38.Bölüm Kader

972 40 1
                                    




      

Merhaba, nasılsınız? Bölüm geldi evet bu hafta biraz bölüm gecikti biliyorum ama hastaydım. Şimdi daha iyiyim.

Bu bölüm biraz geçen bölümün devamı şeklinde oldu oradaki olaylar yarım kalsın istemedim gelecek bölümde olmayan çiftlerimiz olacak merak etmeyin şimdiden keyifli okumalar dilerim.

Bu bölüm biraz geçen bölümün devamı şeklinde oldu oradaki olaylar yarım kalsın istemedim gelecek bölümde olmayan çiftlerimiz olacak merak etmeyin şimdiden keyifli okumalar dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***
NESLİHAN & BUĞRA

Kader insanı nereye sürükleyecekti hiç bilinmiyordu. Buğra'nın kaderi onu Mardin'e kendi yaşadığı yerin kilometrelerce uzağına getirmiş ağlarını örmeye başlamıştı ama o kendisi için yazılan kaderin farkında bile değildi.

Gözleri karşı çaprazında oturan kıza kaydı elindeki içeceğini dudaklarına götürüp yavaş büyük bir yudum aldı ve ablasıyla bir şey konuşan kızı duyamasada duyuyor gibi ilgiyle dinlemeye koyuldu.

Neydi bu kızdaki farklılıkta gözleri sürekli onun duru küçük hatlı yüzüne kayıyordu.

Selçuk abisinin dediği gibi bu akşam arkadaşlarından ayırılıp onunla yemeğe çıkmıştı ama kendilerine sadece Narin'in katılacağını düşünürken bir anda mekanda Neslihan'da karşısında belirmişti.

Selçuk'la tokalaşıp birbirini öperken "Nesli'de sıkılıyordu onuda aldık geldik" demişti Selçuk. Demek yakınları ona Nesli diyorlardı Buğra bu bilgiydi de öğrenmiş oldu.

Yemek yedikleri yer Mardin'in güzel lezerlerini barındıran tarihi bir yerdi. Buğra yeter dedikçe Selçuk dinlememiş ve masayı donatmıştı. Etraflarındaki herkes pervaneydi Selçuk'a ikide bir "ağam bir isteğiniz var mı?" Diye soruyorlardı. Selçuk'un buradaki yerini biliyordu Buğra daha önce İstanbul'da da çokça kez konuşmuşlardı.

Kendisi de dedesi ve babasından dolayı Antep'te saygın bir konumları olsa da Selçuk'a olduğu gibi etrafında bu denli pervane olunmazdı.

Yemek boyunca sohbet ettiler. Narin çok az katılıyordu konuşmalara Buğra onun utandığını ve çokta konuşacak konu bulamadığını anlayıp kadını rahatsız edecek en ufak harekette bulunmamıştı ama Neslihan ablası gibi değildi. Konuşkandı özellikle eniştesine takılıyor karşılıklı espirileşiyorlardı. Henüz kızın yaşını falan öğrenmemişti Buğra ve bunun için çokta meraklıydı ama bir türlü ayıp olur diye soramıyordu.

"Böyle işte aslanım Narin ablanla evlendiğimiz gibi bir daha cenaze düğün o da çok yakınımız olmadıkça gelmeyeceğiz buralara."

"Abi doğduğun yerden kopmak kolay mı? Ben mesala Antep'te doğmadığım halde iki ay gitmesem oraları özlüyorum."

"Sen zulüm görmedin çünkü Buğra sen sevdiğinle toprağında sınanmadın."

Selçuk'un gözleri Narin'i buldu onların aynı anda yutkunuşlarını izledi Buğra ve tamda merak ettiği soruyu sorma fırsatı yakalamanın verdiği rahatlıkla arkasına yaslandı.

AŞKIN ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin