S.2 Ep.10 "Aklımızla bulamadığımız yolu, kalbimiz bulur belki"

Start from the beginning
                                    

"Evet. Bütün gün evde yalnız başıma sıkıntıdan patlarım ben."

"İyi de güzelim hastanede ne yapacaksın? Yine sıkılırsın. E, Erdem abinin kızıyla falan tanışmıştın. Onların yanına gitsene."

"Yok ya, onlar da evdeler zaten. Ben evde kalmak istemediğim için geliyorum seninle."

"Sen nerden biliyorsun evde olduklarını?"

Leyla tek kaşını kaldırıp baktı. Ardından gülüp konuştu.

"Teessüf ederim abicim, tabi ki biliyorum. Fatma hamile biliyorsun, hani Ali Haydar abinin karısı."

"Evet."

"İşte, operasyona giderken Fatma'yı Erdem yarbayın evine bırakıyor yalnız kalmasın diye. Evdeler yani."

Kaşlarımı kaldırıp durdum.

"Operasyona mı gittiler yani?"

Leyla dudaklarını birbirine bastırıp gülümsedi.

"Merak etme, sağ salim dönerler inşallah."

Derin bir nefes alıp dudaklarımı birbirine bastırdım.

"İnşallah."

Leyla da gülümseyip arabaya geçti. Ben de direksiyona geçtim. Tedirgin oldum ben şimdi ama. Bahar da aramadı. Arayıp ne diyecek Yavuz? Biz operasyona gidiyoruz, haberin olsun mu diyecek? Sanki daha önce arayıp haber mi veriyordu? Ama şimdi evleneceğiz ya, haber verebilirdi bence. Of Yavuz, gerçekten salaksın sen. Sanki gerçek bir evlilik yapıyorsunuz. Bahar senin gerçekten karın olmayacak. Sen kendini bu fikre çok kaptırma istersen. Sonra üzülen sen olursun.

Arabadan inmiş, Leyla'yla birlikte hastaneye yürüyorduk. Merdivenleri çıkıp girdik hastaneden. Hemşire bankosunun önünden geçerken Sema hemşire seslenince durup o tarafa döndük.

"Yavuz bey, günaydın."

"Günaydın Sema."

Sema dudaklarını büküp yanımıza geldi. Derin bir nefes alıp kederle baktı.

"Gidecek olmanıza çok üzüldük Yavuz bey. Kısa bir zaman olmuştu ama alışmıştık size."

Gülümseyip Leyla'ya baktım. O da kaşlarını kaldırıp gülümsedi. Ben de Sema'ya dönüp konuştum.

"Merak etme Sema hemşire, bir yere gitmiyorum."

Sema kaşlarını kaldırıp şaşkınca baktı.

"Nasıl yani? Tayininiz çıkmış diye duydum."

"Evet, tayinim çıkmıştı ama durdurmanın bir yolunu bulduk."

Sema merakla bakarken ben de gülümsedim. Nasılsa öğrenecekler. Saklanacak bir şey de değil zaten. Yoksa herkese söylemeyecek miyiz? Bahar askerlerine söyler mi acaba? Ben de söylemesem mi ki? Ama saklamak da çok saçma ve gereksiz. Leyla hafifçe öksürünce toparlanıp devam ettim.

"Evleniyorum da ben. Yani, kağıt üzerinde bir evlilik. Formaliteden. Burda kalabilmek için."

Sema'nın şaşkınlığı iki katına çıktı anında. Gözlerini kocaman açıp baktı.

"Evleniyor musunuz? A a, çok şaşırdım. Ayrıca burda kalacak olmamıza da çok sevindim. Şey, acaba kiminle evleniyorsunuz?"

"Bahar üsteğmenle."

Sema dudaklarını birbirine bastırıp gülümsedi. Ardından sırıtarak konuştu.

"Anladım. Bahar hanım da çok sevilen biridir burda. Yani, çok tatlı bir çift olmuşsunuz."

YansımaWhere stories live. Discover now