Dolabımın karşısında okuldaki son yılımın ilk gününe hazırlanıyordum ya da hazırlanmaya çalışıyordum.
Ama sanki bütün kıyafetlerim ortadan yok olmuş gibiydi.
"Niaallll!??" Diye telaş içinde bağırdım.
Ondan ses gelmeyince tekrar seslenip yavaş ve sersem adımlarla kıçını kaşıyarak odaya girmesini izledim.
"Ne bokuma sabahın bu saatinde bağırıyorsun" gözlerini bana dikti ve yerdeki kıyafetleri ezerek yatağımın ucuna oturdu.
"Neden mi? Bugün okulun ilk günü ve mükemmel görünmem gerekiyor. Sadece 16 kilometre koştum ve duşa bile girmedim" Saçlarımı ona doğru salladım " saçlarımın halini görmüyor musun daha duşa girmediğimi söylemiş miydim??" Diye isyan edip yerdeki gömlekleri sırayla üzerime tuttum. "Yardım et"
"Evet söyledin ve Ne 16 kilometre mi? Harry zaten harikasın" dedi ve yatağın üzerindeki siyah İpek gömleğimi suratıma fırlattı " Bunu giy. Sade ve güzel "
"Emin misin? Niall bak seni rahat bırakmam için söylüyorsan kötü olur" dedim işaret parmağımı ona doğru salladım.
Ama tabiki ona hiçbir şey
yapmazdım beni lisenin ilk günü yüzümdeki sivilcelerle ve kıvırcık saçlarımla dalga geçen çocuklardan kurtardığı günden beri arkadaştık ve açıkçası o herşeyimdi. Lise bitince de üniversite için birlikte aynı şehire gelmiştik ve 3 yıldır bu evde birlikte yaşıyorduk.
Bazen katlanılması güç olsa da o Niall dı.
Kafamı salladım ve gömleği üzerime tutup aynaya döndüm. Evet gerçekten harikaydım.
"Evet Hazz. Sadece biraz sessiz ol" gözlerini devirdi ve kulaklarını tutarak kendini yatağıma bıraktı.
"Haklısın Ni. Bana her şey yakışır zaten" dedim ve yeni aldığım saç bakım yağını çekmecenin üzerinden alıp banyoya girdim.
Duştan oyalanmadan çıktım ve Niall'ın önerdiği siyah gömleği ,altına dar siyah pantolonumu ve chelsea botlarımı giydim.
Aşağı kata indim ve Niall'ın mutfakta yağlı İngiliz tostu yediğini gördüm. Aman tanrım!!
"Ciddi misin? Yediğin kaç kalori haberin var mı ? Yaşlanınca sarkık bir göbeğin olsun mu istiyorsun? " dedim yüzümü ekşiterek.
Niall'ın yaşlanınca böyle gözükmesini tabi ki istemezdim ama yediklerine dikkat etmesi gerekiyordu.
"Herkes senin gibi olamaz Haz. Hem ben gayet fitim"Ağzını peçeteye sildi ve göbeğini ovaladı. "Ayrıca kahvaltı yapmak önemli sende birşeyler yemelisin."
"Saol almıyım şişik bir karınla okula gidemem yolda kahve alırım." Araba ve ev anahtarlarımı alıp kapıya doğru yürüdüm.
"Hadi Ni! Bugün güzel bir gün olacak. Hissediyorum"
BẠN ĐANG ĐỌC
Made in the UK || LS
FanfictionHarry 22 yaşında İngiliz edebiyatı son sınıf öğrencisi ve çalıştığı modellik ajansının yıldızı. Tek kaygısı mükemmel fiziği ve uzun parlak saçları. Tabi bu durum Louis kaygısız ultra zengin piç Tomlinson'u (26) görene kadar sürüyor. Louis, babasının...
