Giriş

86 16 4
                                    

Büyük kararların yılıydı 2018.

O kararları uygulamanın yılı 2019.

Zamanla adeta inatlaştığım, tasarrufa geçebilmek adına pek çok işi aynı anda yürütmeye çalıştığım günlerdeyim.

Yorgunum. Fiziksel olarak değil, zihinsel. Ne vardı bu kadar bölünecek diyorum, kendime. Cevabını bildiğim sorular sormak işin usulünden, böyle rahatlıyorum. Öte yandan çok çalışmak, çok üretmek, hep üretmek hamurumda var. Başarılı olamamak, paralı olamamak, güzel olamamak vesaire korkutmuyor beni. Üretmemek, işe yaradığımı hissedememek derin kuyulara atıyor ruhumu. Vaziyetim bundan sebep; şarj kablosu hep takılı bezgin bir beyin.

Aslında yeni bir hikâyeye başladım. "Sema'yı Ararken" Biraz komedi, biraz yazarlık sevdası biraz kendini arama, canım Sait Faik, bolca deniz ve mandalina derken pek sevdim Sema'yı. Onun için gözlemliyorum etrafımı. Okumaya hız veriyorum. Ama hala zamanı var. Ramazan sonrası limonata niyetine bir yaz hikâyesi olarak yayınlama niyetindeyim.

Aslına bakarsanız yeni hikâyelere Wattpad de yer vermeyi düşünmüyordum. Fakat çok şaşırtıcı şeyler yaşadım. Hiç tanımadığım, etkileşime geçmediğim insanlardan mesajlar aldım. Adım adım başladığım maceramda meğer ne çok tanığım varmış! Sonra uzunca düşündüm. Zira kemik okuyucuya haksızlık oluyordu. Onların hatırına ve yenilerin kısmetine hikayeyi bir anda paylaşıp belli bir zaman zarfında kaldırmaya karar verdim. Okuyacak olan, bekleyen zaten muradına erecektir. Diğerleri içinde dediğim gibi kısmet.

O vakte kadar sizlerle edebiyat hayatına atıldığım, özümdeki kelimelerle hasret gidermeye karar verdim. Şiirle. İlkokul 4.sınıfta yazdığım "23 Nisan" şiirinden sonra uzunca yıllar mısralarla devam ettim. Romancılıkla beraber ara ara yazar oldum şiir. 20'lerin buhranında hislerimi karakterlere giydirip anlatmak daha korunaklı olduğundandı belki de. Oysa şimdi aklım yorgun ve karmançormanken hislerimi dizginlemek bir hayli güçleşti. Peşi sıra düştü son bir yılda mısralar parmaklarımdan.

Hani diyorum, 30'larla başlayan müthiş kendine güven coşkusuyla kimliğimi açık eden şiirleri paylaşırsam, artık büyümüş sayabilirim kendimi değil mi?

Daha cesur. Daha içten. Daha öz.

Siz duyamıyorsunuz ama ben gülümsüyorum şu an. Kadınların hayat kavgasını, gailesini, yaralarını, tutkularını anlattığım cümlelerimin arasından fırlayan Ayla, Özge, Yasemin, Duru, Leyla, Türkan, Alicia ve nicesi kulağıma fısıldıyorlar.

Diyorlar ki "Aferin kızıma!"

Günışığı ŞiirleriWhere stories live. Discover now