'Dışarıdan hiçte alkolik gibi gözükmüyorsun.'

'Alkolik mi? Ahhahaha!'

'Çok masum gibi gözüküp kandırıyor musun yoksa insanları.'

'Ahahaha! Aynen çok tehlikeliyimdir..'

'Neden içiyorsun?'

'İçmek istiyorum?'

'Yanlış anlama sorgulamak haddime değil. Sadece moralin mi bozuk öğrenmek istedim.'

'Moralim uzun bir süredir bozuk.'

'Bak biliyorum yaşadıkların kolay değ-'

'Uras.. Şuan hiç teselli dinleyecek hava da değilim aslında. Sadece ne konuşmak istediğini söylesen?'

'Kusura bakma haklısın.. Konuşmak istediğim konu-'

     

       Bu kez sözünü kesen şey kapı ziliydi. Mete gelmiş olmalıydı. Gidip kapıyı açtığımda sinirden çenesi kasılmış bir Mete görmeyi beklemiyordum. Geri çekilmeme bile gerek kalmadan içeri daldı ve Uras'ın yakasından tutup havaya kaldırdı. 

'ULAN ŞEREFSİZ! SANA BU KIZIN YAKININA BİLE GELMEYECEĞİNİ SÖYLEMEDİM Mİ BEN?!'

'Oooo! Lina'cım Mete'nin geleceğinden neden bahsetmedin. Daha sonra gelirdim.'

'HALA DAHA SONRA DİYOR YA! DEFOL GİT LAN BURADAN!'

    Onu kapıya doğru ittirdiğinde ben araya girdim.

'O benim misafirim Mete konuşmak istediği şeyi söyledikten sonra gidecek. Sende saygı duyup bekleyeceksin!'

'Onu nasıl eve alırsın Lina! Sana ona güvenme demedim mi?'

'Kime güvenip güvenmeyeceğime kendim karar verebilirim.'

'Offff!'

'Hadi bakalım oturun ikinizde şuraya.. Otursanıza!'

     İkisi de söylediğim yere bağırmamla beraber isteksizce oturdular. Onlara baktığımda karşımda birbirleriyle küs iki küçük çocuk görüyordum. Bu hallerine istemsizce kıkırdadıktan sonra biramı açıp birkaç yudum aldım ve sigaramı yakıp koltukta bağdaş kurdum. İkisi de bana şaşırmış gibi bakıyorlardı. Dışarıdan gerçekten pamuk şeker yiyen aşırı masum bir kız çocuğu gibi mi görünüyorum ya! Off sıktılar ama he!

'Eee! Neden evimdesiniz?'

Mete: Ben seninle 'özel' bir şey konuşmak için geldim.

Uras: Bende 'özel' bir şey konuşacaktım.

Mete: Neymiş lan o 'özel' şey?!

Uras: Sanane! Ben sana soruyor muyum?!

'Off! Bir kavga etmeyin!'

Uras: Ben daha sonra gelirim Lina. Bu adamın yanında rahat rahat konuşamayız.

Mete: Başlarım senin rahatına puşt!

Uras: Düzgün konuş Mete!

Mete: Diyelim ki konuşmuyorum? Ne ola-

'Ay yeter! Bu ne be! Koca adamlarsınız ikinizde! Peki tamam Uras sen bilirsin. Ben arkadaşımın geleceğini söylemiştim sana.'

Uras: Evet ama bu kişi Mete olunca..

Mete: Ne oluyormuş mete olunca?!

'Tamam Uras! Ben anladım.. Kusura bakma söylemedim sana da. 

Uras: Sorun yok Lina'cım.

Mete: -cım! Lina-cım..

'İyi akşamlar Uras'cım..'

Mete: Hay sizin -cımınıza!


      Kapıda Uras'ı yolcu ederken ona üzgün olduğumu söylüyordum ama arkamdan bizi dinlemeye çalışan Mete yüzünden kısa bir güle güle dedikten sonra kapıyı kapatıp hemen arkama döndüm. Mete mutfak kapısından hızlıca kafasını çekip içeri kaçmaya başladı. Bende arkasından gittiğimde koltukta bir ayağını stresle sallarken bir yandan da bana bakıyordu. 

'Neden öyle bakıyorsun Mete?'

'Onu evine nasıl kabul edersin?!'

'Birincisi bana bağırmayı kes! İkincisi evime kimi alıp almayacağıma kendim karar verebilirim!'

'Bak o gerçekten tehlikeli biri.'

'Off tamam ya! Sen geleceksin zaten diye içim rahat bir şekilde eve aldım.'


    Resmen ona güvenip Uras'a güvenmediğimi açığa vermiştim. Ay aman ya neden bir şeyleri gizlemeye çalışayım ki! Hala son dediğimle hiç bir şey söyleyemeden bana bakmaya devam ediyordu. Bende ona bir bira uzatıp içmesini istedim. 

'Sen içiyor muydun ya?'

'Allah Allah ya! Herkeste bunu takmış! Dışarıdan ne görüyorsunuz siz?! Küçük bir kız çocuğu mu?!'


    Artık gerçekten sabrım tükenmek üzereydi. Madem o kadar masum ve küçük bir kızdım da neden öptün beni?! Neden beni kandırdın? Kaderim de var bu benim ya evet! 

'Yanlış anladın Li-'

'Yoo! Yanlış falan anlamadım. Her neyse! Sen de çok durma istersen. Sevgilin yada karın herneyse! Merak falan eder!'

(Offff! Rahatladım be! Ama Mete şuan bana salak mısın der gibi bakıyordu.)

'Ne saçmalıyorsun sen?'

'Neyden bahsettiğimi anladın işte! Beni sevgilin olduğu halde öptün ve kandırdın. Bende salak gibi mutlu olmuştu- Yani mutlu olmamıştım tabiki! Ama ne bile-'

'Lina! Neyden bahsediyorsun?!'

'Of salağa yatma! Salonundaki öpüşürken falan fotoğrafını koyduğun kadın!'


    


İMKANSIZ AŞKWhere stories live. Discover now