Ziyaretçi(I) - Bölüm 1

En başından başla
                                    

"Yani değişim öğrencileri direkt izinli mi?"

"Kim bilir?"

Mizuki'nin sorusu mantıklı görünse de, Shizuku kafasını eğerek cevapladığında, olumlu bir cevap vermesi için kalan tüm umutları söndü. Tatsuya bile yabancı değişim öğrencilerine verilen özel imtiyazlar hakkında bir mantık yürütemiyordu.

"Ne kadar sürecek? Ne zaman gidiyorsun?"

Durumu düzgün bir şekilde analiz etmek istese de elinde çok az bilgi vardı. Tatsuya bu şartlar altında daha fazla üzerinde durulması anlamsız olacağını düşünerek ondan önceki durumu tekrar ele aldı.

"Dönem sonunda ayrılıyorum. Süresi üç ay."

"Yani sadece üç aylığına... Bizi böyle korkutma."

Honoka Shizuku'nun söylediklerini duyduktan sonra rahat bir nefes aldı. Görünüşe göre uzun vadeli bir şey olduğunu düşünmüştü.

Yine de, Tatsuya'nın "genel bilgisi" ne göre üç ay oldukça uzun bir süreydi (hükümetin tasdiklemesinin arkasında bir şeyler olmalıydı).

Nerden bakarsan bak, şu an bu önemli bir olay.

"Öyleyse uygun bir veda partisi hazırlamalıyız."

Böylece, Tatsuya arkadaşlarına "yapılması gereken bir şey" vermiş oldu.

                                                                            ◊ ◊ ◊

Final sınavları geldi ve geldiği gibi gitti. 24 Aralık, Cumartesi. İkinci dönemin ve aynı zaman yılbaşı arifesinin son günüydü. Üçüncü Dünya Savaşından bu yana, Japon vatandaşları dine karşı kayıtsız kaldı. Bu büyük oranda ülkede ateistlik yaygın olduğundandı fakat daha çok bilinçaltlarında, dünyada sayısız ruhun inandığı, tek bir tanrının varlığına inandıkları içindi. Böylelikle, her zaman bir yerlerde, yeni yıl veya yılbaşı, ne olursa olsun, kutlamalar için hazırlık yapanlar oluyordu.

Sokaklar yılbaşı tezahüratları ile doluydu.

Dükkânlar her yılki gibi yılbaşı alışveriş savaşıyla meşguldü, ne kadar sezonun asıl konusu bu olsa bile, basitçe etrafta tek başına alışveriş yapmak kesinlikle aptalca bir karardı. Henüz birini bulamamış olan insanları bir kenara, eğer birisi böyle bir zamanda etrafı şirin kızlarla çevrili olmadığı için cinnet geçiriyorsa ve atmosferin tadını çıkaran arkadaşları varsa, bir kavga kaçınılmaz olacaktır. (Elbette bu işin sadece erkek tarafı. Genç bayanlar muhtemelen etraflarının dalyan gibi delikanlılarla çevrili olmasını isteyeceklerdir.)

Bir "veda partisi" olmasına rağmen 24 Aralık'ı beklemeyi seçtiler. Şimdi önlerinde üzerinde "Mutlu X'ler" yazan kocaman kremalı bir pasta vardı. Ne olursa olsun bu garip bir duyguydu. Üstüne üstlük, restoranın tarzına göre, "Noel" yazması "X" yazmasından çok daha uygun olurdu. Yine de bu şekilde de kendine has bir büyüleyiciliği vardı.

"Abi, ne düşünüyorsun?"

Tatsuya kardeşine bakarak, "Önemli bir şey değildi" anlamına gelecek şekilde kafasını salladı.

Nitekim gerçekçi olmak gerekirse öylece önemsiz denilip geçilebilecek bir konu değildi. Yine de, burada bir davetli olduğundan, ortamın havasını bozamazdı.

"Herkes içeceklerini aldı mı? Öyleyse, veda partisinin ana temasından biraz uzaklaşıyorsak da, nadiren böylesine bir organizasyon yapıyoruz sonuçta, şerefe millet... Mutlu Noeller!"

"Mutlu Noeller!"

Bardak şıkırtılarının çekiciliğiyle Tatsuya da arkadaşlarının nidalarına eşlik ederek bardağını havaya kaldırdı.

Ziyaretçi 1.KısımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin