Triggerman † Jaeyong

1•trigger

J.J ise az önce şaşıran kendisi değilmiş gibi dişlerini fırçalamaya devam etti. İşi bittiğinde ise banyodan ayrıldı. J.J gittiğindeyse Jaehyun yine kafasındaki seslerle beraber kalmıştı.

•

"Şarabı fazla tercih etmediğimi biliyorsun J.J. Sırf fazla içmeyim diye yapıyorsun."

"Hayır, en son sana karıştığımda bana neler yaptığını unutmadım henüz. O yüzden bir süre daha neler yapıp yapmadığına karışmayacağım." J.J'in sesi hiçbir duyguyu barındırmıyordu. Hoş, barındırmasına gerek yoktu, Jaehyun onun neyi kastettiğini biliyordu.

"J.J, her geçen gün beni daha da şaşırtıyorsun. Ancak konuşmalarımıza bakılırsa o günden sonra aramız açıldı."

"Evet, ama merak etme kısa süre sonra yine eskisi gibi oluruz. " J.J sözlerini tamamlarken doğruca Jaehyun'un gözlerine bakıyordu. Ondan çekinmiyordu veya korkmuyordu ancak hiçbir şeyin garantisini veremiyordu.

2 hafta öncesine kadar Jaehyun'un kendisine zarar vermeyeceğine dair her türlü kitaba el basabilir, yüzlerce kez yemin edebilirdi. Ancak 2 hafta önce ikisi de bulunmamaları gereken hareketlerde bulunmuşlardı.

J.J ise kendini koruma gereği duymadığı için gayet sivri dille ona cevaplar vermişti. İşin sonunda ise J.J'in belinin sol tarafında birkaç bıçak yarası kalmıştı.

O günden sonra J.J, Jaehyun'un yanında bile belindeki tabancasını çıkarmamış, derin uykulara dalmamıştı.

Jaehyun ise ne özür diliyor ne de pişmanlık duyuyordu. Ancak J.J'e olan sadakati hâlâ tamdı. Bütün olanlardan sonra bile J.J'in ona yardım etmesi gibi bir zorunluluğu olmadığı halde hep yanındaydı.

Ona minnet duymalıydı ancak Jaehyun o tür duyguları çoktan aşmıştı.

Sadece insanları değil, duyguları da katlediyordu.

Ortama hakim olan sessizlik J.J'in telefonunun çalmasıyla bozulmuştu.

J.J telefonu ikinci çalışında açmış ve ayaklanmıştı. Daha karşıdaki sesi dinlemeden üstüne montunu giyinmiş, botlarının fermuarını çekiyordu.

Jaehyun ise telefonun kimden ve ne için geldiğini tahmin ettiği için en psikopat gülüşünü yüzüne takmıştı. Daha sonra ise J.J'in kapıyı kapatma sesini duymuş, oturduğu koltuktan kalkarak kendi odasına gitmişti.

Kapıdan girdiği gibi karşısına çıkan yatağın üstüne bedenini bıraktı. Örtünün kırışmamasına dikkat ederek sol tarafına döndü. Gözlerini pencereye dikti. Hava yavaş yavaş aydınlanmaya başlamıştı.

Dışarısı rüzgarlıydı; rüzgâr, pencereye temas eden kuru dalları sarsarak tok bir ses çıkartıyordu.

Jaehyun ise bu tok sesin huzurunda gözlerini kapadı. Daha fazla düşünmek istemiyordu. Herhangi bir şey düşünmek istemiyordu. Hiçbir şey düşünmek istemiyordu.

Daha sonra kendini, yarınki kurbanını düşünürken buldu.

Ancak bu düşünce onun canını sıkmak yerine mutlu ediyordu.

Yarın için hazırlık yapmalıydı. İçi içine sığmıyordu. Kapattığı gözlerini yeniden açtı.

Yatağından kalktı, bordo renkli yatak örtüsünü düzeltti ve karşısında kalan gömme dolaba doğru ilerledi.

Yarınki cinayet kendisi ve polisler için önemli olacaktı.

Özellikle dedektiflerden birisinin ilgisini fazlasıyla çekecek bir cinayetti. Aylardır uğraştığı bir plandı. Kusursuz olması için her şeyini verebilirdi. Ancak buna gerek kalmadan kendi zekasıyla ve tüm olasılıkları hesaba katarak planı hazırlamıştı.

•

“Gözlerindeki kırgınlığı gördüm. Herkese yorgunluk desen de biliyorum, içinde bir yerlerde çocuk ölmüş, genç yaşında. Sense onu istemeyerek gömmüşsün. Gözyaşlarınla sulamışsın toprağını. ”

(Triggerman- Mndln0)

------------------------------------

Hi guys, böyle bir fice başlama sebebim semahoria idi.

Kendisi benden Jaeyong'lu bir fic istemişti.

Ben de neyime güvenip katilli bir fice başladıysam.

Bu arada ben de karakter analizi yapacağım the_jeno gibi

Hangi karakteri isterseniz;
Jungwoo
Jaemin
J.J
Taeyong
Taeil
Johnny

Normalde defter tutmayan ben, bu fic için defter tutmaya başladım ancak bölümler düzenli olarak gelmeyebilir.

Ficteki cinayetlerin kusursuz olması için detaya inerek yazmaya çalışacağım.

Yazdığım hiçbir cümle boşu boşuna olamayacak içinde minik spoiler barındıracak.

Sizi seviyorum pıtırcıklarım benim♡︎