*

98 1 0
                                    

Kapı açılıyor yıldırım çarpması gibi ansızın ve çok sert bir şekilde.Ben duvar dibinde oturmuş tırnaklarımla duvara ufak,tırnaklarımı kılıç gibi keskin yapan içinde geçmişimi,hayallerimi,geleceğimi ve belki bir gün göreceğim güzel günlerin umudunu barındıran çizdiğim çiziklere yeni bir tanesini daha eklerken.Usulca arkamı dönerken daha yemek vakti olmadığı bu gardiyanın ne diye geldiğini merak ediyorum.Kapıya doğru göz ucuyla umursamaz gibi görünen halbuki gardiyanın yanındaki adamı görünce içimde kopan fırtınaların verdiği heyecanla beni yalnızlıktan kurtaracak olan uzun boyu ve geniş endamıyla bir çınarı andıran,suratını büyük gösteren elmacık kemikleriyle dikkat çeken,alın çizgilerinin içinde yaşadıklarını saklayan ve keskin bakışlarıyla insanın içini ürperten bu adam beni sevindirmişti.Meymeletsiz gardiyandan sonra uzun zamandır gördüğüm ilk insan olmasaydı bu kadar dikkatimi çekmezdi elbet,yolda görsem suratına bakmayacağım bir tip lakin bu dört duvar arasında insan muvazenesini kaybediyor.Bu yetmezmiş gibi birde tek başıma kalmam sinirlerimi bir yay gibi iyicene germişti eğer biraz daha tek kalsaydım yay ıslıklı oku salar ve sanırım tımarhaneye düşerdim.Herneyse karamsarlık,yalnızlık bitti derdimi duvarlardan,ranzalardan,kaşıktan başka anlatabileceğim kim bilir aklında ne düşünceler,ne yaşanmışlıklar olan yeni bir dünya karşımdaydı.Ben bütün bunları düşünürken gardiyan ürkek olmasına rağmen sert bir hareketle yanındaki mahkumu içeri itti hafif titreyen sesine rağmen bağırarak"Sakın sesiniz çıkmasın uslu uslu zıbarın yatın uğraştırmayın beni yoksa sonuçlarına katlanırsınız"dedikten sonra bana bakarak"Gerçi sen biliyorsun nelerle karşılaşacağını şu asalağada anlat yoksa ikinizede acımam"diyerek kapıyı aynı açtığı gibi sertçe kapattı.Ağır adımlarla ayağındaki çizmelerin topuklarını yere vura vura,tak tak sesini çıkarta çıkarta uzaklaştı.Hayret ettiğim nokta anahtarlarını kapılara sürterek o kulak ağlatan,insanın kulaklarını kopartma isteği veren sesi çıkartmaması oldu.Ne yalan söyleyeyim bir yandan sevinirken diğer bir yandan üzüldüm.Sevindim diğer kader arkadaşlarım adına bu sesi duymayacaklar.Üzüldüm kendi adıma çünkü bu ses bana Türk sanat müziği gibi gelmeye başladı.Gardiyan anahtarı demir kapılara sürterken bende ellerimle ve duruşumla bir orkestra şefi gibi davranıyorum ve bunu çok seviyorum dedim ya iyice deliriyorum.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 20, 2018 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Her İnsan Bir DünyadırWhere stories live. Discover now