Cadılar Bayramı

6.5K 492 556
                                    

Karanlığın içinde deli gibi koşuyordum. Arkamdaydı. Üst kattaki odama gitmek için yeniden depar attım fakat ayağım yerdeki çiviye girdi. Büyük bir acıyla çığlık attım. Ayağımı o anda gelen adrenalin hormonu etkisiyle bir hışımla çektim kahrolası çividen. Sürüne sürüne merdivenlerden yukarıya çıkmaya çalışırken yeniden arkamda onu gördüm.

Ellerini bana yaklaştırdı ve elleriyle boynumu kavradı...

"Uyan artık kanka" Diye bir ses duydum boğulur gibi uyanırken.

"Deniz kanka doğru söyle kızmayacağım kamil misin? Ne yaptığını sanıyorsun?" Diye bağırdım.

"Okula geç kalacağız. Devamsızlıkta zaten bir dünya markası olduğun için bugün seni gelip kendim uyandırmak istedim. Kalmanı istemiyorum kanka kusura bakma ama ben yaşıyorsam sen de o okulda olacaksın, kankalık kuralları bunu gerektirir.

"Sen mutfağa git annem bir şeyler hazırlamıştır" diyerek kankamı postaladım.
Yeniden başlamıştı bu rüyalarım. Kan ter içinde yataktan kalkarak, elimi yüzümü yıkamak için odamın karşısındaki banyoya yöneldim. Bir hışımla kapıyı açmaya çalıştım fakat...

"Kumsal bu saatte ne işin var banyoda acaba?" Diye bağırdım.

"Abi banyoya girmenin vakti mi olur moron falan mısın?"

"Sinirlenme kayra" diyerek kendimi telkimlemeye başladım.

Bir ileri, iki geri yaparak koridorda volta atmaya başladım.

"Çıktım, mutlu musun Kayra Bey?"

"Çok şükür." Diyerek gözlerimi devirdim.

Banyoya girdiğimde, içimden karanlık bir şeyin hızla geçtiğini gördüm. Başımın döndüğünü zannettim ve pekte önemsemedim. Bir, iki geri yüzümü yıkadıktan sonra yüzümü hafifçe kaldırıp, aynaya baktım.
"One lan?" Diyerek korkumu bastırmaya çalıştım.
Rüyamda gördüğüm o gölgemsi şey artık arkamdaydı ve gerçekti!
Kendime geldiğimde yüzümü bir kez daha yıkadım ve tekrar aynaya bakma cesaretini kendimde bulduğumda bir anda aynaya baktım.

"Böö" diyerek arkamdan ellerini omzuma vurdu.

"Deniz ahmak mısın? Yapma şöyle salak salak şeyler" dedim ve titreyerek kuş tüyü kadar yumuşacık olan siyah banyo paspasına oturdum.

Derin bir "oh" çektim ve ellerimi kafama götürüp bir süre bekledim. Kafamı kaldırdığımda bana doğru mön mön bakıp sırıtan denizi görünce sinirlerim alt üst oldu.
"Kanka" diyerek saati gösterdi bana.
Kendimi toparlayarak ayağa kalktım ve hazırlanıp mutfağa doğru yöneldik.

"Oğlum nerede kaldınız? Geç kalacaksınız. Haydi oturunda hızlı hızlı bir şeyler atıştırın, karnınızı doyurun.

"Anne vaktimiz mi var?" Diyerek Denizle ayak üstü ağzımıza bir şeyler tıkıştırıp evden çıktık.

"Kanka ödevi ne yapacağız ya?" Dedi Deniz

"Ne ödevi lan?" dermişçesine gözlerimi pörtlettim.

"Kanka ya son 5 dakika kala birisinden alırız ödevi kasma bu kadar." Diyerek her zamanki rahatlığımı konuşturdum.

Kasaba gibi bir yerde yaşadığımız için, okulun bulunduğu yer biraz ürkütücüydü.

"Kanka bugün bir negatiflik hissi alıyorum etraftan ya." Dedi karamsar Denizimiz.

"İçime su serptin Kanka. Zaten gelesim yok sen bu isteği on katına kadar falan çıkarıyorsun."

"Şaka şaka" diyerek elleriyle otobüse dur işareti gönderdi.

"Tatil falan da benim mi haberim yok?" Niye bugün otobüste çok az kişi var? Diyerek kendi kendime içime kurt düşürdüm.
En arka koltuğa gömüldük ve havadan sudan sohbet etmeye başladık.

1 Korku HikayesiWhere stories live. Discover now