1.Bölüm:HAYATA DÖNÜŞ

En başından başla
                                    


*********************************

Taksi hastanenin önünde durduğu zaman Dilara inerek bagajdan tekerlekli sandalyemi çıkararak  kapımın önüne koydu. 

Bende sol elimle Dilara'nın kolundan, sağ elimle ise arabanın koltuğundan destek alarak sandalyeme yerleştim. 

 Sırtımdaki çantamdan cüzdanımı çıkarak bir miktar parayı taksi şoförüne verdim. 

 Taksi şoförü yaşlı bir amcaydı. Arabasını tekrar çalıştırmadan önce: "Allah yardımcın olsun kızım. Yüce Allahım Hazreti Eyyüp peygambere şifa verdiği gibi sana da öyle şifa versin." dedi. Gözlerimin yaşarmasına vesile olan bu duayı içten bir şekilde tebessüm ettim. 

 "Çok teşekkür ederim amcam. Allah razı olsun dedim."

 "Allah senden de razı olsun kızım ne demek." deyip kontağı çevirdi.

 Gaza basmadan önce "Allah'a emanet ol güzel kızım." dedi. Sonrasında daha fazla bizi tutmamak için olsa gerek arabası ile uzaklaştı. 

 Adamın uzaklaşması ile Dilara sandalyemi sürmeye başladı. "Amcadan da duayı aldığına göre yakın zamanda koşmaya başlarsın bu gidişle kankam." dedi.

Gülerek "O işler o kadar kolay mıydı güzelim?" diye sordum. 

 "Tabiki kolay. Hem amcam hacca gidip gelmiş belli yüzünden nur akıyordu nur." Dilara cuma sonrası vaazda coşkuya gelen imamlar gibi taksi şoförünü övmeye başlamıştı. 

 En sonunda konuşması bittiğinde "Koşmakla derdim yok zaten kanka. Yürüyüp kendi işlerimi halletsem bana yeter."diye yanıt verdim. 

 "Tüh oldu mu şimdi ben seni koşu yarışmalarına sokup madalyalar kazandıracaktım."

 Dilara her zamanki gibi ironik bir cevap vererek beni yine güldürmeye başarmıştı. Hayatımda o olmasa bu kadar güler miydim hiç bilmiyorum. Asansörlerin önüne geldiğimizde asansör zaten zemin katta olduğu için hemen açılmıştı. Dilara'nın yardımı ile asansöre binerek üçüncü kata çıktık.

Bugün fizyoterapi seansım vardı. Haftada iki gün tekrar yardım almadan tek başıma yürüyebilmek için seanslara geliyordum. Şuan ki yürüyememe nedenim uzun süre hareketsiz bir şekilde yatarak kaslarımın zarar görmüş olmasıydı. Birde belimdeki platinler bu işi iyice zorlaştırmıştı. Ama yinede iyi kötü tedavinin birinci ayının bitmesine bir ay kala ufak da olsa bir iki adım atabilmeyi başarmıştım.

*****************************

Seansım bittikten sonra tekrar aşağı indik. Ben eve dönmek için taksi söylemek istesem de Dilara ısrarla beni Berk'in arabası ile eve bırakmayı teklif etmişti. Ve evet onun o masum bakışlarına yine hayır diyemeyerek Berk'in arabasına binmek zorunda kalmıştım. 

Berk ne alaka diye düşünüyorsanız hemen söyleyeyim. Dilara'nın sevgilisi benimde bundan sebep eniştem olmuş oluyordu.

 Bu haberi duyduğumda o kadar şaşırdım ki. Dünya tersine döndü Türkiye artık Asya kıtasında değil Afrika kıtasına geçti deseler bu kadar şaşırmazdım emin olun.

 Bir yoğun bakıma girip çıktım hayatımda ki bütün olmaz dediğim her şey olmuştu resmen. Dilara ile Berk sevgili olmuş, annemle babam boşanma kararı almış ve erkek kardeşim matematik sınavından 90 almıştı. Evet bunların hepsi 104 gün içinde olmuş.

