24.Bölüm - Kadınım ...

Start from the beginning
                                    

" kadınlar mutluluktan da ağlar Rüzgar , sen beni dünyanın en mutlu kadını yaptın " dudaklarına ufak bir öpücük kondurdum ve elini alıp son hızla atan kalbimin üzerine yerleştirdim

" ne zaman ele geçirdin anlamadım , ama kalbim senin mavim . Sen benim kadınımsım , eğer tenine benim nefesim dışında bir nefes değerse ölürüm . Dünya üzerindeki denizler kuruyana kadar seveceğim seni mavim " dediğimde içimde büyüyen tutkuya daha fazla dayanamadım ve tekrar sıcaklığında kaybolmak için onu öpmeye başladım . Bu andan sonra ,artık ikimiz birbirimiz için vazgeçilmezdik ...

DENİZ ' den ;

Sabahın ilk ışıkları pencereden içeriye vurmuştu . Kollarının arasına beni hapseden güzel adama baktım . Biz dün gece neler yaşamıştık , düşündükçe utanıyordum , birde şuan çıplaktım . Hafif doğrulmaya çalışarak sevdiğim adamı seyrettim . Dün gece ağladığımda pişman olduğumu sanmıştı . Oysa değildim , ben sevdiğim aşık olduğum adamın olmuştum . her şeyimle , bedenimle , ruhumla , kalbimle ona aittim . Dün gecenin tek saniyesini , tek anını hiç bir şeye değişmezdim .

Midemin açlık sinyalleri vermesiyle birlikte Rüzgar ' ın kollarından yavaşça çıkmaya çalıştım , onu uyandırmak istemiyordum , hem o uyurken ona muhteşem bir kahvaltı hazırlayabilirdim . Ama resmen mengeneye sıkışmış gibiydim . Biraz daha debelenince kollarını açmayı başardım .Tam kollarının arasından çıkarken ne olduğunu anlamadan kendimi yatakta Rüzgar 'ın altında bulmuştum . Rüzgar derin bir nefes alıp verirken fısıldadı

" nereye kaçtığını sanıyor benim güzelim " dediğinde kalbim tüm vücudumda atıyordu sanki , gülümseyerek

" acıktım " dedim . Burnumun ucuna ufak bir öpücük bıraktı , sonra yanağına boynuma derken dudaklarıma ...Gözlerine baktığımda koyulaşmıştı ve o çapkın gülümsemesi yine yüzündeydi , dudaklarıma bakarak

" bende açım , ama sana " diye mırıldandı ve tekrar dudaklarıma kapanmasıyla tüm benliğimizle , hislerimizle yaşadığımız büyülü anlar tekrar başlamıştı .

Beraberce hazırladığımız kahvaltımızı ederken Rüzgar düşünceli görünüyordu . Hem öğrenmek istiyordum , hem de öğrenmemek . Sonuçta sorun her neyse er yada geç konuşacaktık , gülümseyerek konuşmaya başladım

" hadi başla anlatmaya " gözleri şaşkınlıkla beni buldu

" anlamadım "

" sorun neyse başla anlatmaya " dediğimde gözleri bulutlandı

" şimdi konuşmasak o kadar mutluyum ki bozulsun istemiyorum " derin bir nefes aldım ertelemenin anlamı yoktu

" bize okulda hocalarımız şunu öğretti , sorunu bulun iyileştirin , eğer iyileşemeyecekse neşterle alın ki zarar vermesin , hadi bizde sorunu yatıralım masaya , iyileşirse ne ala , aksi halde keser atarız " diye gülümsedim . Rüzgar bana aşkla bakarken kurduğu cümle ile tüm devrelerim yandı

" Sen varken acılar , aksilikler bile tatlı , sen dokunduğun her şeyi iyileştiriyor , her şeye güzellik katıyorsun " işte bu kalbime çok fazla idi .

Rüzgar gözlerini kapatarak konuşmaya başladı

" gidiş günüm biraz öne alınmış , yarın seni Bolu ' ya bırakacağım , bende Zonguldak ' a geçeceğim . Orada dört gün kadar saklanacağım ve dördüncü günün gecesinde tekneyle Romanya ' ya geçeceğim . Oradan da Newyork ' a . Pasaportum ve tüm bağlantılar hazır " dediğinde iliklerime kadar titredim ve cırladım

" ne yani sadece bir günümüz mü kaldı " yaşlar benden izinsin gözlerimden akmaya başlamıştı . Rüzgar hemen kalkıp yanıma geldi

" yapma güzelim , yalvarırım ağlama , benim için kolay mı zannediyorsun , hele dün geceden sonra , sen benim kadınım olduktan sonra , seni geride bırakmak kolay mı zannediyorsun . Tek tesellim sayılı gün olması sadece bir ay sonra yanıma geleceksin ve biz bir daha ayrılmayacağız " ağzımdan kaçan hıçkırıkla , Rüzgar beni kaldırıp kucakladı

" Deniz ' im , mavim , buradaki son günümüzü böyle geçirmeyelim ,güzel anılar biriktirelim lütfen , senden ayrıyken dayanabilmem için buna ihtiyacım var " dediğinde kendimi topladım . Gözlerimi silerek

" tamam o zaman bu günü unutulmaz yapalım , önce biraz yüzelim , sonrada mangal yapalım , sonra film izleyelim , sonra ...." Derken tekrar ağlamaya başladım .

Rüzgar beni sakinleştirmek için bi hayli uğraşmıştı ve sonunda başarmıştı . Planladığımız gibi gölde yüzmüştük biraz ve şimdi sıra mangala gelmişti . Ben ısrar edip mangalı yakmak istemiştim . Aslında çok beceremezdim ama laf arasında yapabilirim deyince üzerime kalmıştı olay . Etleri hazırlayıp , salatayı da yapmıştık . Rüzgar terasta ki masayı hazırlarken bende mangalı hazırlıyordum . En son pikniğe gittiğimizde mangal yapmıştık ve mangalı da Efe yakmıştı . Onun yaptığını hatırlamaya çalışarak kömürlerin üzerine dikkatlice odunları çadır şeklinde yerleştirmeye başladım .Çırayı da tutuşturup odunların arasına koydum ama bir türlü yanmıyordu . Rüzgar beni seyrederken kahkahayı bastı , kaşlarımı çatıp cırladım

" ne var , neden gülüyorsun " gülmesine ara vererek

" mangalı yakabileceğinden emin misin , hayır yani yakamayacaksan ben halledeyim " diye sorduğunda kızgınca gözlerine baktım

" tabiî ki de yakabilirim , bak şimdi odunların arasına boşluk bırakacaksın ki kolayca yansın " dediğimde tekrar gülmeye başladı

" sanki mangal yapmıyor , atom parçalıyor hatun " derken sinirim tavan yapmıştı . Bende Denizsem bu mangalı yakacaktım ama dikkat dağıtıcı unsur olan Rüzgar ' ın burada olmaması gerekiyordu . Sesimi olabildiğince sakin tutarak

" sevgilim , makinede ki ekmek pişmiştir bir bakarmısın " diyerek içeriye gönderdim . Neden yanmadığını anlamaya çalışarak mangalın yanına diz çöktüm belki bir püf noktası vardı . O anda yanımda ki bacaklarla Rüzgarın geldiğini anladım . Rüzgar çarpık gülümsemesiyle bana bakarak

" neden mangalın önünde diz çöktün güzelim " dediğinde ya sabır diyerek içimden söylendim . Rüzgar ' a bakıp

" mangala aşık oldum , evlenme teklifi ediyorum oldu mu Rüzgar " diyerek çemkirdim .

Çekişmeli geçen mangal maceramız sonunda yemeğimizi yemiş ve salonda koltukta kucak kucağa sessizce oturuyorduk . Birden içimden onu öpmek geldi , yanağına uzun , ıslak bir öpücük bıraktım ve gözlerine baktım . Gözleri anında koyulaşmıştı ve bana bakarak

"bombanın pimini çektin güzelim " dediğinde tam ağzımı açıp anlamadım diyecektim ki kendimi Rüzgar ' ın omzunda ve sonrasında onun odasında buldum . Rüzgar beni omzundan indirdiğinde nefes alışları sıklaşmıştı , sanki bir şey söylemek istiyordu ama söyleyemiyordu . Bana bakmasını sağlayarak

" ne oldu Rüzgar " dediğimde , derin bir nefes aldı

" Deniz biz biliyorsun.... biz korunmadık ve hamile kalabilirsin , dün gece planlamadığım ama hayalini kurduğum bir geceydi . O kadar çok hayal ettim ki heyecandan bu durumu tamamen atladım . Seni zor bir duruma sokmak istemem , ama hamile kalırsan da o muhteşem varlık için her şeyi yaparım " sanki ne düşündüğümü anlamak için gözlerimin taa içine bakıyordu . Bir bebek , evet bende hiç düşünmemiştim , ama şimdi bu düşünce içimi ısıtıyordu . Kollarımı Rüzgar 'ın boynuna dolayarak

" senin bebeğini taşımak , senden bir parçanın içimde olması , bu bana bir hediye olur sadece " dediğimde Rüzgar beni öpmeye başlamıştı . Yer göğe , gece gündüze , Deniz Rüzgar ' a karışmış , büyülü rüya gibi anlar başlamıştı .....


*************************S**********************

LÜTFEN YILDIZA DOKUNMAYI UNUTMAYINIZ .... :) 


MASUMİYET ( TAMAMLANDI )Where stories live. Discover now