıyı açtı.

"Günaydın hyung. Kai duş alıyor. Ben de üstümü giyindim."

Soobin, Taehyun'a "Günaydın." dedikten sonra baştan aşağı süzdü. Taehyun, kırmızı desenleri olan siyah bir tişört ve siyah pantalon giymişti.

"Tae sen içeri geç ben geliyorum şimdi." Soobin az önce aklına geleni yapmak için Yeonjun'un odasına yöneldi. Yeonjun'un odası yan odaydı.

Önce kafasını kapıya yaslayıp içeriyi dinledi. Çekmece sesleri geliyordu. Yeonjun bir yandan da şarkı söylüyordu. Soobin birden kapıya yumruk atınca içeriden çığlık sesi geldi. Soobin gülerek yan odaya kaçtı.

- - -

Piknik yerine geldiler. Burası çok bilinen bir yer olmadığı için kalabalık değildi. Hatta sadece 1 aile vardı.

Beomgyu, "Yeonjun hyung çift gibi giyinmişiz." dedi. Yeonjun açık mavi bir gömlek ve aynı renk pantalon giymişti. Beomgyu ise lacivert bir gömlek ve kot pantalon giymişti. Soobin gözlerini devirdi.

"Gömlek ve pantalon giyen bir sürü insan var. Sen her gömlek-pantalon giyenle çift mi oluyorsun?" dedi Soobin. Dediklerine kendisi de şaşırmıştı. Neden Beomgyu'nun dediğini ciddiye alıp ona laf sokmuştu ki?

Yeonjun, "Beomgyu sen ona bakma. Sevgilisi elinden gidiyor sandı bir an." deyip göz kırptı Beomgyu'ya. Tabii ki her zaman olduğu gibi yine iki gözünü kırpmıştı. Beomgyu gülümseyip Kai ve Taehyun'un yanına gitti. O gidince Yeonjun, Soobin'in dibine girip soru sormaya başladı.

"Ne oldu az önce? Sevgilim beni kıskandı mı yoksa?" Yeonjun'un nefesi Soobin'in yüzüne çarpıyordu. Soobin'in gözleri saniyelik Yeonjun'un dudaklarına kaydı. Hemen gözlerini kaçırsa da Yeonjun görmüştü.

"Ha?"

"Ben aldım cevabımı." Yeonjun, Soobin'in yanağından makas alıp eşyaları taşımaya başladı. Giderken Soobin'in kendine tokat attığını da görmüştü.

- - - 

"Ya Soobin! Domates öyle mi doğranır?! Nasıl koyacağız bunu sandviçin içine? Halka şeklinde doğraman lazımdı." Soobin domatesi küp küp doğramıştı, bu yüzden de Yeonjun ona kızıyordu.

"Tamam hyung, böyle de yiyebiliriz. Kızma sakızıma." Soobin, Hyuka'ya dönüp gülümsedi. Kai de ona gülümsedi.

Yeonjun, "Olmaz ama böyle, nasıl sandviçe koyacağım bunları?" dedi.

Soobin yüzünü Yeonjun'a doğru yaklaştırdı. Yeonjun'un göz bebekleri büyümeye başladı. "Ne oluyor?" dedi. Soobin gülümseyerek gözlerinin içine baktı ve eliyle domatesi gösterdi. "Beğenmediysen sen yap bebeğim." dedi. Yeonjun gözlerini kısıp ona baktı ve elinden domatesi aldı. Taehyun'un sesiyle Soobin eski yerine geçti.

"Tam romantik bir şeyler oluyor diyorum, araya domatesi sokuyorsun Soobin hyung." dedi Taehyun. Soobin ve Taehyun derin bir sohbete girdi. Kai ve Beomgyu peluşlarla oynuyordu. Yeonjun ise sandviçleri hazırlamıştı.

"Sandviçler hazır!" dedi Yeonjun.

Hepsi sandviçleri yemeye odaklanmıştı. Soobin, Yeonjun'un kulağına doğru eğildi.

"Yetenekli sevgilim benim..." dedi. Yeonjun da onun koluna yavaşça vurdu.

"Sen neden hiç utanmıyorsun benden? Ben hyungunum senin, utansana biraz." dedi.

Soobin gülümseyip konuştu. "Ben ne zaman senden utandım ki?"

Yeonjun güldü. "Sana ne zaman öpücük atsam utanıyorsun. Gerçekten, daha öpmeden utanıyorsun. Öpsem ne yaparsın acaba?"

Soobin'in gülümsemesi yavaş yavaş soldu. "Utanmıyorum ki, birden yaptığın için refleks olarak geri çekiliyorum."

"Yani birden yapmasam geri çekilmeyeceksin?"

"Yani..."

Soobin, dudaklarına bakarak ona doğru yaklaşan Yeonjun'u görünce cümlesine devam edemedi.

"Deneyelim o zaman..."





:')

Acemi olduğum çok belli oluyor

:')

D/C + yeonbinTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang