◄1.1►

1.4K 60 0
                                    

SAAT: 18.40 KONUM: ELEN

LISBETH

Yönetici binaları hariç tüm binalar sıvalı gri renklerdeydi. Resmen ruh emici gibiydiler. Bekleyeli 2 saat olmuştu. Lilith ise daha yeni karşı sokaktan geliyordu. Sırtında ve kolunda çanta vardı. Saçlarını her zamanki gibi iki taraftan ters balık sırtı şeklinde örmüştü.

Yanıma sonunda vardığında kolundaki ve sırtındaki çantayı yere attı.

"Her şey hazır mı?"

"Evet, neden bu kadar geç kaldın?"

"Babamdan bir şeyler öğrenmeye çalıştım ve cephanedeki eksikliğin farkına varmışlar bu gece sınır kapılarında harici dedikleri güvenlik etkin olacakmış ve festivalde yoklama alınarak damga vurulacakmış." Kafasını avuçlarının içine alarak düşünmeye başladı.

"Alana erken gidip yoklamanın alınmasını sağlamalıyız." Bileğimdeki tokayı alıp kahverengi saçlarımı sımsıkı topladım ve Lilith'in yere attığı çantayı elime aldım.

Lilith şaşkın bir şekilde bana baktı ve uzanıp yerdeki diğer çantayı eline aldı. Alana doğru yürümeye başladık.

Çantaları cephanelerin arasına sakladıktan sonra alana varmıştık ve saat 19.40 olmuştu. Tam 20:30'da toplanmamız gerekiyordu.

Mikrofonu elinde tutan kürsüdeki görevli birkaç kez mikrofona vurarak ses denemesi yaptıktan sonra konuşmaya başladı.

"Sayın Elen gençleri, yoklamaya imza atmayı lütfen unutmayınız."

Lilith birden gülmeye başlamıştı.

"Lisbeth kabul olacak dilek hakkını, yoklamanın erken alınmasını sağlamalıyız diyerek mahvettin." Omzuma omzuyla vurup yersiz kahkahalar atmaya başladı.

"Lilith kes şunu dikkat çekmemizi sağlıyorsun."

Lilith öksürerek en sonunda susmayı başarmıştı.

Carol kürsüden aldığı yoklama kağıdıyla yanımıza geldi, imza attıktan sonra kulağına eğildim.

"Erkenden cephane önünde olun."

Kafasını salladı ve yoklama kağıdıyla hızlıca uzaklaştı.

"Lisbeth Riley lütfen nişan için 3. Bölgeye gidiniz." Anons sesiyle irkilmiştim.

"Şimdi ne olacak Lisbeth?" diyerek Lilith, şaşkınlıktan buz kesmiş vücudumu sarstı.

"Bilmiyorum, dikkat çekmemem için gitmeliyim ne olursa olsun bu gece kaçacağız. Damgalansam bile bir şekilde yok edebilirim."

***

Sırtımı açıp yüzüstü bir şekilde uzandım. Korkuyordum ama bunu Lilith'e yansıtmamalıydım.

Dövme iğnesi sırtımda gezinirken çizilen E harfini hissedebiliyordum. Lilith yanıma yaklaştı ve tabure çekip oturdu.

Daha sonra kafamın hemen yanında duran elimi tuttu ve sıktığı elinin işaret ve orta parmağını açarak iki işareti yaptı ve ben de yaparak dokundum. Bu sadece bize özeldi.

Anlamı;

Ne olursa olsun kader bizi nereye götürürse götürsün ruhen, kalben her zaman birbirimizin yanında olacağımızın sözüydü.

Dövme tamamlandıktan sonra hızlıca bölgeden ayrıldık. Lilith'e sıra gelmeden kaçıp gitmeliydik

SINIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin