O N D O K U Z U N C U B Ö L Ü M

Start from the beginning
                                    

Ben et sote ve salata yaparken Yeşim'de yanına pirinç pilavı yapmıştı. Tabi bunca şeyi yaparken ağzı boş durmamıştı. Gerçekten Mert'in dediği kadar vardı. Sırf beni daha iyi tanımak için giydiğim kıyafet bedenime kadar sormuştu. Ama çok tatlı bir kızdı ve yaptığı espriler, anıları ve yolda gelirken Mert'i nasıl delirttiğini anlatırken ben gülmekten konuşamıyordum.

Şimdi ise yemekler ve tatlı yenmişti. Ben bulaşıkları hallederken yeşim de mısır patlatıyordu. Erkeklerse içeride anlayamadığım bir konu hakkında konuşuyorlardı.

Bulaşıkları hallettikten sonra Yeşim'de patlamış mısırları bitirmişti. İkimizde içeri geçtikten sonra yeşim Romantik komedi bir film seçti.

"Film izliyoruz beyler... " diyip elindeki filmi gösterdi. "Size de uygun mu?" diye sorunca kimse ses çıkarmadı. Yeşim'de filmi televizyona taktıktan sonra Ateş'in başında dikildi. Ben anlamaz gözlerle bakarken. Ateş ağzının içinden oy yeşim oy diye geveledikten sonra kalkıp benim yanım oturdu. Yeşim'de Mert'in yanına oturunca anlamaz gözlerle Ateş'e baktım.

"Niye seni oradan kaldırdı?" Ateş'in bakışları bana dönerken bende ona bakıyordum.

"Küçük hanım benimle doğru düzgün film izliyemiyormuş da ondan." diyince

"Niye ki?" diye sordum.

"Çünkü komik sahnelerde hiç gülmüyormuşum da filmin tadını çıkaramıyormuş. Yeşim işte boş işler ondan sorulur." diyince burun kıvırıp yandan ona baktım

"Haklı kız. Doğru düzgün neye gülüyorsun ki." diyince bana ters ters baktı ama birşey deme di. Bende bunu fırsat bilerek kıkırdadım. Benim kıkırdamamla beni belimden tutup kendine çekti. Kafamı göğsüne koyunca ona aşağıdan dik dik baktım. O an Yeşim'in sesiyle kendimi geri çekmeye çalıştım ama izin vermedi.

"Susarsanız! Film izliyoruz şurada." diyip halimizi görünce önce bir şaşırdı daha sonra da hınzırca gülümseyince yanaklarım kıp kırmızı oldu. Sinirle Ateş'in kolunu sıkınca Ateş'in ağzından küçük bir inleme kaçtı.

"Kopardın kopardın." diye sitem edince

"Kopar inşallah." diye fısıldadım. Ateş kaşlarını çatmış bakarken ben ona çaktırmadan gülüyorum.
Daha sonra ise filmi izlemeye devam ettim...

Aradan geçen bir saatin ardından filim çok güzel ilerliyordu. İzlediğimiz sahnenin komik kısmı gelince kendimi tutamayıp kahkaha atmaya başladım. Ateş'in göğsünden kafamı kaldırmış gülüyordum ki ateşin bana büyülenmiş gibi baktığını görünce gülmem yüzümden yavaşça kayboldu. Ona öylece bakarken birden beni belimden tutup kendine çekip, sarıldı. Kafasını boyun girintime koymuş öylece dururken ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım. Ellerim yanlarda öylece duruyordu.

O an Ateş'in sıcak dudaklarını şah damarımın üstünde hissettim. Oraya tüy kadar hafif bir öpücük bıraktıktan sonra. Burnunu boynuma değdirerek kulağımın arkasında durdurdu.

Şuan vücudum şoka girmiş gibiydi. Aklım durmuş kalbim ise maratondaymış gibi atıyordu. Ve an kalbimi daha da hızlandıran kelimeleri fısıldadı kulağıma

"Papatyalar Açmış Gülüşünde"

Ne bir şey diye bildim ne de geri çekildim. Sanki konuşma ve hararet etme yetimi kaybetmiştim. Bir anda Yeşim'in kahkasıyla kendimi Ateş'ten nasıl çektim bilmiyorum. Koltuğun en başına kayarak ondan biraz daha uzaklaştım. Ellerimi kucağımda birleştirip bakışlarımı ellerime indirdim.

SaplantıWhere stories live. Discover now