'Vay arkadaş demek ki bir on gün daha yatsan kıyamet kopacakmış.'
Evimin önüne geldiğim de Berk arabadan inerek çevik bir hareketle bagajdan sandalyemi çıkarıp kapımın yanında koydu. Benim inmek için yaptığım hamleyi bile beklemeden beni kucağına alarak sandalyeye oturtmuş oldu. 

İçimde anlamdıramadığım bir  mahcubiyet duygusu ile; "Berk ne gerek vardı. Bana destek olsan binebilirdim tek başıma" dedim. 

 "Lafı mı olur Asya? Sen bugüne bugün benim baldızımsın. Gelin hanımın manevi kız kardeşi olarak senin her işini yapmak benim görevimdir." dedi. 

 Bunu dedikten sonra asker selamı vererek karşımda durması Dilara ile ikimizinde kahkaha atarak gülmesine sebep oldu. Berk ciddiyetini bozmadan "Şimdi bu asker emrinize amade Asya hanım" diyerek arkama geçip sandalyemi sürmeye başlamasını bile fark edemeyecek durumdaydım.

Çünkü o an yaşamış olduğum dünyanın durduğunu hissettim. 

"Bu asker emrinize amade" lafı beynimin içinde bir şimşek gibi çakmıştı.

 Neden böyle hissettim bilmiyorum ama sanki bu anı daha önce yaşamış gibi hissediyordum. İlerlemeyi durduğumuzda çoktan apartmana girip asansör ile üçüncü kata çıktığımızı fark ettim. Ne ara buraya gelebilmiştik hemen.  

Dilara'nın omzuma dokunması ile kafamı sağa sola sallayarak kendime gelmeye çalıştım. 

 "Asya iyi misin? Dondun kaldın." 

 "İyiyim." diyerek yalandan gülümseye çalıştım. 

 "Eee kızım o zaman versene evin anahtarını bir saatir anahtar vermenin bekliyoruz." Dilara'ya geri yanıt vermeden çantamdan anahtarı bulup eline tutuşturdum.

Dilara anahtar ile kapıyı açtıktan sonra içeri girerek koltuk değneklerimi getirerek ayağa kalkmama yardımcı oldu. Normalde yürümekte zorlansam da evde bu değneklerin yardımıyla işimi görecek bir kaç adım atabiliyordum.
İçeri girdikten sonra Dilara ve Berk'i de oturup soluklanmaları için eve davet ettim. Ama Berk üniversite işlemleri için gitmesi gerektiğini söyledi. Dilara da Onunla birlikte gitmek istemişti. Bende daha fazla fazla ısrar etmemek için  onları  yolcu ettim .
Onların eve girmemesinin dinlenmem yönünden iyi olduğunu düşünerek odama girdim. 

Yatağa oturmam ile derin bir nefes aldım. Giriş kapısından odama gelmek benim için sırat köprüsünde yürümekle eş değerdi.Hastaneden çıkmış olsam da hala düzenli olarak  kullanmaya devam ettiğim ilaçlardan olsa gerek efor sarf ettiğim an aşırı derecede yoruluyordum.

 Değneklerimi yatağımın yanındaki duvara dayayarak yatağa uzandım. Cebimden telefonumu çıkararak. 

Anneme, eve geldiğimi şimdi de biraz dinleyeceğimi anlatan bir mesaj yazıp telefonu komodinin üzerine koyup gözlerimi kapadım.

devam edecek....



aylar sonra ilk defa bu kadar uzun bir bölüm yazdım ve evet şimdi tekrardan karşınızdayım. yazmayı ve siz okurlarımı çok özlemişim. içimde o kadar muhteşem güzel duygular var ki anlatamam. neyse ilk bölümü attım bundan sonrası Allah kerim. 

en güzel yerlere kitabımın ulaşmasını ümit ediyorum. kendinize iyi bakın kocamaaan öptüm.

16.05.2024


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 16 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

RUH-U REVANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin