10

3.2K 235 195
                                    

Ayrılıktan sonraki 17. Gün

"Zayn."
Esther onun pencereden içeri girmesini bekledi. O içeri girince ona o kadar ani bir şekilde sarılmıştı ki Zayn pencereden düşmemek için perdeyi sıkıca tutmuştu.

"Gelmeyeceksin sandım." dedi gitmesinden korkarak ona sarılırken.
Zayn onunla birlikte yatağa doğru ilerledi, kazağının yine onun gözyaşlarıyla ıslandığını hissetmişti ama bir şey demedi.

Dakikalar sonra Esther'in gücü azalırken yavaş yavaş Zayn'e sarılan kolları düşüyordu.
Zayn onun narin bedenini koca yatağa tam anlamıyla yatırdıktan sonra uzaklaşacaktı ki Esther onun boynuna sardığı kollarını daha da sıkılaştırdı.

Zayn gözlerini onun gözleriyle buluşturduğunda şişmiş gözlerini kaçırmadan o da Zayn'e bakıyordu.

17 gün olmuştu ve bu oda Zayn için yeni bir kalma yeriydi.
Aynı yatakta sevdiği kadın kolları arasındayken uykuya dalıyordu ve onun için dünyada bundan daha iyi bir şey yoktu.

"Ondan hala nefret ediyorum." sıcak nefesi Zayn'in yüzüne çarpıp dağılmıştı.
"Ondan hala çok nefret ediyorum Zayn."

"Etme." dedi Zayn ama bunda samimi değildi eskiden birkaç güne barışırlardı ama şimdi işler değişmişti, yine de bunu bilmesine izin vermedi.
"O telafi eder."

"Zayn." dedi Esther onu kendine çekip. Yanağını onun yanağıyla birleştirdiğinde Zayn gözlerini kapattı ama ondan uzaklaşmaya çalışmadı, zaten çalışsa da Esther'in onu bırakmayacağını biliyordu.

"Sakalların." dedikten sonra yanağını ondan uzaklaştırdı Esther.
Gözleri tekrardan buluştuğunda Esther gözlerini bu sefer onun dudaklarına götürdü.

"Hayır." dedi Zayn onun fikrini anlayınca. "Esther, hayır."
Esther onu sıkıca tuttu ve şişmiş dolgun dudaklarını dudağı ile yanağı arasındaki o boşluğa bastırdı ve Zayn'i orada neredeyse öldürdü.

-

Günler geçti ve Esther'in yorgunluğu onu bitirecek dereceye geldi.
Günlerdir evi toplama işini yapıyor ve aynı zamanda Zadia'nın isteklerini gerçekleştiriyordu.
Ve bir gün içerisineki 24 saat kesinlikle onun için çok kısaydı.

Daha kötüsü ise Zayn yine kayıplara karışmıştı.
4 gündür yoktu, tüm bu evi Esther'e bırakıp cehennemin dibine gitmişti.

Esther ona bunun için çok sinirliydi ve bu siniri nasıl yatıştıracağını bilmiyordu.

"Anne!" Zadia'nın sesi duyulduğunda Esther elindeki tüm işleri bırakıp onun yanına gitti. "Efendim bebeğim?"

"Biraz susadım." dedi boyama kitabından kafasını kaldırıp.

"Bekle getiriyorum." dedikten sonra mutfağa gitti, kırılmamış olan bardaklardan bir tanesini bulup ona su doldurdu ve minik kızına verdi. İçene kadar hemen yanında beklemişti.

"Anne." dedi Zadia bardağı annesine uzatırken.
Bu onun soru sorma sesiydi.

"Bana şeker alan adam ne zaman geri gelecek?"
Esther'in aklına Harry'e hiç teşekkür etmediği geldiği için bir anlık utandı ve telefonunu bu dağınıklığın içinde zorla bulduktan sonra onu aradı. Zadia'ya cevap vermemişti.
Birkaç çalıştan sonra açıldı ve Harry'nin sesi duyuldu.

"Harry Styles." onun sesi haricinde birkaç konuşma sesi daha duyuluyordu.

"Benim, Esther." dedi ama ses tonu elinde olmadan kısık ve güçsüz çıkmıştı.

"Esther, bir sorun mu var?" dedi ve arka taraftan gelen seslerin hepsi kesildi, başka bir yere geçmiş olmalıydı.

"Hayır, ben sadece geçen gün bizi hastaneye götürdüğün için teşekkür etmek istemiştim."

"Sorun değil, her zaman. Zadia nasıl, iyi mi?"

"O iyi, az önce seni sordu."

"Oraya gelmemi mi istiyor?"

"Öyle bir şey istememişti aslında." diye yalan söyledi Esther. Zadia düpedüz onun gelmesini istemişti.

"Hadi ama." dediğini duydu Harry'nin. "Oraya gelmem için bana bir bahane ver, günlerdir senin aramanı bekliyorum."
Esther buna gülmeden edememişti.
"Buraya gelirsen katil olabilirsin." dediğinde Harry o kadar hızlı konuşmuştu ki Esther ne dediğini sonradan anlamıştı.
"O, Zadia'ya bir şey mi yaptı? Ne oldu?"

"Hayır, öyle bir şey yok." dedi Esther daha sonra. "Sadece ev fazla dağınık ama birazdan markete gidecektim eğer istersen bana bardak seçme konusunda yardımcı olabilirsin."

"O zaman geliyorum?" Harry daha çok izin ister gibi konuştuğunda Esther onun sadece birkaç gün önce kendisini öptüğünü unuttu ve yanıtladı. "Bekliyorum."

Esther kendini ve Zadia'yı hazırladı, koltuğun boş kısmında bir süre oturduktan sonra kapı çaldı.

Esther ne yapacağını bilemez bir şekilde ayağa kalktı ve karşı duvarda yarısı kırılmış aynadan kendi yüzüne son kez bakıp kapıyı açtı.

Harry'nin parlak gözleri mutlu olduğunu gösteriyordu.

"Gidelim." dedi Esther Zadia'ya dönüp ona elini uzatırken fakat Zadia annesinin elini tutmamış hatta annesini es geçip Harry'nin bacaklarına sıkıca sarılmıştı. "Seni çok özlemiştim! Bana tekrardan mısır alırsın değil mi?"

Harry onun bu söylediğine güldü ve onayladı.
"İstersen şimdi bile alırım."

"Şimdi, şimdi, şimdi!"

Harry güldü ve onu kolaylıkla kucağına aldı.
Esther kapıyı kapattıktan sonra anahtarı çantasına koydu ve mutlu kızına baktı.

Daha sonra kendini Harry ve Zadia ile mutlu bir hayat yaşadığını hayal etmeden alıkoyamadı ta ki Harry'nin hemen karşıya diktiği bakışlarının değişip Zadia'nın mutlu sesi duyulana kadar.

"Baba!"

"Baba!"

Deze afbeelding leeft onze inhoudsrichtlijnen niet na. Verwijder de afbeelding of upload een andere om verder te gaan met publiceren.

-

HARRY MEMENİ YERİM

HADİ TAHMİN EDİN NELER OLACAK SİZCE

YALNIZ SIÇMADILAR MI BİR YANDA ZAYN BİR YANDA HARRY

SİZ KİMİNLE OLURDUNUZ???

#ZESTHER

#HESTHER

secrets | zm-hsWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu