62. Bölüm "Davet"

Začít od začátku
                                    

"Bence de Nehir kızım söylediklerinde çok samimi. Gözlerine bile bakman, onun seni ne kadar sevdiğini anlaman için yeterli oğlum."

"Sen de bir kere beni korusan be sultanım." Dedi Yağız tatlı bir sitem ederek. "Daha dün tanıdığın kızı hemen bana değiştin ya aşk olsun sana da."

"Olur mu öyle şey oğlum. Sen benim kıymetlimsin bilmez misin?"

"Bilirim bilirim Hatice Teyzem, üstümde emeğin çok. Hadi sen bize içeriye güzel bir kahvaltı sofrası hazırla da şu gelinin karnını bir güzel doyuralım." Diyerek omuzumdan kavradığı gibi beni yemek odasına yönlendirdi Yağız.

"Demek canının en tatlı parçasıyım ha?" Yemek odasına girer girmez beni bedenine yapıştırıp dudağıma küçük bir öpücük bıraktı.

"Biricik kocamsın." Dedim gülümseyerek.

"Bir daha söyle bakayım."

"Biricik kocamsın." diye tekrar ettiğimde bu seferki öpüşü tutku doluydu.

"Canımsın Güvercin, en kıymetlimsin. Senin için dünyaları yıkarım." Elleri saçlarımda şefkatle dolanırken o kadar huzurlu hissediyordum ki. "Akşam için hazır mısın bakalım?" diye sorduğunda içimde bir panik dalgası yükselmeye başlamıştı. Kollarımı bedeninden söküp heyecanla konuştum.

"Hayır tabiki de. Baksana saat kaç oldu ben hala kahvaltı yapıp hazırlanacağım."

Valla hiç bana bakma güzelim. Sabah seni kaldırmaya uğraştım ama sen bir türlü kalkmak bilmedin."

"Biliyorum Yağız. Bir şey demedim zaten." dedim düşünceli bir şekilde. Bu aralar kafamı yataktan kaldırmak o kadar zor geliyor ki. Bıraksan bütün gün uyuyacak gibiyim."

"Hasta mı olacaksın acaba güzelim? Hiç kendine dikkat etmiyorsun ama." Sesi endişe ile birlikte ufak da bir sitem içeriyordu.

"Sen de başlama lütfen Yağız. Hasta falan olduğum yok. Hatice teyze yeterince azarladı zaten az önce. Sanırım mevsimsel bir durum."

"Sen öyle diyorsan."

"Öyle demiyorum sevgilim, eminim." Dediğimde kabullenircesine başını salladı.

Yağız'ın ağzıma zorla tıktığı lokmaları yutmaya çalışırken kahvaltı masasından kalktım. "Bu kadar yeter çok yedim. Hatta o kadar yedim ki birazdan hepsini çıkaracakmışım gibi hissediyorum Yağız, ayrıca çocuk muyum ben ya, ağzıma ikide bir şeyler tıkıştırıyorsun?"

"Hadi hadi çok konuşma da git hazırlan. Makyöz ve kuaför çoktan geldi seni bekliyor."

"İnanmıyorum! Bu şimdi mi söylenir Allah aşkına Yağız ya? Tamamen aklımdan çıkmıştı onların geleceği." Söylenerek panikle ayağa fırladım.

O da benimle birlikte ayağa kalkıp ellerini belime yerleştirdi. "Önceden söylesem yemek falan yemezdin. Fena mı oldu karnın doymuş oldu. Şimdi istediğin gibi hazırlan rahat rahat." Dedi alnıma küçük bir buse bırakarak.

"Bıraksaydın da orasına ben karar verseydim." Kollarından kurtulurken burnunu sıkmayı da ihmal etmedim. "Nerede bekliyorlar söyle çabuk, çok beklettim, çok ayıp oldu." dedim heyecanla.

"Bence de ayıp oldu uykucu. Sabahın köründen beri bekliyorlar."

"Aman Allah'ım! Bir de dalga mı geçiyorsun benimle? Sana bunun hesabını çok fena soracağım Yağız."

"Hay hay bebeğim, sabırsızlıkla bekliyor olacağım."

******

Nehir'in koşar adım odadan çıkması genç adamı bayağı eğlendirmişti. Akşama kadar büyük bir telaş ve panikle hazırlanacağına emindi. Sabah yataktan kalkmak bilmeyen karısını ufak bir oyuna getirmişti iyi de yapmıştı yoksa kahvaltı bile etmeyeceğini adı gibi biliyordu.

HIRÇIN GÜVERCİNKde žijí příběhy. Začni objevovat