S.3 Ep.5 "Seversem abartırım"

Zacznij od początku
                                    

"Yavuz ne yapıyorsun?"

Yavuz beni umursamadan gülerek konuştu.

"Bahar, sen beni kıskanıyor musun?"

"Niye kıskanayım seni durduk yere ya?"

Yavuz kaşlarını çatıp baktı.

"Ne demek durduk yere ya? Beni Aslı'dan kıskanmıyor musun yani?"

"Hayır."

Yavuz inanmaz inanmaz bakıp göz devirdi.

"Ya Bahar yapma. Ne var yani itiraf etsen kıskandığını?"

"Kıskanmıyorum Yavuz."

Yavuz dudaklarını birbirine bastırıp baktı. Ardından çekti kollarını belimden.

"Aman tamam. Kıskanma."

Yavuz gidecekken izin vermeyip kollarını tekrar belime doladım. Gülümseyip konuştum.

"Ben çok kıskanç bir kadınım Yavuz. Tahmin edeceğinden çok daha kıskanç. Sevdiğim herkesi, her şeyi kıskanırım. Ama biraz farklıdır benim kıskançlığım. Kendi kendimi üzerim kıskanırsam. Dışarıya pek belli etmem. Ve sevilmediğimi hissettiğimde kıskanırım. Bencilce severim ben. En çok sevdiğim, en çok beni sevsin isterim. En çok beni sevsin, en çok beni düşünsün, sadece benimle olsun, sadece bana gülsün, sadece benim olsun isterim. Kimseyle paylaşmak istemem. Ama bu mümkün değil. Sadece iki kişilik yaşanmıyor hayat. Benim sevdiklerim sadece benim yanımda olmuyor. Dedim ya, bencilce severim ben. Bencilce kıskanırım. Benimle olmadığı her anı kıskanırım, her an üzülürüm. Ama sadece yeterince sevildiğimden emin olmadığım zamanlarda kıskanırım. Sevdiğimin sevgisinden emin değilsem, onu başkalarının yanında görmeyi, onlarla mutlu olmasını bile kıskanırım. Kim olduğunun önemi yok. Annesinden, babasından, kardeşinden, arkadaşından, herkesten. Ama işte, eğer eminsem o sevgiden, ben de en az sevdiğim kadar seviliyorsam da, kıskanmam hiç. Çünkü bilirim, kime gülse de, kimin yanında olsa da, kimi sevse de en çok ama en çok beni sevdiğini bilirim. Nereye giderse gitsin, yine bana döneceğini bilirim. Kimseyi benden daha çok sevmeyeceğini bilirim. Seversem abartırım ben. Sevilirsem de, kalbim pamuk gibi olur. Daha evvelden tuhaf bir kıskançlığım vardı evet. Çünkü benim değildin. Sana istediğim gibi sarılamıyordum, seni istediğim gibi sevip istediğim gibi öpemiyordum. O yüzden de kime gülsen, kalbim kuş gibi çırpınıyordu. Ama şimdi benimsin. Ve ben biliyorum ki, sen beni çok seviyorsun. Benim seni sevdiğim kadar çok. Kimseyi benden daha çok sevmeyeceksin biliyorum. O yüzden de kıskanmıyorum işte."

Yavuz dolu gözlerle kocamam gülümseyip sıkıca sarıldı belime. Ben de kollarımı boynuna doladım sıkıca. Yavuz başını boynuma gömüp derin bir nefes alınca, gülümseyip kapadım gözlerimi.

"Canımsın sen benim. En sevdiğimsin. Her şeyimsin."

Saçlarını sevip boynuna sokuldum.

"Sen de benim her şeyimsin Yavuz. En sevdiğimsin. Çok sevdiğimsin."

Yavuz boynumu öpüp saçlarımı sevdi. Muzipçe gülüp ayrıldım Yavuz'dan.

"Ha ama tabi bu, elalemin kadınlarının sana karşı bir şeyler hissetmesine sinir olmayacağım anlamına gelmiyor sevgilim. Aslı hemşireye de kocama fazla samimi davranmamasını söyledim, belli ki sözümü dinlemiş o da."

Yavuz kaşlarını kaldırıp güldü.

"Bak sen. Formalite evlilik yapmak üzere olduğun müstakbel kocanı bu kadar sahiplenmiştin yani, ta o zamandan."

"Heralde yani. Formaliteden de olsa kocam olacaktın sonuçta. Ben de etrafındaki sana ilgi duyan kadınları tatlı bir dille uyaracaktım elbet."

YansımaOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz