PYMS-1 Rüzgar..

12K 403 41
                                    

Medyada Rüzgar var..

Bu bölüm hikayeye giriş olarak yazdığım için ilk bölümü Rüzgardan anlatıp onun hislerini nasıl yaşadığını anlatmaya çalışacağım. Daha sonraki bölümler ağırlıklı olarak kadın baş karakter ağzından yazılacağım. 

Havanın bunaltıcı sıcaklığına inat kendimi yeşilliğe bırakıp sağ elimi başımın altına koyup sol elimi sanki güneşi engelleyebilirmişçesine önüme siper ettim. Parmaklarım sanki güneşi yakalayabilirlermişçesine hareket ediyordu. Güneşi yakalamak.. 

Gözlerimi kapattım ve geçen dört yılımı düşünmeye başladım. 

Dört yıl önce İstanbulun bir semtinde her şeyi mi bırakıp ortadan kaybolmuştum. Her şeyim dediğim aslında hiçbir şeyimdi. Ne yapıyordu? Mutlu muydu? Hiç ağladı mı? hiç bir şey bilmiyorum.

Onu Buğranın kapısına bıraktığım gün ruhumuda ellerimle öldürmüş gibiydim. O kapıya doğru her adım atışında benim ruhumdan birer parça kopuyordu. Burada kalamazdım. O benim kalbime işlerken onu görmeye dayanamazdım. Aslında her şey benim elimdeydi. Onu yanımda tutabilir bir ömür onunla geçirebilirdim. Elimde bir kelebekti; ben avucumu sıkmak yerine açmayı tercih etmiştim. Benimle değil başkasıyla olacaktı.

O gün tekrar Amerikaya dönmüştüm. Eylülle başladığım okula devam edecek her şeyi unutacaktım. Unutmak belki zor olacaktı ama imkansız değildi. Onunla çok şey paylaşmamam bana onu unutmak için bir şans oluşturuyordu ve ben bu şansa var gücümle sığınmıştım.

İlk bir hafta her anı sanki şuan bile yaşanıyormuş gibi gözümün önünde canlanıyordu.. Sonra bir süre daha geçti ve ben onun gülüşünü unutmaya başlamıştım.. Sonra bir süre daha geçti sesinin unutmaya başlamıştım.. Ve en sonunda herşeyini unutmaya başlamıştım. Zordu ama yapmıştım..

Evet zaman bir ilaçtı. Hangi acı unutulmazdı ki bu unutulmasın. Her şeyi bir kenara bırakıp kendime bir hayat kurmaya çalıştım. Okula gittim. Çok sıkı bir şekilde çalıştım. Bir çok şehir gezip bir çok kültür tanıdım. 

Değişen bir çok şeye rağmen değişmeyen şeylerde vardı. Mesela hala arkadaş çevrem yok. Ve hala bir ilişkim yok. Daha doğrusu kendi dengim yok. Evet gördüğünüz gibi hala egom yerinde!

Okuldaki başarım dolayısıyla bir çok ülkede haftalık veya aylık eğitim için gidiş hakkı kazanıp bir çok yer görme şansı elde ettim. Okulum bittiğinde Türkiyeye  dönmek yerine bir senemi daha burada geçirmiştim. 

Aslında ne kadar çok şey yaşayıp aynı anda hiç bir şey yaşamamıştım..

Türkiyeye geri dönmeye karar almıştım. Bu sabah erkenden evden çıkıp bilet alıp bu yeşil doğayla iç içe alana gelmiştim. Biraz daha ruhumu dinlendirmek için gözlerim uykuya giderken bir ses duydum ve ardından miydemde büyük bir acı hissettim.

"Ahhhhhhh" diye bağıran biriydi. Gözlerimi acıyla açıp dirseğini karnıma geçirmiş şekilde üzerimde olan kıza baktım. Kendine gelmeye çalışıp bana baktı. 

"Ayyyy çok pardon" diyince ona baktım. Türkçe konuşmuştu. Sonra Türkçe konuştuğunu farketmiş olmalıydı. 

İlerden bize doğru gelen bir çocuk seslendi.

"Esila iyi misin?" dedi. 

"İyim iyim" tabiyki iyi olursun dirsekler benim karnıma girdi senin değil! Çocuk elini uzatıp nihayet üzerimdeki tonlarça yükten beni kurtardı! 

Kız bana dönüp "Sorry" dedi. Eminim başkada yabancı kelime bilmiyordur. Bişey demeyip gözlerimi kapatınca "Görüyon mu bak Allahın öküzü o kadar sorry dedim siklemedi bile. Gavur piçi nolcak." diyince ona baktım bana arkasını dönmüş çocuğu çekiştirip yürümeye başladı aynı zamanda otamatik tüfek gibi konuşmaya devam ediyordu. "Yürü gidelim. Açım ben yemek yiyelim. Daha sonrada tatlı yeriz. Burada kadayıf var mıdır? Aman gavur ne anlar kadayıftan of ya. Belki baklava vardır ha? Olmazsa browni yeriz. Sonrada beni bi yere götürecektin oraya gideriz ama hava sıcak dondurma alalım giderken. Tabi soğuk bişeylerde..." diye konuşmasına devam ederken gözlerimi devirdim. Allah çekene sabır versin. Akşama kadar susmaz bu. Allahım ne biçim kızlar var.  Benden uzak..!!

HİKAYEYE KISA BİR GİRİŞ YAPIP RÜZGARIN ŞİMDİYE KADAR NASIL YAŞADIĞINI AZDA OLSA ANLATMAK İSTEDİM. VETO SINIRI GİBİ SAÇMA BİRŞEYE BU HİKAYEMDEDE YER VERMEYECEĞİM :D TEK İSTEĞİM OKUYARAK DESTEK OLMANIZ ;)

Pardon.. Yine Mi Sen?Where stories live. Discover now