S.2 Ep.6 "Ölümüne sevmek"

Zacznij od początku
                                    

"Selçuk, biraz kibar ol."

"Tamam ya pardon. Hoş geldiniz, yani İstanbul'a."

"Teşekkür ederim."

Selçuk ardından Yavuz'a döndü.

"Yavuz, sen biraz gelsene bak Aytaç'la Cüneyt seni görmemiş."

Yavuz bir şey diyemeden Selçuk bana döndü.

"Müsade edersiniz di mi? Biz de Yavuz'u uzun zamandır görmüyoruz da."

Gülümseyip kafa salladım.

"Tabi ki."

Yavuz hiç memnun olmamıştı ama Selçuk resmen hızır gibi yetişti. Yavuz bana dönüp gülümsedi.

"Ben birazdan dönerim Bahar. Kusura bakma."

"Tabi tabi. Sen bak arkadaşlarına."

Yavuz gülümseyip gitti. Sen arkadaşlarına bak, ben de sana ne diyeceğimi düşüneyim.

"Bir içki alır mısınız hanımefendi?"

Başımı çevirip yanıma gelen garsona baktım. Gördüğüm yüzle kaşlarımı kaldırıp gülümsedim.

"Sert bir şeyler var mı beyefendi?"

Karabatak gülümseyip biraz daha yaklaştı.

"Komutanım, Allah aşkına doktor beyin burda ne işi var?"

"Hiçbir fikrim yok Karabatak."

Sıkıntıyla bakarken aklıma gelen şeyle gözlerimi kapatıp nefes verdim.

"Tabi ya. Yavuz'un annesi de doktor. Bu da doktorlar tarafından kurulan bir vakfın balosu. Demek ki Yavuz'un annesi de Aydan hanımla aynı vakıftan."

"Komutanım ne yapacağız? Doktor bizi görmesin diye akla karayı seçtik ama sizi gördü. Ne diyeceksiniz şimdi?"

"Bilmiyorum Karabatak bilmiyorum. Bulacağız işte bir şey."

Karabatak gergince bakışlarını etrafta gezdirdi. Ben de devam ettim.

"Neyse Karabatak, işimize bakalım. Nedir durum?"

"Her hangi bir aksilik yok komutanım. Aydan hanımlar az önce geldiler. Dikkat çekici bir şey yok. Şimdilik her şey yolunda."

"Tamam. Gözünüzü dört açın. Hadi sen de dikkat çekmeden işine dön. Bu arada, sadece işini yap Karabatak, kadınlardan uzak dur, gözüm üstünde."

Karabatak gülüp kafa salladı.

"Emredersiniz komutanım."

Karabatak gidince ben de Avcı'nın olduğu tarafa yürüdüm. Bir yandan da Yavuz'u kolluyordum. O da hala arkadaşlarının yanındaydı. Müzisyenlerin olduğu sahneye çıkıp Avcı'nın yanına geldim.

"Komutanım hoş geldiniz."

"Ne var ne yok Avcı?"

"Her şey yolunda komutanım. Sadece doktor bey niye burda onu anlamadık."

"Anlaşılan Yavuz'un annesi de Aydan hanım gibi vakfın kurucularından."

"Biz kendimizi saklarız da, siz ne yapacaksınız komutanım? Yavuz sizi gördü."

"Ben bakacağım bir çaresine. Siz sadece göreve odaklanın."

"Emredersiniz komutanım."

Kafa sallayıp indim sahneden. Gidip bir köşede durdum. Bakışlarımı etrafta gezdirip Aydan hanımı aradım. O da salonun uzak bir köşesinde bir grup insanla sohbet ediyordu. Güzel, her şey yolunda. Tek sorun Yavuz'un burda olması.

YansımaOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz